Soru: Tüp bebek yoluyla çocuk sahibi olmak mahzurlu mudur? Bu konuda farklı cevaplar alıyor, kesin bir fikre varamıyoruz?
Normal yolla çocuğu olmayanların tüp bebekle çocuk sahibi olacaklarını söyleyenler var. Sizin görüşünüz nasıldır bu konuda?
Cevap: Normal yoldan çocuğu olmayanların tüp bebek yoluyla çocuk sahibi olmalarında bir yasak yoktur. Ancak gerekli ölçülerine uymak şartıyla. Gerekli ölçülerini ise şöyle ifade edebiliriz: Çocuğun oluşumuna temel teşkil eden çekirdek nesneler nikahlı eşlerden alınacak, araya nikahsız birinin ortaklığı girmeyecektir. Yani, nikahlı karı kocadan alınan maddeler tüp bebeği oluşturacak, başka bir kocanın sperm yahut da kadının yumurtası getirilerek nikahlıların sahip olacakları çocuğun oluşumuna karıştırılmayacak, nikahsız biri çocuğun ortağı durumuna sokulmayacaktır.
Bu konuda bizim Yeni Aile İlmihali'nde bilgi vardır, bakılabilir.
***
Soru: Yazılarınızı okuyarak dinî hayatı sevmeye başladım. Sanki yazılarınızda güler yüz, tatlı dil söz konusu. Hep sevdirmeyi tercih ediyor, kimseyi incitmemeye özen gösteriyorsunuz gibi geliyor bize.
Böylesine yumuşak ve sevdirici üslup sizin kendi tercihiniz mi; yoksa bu üslupta dinimizin emirleri de söz konusu mu? Eğer bu konuda İslam'ın emirleri de varsa başkaları neden bu emirlere uyup da sevdirici bir dili tercih etmiyor, hiddetli, şiddetli yorumlarla bazen bizleri korkutup kaçırıyorlar?..
Cevap: Başkalarının üslup tercihlerinin hikmetini bilemem; ama kendi üslubumun gerekçelerinden birkaçını arz edebilirim. Efendimiz'in (sas) tek hadisini hatırlamak bile yeter üslup tercihi konusunda: 'Kolaylaştırın güçleştirmeyin; müjdeleyin nefret ettirmeyin!..'
Bediüzzaman'ın hatırlatması da bunun açıklaması mahiyetindedir. O da şöyle diyor: 'Akla kapı aç, iradeyi elden alma!.. Yani doğruları insanların vicdanlarına aksettir, gerisine karışma!..'
***
Soru: Size sorulan özel sorulara umumi cevaplar veriyor, tüm okuyucuların kendi sorunlarına cevap bulmasını sağlıyorsunuz. Böylece ilmihallerde pek bulamadığımız cevapları köşenizde bulmuş oluyoruz. Bu cevapların buralarda kaybolmaması, belli bir kitapta toplanarak okuyucunun ihtiyaçlarına cevap vermesi faydalı olmaz mı? Bu cevapları bir kitapta toplayarak okuyucunun her zaman istifade etmesini sağlamayı düşünmez misiniz?..
Cevap: Geçmişte çok tekrar edilen bu türlü teklifler üzerine özel çalışmalar yaptık. Bu köşede çıkan yazılardan oluşturduğumuz (Yeni Aile İlmihali) ile (Güncel Sorunlara Çözümler) kitabını hazırlayarak okuyucularımıza takdim ettik. İlmihal beklenenin de üstünde ilgi gördü, şu anda kitapçılara 120. baskısı gönderildi. Özellikle aile içi sorunların cevaplarını Aile İlmihali'nde, yeni oluşan ticari sorunların cevaplarını da (Güncel Sorunlara Çözümler) kitabında okumak mümkündür.
*** Soru: Cildimin üzerine yaptırdığım dövmelerden pişmanlık duyuyorum; ama sildiremiyorum. Bazıları bunların günah olduğunu söylemekle kalmıyor, yapılan guslün de geçerli olmayacağını iddia ediyorlar. Bu doğru mu? Bedeninde renkli dövmeler bulunan kimsenin gusül abdesti geçerli olmaz mı? Cevap: Cildin üzerine dövme yaptırmayı Peygamber Efendimiz (bugünkü tıbbın da ifade ettiği gibi) mahzurlu bulmuş, caiz görmemiştir. Dolayısıyla deri üzerine dövme yaptırmak caiz değildir. Aksine günahtır da. Ancak yapılan dövmelerin gusle, abdeste mani olduğu yolundaki söylentiler doğru değildir. Dövmesi bulunan da guslünü yapar, abdestini alıp namazını kılar, dövmeler ibadete, dinî hayata engel teşkil etmez.
Ahmet ŞAHİN ZAMAN
Normal yolla çocuğu olmayanların tüp bebekle çocuk sahibi olacaklarını söyleyenler var. Sizin görüşünüz nasıldır bu konuda?
Cevap: Normal yoldan çocuğu olmayanların tüp bebek yoluyla çocuk sahibi olmalarında bir yasak yoktur. Ancak gerekli ölçülerine uymak şartıyla. Gerekli ölçülerini ise şöyle ifade edebiliriz: Çocuğun oluşumuna temel teşkil eden çekirdek nesneler nikahlı eşlerden alınacak, araya nikahsız birinin ortaklığı girmeyecektir. Yani, nikahlı karı kocadan alınan maddeler tüp bebeği oluşturacak, başka bir kocanın sperm yahut da kadının yumurtası getirilerek nikahlıların sahip olacakları çocuğun oluşumuna karıştırılmayacak, nikahsız biri çocuğun ortağı durumuna sokulmayacaktır.
Bu konuda bizim Yeni Aile İlmihali'nde bilgi vardır, bakılabilir.
***
Soru: Yazılarınızı okuyarak dinî hayatı sevmeye başladım. Sanki yazılarınızda güler yüz, tatlı dil söz konusu. Hep sevdirmeyi tercih ediyor, kimseyi incitmemeye özen gösteriyorsunuz gibi geliyor bize.
Böylesine yumuşak ve sevdirici üslup sizin kendi tercihiniz mi; yoksa bu üslupta dinimizin emirleri de söz konusu mu? Eğer bu konuda İslam'ın emirleri de varsa başkaları neden bu emirlere uyup da sevdirici bir dili tercih etmiyor, hiddetli, şiddetli yorumlarla bazen bizleri korkutup kaçırıyorlar?..
Cevap: Başkalarının üslup tercihlerinin hikmetini bilemem; ama kendi üslubumun gerekçelerinden birkaçını arz edebilirim. Efendimiz'in (sas) tek hadisini hatırlamak bile yeter üslup tercihi konusunda: 'Kolaylaştırın güçleştirmeyin; müjdeleyin nefret ettirmeyin!..'
Bediüzzaman'ın hatırlatması da bunun açıklaması mahiyetindedir. O da şöyle diyor: 'Akla kapı aç, iradeyi elden alma!.. Yani doğruları insanların vicdanlarına aksettir, gerisine karışma!..'
***
Soru: Size sorulan özel sorulara umumi cevaplar veriyor, tüm okuyucuların kendi sorunlarına cevap bulmasını sağlıyorsunuz. Böylece ilmihallerde pek bulamadığımız cevapları köşenizde bulmuş oluyoruz. Bu cevapların buralarda kaybolmaması, belli bir kitapta toplanarak okuyucunun ihtiyaçlarına cevap vermesi faydalı olmaz mı? Bu cevapları bir kitapta toplayarak okuyucunun her zaman istifade etmesini sağlamayı düşünmez misiniz?..
Cevap: Geçmişte çok tekrar edilen bu türlü teklifler üzerine özel çalışmalar yaptık. Bu köşede çıkan yazılardan oluşturduğumuz (Yeni Aile İlmihali) ile (Güncel Sorunlara Çözümler) kitabını hazırlayarak okuyucularımıza takdim ettik. İlmihal beklenenin de üstünde ilgi gördü, şu anda kitapçılara 120. baskısı gönderildi. Özellikle aile içi sorunların cevaplarını Aile İlmihali'nde, yeni oluşan ticari sorunların cevaplarını da (Güncel Sorunlara Çözümler) kitabında okumak mümkündür.
*** Soru: Cildimin üzerine yaptırdığım dövmelerden pişmanlık duyuyorum; ama sildiremiyorum. Bazıları bunların günah olduğunu söylemekle kalmıyor, yapılan guslün de geçerli olmayacağını iddia ediyorlar. Bu doğru mu? Bedeninde renkli dövmeler bulunan kimsenin gusül abdesti geçerli olmaz mı? Cevap: Cildin üzerine dövme yaptırmayı Peygamber Efendimiz (bugünkü tıbbın da ifade ettiği gibi) mahzurlu bulmuş, caiz görmemiştir. Dolayısıyla deri üzerine dövme yaptırmak caiz değildir. Aksine günahtır da. Ancak yapılan dövmelerin gusle, abdeste mani olduğu yolundaki söylentiler doğru değildir. Dövmesi bulunan da guslünü yapar, abdestini alıp namazını kılar, dövmeler ibadete, dinî hayata engel teşkil etmez.
Ahmet ŞAHİN ZAMAN