Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirminci Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 249986" data-attributes="member: 1"><p><strong>Yirminci Söz - Sayfa 339</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">ve müzeyyen olan gömleklerin kemâl-i intizamı ve hüsn-ü san’atı, kat’î, şüphesiz şehadet eder.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">İşte, şu üç âyetin, hikmet nokta-i nazarında ne kadar kıymettar olduğunu gördünüz. Şimdi bakınız Kur’ân’ın letâfet-i beyanına ve i’câz-ı belâğatine: Nasıl şu zikrolunan büyük ve geniş ve ehemmiyetli hakikatlerin uçlarını, üç fıkra içinde üç vakıa-i meşhure ve meşhude ile gösteriyor. Ve medar-ı ibret üç hadise-i uhrâyı hatırlatmakla lâtif bir irşad yapar, mukavemetsûz bir zecreder.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Meselâ, ikinci fıkrada der: </span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'"><strong><u><img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />1</u></strong><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 22px"> وَاِنَّ مِنْهَا لَمَا يَشَّقَّقُ فَيَخْرُجُ مِنْهُ اْلـمَاۤء</span></span> Şu fıkra ile, Hazret-i Mûsâ Aleyhisselâmın asâsına karşı kemâl-i şevkle inşikak edip on iki gözünden on iki çeşme akıtan taşa işaret etmekle, şöyle bir mânâyı ifham ediyor ve mânen diyor:</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Ey Benî İsrail! Birtek mu’cize-i Mûsâya (a.s.) karşı koca taşlar yumuşar, parçalanır; ya haşyetinden veya sürurundan ağlayarak sel gibi yaş akıttığı halde, hangi insafla bütün mu’cizât-ı Mûseviyeye (a.s.) karşı temerrüd ederek ağlamayıp gözünüz cümud ve kalbiniz katılık ediyor?</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Hem üçüncü fıkrada der:</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'"><strong><u><img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />2</u></strong><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 22px"> وَاِنَّ مِنْهاَ لَمَا يَهْبِطُ مِنْ خَشْيَةِ اللهِ</span></span> Şu fıkra ile, Tûr-i Sinâ’daki münâcât-ı Mûseviyede (a.s.) vuku bulan tecelliye-i celâliye heybetinden koca dağ parçalanıp dağılması ve o haşyetten taşların etrafa yuvarlanması olan vakıa-i meşhureyi ihtarla şöyle bir mânâyı ders veriyor ki:</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Ey kavm-i Mûsâ! Nasıl Allah’tan korkmuyorsunuz? Halbuki, taşlardan ibaret olan dağlar, Onun haşyetinden ezilip dağılıyor. Ve sizden ahz-ı misak için üstünüzde Cebel-i Tûr’u tuttuğunu, hem taleb-i rüyet hadisesinde dağın parçalanmasını bilip ve gördüğünüz halde, ne cesaretle Onun haşyetinden titremeyip kalbinizi katılık ve kasavette bulunduruyorsunuz?</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span>[NOT]<span style="font-family: 'Tahoma'">Dipnot-1</span> <span style="font-family: 'Tahoma'"> “Taşlardan öyleleri var ki, yarılır da aralarından sular akar.” Bakara Sûresi, 2:74.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">Dipnot-2</span> <span style="font-family: 'Tahoma'"> “Taşlardan öyleleri var ki, Allah korkusundan parçalanıp aşağılara yuvarlanır.” Bakara Sûresi, 2:74.</span>[/NOT]<span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Aleyhisselâm</strong>: Allah’ın selâmı onun üzerine olsun (bk. s-l-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Benî İsrail</strong>: İsrailoğulları, Yahudiler</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Cebel-i Tûr</strong>: Tûr Dağı (bk. Tûr-i Sînâ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Hz. Mûsâ</strong>: (bk. bilgiler)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Tûr-i Sinâ</strong>: Sinâ Dağı; Cenab-ı Hakkın Hz. Mûsâ’ya göründüğü ve Tevrat’ı indirdiği dağ </span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ahz-ı misak</strong>: söz alma</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>asâ</strong>: baston, değnek</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>cümud</strong>: katılık, sertlik</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>fıkra</strong>: kısım, bölüm </span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hadise-i uhrâ</strong>: âhirete ait hadise (bk. e-ḫ-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hakikat</strong>: gerçek (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>haşyet</strong>: korku, dehşet</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hikmet</strong>: herşeyin belirli gayelere yönelik olarak, mânâlı, faydalı ve tam yerli yerinde olması (bk. ḥ-k-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hüsn-ü san’at</strong>: sanatın güzelliği (bk. ḥ-s-n; ṣ-n-a)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ifham etmek</strong>: anlatmak</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ihtar</strong>: hatırlatma</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>inşikak etmek</strong>: yarılmak</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>irşad</strong>: doğru yolu gösterme (bk. r-ş-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>i’câz-ı belâğat</strong>: güzel söz söylemedeki mu’cizelik (bk. a-c-z; b-l-ğ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kasavet</strong>: katılık, kalp katılığı</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kat’î</strong>: kesin</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kavm-i Mûsâ</strong>: Hz. Mûsâ’nın kavmi</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kemâl-i intizam</strong>: düzenliliğin mükemmelliği (bk. k-m-l; n-ẓ-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kemâl-i şevk</strong>: tam bir istek ve arzu (bk. k-m-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>letâfet-i beyan</strong>: ifadenin güzelliği, hoşluğu (bk. b-y-n)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>lâtif</strong>: hoş, güzel (bk. l-ṭ-f)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>medar-ı ibret</strong>: ibret vesilesi</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mukavemetsûz</strong>: karşı konulmaz</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mu’cize-i Mûsâ</strong>: Hz. Mûsâ’nın mu’cizesi (bk. a-c-z; şahıs)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mu’cizât-ı Mûseviye</strong>: Hz. Mûsâ’nın mu’cizeleri (bk. a-c-z)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>münakkaş</strong>: nakışlanmış (bk. n-ḳ-ş)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>münâcât-ı Mûseviye</strong>: Hz. Mûsâ’nın dua ve yakarışı (bk. n-c-v)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>müzeyyen</strong>: süslenmiş (bk. z-y-n)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nokta-i nazar</strong>: bakış açısı (bk. n-ẓ-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sürur</strong>: sevinç, mutluluk</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>taleb-i rüyet</strong>: Allah’ın cemâlini görme isteği (bk. ṭ-l-b)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tecelliye-i celâliye</strong>: Allah’ın varlıklar üzerinde haşmetinin görünmesi (bk. c-l-y; c-l-l)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>temerrüd etmek</strong>: inat etmek, karşı gelmek</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>vakıa-i meşhure ve meşhude</strong>: meşhur ve bilinen olay (bk. ş-h-d)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>vuku bulmak</strong>: meydana gelmek</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zecretmek</strong>: sakındırmak</span></td></tr></tbody></table></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 249986, member: 1"] [b]Yirminci Söz - Sayfa 339[/b] [FONT=Tahoma]ve müzeyyen olan gömleklerin kemâl-i intizamı ve hüsn-ü san’atı, kat’î, şüphesiz şehadet eder. [/FONT] [FONT=Tahoma]İşte, şu üç âyetin, hikmet nokta-i nazarında ne kadar kıymettar olduğunu gördünüz. Şimdi bakınız Kur’ân’ın letâfet-i beyanına ve i’câz-ı belâğatine: Nasıl şu zikrolunan büyük ve geniş ve ehemmiyetli hakikatlerin uçlarını, üç fıkra içinde üç vakıa-i meşhure ve meşhude ile gösteriyor. Ve medar-ı ibret üç hadise-i uhrâyı hatırlatmakla lâtif bir irşad yapar, mukavemetsûz bir zecreder. [/FONT] [FONT=Tahoma]Meselâ, ikinci fıkrada der: [/FONT] [FONT=Tahoma][B][U][IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]1[/U][/B][FONT=Trebuchet MS][SIZE=6] وَاِنَّ مِنْهَا لَمَا يَشَّقَّقُ فَيَخْرُجُ مِنْهُ اْلـمَاۤء[/SIZE][/FONT] Şu fıkra ile, Hazret-i Mûsâ Aleyhisselâmın asâsına karşı kemâl-i şevkle inşikak edip on iki gözünden on iki çeşme akıtan taşa işaret etmekle, şöyle bir mânâyı ifham ediyor ve mânen diyor: [/FONT] [FONT=Tahoma]Ey Benî İsrail! Birtek mu’cize-i Mûsâya (a.s.) karşı koca taşlar yumuşar, parçalanır; ya haşyetinden veya sürurundan ağlayarak sel gibi yaş akıttığı halde, hangi insafla bütün mu’cizât-ı Mûseviyeye (a.s.) karşı temerrüd ederek ağlamayıp gözünüz cümud ve kalbiniz katılık ediyor? [/FONT] [FONT=Tahoma]Hem üçüncü fıkrada der: [/FONT] [FONT=Tahoma][B][U][IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]2[/U][/B][FONT=Trebuchet MS][SIZE=6] وَاِنَّ مِنْهاَ لَمَا يَهْبِطُ مِنْ خَشْيَةِ اللهِ[/SIZE][/FONT] Şu fıkra ile, Tûr-i Sinâ’daki münâcât-ı Mûseviyede (a.s.) vuku bulan tecelliye-i celâliye heybetinden koca dağ parçalanıp dağılması ve o haşyetten taşların etrafa yuvarlanması olan vakıa-i meşhureyi ihtarla şöyle bir mânâyı ders veriyor ki: [/FONT] [FONT=Tahoma]Ey kavm-i Mûsâ! Nasıl Allah’tan korkmuyorsunuz? Halbuki, taşlardan ibaret olan dağlar, Onun haşyetinden ezilip dağılıyor. Ve sizden ahz-ı misak için üstünüzde Cebel-i Tûr’u tuttuğunu, hem taleb-i rüyet hadisesinde dağın parçalanmasını bilip ve gördüğünüz halde, ne cesaretle Onun haşyetinden titremeyip kalbinizi katılık ve kasavette bulunduruyorsunuz? [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT][NOT][FONT=Tahoma]Dipnot-1[/FONT] [FONT=Tahoma] “Taşlardan öyleleri var ki, yarılır da aralarından sular akar.” Bakara Sûresi, 2:74. Dipnot-2[/FONT] [FONT=Tahoma] “Taşlardan öyleleri var ki, Allah korkusundan parçalanıp aşağılara yuvarlanır.” Bakara Sûresi, 2:74.[/FONT][/NOT][FONT=Tahoma] [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT] <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Aleyhisselâm[/B]: Allah’ın selâmı onun üzerine olsun (bk. s-l-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Benî İsrail[/B]: İsrailoğulları, Yahudiler[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Cebel-i Tûr[/B]: Tûr Dağı (bk. Tûr-i Sînâ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Hz. Mûsâ[/B]: (bk. bilgiler)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Tûr-i Sinâ[/B]: Sinâ Dağı; Cenab-ı Hakkın Hz. Mûsâ’ya göründüğü ve Tevrat’ı indirdiği dağ [/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ahz-ı misak[/B]: söz alma[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]asâ[/B]: baston, değnek[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]cümud[/B]: katılık, sertlik[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]fıkra[/B]: kısım, bölüm [/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hadise-i uhrâ[/B]: âhirete ait hadise (bk. e-ḫ-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hakikat[/B]: gerçek (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]haşyet[/B]: korku, dehşet[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hikmet[/B]: herşeyin belirli gayelere yönelik olarak, mânâlı, faydalı ve tam yerli yerinde olması (bk. ḥ-k-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hüsn-ü san’at[/B]: sanatın güzelliği (bk. ḥ-s-n; ṣ-n-a)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]ifham etmek[/B]: anlatmak[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ihtar[/B]: hatırlatma[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]inşikak etmek[/B]: yarılmak[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]irşad[/B]: doğru yolu gösterme (bk. r-ş-d)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]i’câz-ı belâğat[/B]: güzel söz söylemedeki mu’cizelik (bk. a-c-z; b-l-ğ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kasavet[/B]: katılık, kalp katılığı[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kat’î[/B]: kesin[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kavm-i Mûsâ[/B]: Hz. Mûsâ’nın kavmi[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kemâl-i intizam[/B]: düzenliliğin mükemmelliği (bk. k-m-l; n-ẓ-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kemâl-i şevk[/B]: tam bir istek ve arzu (bk. k-m-l)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]letâfet-i beyan[/B]: ifadenin güzelliği, hoşluğu (bk. b-y-n)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]lâtif[/B]: hoş, güzel (bk. l-ṭ-f)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]medar-ı ibret[/B]: ibret vesilesi[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mukavemetsûz[/B]: karşı konulmaz[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mu’cize-i Mûsâ[/B]: Hz. Mûsâ’nın mu’cizesi (bk. a-c-z; şahıs)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mu’cizât-ı Mûseviye[/B]: Hz. Mûsâ’nın mu’cizeleri (bk. a-c-z)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]münakkaş[/B]: nakışlanmış (bk. n-ḳ-ş)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]münâcât-ı Mûseviye[/B]: Hz. Mûsâ’nın dua ve yakarışı (bk. n-c-v)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]müzeyyen[/B]: süslenmiş (bk. z-y-n)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]nokta-i nazar[/B]: bakış açısı (bk. n-ẓ-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]sürur[/B]: sevinç, mutluluk[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]taleb-i rüyet[/B]: Allah’ın cemâlini görme isteği (bk. ṭ-l-b)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tecelliye-i celâliye[/B]: Allah’ın varlıklar üzerinde haşmetinin görünmesi (bk. c-l-y; c-l-l)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]temerrüd etmek[/B]: inat etmek, karşı gelmek[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]vakıa-i meşhure ve meşhude[/B]: meşhur ve bilinen olay (bk. ş-h-d)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]vuku bulmak[/B]: meydana gelmek[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]zecretmek[/B]: sakındırmak[/FONT]</td></tr></tbody></table> [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirminci Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst