Şehvet Perdesi

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
Şehvet Perdesi


Cenâb-ı Hak buyuruyor:

“O (felâha eren mü’minler), iffetlerini korurlar; ancak eşleri ve mâlik oldukları (câriyeleri)hariç. (Bunlarla münasebetlerinden dolayı) kınanmış değillerdir. Şu hâlde, kim bunun ötesine gitmek isterse, işte bunlar, haddi aşan kimselerdir.” (Mü’minûn, 5-7)




Rasûlullah (sav) buyurdular:

“Hayâ ve îman bir aradadır; biri gittiğinde diğeri de gider!” (Taberânî, Evsat, VII, 174; Beyhakî, Şuâbi VI, 140)




Enes (ra) kendi rivâyetine göre; bir gün Hz. Osman’a giderken yolda bir kadın görür. Kadının güzelliği aklına takılır. Bu düşünce ile Hz. Osman’ın yanına girer.
Onu gören Hz. Osman:

“-Ey Enes! Gözlerinde zinâ izleri var.” der. Buna çok şaşıran Enes (ra):

“-Allâh’ın Rasûlü’nden sonra vahiy mi geliyor?” diye sorar. Hz. Osman (ra) ise:
“-Hayır, bu bir basîret ve doğru bir firâsettir.” buyurur. (Kuşeyrî, Risâle, Beyrut 1990, sf. 238.) (Osman Nûri Topbaş, Hakka Adanmış Gençlik, Erkam Yay.)


Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
el-Azîm: Pek azametli, pek büyük, zatının ve sıfatının mahiyeti çok yüce olan, aklın, hakîkatinin künhünü ihâtadan âciz kaldığı Yüce Zât demektir.


Kısa Günün Kârı
Hz. Osman (ra) buyurur: “Gözü haramdan korumak, ne güzel şehvet perdesidir.” İffet, varlıklar içinde insana verilmiş bir fazilet vasfıdır. Lakin insan, bu insani vasfını kaybederse diğer mahlûkatın seviyesine düşmüş olur.
"İki Gün Bir Değil" mail servisi bir ALTINOLUK hizmetidir.
 
Üst