Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Okuyoruz
Yirmi Beşinci Lem'a - Hastalar Risalesi
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Huseyni" data-source="post: 149433" data-attributes="member: 27"><p><span style="color: DarkRed"><strong>İKİNCİ DEVÂ</strong></span></p><p><span style="color: DarkRed"></span></p><p><span style="color: DarkRed"><strong>Ey sabırsız hasta!</strong> Sabret, belki şükret. Senin bu hastalığın, ömür dakikalarını birer saat ibadet hükmüne getirebilir. Çünkü ibadet iki kısımdır. Biri müsbet ibadettir ki, namaz, niyaz gibi malûm ibadetlerdir. Diğeri menfi ibadetlerdir ki, hastalıklar, musibetler vasıtasıyla musibetzede aczini, zaafını hisseder, Hâlık-ı Rahîmine iltica eder, yalvarır. Hâlis, riyâsız, mânevî bir ibadete mazhar olur.</span></p><p><span style="color: DarkRed"></span></p><p><span style="color: DarkRed"></span></p><p><span style="color: DarkRed"><span style="color: Black">Üstad, Yirmi Birinci Söz'de </span></span>üç sabırla mükellef olduğumuzu söylüyor. <span style="color: DarkSlateGray"><strong>"İşte, ey sabırsız nefsim! Sen üç sabırla mükellefsin. Birisi, taat üstünde sabırdır. Birisi, mâsiyetten sabırdır. Diğeri, musibete karşı sabırdır."</strong></span><span style="color: DarkRed"> <span style="color: Black">Bunlardan biri de görüldüğü üzere musibete karşı sabırdır. Evet, musibet ve hastalıklarda sabır gösterilmesi ve şükredilmesi durumunda o musibet ibadet hükmüne geçer ve aynı zamanda da insanı günahlardan uzak tutmaya vesile olur. </span></span></p><p><span style="color: DarkRed"><span style="color: Black"></span></span></p><p><span style="color: DarkRed"><span style="color: Black">Bunun yanında musibetler, aslında hiç bir şeye elimizin yetişmediğini, gözle görülmeyen bir mikroba karşı bile yenik düşecek kadar zayıf ve güçsüz olduğumuzu hatırlatması bakımından da son derece önemlidir. Aczimiz ve zaaflarımız bizi, acizlikten münezzeh olan, her türlü ihtiyacımıza cevap verebilen ve kullarına karşı çok merhametli olan Halık-ı Rahimimize iltica etmeye, onun kapısına sığınmaya, ona yalvarmaya götürür. Halis, saf ve riya olmayan manevi bir ibadete mazhar eder. </span></span><span style="color: DarkSlateGray"><strong> "Bu ubudiyete riyâ giremez, hâlistir."</strong></span> 5 </p><p></p><p><span style="color: DarkRed"></span></p><p><span style="color: DarkRed">Evet, hastalıkla geçen bir ömür, Allah’tan şekvâ etmemek şartıyla, mü’min için ibadet sayıldığına rivâyât-ı sahiha vardır. 6 Hattâ bazı sâbir ve şâkir hastaların bir dakikalık hastalığı, bir saat ibadet hükmüne geçtiği ve bazı kâmillerin bir dakikası bir gün ibadet hükmüne geçtiği, rivâyât-ı sahiha ve keşfiyat-ı sadıka ile sabittir. Senin bir dakika ömrünü bin dakika hükmüne getirip, sana uzun ömrü kazandıran hastalıktan teşekkî değil, teşekkür et.</span></p><p><span style="color: DarkRed"></span></p><p><span style="color: DarkRed"></span></p><p><span style="color: DarkRed"><span style="color: Black">Yoktan var edildik, insan olduk, hayat sahibi olduk, sağlık ve afiyet bulduk ve bize akıl nimeti verildi. Kendi imkanlarımızla sahip olamayacağımız sayısız nimetlere mazhar olduk. Elbette bu kadar nimetlere insanı mazhar eden allah, dilediğinde de musibetlere ve hastalıklara bizleri maruz bırakması hikmeti gereğidir. Sahip olduğumuzu sandığımız hiç bir şey, kendimizin değil ki şikayete hakkımız olsun. Hem allah bize verdiği hastalığı bile, yine bizim için veriyor. Onunla günahlarımızı temizliyor. O hastalığı bir nevi ibadet sayıyor vs.</span></span></p><p><span style="color: DarkRed"><span style="color: Black"></span></span></p><p> <span style="color: DarkRed"><span style="color: Black"></span></span><strong><span style="color: DarkSlateGray">"Ebu Hureyre ve Ebu Said radıyallahu anhüma’nın anlattıklarına göre, Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm şöyle buyurmuştur: </span></strong> <strong><span style="color: DarkSlateGray">'Mü’min kişiye bir ağrı, bir yorgunluk, bir hastalık bir üzüntü hatta bir ufak tasa isabet edecek olsa, Allah onun sebebiyle mü’minin günahından bir kısmını mağfiret buyurur.' ” </span></strong><span style="color: DarkSlateGray"><span style="color: Black">7 </span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="color: Black"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="color: Black">Yani allah cc. çektiğimiz hiçbir sıkıntıyı, üzüntüyü boşa gidermiyor. Çektiğimiz her bir sıkıntıya Rahmetiyle karşılık veriyor. Ve karşılığında bizden istediği isyan etmemek, "Beni mi buldun ?" gibilerinden şikayette bulunmamak, şükretmek, çok ağır gelse sabretmektir. Bir dakikası binlerce dakika baki bir ömrü kazandırabilecek böyle bir ibadetten şikayet değil, belki memnun olmak gerektir.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"></span></p><p><span style="color: DarkGreen"><em><strong>5.</strong> İkinci Lem'a s.34</em><em></em></span></p><p><span style="color: DarkGreen"><em><strong>6.</strong> el-Elbânî, Sahîhu Câmii’s-Sağîr, 256.</em></span></p><p><span style="color: DarkGreen"><em><strong>7.</strong> Buhari, Marda 1; Müslim, Birr 52, (2573); Tirmizi, Cenaiz 1, (966).</em></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Huseyni, post: 149433, member: 27"] [COLOR=DarkRed][B]İKİNCİ DEVÂ[/B] [B]Ey sabırsız hasta![/B] Sabret, belki şükret. Senin bu hastalığın, ömür dakikalarını birer saat ibadet hükmüne getirebilir. Çünkü ibadet iki kısımdır. Biri müsbet ibadettir ki, namaz, niyaz gibi malûm ibadetlerdir. Diğeri menfi ibadetlerdir ki, hastalıklar, musibetler vasıtasıyla musibetzede aczini, zaafını hisseder, Hâlık-ı Rahîmine iltica eder, yalvarır. Hâlis, riyâsız, mânevî bir ibadete mazhar olur. [COLOR=Black]Üstad, Yirmi Birinci Söz'de [/COLOR][/COLOR]üç sabırla mükellef olduğumuzu söylüyor. [COLOR=DarkSlateGray][B]"İşte, ey sabırsız nefsim! Sen üç sabırla mükellefsin. Birisi, taat üstünde sabırdır. Birisi, mâsiyetten sabırdır. Diğeri, musibete karşı sabırdır."[/B][/COLOR][COLOR=DarkRed] [COLOR=Black]Bunlardan biri de görüldüğü üzere musibete karşı sabırdır. Evet, musibet ve hastalıklarda sabır gösterilmesi ve şükredilmesi durumunda o musibet ibadet hükmüne geçer ve aynı zamanda da insanı günahlardan uzak tutmaya vesile olur. Bunun yanında musibetler, aslında hiç bir şeye elimizin yetişmediğini, gözle görülmeyen bir mikroba karşı bile yenik düşecek kadar zayıf ve güçsüz olduğumuzu hatırlatması bakımından da son derece önemlidir. Aczimiz ve zaaflarımız bizi, acizlikten münezzeh olan, her türlü ihtiyacımıza cevap verebilen ve kullarına karşı çok merhametli olan Halık-ı Rahimimize iltica etmeye, onun kapısına sığınmaya, ona yalvarmaya götürür. Halis, saf ve riya olmayan manevi bir ibadete mazhar eder. [/COLOR][/COLOR][COLOR=DarkSlateGray][B] "Bu ubudiyete riyâ giremez, hâlistir."[/B][/COLOR] 5 [COLOR=DarkRed] Evet, hastalıkla geçen bir ömür, Allah’tan şekvâ etmemek şartıyla, mü’min için ibadet sayıldığına rivâyât-ı sahiha vardır. 6 Hattâ bazı sâbir ve şâkir hastaların bir dakikalık hastalığı, bir saat ibadet hükmüne geçtiği ve bazı kâmillerin bir dakikası bir gün ibadet hükmüne geçtiği, rivâyât-ı sahiha ve keşfiyat-ı sadıka ile sabittir. Senin bir dakika ömrünü bin dakika hükmüne getirip, sana uzun ömrü kazandıran hastalıktan teşekkî değil, teşekkür et. [COLOR=Black]Yoktan var edildik, insan olduk, hayat sahibi olduk, sağlık ve afiyet bulduk ve bize akıl nimeti verildi. Kendi imkanlarımızla sahip olamayacağımız sayısız nimetlere mazhar olduk. Elbette bu kadar nimetlere insanı mazhar eden allah, dilediğinde de musibetlere ve hastalıklara bizleri maruz bırakması hikmeti gereğidir. Sahip olduğumuzu sandığımız hiç bir şey, kendimizin değil ki şikayete hakkımız olsun. Hem allah bize verdiği hastalığı bile, yine bizim için veriyor. Onunla günahlarımızı temizliyor. O hastalığı bir nevi ibadet sayıyor vs. [/COLOR][/COLOR][B][COLOR=DarkSlateGray]"Ebu Hureyre ve Ebu Said radıyallahu anhüma’nın anlattıklarına göre, Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm şöyle buyurmuştur: [/COLOR][/B] [B][COLOR=DarkSlateGray]'Mü’min kişiye bir ağrı, bir yorgunluk, bir hastalık bir üzüntü hatta bir ufak tasa isabet edecek olsa, Allah onun sebebiyle mü’minin günahından bir kısmını mağfiret buyurur.' ” [/COLOR][/B][COLOR=DarkSlateGray][COLOR=Black]7 [/COLOR][/COLOR] [COLOR=DarkSlateGray][COLOR=Black]Yani allah cc. çektiğimiz hiçbir sıkıntıyı, üzüntüyü boşa gidermiyor. Çektiğimiz her bir sıkıntıya Rahmetiyle karşılık veriyor. Ve karşılığında bizden istediği isyan etmemek, "Beni mi buldun ?" gibilerinden şikayette bulunmamak, şükretmek, çok ağır gelse sabretmektir. Bir dakikası binlerce dakika baki bir ömrü kazandırabilecek böyle bir ibadetten şikayet değil, belki memnun olmak gerektir.[/COLOR] [/COLOR] [COLOR=DarkGreen][I][B]5.[/B] İkinci Lem'a s.34[/I][I] [B]6.[/B] el-Elbânî, Sahîhu Câmii’s-Sağîr, 256.[/I][/COLOR] [COLOR=DarkGreen][I][B]7.[/B] Buhari, Marda 1; Müslim, Birr 52, (2573); Tirmizi, Cenaiz 1, (966).[/I][/COLOR] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Okuyoruz
Yirmi Beşinci Lem'a - Hastalar Risalesi
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst