Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Okuyoruz
Şualar
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Ahmet.1" data-source="post: 565414" data-attributes="member: 1040028"><p><strong><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: #A52A2A">YİRMİBEŞİNCİ ÂYET: </span></span></span></em></strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 18px"><span style="color: #A52A2A">ﺣَﻢٓ ٭ ﺗَﻨْﺰِﻳﻞٌ ﻣِﻦَ ﺍﻟﺮَّﺣْﻤَﻦِ ﺍﻟﺮَّﺣِﻴﻢِ</span></span></span> <em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">âyet-i kudsiyesidir. Bu âyetin mana-yı işarîsi, Resail-in Nur ile münasebeti çok kuvvetlidir. Bir ciheti şudur ki, Risalet-ün Nur'un ve şakirdlerinin mesleği, dört esas üzerine gidiyor. </span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Birincisi tefekkürdür; Hakîm ismine bakıyor.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Biri de şefkattir, hadsiz olan fakrını hissetmektir ki; Rahman ve Rahîm isimlerine bakıyor.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Hem şu âyet nasılki Resail-in Nur'un te'lif ve tekemmül tarihine tevafukla parmak basıyor, öyle de</span></span></em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 18px"><span style="color: #A52A2A"> ﺗَﻨْﺰِﻳﻞٌ</span></span></span> <em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">kelimesiyle -vakf mahalli olmadığından tenvin "nun" sayılmak cihetiyle- makamı beşyüz kırkyedi (547) olarak Sözler'in ikinci ve üçüncü ismi olan Resail-in Nur ve Risale-i Nur'un adedi olan beşyüz kırksekiz veya kırkdokuza (548-549) şeddeli "nun" bir "nun" sayılmak cihetiyle pek cüz'î ve sırlı bir veya iki farkla tevafuk ederek remzen ona bakar, dairesine alır.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Hem</span></span></em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 18px"><span style="color: #A52A2A"> ﺣَﻢٓ ٭ ﺗَﻨْﺰِﻳﻞٌ ﻣِﻦَ ﺍﻟﺮَّﺣْﻤَﻦِ ﺍﻟﺮَّﺣِﻴﻢِ</span></span></span><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"> in makam-ı cifrîsi, bir vecihle, yani tenvin "nun" sayılsa ve şeddeli iki "ra"daki lâm-ı aslî hesab edilse</span></span></em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 18px"><span style="color: #A52A2A"> ﺣَﻢٓ, ﺣَﺎﻣِﻴﻢْ</span></span></span> <em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">telaffuzda olduğu gibi olsa, bin üçyüz ellidört veya beş (1354-1355) eder. Ve diğer bir vecihte, yani tenvin sayılmazsa bin üçyüz dört (1304) eder; üçüncü vecihte, yani telaffuzda bulunmayan iki "lâm" hesaba girmezse bin ikiyüz doksandört (1294) eder.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Birinci vecihte tam tamına Resail-in Nur'un te'lifçe bir derece tekemmülü ve fevkalâde ehemmiyet kesbetmesi ve fırtınalara tutulması ve şakirdleri kudsî bir teselliye muhtaç oldukları Arabî tarihiyle şu bin üçyüz ellibeş ve ellidört tarihine, hem otuzbir aded Lem'alar'dan ibaret olan "Otuzbirinci Mektub"un te'lif zamanına, hem o mektubun Otuzbirinci Lem'asının vakt-i zuhuruna ve o lem'adan Birinci Şua'ın te'lifine ve o şua'ın yirmidokuz makamında otuzüç aded âyâtın Risale-i Nur'a işaretleri istihrac edildiği hengâmına ve yirmibeşinci âyetin Risale-i Nur'a îmaları yazıldığı şu zamana, şu dakikaya, şu hale tam tamına tevafuku ise, Kur'an'ın i'caz-ı manevîsine yakışıyor. Gayet latif ve müjdeli bir tevafuktur.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">İkinci vecihte, yani binüçyüz dört (1304) makamıyla Risale-i Nur'un tercümanı, Risale-i Nur'un basamakları olan mebadi-i ulûma besmele-keş olduğu ve fütuhat-ı Nuriyede besmelesini çektiği ve fatiha-i hayat-ı ilmiyede "Bismillahirrahmanirrahîm" okuduğu zamanına tam tamına tevafukla parmak basıyor, arkasını sıvatıyor, "Haydi git, selâmetle çalış" remzen diyor.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Üçüncü vecihte, yani bin ikiyüz doksanüç veya dört (1293-1294) olan makam-ı cifrîsiyle o tercümanın besmele-i hayat-ı dünyeviyesinin ibtidasına tam tamına tevafuk sırrıyla îma eder ki, onun hayatı çok dehşetli dağdağaları ve fırtınaları görmek ve çekmekle beraber daima Rahman ve Rahîm isimlerinin mazharı olarak rahmetle muhafaza ve şefkatle terbiye edileceğini remzen mün'imane haber veriyor. Bu suretle Kur'anın manevî i'cazından ihbar-ı gaybî nev'inin bir şuaını gösteriyor.</span></span></em></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Ahmet.1, post: 565414, member: 1040028"] [B][I][FONT=Arial][SIZE=3][COLOR="#A52A2A"]YİRMİBEŞİNCİ ÂYET: [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][/B] [FONT=Arial][SIZE=5][COLOR="#A52A2A"]ﺣَﻢٓ ٭ ﺗَﻨْﺰِﻳﻞٌ ﻣِﻦَ ﺍﻟﺮَّﺣْﻤَﻦِ ﺍﻟﺮَّﺣِﻴﻢِ[/COLOR][/SIZE][/FONT] [I][FONT=Arial][SIZE=3]âyet-i kudsiyesidir. Bu âyetin mana-yı işarîsi, Resail-in Nur ile münasebeti çok kuvvetlidir. Bir ciheti şudur ki, Risalet-ün Nur'un ve şakirdlerinin mesleği, dört esas üzerine gidiyor. Birincisi tefekkürdür; Hakîm ismine bakıyor. Biri de şefkattir, hadsiz olan fakrını hissetmektir ki; Rahman ve Rahîm isimlerine bakıyor. Hem şu âyet nasılki Resail-in Nur'un te'lif ve tekemmül tarihine tevafukla parmak basıyor, öyle de[/SIZE][/FONT][/I][FONT=Arial][SIZE=5][COLOR="#A52A2A"] ﺗَﻨْﺰِﻳﻞٌ[/COLOR][/SIZE][/FONT] [I][FONT=Arial][SIZE=3]kelimesiyle -vakf mahalli olmadığından tenvin "nun" sayılmak cihetiyle- makamı beşyüz kırkyedi (547) olarak Sözler'in ikinci ve üçüncü ismi olan Resail-in Nur ve Risale-i Nur'un adedi olan beşyüz kırksekiz veya kırkdokuza (548-549) şeddeli "nun" bir "nun" sayılmak cihetiyle pek cüz'î ve sırlı bir veya iki farkla tevafuk ederek remzen ona bakar, dairesine alır. Hem[/SIZE][/FONT][/I][FONT=Arial][SIZE=5][COLOR="#A52A2A"] ﺣَﻢٓ ٭ ﺗَﻨْﺰِﻳﻞٌ ﻣِﻦَ ﺍﻟﺮَّﺣْﻤَﻦِ ﺍﻟﺮَّﺣِﻴﻢِ[/COLOR][/SIZE][/FONT][I][FONT=Arial][SIZE=3] in makam-ı cifrîsi, bir vecihle, yani tenvin "nun" sayılsa ve şeddeli iki "ra"daki lâm-ı aslî hesab edilse[/SIZE][/FONT][/I][FONT=Arial][SIZE=5][COLOR="#A52A2A"] ﺣَﻢٓ, ﺣَﺎﻣِﻴﻢْ[/COLOR][/SIZE][/FONT] [I][FONT=Arial][SIZE=3]telaffuzda olduğu gibi olsa, bin üçyüz ellidört veya beş (1354-1355) eder. Ve diğer bir vecihte, yani tenvin sayılmazsa bin üçyüz dört (1304) eder; üçüncü vecihte, yani telaffuzda bulunmayan iki "lâm" hesaba girmezse bin ikiyüz doksandört (1294) eder. Birinci vecihte tam tamına Resail-in Nur'un te'lifçe bir derece tekemmülü ve fevkalâde ehemmiyet kesbetmesi ve fırtınalara tutulması ve şakirdleri kudsî bir teselliye muhtaç oldukları Arabî tarihiyle şu bin üçyüz ellibeş ve ellidört tarihine, hem otuzbir aded Lem'alar'dan ibaret olan "Otuzbirinci Mektub"un te'lif zamanına, hem o mektubun Otuzbirinci Lem'asının vakt-i zuhuruna ve o lem'adan Birinci Şua'ın te'lifine ve o şua'ın yirmidokuz makamında otuzüç aded âyâtın Risale-i Nur'a işaretleri istihrac edildiği hengâmına ve yirmibeşinci âyetin Risale-i Nur'a îmaları yazıldığı şu zamana, şu dakikaya, şu hale tam tamına tevafuku ise, Kur'an'ın i'caz-ı manevîsine yakışıyor. Gayet latif ve müjdeli bir tevafuktur. İkinci vecihte, yani binüçyüz dört (1304) makamıyla Risale-i Nur'un tercümanı, Risale-i Nur'un basamakları olan mebadi-i ulûma besmele-keş olduğu ve fütuhat-ı Nuriyede besmelesini çektiği ve fatiha-i hayat-ı ilmiyede "Bismillahirrahmanirrahîm" okuduğu zamanına tam tamına tevafukla parmak basıyor, arkasını sıvatıyor, "Haydi git, selâmetle çalış" remzen diyor. Üçüncü vecihte, yani bin ikiyüz doksanüç veya dört (1293-1294) olan makam-ı cifrîsiyle o tercümanın besmele-i hayat-ı dünyeviyesinin ibtidasına tam tamına tevafuk sırrıyla îma eder ki, onun hayatı çok dehşetli dağdağaları ve fırtınaları görmek ve çekmekle beraber daima Rahman ve Rahîm isimlerinin mazharı olarak rahmetle muhafaza ve şefkatle terbiye edileceğini remzen mün'imane haber veriyor. Bu suretle Kur'anın manevî i'cazından ihbar-ı gaybî nev'inin bir şuaını gösteriyor.[/SIZE][/FONT][/I] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Okuyoruz
Şualar
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst