Huneyn Gazvesi

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
Huneyn Gazvesi



Cenâb-ı Hak buyuruyor:

“And olsun ki Allâh, birçok yerde (harp meydanlarında) ve Huneyn Muhârebesi’nde size yardım etti. Hani çokluğunuz size kendinizi beğendirmiş, fakat sizi hezîmete uğramaktan kurtaramamıştı. Yeryüzü bütün genişliğine rağmen size dar gelmişti. Sonunda gerisin geri dönmüştünüz. Sonra Allâh, Rasûlü ile mü’minler üzerine sekînetini indirdi; sizin görmediğiniz ordular (melekler) gönderdi de kâfirlere azâb eyledi. İşte bu, o kâfirlerin cezâsıdır.” (Tevbe, 25-26)





Rasûlullah (sav) buyurdular:

“Kudret ve irâdesiyle yaşadığım Allâh’a yemîn olsun ki, Allâh yolunda gazâ edip şehîd olmayı, sonra (diriltilip) gazâ ederek yine şehîd olmayı,tekrar gazâ ederek yine şehid olmayı isterdim…”(Müslim, İmâre, 103)





Hz. Ali (ra) buyurur:
“Bedir’de savaş bütün şiddetiyle devâm ederken, bazen biz Peygamber (sav)’in arkasına sığınıyorduk. Hepimizin en cesûru O idi. Düşmân saflarına en yakın yerde O bulunurdu.” (Ahmed, I, 86)
Yine Berâ (ra) da Habîb-i Ekrem’in şecaati husûsunda şöyle buyurmuştur:

“Vallâhi, biz savaş kızıştı mıRasûlullâh (sav)’e sığınırdık. Bizim en cesûrumuz, Allâh Rasûlü ile aynı hizâda durabilendi.” (Müslim, Cihâd, 79)

O, îlâ-yı kelimetullâh için yani Allâh’ın dîni en yüce olsun diye dâimâ en önde savaşırdı. Huneyn Gazâsı’nda, başlangıçta İslâm ordusunda meydana gelen çözülme karşısında, O, metânetini hiç bozmayarak kendisini düşman saflarının ortasına atmış, bindiği hayvanını mütemâdiyen ileri sürerek ashâbınınşecâatini artırmış ve nihâyet Allâh’ın yardımı ile de zafer nasîb olmuştur. (Müslim, Cihâd, 76-81)




Her Güne Bir Esma-ül Hüsna(Allah’ın En Güzel İsimleri)

el-Hakem: Hüküm, Kendisine ait olan, hüküm yetkisini elinde tutan, son hükmü verecek olan, hükmeden, hakkı yerine getiren, ilmi, sözü, işi tam ve doğru olan demektir.




Kısa Günün Kârı

Allâh Rasûlü (sav) Efendimiz’den daha büyük bir kahraman tasavvur etmek mümkün değildir. Zîrâ, hayatında korku ve telâşa kapıldığıaslâ görülmemişti. Fevkalâde hâller karşısında sabır ve sebât gösterir, korku ve telâşa düşüp uygunsuz hareket etmezdi.
 
Üst