ALLAH dostlarindan inciler..Hikmet esintileri..

garp

Active member
.


“Merak ilmin hocasıdır.

Kainatta en yüce hakikat imandır, imandan sonra namazdır.

Baki olan Allah’a muhabbet, marifet ve O’nun rızası yolunda bir saniye bir senedir. Eğer O’nun yolunda harcanmazsa, bir sene bir saniyedir.


Bediüzzaman Said Nursî rh.a.
 

garp

Active member
.

Bişr-i Hafi´den Tavsiyeler

Kardeşlerim, dün öldü, bu gün can veriyor. Yarın henüz doğmadı.
Zamanın kıymetini bilin. Ömrü boş işler peşinde harcamayın.
Şöhretten sakının. İnsanlar bir gün över yarın söverler.
Ölçünüz Allah rızası olsun.

Şükredin. Bütün azalarınızla şükrederek gerçek şükredenlerden olun. Sadece dille şükreden kişinin şükrü az olur.
Gözün şükrü bir hayır gördüğü zaman ibret almak. Şer gördüğü zaman örtmektir. Kulağın şükrü bir hayır işitirse onu ezberlemek,şer işitirse onu unutmaktır. Ellerin şükrü harama uzanmamaktır. Midenin şükrü helal yemek. Ayakların şükrü harama gitmemektir. Kim böyle yaparsa gerçek şükredenlerden olur.

Öfkelenmeyin. Öfke ve şehvet insanı küfre götürür. Kişi gazabını yenmedikçe takva sahibi olamaz. Sabredin. Sabır güzeldir. Susmak sabırdandır. Makamların en yükseği fakirliğe sabretmektir. Dünya ve ahiret rahatınız için kötü ahlak sahipleriyle görüşmeyin. Ey mü´minler nefsinizin kölesi olmayın...
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
.



.Büyük velîlerden Süfyân-ı Sevrî (rahmetullahi teâlâ aleyh)
buyurdular ki:


Aziz kardeşim! Güzel edep ve güzel ahlâka iyi sarıl.
Cemâate muhâlefet edip, onlardan ayrılma. Çünkü hayır, cemâat iledir.
Fakat, cemâat dünyâya dalıp, dünyâlarını mamur etmeğe çalışıyorlarsa, onlara uymazsın.
Dîni hakkında senden bir şey soran her mümine, yardımcı ol. Onlara yol göster. Onlara nasîhatta bulun.
Allahü teâlânın beğendiği bir işte, seninle müşâvere eden (sana danışan) bir kimseden hiçbir şeyi gizleme.
Bir mümine hıyânet etmekten çok sakın. Kim bir mümine hıyânet ederse, Allahü teâlâ ve Resûlüne hıyânet etmiş olur.
Mümin bir kardeşini Allahü teâlânın rızâsı için sevdiğin zaman, canını ve malını ondan esirgeme.
 
Son düzenleme:

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
.




Büyük velîlerden Süfyân-ı Sevrî (rahmetullahi teâlâ aleyh) buyurdular ki:

Aziz kardeşim! Dînin, senin etin ve kanın yerindedir.
Kendin için ağla. Kendine merhamet et.
Sen kendine acımazsan, başkası hiç acımaz.
Senden dünyâ sevgisini giderip, âhirete hazırlık için teşvik eden kimselerle oturup, kalk.
Dünyâ işine dalıp, âhireti unutanlarla düşüp kalkma. Çünkü onlar senin dînini, îtikâdını ve kalbini bozarlar.
Ölümü çok hatırla.
Geçmiş günahlarından dolayı çok istigfâr et.
(Allahü teâlâdan af ve magfiretini iste.)
Kalan ömrün için, Allahü teâlâdan seni muhâfaza etmesini iste.
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
.




Büyük velîlerden Süfyân-ı Sevrî (rahmetullahi teâlâ aleyh) buyurdular ki:

"Ey kardeşim! Her zaman ve her yerde, doğru ol.
Yalan, sözünde durmamak, emâneti yerine getirmemek gibi kötü huylardan çok sakın.
Yalancı ve sözünde durmayanlarla düşüp kalkma. Çünkü böyleleriyle berâber olmak, günaha sebeb olur.
Yine, sözlerinde ve işlerinde riyâdan sakın. Çünkü riyâ, gizli şirktir.
Ucb'dan da kendini muhâfaza et. Ucb, yaptığı ibâdetleri, iyilikleri beğenerek bunlarla övünmektir.
Ucb bulunan amel, Allahü teâlânın katında makbûl değildir. (
Fakat bunların Allahü teâlâdan gelen nimetler olduğunu düşünerek sevinmek, ucb olmaz.)
Sen, dînini, dîni üzerine titreyen (Sünnet-i seniyye'ye bağlı, ilmiyle amel eden) âlimlerden öğren. Çünkü, dîninde sağlam olmayan, ilmiyle amel etmiyenlerin hâli, hasta olup, kendisini tedâvîden ve kendine bir çâre bulmaktan âciz olan tabîbin hâline benzer.

Böyle bir tabîb, insanların hastalıklarını, nasıl teşhis edip, iyileştirir? Onlara nasıl ilâç tavsiye eder? Çünkü kendisi hastadır. İşte dîni üzerine titremiyen, ilmiyle amel etmiyen bir kimse, senin dînine, îmânına zarar gelir diye nasıl titrer? Ne derecede titizlik gösterebilir?
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
.




“Bir amelin salih ve makbul olması, kalbin doğru olmasına bağlıdır.

Kalbin salih olması ise niyetin salih olmasına bağlıdır.”




Mutarrıf b. Abdullah rh.a.
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
-



Ey oğul! Dünyâyı terk et, yâni haramları, Allahü teâlânın yasak ettiği şeyleri ve dünyâ sevgisini terk et. Çünkü dünyâyı isteyenin ve sevenin dîni gider. Namazını kıl, orucunu tut. Allahü teâlânın velî kullarına; malın, bedenin ve makâmınla hizmetçi ol. Onların kalblerini kazan, onların yaşayışlarına göre hareket et. Ehl-i sünnet îtikâdı dışında olanlar hâriç, hiç bir âlimin sözlerini inkâr etme. Eğer böyle bir inkârın olursa, ebediyyen felâh bulamazsın.

Şihâbüddîn-i Sühreverdî
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
-



Ey oğul! Devamlı cömert ol. Allahü teâlânın sana rızık olarak verdiği şeylerde cömert ol. Cimrilikten, hasedden, kin ve hîleden sakın. Çünkü, cimri ve hasedci kimsenin yeri Cehennem'dir. Hiçbir zaman hâlini insanlara açma. Zâhirini süsleme. Çünkü zâhirini süslemek, bâtının harâb olmasındandır. Rızık konusunda Allahü teâlânın vâdlerine güven. Çünkü Allahü teâlâ, her canlının rızkını vereceğine dâir kefil oldu. Allahü teâlâ, Kur'ân-ı kerîmde meâlen; "Yerde yürüyen ne kadar canlı varsa, hepsinin rızkı, ancak Allahü teâlâya âittir" buyurdu. (Hûd sûresi: 61) İnsanlardan hiçbir şey bekleme. Hakkı söyle. Mahlûkâttan hiçbirisine meyletme. Mâlâyânîyi terk et. Peygamber efendimiz bir hadîs-i şerîfte; "Kişinin mâlâyânîyi, (faydası olmayan şeyleri) terketmesi, onun müslümanlığının güzelliğindendir" buyurdu.


Şihâbüddîn-i Sühreverdî
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
-



Ey oğul! İnsanlara nasîhat edici ve faydalı ol. Yemeği, içmeği, konuşmayı ve uykuyu azalt. Sâdece ihtiyâcın kadar ye. Zarûret olmadan konuşma. Çok uyuma. Namaz, oruç ve Allahü teâlânın zikri ile meşgûl ol. Kalbin mahzûn, gözün yaşlar dökücü, amelin hâlis, duân hamd, arkadaşların fakîr, evin mescid, malın ilim, zînetin zühd olsun.

Ey oğul! Bu fânî dünyânın zînetine aldanıp gurûrlanma. Bir kimse dünyâya meylederse helâk olur. Âhiret yolculuğuna hazır ol. Fırsat elinde iken, Allahü teâlâdan başkasına gönül bağlama. Bir gün gelir pişmanlığın fayda vermez."


Şihâbüddîn-i Sühreverdî
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
.



İnsanlar beş büyük belaya mübtela olur ki, işlerinin düzensizliği bu beş bela yüzündendir.

Bunlardan birincisi doyuncaya kadar yemek yemeyi sevmek ki, bununla kalp katılaşır.

İkincisi uykuya düşkünlük ki, bu da ömrü kısaltır.

Üçüncüsü rahatı sevmek ki, bu yüzden işinde iflas eder.

Dördüncüsü dünya malını sevmek ki, bunun neticesinde zor bir hesap ve şiddetli bir azap vardır.

Beşincisi ise methedilmeyi sevmek ki, bunda sevabın mahvolması söz konusudur ve bu bela hepsinden daha kötüdür.

Çünkü insanın kendini beğenmesinden daha çirkin bir ayıbı ve kibirden daha büyük günahı yoktur.”


Ziyaüddin Nahşebî k.s.
 

Livza

Well-known member
Görünürdeki cünüplük, seni Allah'ın evine girmekten ve O'nun Kitabını okumaktan alıkoyar. Gizli cünüplük denen gafillik ise, senin Allah'ın mânevi huzuruna girmene ve kelâmını anlamana engel olur.

Dünya sûretlerinin bulaştığı ayna nasıl parlar? huzura girmeden önce tevbe sularında yıkan.

Hayvanını nasıl başkasının tarlasına girmekten alıkoyuyorsan, nefsini de nefsânî istek ve arzulara yöneldiği zaman Allah'ın emir ve yasaklarına uyarak durdur. Bakışlarını kıs; güzel gördüğü haramlara kaymasın. Kalbinin, daima şen ve bakımlı olmasını istersen, ihtiras ve tutkulardan, nefsânî özlem ve arzulardan onu koru.

Sahip olduğun hikmete veya günaha karşılık, boynunda nur gibi aydınlık veya gece gibi karanlık bir gerdanlık taşırsın. Sen boynundaki gerdanı göremiyorsan dahi, onu başkaları görmektedir. Görmüyor musun, güneşi körler dışında herkes görüyor.

‘Aynam paslı’ diyeceğine, ‘Gözüm hasta’ de!…

Suyu temizlemek istediğinde temiz olmayan sebeplerin ona ulaşmasını önlersin. Beden organları da kalbe akan su kanalları gibidir.

Kalbine, bu organların yoluyla gıybet, söz taşıma, kötü söz, harama bakma gibi öldürücü kötülüklerin girmesine engel ol. Kalpten dışarı çıkan şeyler, kalbi hakikatlere karşı perdelemez; onu ancak orada bulunan şeyler örter.

Kalbin nurlu hâle gelmesi, aydınlanması; helal yemek, Allah’ı zikretmek, Kur’ân okumak, mubah, mekruh ve haram olan bakışlardan onu korumakla gerçekleşir. Bu nedenle bakışlarını ancak ilim ve hîkmetini artırmak için serbest bırak. ‘Aynam paslı’ diyeceğine, ‘gözüm hasta’ de.

İbn Atâullah el-İskenderî (K.s)
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
.



“Her kim nefsin istek ve arzularını yerine getirerek azalarını memnun ederse, kuşkusuz kalbinde nedamet ağacını dikmiş olur.

Ebu Yahya el-Varrâk k.s.
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
.



Dilediğiniz kadar öğrenin ! Ama şunu iyi bilin ki, bildiklerinizle amel etmedikçe, ALLAH (c.c) size ilminizden ötürü mükafat verecek değildir.”

Muaz bin Cebel (r.h.)
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
ylba5ui8.jpg



Cenâb-ı Hak Celle Celaluhü buyuruyor:

“Dinlerine uymadıkça yahudiler de hıristiyanlar da asla senden razı olmayacaklardır.

De ki: Doğru yol, ancak Allah'ın yoludur.

Sana gelen ilimden sonra onların arzularına uyacak olursan, andolsun ki,

Allah'tan sana ne bir dost ne de bir yardımcı vardır.”

(Bakara, 120)

 

garp

Active member
Câna Cefâ Kıl ya Vefâ
Kahrın da Hoş Lütfun da Hoş
Ya Derd Gönder ya Devâ
Kahrın da Hoş Lütfun da Hoş.


(Hz. İbrâhim Tennurî es-Sivâsî Kuddise-i Sirrühû)
 
Üst