Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi Beşinci Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 257291" data-attributes="member: 1"><p><strong>Yirmibeşinci Söz - Sayfa 574</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">İşte, Kur’ân der: Cenâb-ı Hak Semî-i Mutlaktır; herşeyi işitir. Hattâ, en cüz’î bir macera olan ve zevcinden teşekkî eden bir zevcenin sana karşı mücadelesini Hak ismiyle işitir. Hem rahmetin en lâtif cilvesine mazhar ve şefkatin en fedakâr bir hakikatine maden olan bir kadının haklı olarak zevcinden dâvâsını ve Cenâb-ı Hakka şekvâsını, umur-u azîme suretinde, Rahîm ismiyle, ehemmiyetle işitir ve Hak ismiyle, ciddiyetle bakar.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">İşte, bu cüz’î maksadı küllîleştirmek için, mahlûkatın en cüz’î bir hadisesini işiten, gören, kâinatın daire-i imkânîsinden hariç bir Zât, elbette herşeyi işitir, herşeyi görür bir zat olmak lâzım gelir. Ve kâinata Rab olan, kâinat içinde mazlum, küçük mahlûkların dertlerini görmek, feryatlarını işitmek gerektir. Dertlerini görmeyen, feryatlarını işitmeyen, Rab olamaz. Öyle ise, <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 22px">اِنَّ اللهَ سَمِيعٌ بَصِيرٌ</span></span> cümlesiyle iki hakikat-i azîmeyi tesbit eder.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Hem meselâ,</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 22px"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 22px"></span></span></span> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Tahoma'"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 22px">سُبْحَانَ الَّذِىۤ اَسْرٰى بِعَبْدِهِ لَيْلاً مِنَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ اِلَى الْمَسْجِدِ اْلاَقْصَا الَّذِى بَارَكْنَا حَوْلَهُ لِنُرِيَهُ مِنْ اٰياَتِنَاۤ اِنَّهُ هُوَ السَّمِيعُ الْبَصِيرُ</span></span><strong><u><img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />1</u></strong> </span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">İşte, Kur’ân, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın miracının mebdei olan, Mescid-i Haramdan Mescid-i Aksâya olan seyeranını zikrettikten sonra,</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'"> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 22px">اِنَّهُ هُوَ السَّمِيعُ الْبَصِيرُ</span></span> der. <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 22px">اِنَّهُ</span></span> daki zamir, ya Cenâb-ı Hakkadır veyahut Peygamberedir.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Peygambere göre olsa, şöyle oluyor ki: “Bu seyahat-i cüz’îde bir seyr-i umumî,</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span>[NOT]<span style="font-family: 'Tahoma'">Dipnot-1</span> <span style="font-family: 'Tahoma'"> “Âyetlerimizden bir kısmını ona göstermek için kulunu bir gece Mescid-i Haramdan alıp, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâya seyahat ettiren Allah, her türlü noksandan münezzehtir. Şüphesiz ki O herşeyi hakkıyla işiten, herşeyi hakkıyla görendir.” İsrâ Sûresi, 17:1.</span>[/NOT]<span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Aleyhissalâtü Vesselâm</strong>: Allah’ın salât ve selâmı onun üzerine olsun (bk. ṣ-l-v; s-l-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Cenâb-ı Hak</strong>: Hakkın ta kendisi olan şeref ve yücelik sahibi Allah (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Hak</strong>: varlığı doğru ve gerçek olan, herşeyi hakkıyla yaratan ve her hakkın sahibi olan Allah (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Mescid-i Aksa</strong>: Kudüs’te Hz. Süleyman tarafından yaptırılan mukaddes mescid</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Mescid-i Haram</strong>: Mekke’de içinde Kâbenin bulunduğu büyük mescid (bk. ḥ-r-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Rab</strong>: herbir varlığa yaratılış gayelerine ulaşmaları için muhtaç olduğu şeyleri veren, onları terbiye edip idaresi ve egemenliği altında bulunduran Allah (bk. r-b-b)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Rahîm</strong>: sonsuz merhamet ve şefkat sahibi Allah (bk. r-ḥ-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Resul-i Ekrem</strong>: Allah’ın en şerefli ve değerli elçisi olan Hz. Muhammed (a.s.m.) (bk. r-s-l; k-r-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Semî-i Mutlak</strong>: herşeyi kayıtsız şartsız işiten Allah (bk. ṭ-l-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>cilve</strong>: yansıma, görünüm (bk. c-l-y)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>cüz’î</strong>: küçük (bk. c-z-e)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>daire-i imkânî</strong>: birşeyin var veya yok olabilme ihtimallerini içine alan daire, kâinat (bk. m-k-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hakikat</strong>: gerçek, doğru (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hakikat-i azîme</strong>: çok büyük gerçek (bk. ḥ-ḳ-ḳ; a-ẓ-m) </span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hariç</strong>: dışında</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kâinat</strong>: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>küllîleştirmek</strong>: genelleştirmek, kapsayıcı hale getirmek (bk. k-l-l)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>lâtif</strong>: güzel, hoş (bk. l-ṭ-f)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>maden</strong>: kaynak</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mahlûk</strong>: yaratık (bk. ḫ-l-ḳ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mahlûkat</strong>: yaratıklar (bk. ḫ-l-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>maksat</strong>: kastedilen şey, gaye (bk. ḳ-ṣ-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mazhar</strong>: görünüm ve yansıma yeri (bk. ẓ-h-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mazlum</strong>: zulme uğrayan (bk. ẓ-l-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mebde’</strong>: başlangıç</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mirac</strong>: Peygamberimizin Allah’ın huzuruna yükselişi ve bütün kâinat âlemlerini gezdiği yolculuk (bk. a-r-c)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>rahmet</strong>: şefkat, merhamet, acıma (bk. r-ḥ-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>seyahat-ı cüz’î</strong>: küçük yolculuk (bk. c-z-e)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>seyeran</strong>: seyahat, gezme</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>seyr-i umumî</strong>: umumi, geniş bir yolculuk</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>suret</strong>: şekil, biçim (bk. ṣ-v-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tesbit etmek</strong>: sağlam şekilde yerleştirmek</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>teşekkî</strong>: şikâyet </span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>umur-u azîme</strong>: çok büyük işler (bk. a-ẓ-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zamir</strong>: ismin yerini tutan kelime</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zevc</strong>: eş, koca</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zevce</strong>: eş, hanım</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zikretmek</strong>: anmak, belirtmek</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>şekvâ</strong>: şikâyet</span></td></tr></tbody></table></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 257291, member: 1"] [b]Yirmibeşinci Söz - Sayfa 574[/b] [FONT=Tahoma]İşte, Kur’ân der: Cenâb-ı Hak Semî-i Mutlaktır; herşeyi işitir. Hattâ, en cüz’î bir macera olan ve zevcinden teşekkî eden bir zevcenin sana karşı mücadelesini Hak ismiyle işitir. Hem rahmetin en lâtif cilvesine mazhar ve şefkatin en fedakâr bir hakikatine maden olan bir kadının haklı olarak zevcinden dâvâsını ve Cenâb-ı Hakka şekvâsını, umur-u azîme suretinde, Rahîm ismiyle, ehemmiyetle işitir ve Hak ismiyle, ciddiyetle bakar. [/FONT] [FONT=Tahoma]İşte, bu cüz’î maksadı küllîleştirmek için, mahlûkatın en cüz’î bir hadisesini işiten, gören, kâinatın daire-i imkânîsinden hariç bir Zât, elbette herşeyi işitir, herşeyi görür bir zat olmak lâzım gelir. Ve kâinata Rab olan, kâinat içinde mazlum, küçük mahlûkların dertlerini görmek, feryatlarını işitmek gerektir. Dertlerini görmeyen, feryatlarını işitmeyen, Rab olamaz. Öyle ise, [FONT=Trebuchet MS][SIZE=6]اِنَّ اللهَ سَمِيعٌ بَصِيرٌ[/SIZE][/FONT] cümlesiyle iki hakikat-i azîmeyi tesbit eder. [/FONT] [FONT=Tahoma]Hem meselâ, [FONT=Trebuchet MS][SIZE=6] [/SIZE][/FONT][/FONT][FONT=Trebuchet MS][SIZE=6] [/SIZE][/FONT][CENTER][FONT=Tahoma][FONT=Trebuchet MS][SIZE=6]سُبْحَانَ الَّذِىۤ اَسْرٰى بِعَبْدِهِ لَيْلاً مِنَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ اِلَى الْمَسْجِدِ اْلاَقْصَا الَّذِى بَارَكْنَا حَوْلَهُ لِنُرِيَهُ مِنْ اٰياَتِنَاۤ اِنَّهُ هُوَ السَّمِيعُ الْبَصِيرُ[/SIZE][/FONT][B][U][IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]1[/U][/B] [/FONT][/CENTER] [FONT=Tahoma] İşte, Kur’ân, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın miracının mebdei olan, Mescid-i Haramdan Mescid-i Aksâya olan seyeranını zikrettikten sonra, [/FONT] [FONT=Tahoma] [FONT=Trebuchet MS][SIZE=6]اِنَّهُ هُوَ السَّمِيعُ الْبَصِيرُ[/SIZE][/FONT] der. [FONT=Trebuchet MS][SIZE=6]اِنَّهُ[/SIZE][/FONT] daki zamir, ya Cenâb-ı Hakkadır veyahut Peygamberedir. [/FONT] [FONT=Tahoma]Peygambere göre olsa, şöyle oluyor ki: “Bu seyahat-i cüz’îde bir seyr-i umumî, [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT][NOT][FONT=Tahoma]Dipnot-1[/FONT] [FONT=Tahoma] “Âyetlerimizden bir kısmını ona göstermek için kulunu bir gece Mescid-i Haramdan alıp, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâya seyahat ettiren Allah, her türlü noksandan münezzehtir. Şüphesiz ki O herşeyi hakkıyla işiten, herşeyi hakkıyla görendir.” İsrâ Sûresi, 17:1.[/FONT][/NOT][FONT=Tahoma] [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT] <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Aleyhissalâtü Vesselâm[/B]: Allah’ın salât ve selâmı onun üzerine olsun (bk. ṣ-l-v; s-l-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Cenâb-ı Hak[/B]: Hakkın ta kendisi olan şeref ve yücelik sahibi Allah (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Hak[/B]: varlığı doğru ve gerçek olan, herşeyi hakkıyla yaratan ve her hakkın sahibi olan Allah (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Mescid-i Aksa[/B]: Kudüs’te Hz. Süleyman tarafından yaptırılan mukaddes mescid[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Mescid-i Haram[/B]: Mekke’de içinde Kâbenin bulunduğu büyük mescid (bk. ḥ-r-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Rab[/B]: herbir varlığa yaratılış gayelerine ulaşmaları için muhtaç olduğu şeyleri veren, onları terbiye edip idaresi ve egemenliği altında bulunduran Allah (bk. r-b-b)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Rahîm[/B]: sonsuz merhamet ve şefkat sahibi Allah (bk. r-ḥ-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Resul-i Ekrem[/B]: Allah’ın en şerefli ve değerli elçisi olan Hz. Muhammed (a.s.m.) (bk. r-s-l; k-r-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Semî-i Mutlak[/B]: herşeyi kayıtsız şartsız işiten Allah (bk. ṭ-l-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]cilve[/B]: yansıma, görünüm (bk. c-l-y)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]cüz’î[/B]: küçük (bk. c-z-e)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]daire-i imkânî[/B]: birşeyin var veya yok olabilme ihtimallerini içine alan daire, kâinat (bk. m-k-n)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hakikat[/B]: gerçek, doğru (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hakikat-i azîme[/B]: çok büyük gerçek (bk. ḥ-ḳ-ḳ; a-ẓ-m) [/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hariç[/B]: dışında[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kâinat[/B]: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]küllîleştirmek[/B]: genelleştirmek, kapsayıcı hale getirmek (bk. k-l-l)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]lâtif[/B]: güzel, hoş (bk. l-ṭ-f)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]maden[/B]: kaynak[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mahlûk[/B]: yaratık (bk. ḫ-l-ḳ)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mahlûkat[/B]: yaratıklar (bk. ḫ-l-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]maksat[/B]: kastedilen şey, gaye (bk. ḳ-ṣ-d)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mazhar[/B]: görünüm ve yansıma yeri (bk. ẓ-h-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mazlum[/B]: zulme uğrayan (bk. ẓ-l-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mebde’[/B]: başlangıç[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mirac[/B]: Peygamberimizin Allah’ın huzuruna yükselişi ve bütün kâinat âlemlerini gezdiği yolculuk (bk. a-r-c)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]rahmet[/B]: şefkat, merhamet, acıma (bk. r-ḥ-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]seyahat-ı cüz’î[/B]: küçük yolculuk (bk. c-z-e)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]seyeran[/B]: seyahat, gezme[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]seyr-i umumî[/B]: umumi, geniş bir yolculuk[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]suret[/B]: şekil, biçim (bk. ṣ-v-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tesbit etmek[/B]: sağlam şekilde yerleştirmek[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]teşekkî[/B]: şikâyet [/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]umur-u azîme[/B]: çok büyük işler (bk. a-ẓ-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]zamir[/B]: ismin yerini tutan kelime[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]zevc[/B]: eş, koca[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]zevce[/B]: eş, hanım[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]zikretmek[/B]: anmak, belirtmek[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]şekvâ[/B]: şikâyet[/FONT]</td></tr></tbody></table> [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi Beşinci Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst