Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi Beşinci Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 257426" data-attributes="member: 1"><p><strong>Yirmibeşinci Söz - Sayfa 583</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">yine meyvedar ağaç hükmünde müteselsil hakaikı gösteren Kur’ân nerede; beşerin malûmumuz olan kelâmı nerede? <em>Eyne’s-serâ mine’s-Süreyyâ?</em></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"><em></em></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"><em></em></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Bin üç yüz elli senedir, Kur’ân-ı Hakîm, bütün hakaikını kâinat çarşısında açıp teşhir ettiği halde, herkes, her millet, her memleket onun cevahirinden, hakaikından almıştır ve alıyorlar. Halbuki, ne o ülfet, ne o mebzuliyet, ne o mürur‑u zaman, ne o büyük tahavvülâtlar, onun kıymettar hakaikına, onun güzel üslûplarına halel verememiş, ihtiyarlatmamış, kurutmamış, kıymetten düşürmemiş, hüsnünü söndürmemiştir. Şu hâl tek başıyla bir i’cazdır.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Şimdi biri çıksa, Kur’ân’ın getirdiği hakaikten bir kısmına kendi hevesince çocukça bir intizam verse, Kur’ân’ın bazı âyâtına muâraza için nisbet etse, “Kur’ân’a yakın bir kelâm söyledim” dese, öyle ahmakane bir sözdür ki: Meselâ, taşları muhtelif cevahirden bir saray-ı muhteşemi yapan ve o taşların vaziyetinde umum sarayın nukuş-u âliyesine bakan mizanlı nakışlarla tezyin eden bir ustanın san’atıyla; o nukuş-u âliyeden fehmi kasır, o sarayın bütün cevahir ve ziynetlerinden bîbehre bir âdi adam, âdi hanelerin bir ustası, o saraya girip, o kıymettar taşlardaki ulvî nakışları bozup, çocukça hevesine göre, âdi bir hanenin vaziyetine göre bir intizam, bir suret verse ve çocukların nazarına hoş görünecek bazı boncukları taksa, sonra “Bakınız, o sarayın ustasından daha ziyade maharet ve servetim var ve kıymettar ziynetlerim var” dese, divanece bir hezeyan eden bir sahtekârın nisbet-i san’atı gibidir.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Tahoma'"><span style="color: #000000"><img src="http://www.erisale.com/images/endOfSection.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /><img src="http://www.erisale.com/images/endOfSection.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></span></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Kur’ân-ı Hakîm</strong>: her âyet ve sûresinde sayısız hikmet ve faydalar bulunan Kur’ân (bk. ḥ-k-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ahmakane</strong>: ahmakça</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>beşer</strong>: insanlar</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>bîbehre</strong>: mahrum</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>cevahir</strong>: cevherler, kıymetli taşlar</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>divanece</strong>: akılsızca, delice</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>eyne’s-serâ mine’s-Süreyya</strong>: “yer nerede, Ülker takım yıldızı nerede?” (birbirine zıt ve uzak şeyler için söylenir)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>fehm</strong>: anlama, kavrayış</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hakaik</strong>: gerçekler, doğrular (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>halel</strong>: eksiklik, zarar</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hezeyan</strong>: deli saçması, saçmalama</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hüsn</strong>: güzellik (bk. ḥ-s-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>intizam</strong>: düzen (bk. n-ẓ-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>i’câz</strong>: mu’cize oluş (bk. a-c-z)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kasır</strong>: eksik, noksan</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kelâm</strong>: söz, ifade (bk. k-l-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kâinat</strong>: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>maharet</strong>: beceri, ustalık</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>malûm</strong>: bilinen (bk. a-l-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mebzuliyet</strong>: bolluk, çokluk </span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>meyvedar</strong>: meyveli, verimli</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mizanlı</strong>: ölçülü (bk. v-z-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>muhtelif</strong>: değişik, çeşitli</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>muâraza</strong>: sözle mücadele, karşı gelme</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mürur-u zaman</strong>: zamanın geçmesi</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>müteselsil</strong>: zincirleme, peşpeşe gelen</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nazar</strong>: bakış (bk. n-ẓ-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nisbet</strong>: ölçü, kıyas (bk. n-s-b)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nisbet-i san’at</strong>: san’atı kıyaslama (bk. n-s-b; ṣ-n-a)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nukuş-u âliye</strong>: yüksek nakışlar (bk. n-ḳ-ş)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>saray-ı muhteşem</strong>: muhteşem, görkemli saray</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>suret</strong>: şekil (bk. ṣ-v-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tahavvülât</strong>: değişiklikler</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tezyin etmek</strong>: süslemek (bk. z-y-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>teşhir</strong>: sergileme</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ulvî</strong>: yüce, yüksek</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>umum</strong>: bütün</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ziyade</strong>: çok, fazla</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ziynet</strong>: süs (bk. z-y-n)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>âdi</strong>: basit, sıradan</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>âyât</strong>: âyetler</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ülfet</strong>: alışkanlık</span></td></tr></tbody></table></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 257426, member: 1"] [b]Yirmibeşinci Söz - Sayfa 583[/b] [FONT=Tahoma]yine meyvedar ağaç hükmünde müteselsil hakaikı gösteren Kur’ân nerede; beşerin malûmumuz olan kelâmı nerede? [I]Eyne’s-serâ mine’s-Süreyyâ? [/I][/FONT] [FONT=Tahoma]Bin üç yüz elli senedir, Kur’ân-ı Hakîm, bütün hakaikını kâinat çarşısında açıp teşhir ettiği halde, herkes, her millet, her memleket onun cevahirinden, hakaikından almıştır ve alıyorlar. Halbuki, ne o ülfet, ne o mebzuliyet, ne o mürur‑u zaman, ne o büyük tahavvülâtlar, onun kıymettar hakaikına, onun güzel üslûplarına halel verememiş, ihtiyarlatmamış, kurutmamış, kıymetten düşürmemiş, hüsnünü söndürmemiştir. Şu hâl tek başıyla bir i’cazdır. [/FONT] [FONT=Tahoma]Şimdi biri çıksa, Kur’ân’ın getirdiği hakaikten bir kısmına kendi hevesince çocukça bir intizam verse, Kur’ân’ın bazı âyâtına muâraza için nisbet etse, “Kur’ân’a yakın bir kelâm söyledim” dese, öyle ahmakane bir sözdür ki: Meselâ, taşları muhtelif cevahirden bir saray-ı muhteşemi yapan ve o taşların vaziyetinde umum sarayın nukuş-u âliyesine bakan mizanlı nakışlarla tezyin eden bir ustanın san’atıyla; o nukuş-u âliyeden fehmi kasır, o sarayın bütün cevahir ve ziynetlerinden bîbehre bir âdi adam, âdi hanelerin bir ustası, o saraya girip, o kıymettar taşlardaki ulvî nakışları bozup, çocukça hevesine göre, âdi bir hanenin vaziyetine göre bir intizam, bir suret verse ve çocukların nazarına hoş görünecek bazı boncukları taksa, sonra “Bakınız, o sarayın ustasından daha ziyade maharet ve servetim var ve kıymettar ziynetlerim var” dese, divanece bir hezeyan eden bir sahtekârın nisbet-i san’atı gibidir. [/FONT] [CENTER][FONT=Tahoma][COLOR=#000000][IMG]http://www.erisale.com/images/endOfSection.gif[/IMG][IMG]http://www.erisale.com/images/endOfSection.gif[/IMG][/COLOR][/FONT][/CENTER] [FONT=Tahoma] [/FONT] <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Kur’ân-ı Hakîm[/B]: her âyet ve sûresinde sayısız hikmet ve faydalar bulunan Kur’ân (bk. ḥ-k-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ahmakane[/B]: ahmakça[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]beşer[/B]: insanlar[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]bîbehre[/B]: mahrum[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]cevahir[/B]: cevherler, kıymetli taşlar[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]divanece[/B]: akılsızca, delice[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]eyne’s-serâ mine’s-Süreyya[/B]: “yer nerede, Ülker takım yıldızı nerede?” (birbirine zıt ve uzak şeyler için söylenir)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]fehm[/B]: anlama, kavrayış[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hakaik[/B]: gerçekler, doğrular (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]halel[/B]: eksiklik, zarar[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hezeyan[/B]: deli saçması, saçmalama[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hüsn[/B]: güzellik (bk. ḥ-s-n)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]intizam[/B]: düzen (bk. n-ẓ-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]i’câz[/B]: mu’cize oluş (bk. a-c-z)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kasır[/B]: eksik, noksan[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kelâm[/B]: söz, ifade (bk. k-l-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kâinat[/B]: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]maharet[/B]: beceri, ustalık[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]malûm[/B]: bilinen (bk. a-l-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mebzuliyet[/B]: bolluk, çokluk [/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]meyvedar[/B]: meyveli, verimli[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mizanlı[/B]: ölçülü (bk. v-z-n)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]muhtelif[/B]: değişik, çeşitli[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]muâraza[/B]: sözle mücadele, karşı gelme[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mürur-u zaman[/B]: zamanın geçmesi[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]müteselsil[/B]: zincirleme, peşpeşe gelen[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]nazar[/B]: bakış (bk. n-ẓ-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]nisbet[/B]: ölçü, kıyas (bk. n-s-b)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]nisbet-i san’at[/B]: san’atı kıyaslama (bk. n-s-b; ṣ-n-a)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]nukuş-u âliye[/B]: yüksek nakışlar (bk. n-ḳ-ş)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]saray-ı muhteşem[/B]: muhteşem, görkemli saray[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]suret[/B]: şekil (bk. ṣ-v-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tahavvülât[/B]: değişiklikler[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tezyin etmek[/B]: süslemek (bk. z-y-n)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]teşhir[/B]: sergileme[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ulvî[/B]: yüce, yüksek[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]umum[/B]: bütün[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ziyade[/B]: çok, fazla[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]ziynet[/B]: süs (bk. z-y-n)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]âdi[/B]: basit, sıradan[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]âyât[/B]: âyetler[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ülfet[/B]: alışkanlık[/FONT]</td></tr></tbody></table> [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi Beşinci Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst