Sineğin verdiği ders

Remiz

Arkadaş! İnsanın vücudu, bedeni, emvâl-i mîriyeden bir neferin elinde bulunan bir hayvan gibidir. O nefer, o hayvanı beslemeye ve hizmetine mükellef olduğu gibi, insan da o vücudu beslemeye mükelleftir.

Aziz kardeşlerim! Burada bana bu sözü söylettiren, nefsimle olan bir münakaşamdır. Şöyle ki:

Mehâsiniyle mağrur olan nefsime dedim ki:

"Sen birşeye mâlik değilsin, nedir bu gururun?"

Dedi ki: "Madem mâlik değilim, ben de hizmetini görmem."

Dedim ki: "Yâhu, bu sineğe bak. Gayet küçücük zarif elleriyle kanatlarını, gözlerini siler süpürür. Her işini görür. Sen de lâakal onun kadar vücuduna hizmet etmelisin" diye ikna ettim.

Takdis ederiz o Zâtı ki, bu sineğe nezafeti ilhamen öğretir, bana da üstad yapar. Ben de onunla nefsimi ikna ve ilzam ederim.

Benimde çok hoşuma gitmişti okudugumda burasını.Şöyle hayal etmiştim,arkadaşlar nasıl tasavvur etmiştir acaba?

Mesela kendimle konuşuyorum,nefis sahip olduklarına bakarak diyor ki sen akıllı,alim,güzel,zengin,seçkin...sin.Bak etrafındaki insanlarda sana öyle derler.İmanın mahalli olan kalp ona diyor ki bunlar senin degildir,sen birşeye benzemezsin.

Nefsim kızdı kalbime; sen dedi benim olanı aklın sıra benim degilmiş gibi göstermeye çalışıyorsun. çocukça ya da sarhoşluk içindeki nefsim o mehasinin,güzelliklerin kendinde olması lezzeti ile fahre,ucba düşüyor.

Aklınca kalbimi tehdit etti madem sahibi ben degilim,hadi benim olmadıgını söyledigin vücuduna bakda görelim dedi.Güya kalbimin oyununa oyunla,yahut sözüne sözle cevap verecekti.Halbuki tehditi bile kendisi kadar basitti.

Kalbim dediki şu sinegi görüyor musun yahut etrafımızdaki nebatatın ve hayvanatın itaatlerini,nasılda hem kendi nefisleri hem Sanileri için çalışıyorlar.Bu işi gördükten sonra onlar kadar olamaz mısın,onlar gibi olmak gibi gelmez mi içinden,Kırmaz mısın gururunu.mademki bunlar kendilerini itaate mecbur biliyorlar,pes etmez misin

sana emenet edilen vücudunu bakmak zorunda hissetmez misin,çünkü o kısım belki Allah ın sana vazife kıldıgı kısımdır,emir kısmıdır.Senin bakmam diye tehdit ettigin şey zaten keyifle açgözlülügünle ülfet oldugun,kanaatsiz yaşamındır.O kısmını senden Allah istemez zaten.

Bir sinekten örümcekten, karıncadan bile alcağımız ibretler var, nefsini yenenlerden olalım inşallah,,Rabbim şaşırtmasın,
Katkın içinde Allah razı olsun :angel: :angel:

Zamanın geçti kabirden başka mekânın var mı

İ’lem Eyyühe's-Said!
Nedir bu gurur ve nedir bu gaflet?
Nedir bu haşmet, nedir bu istiğna, nedir bu azamet?
Elindeki ihtiyar bir kıl kadardır ve iktidarın bir zerre kadardır.
Ve hayatın söndü, ancak bir şu'le kaldı.
Ömrün geçti, şuurun söndü, bir lem'a kaldı.
Şöhretin gitti, ancak bir an kaldı...

Zamanın geçti kabirden başka mekânın var mı?
Bîçare! Aczine ve fakrına bir had var mı?
Emellerin nihayetsizdir, ecelin yakındır.

Evet böyle acz ve fakrınla iktidar ve ihtiyardan hâlî bir insanın ne olacak hali?
Hazain-i rahmet sahibi Hâlık-ı Rahman-ür Rahîm'e, böyle bir acz ile itimad etmek lâzımdır. Odur herkese nokta-i istinad.
Odur her zaîfe cihet-i istimdad...