Seccadem..

Eyvàh!

Well-known member
elif_ve_namaz.jpg

Seccadem... Sevdalı gönlünü, tertemiz endamınca açarken ve tevazu kanatlarını sererken sere serpe, beni de bas bağrına, beraber kurban olalım Sevgilinin uğruna...

Yaradan'la buluşma anlarımda, buseler konduruyorsun anlıma. şairin dediği gibi; "öp beni anlımdan, öp beni seccadem..." Dudakların dokunsun kalbime, ellerim değsin avuçlarına, benim vefalı yârim seccadem...

Gözpınarlarım sana aşina, gözlerim sana tutsak, gönlüm Hak katında, birkaç damla gözyaşım düşerken avuçlarına, rengarenk desenlerinin arasında kayboluyor ıslak duygularım, sırılsıklam hicranım...

Canım seccadem...

Burağımsın, mîracımın her vaktinde, anne kucağı gibi sararken yumuşacık tebessümün bütün azalarımı, seninle hakka varışın, Hakkın huzuruna duruşun, dupduru rahmetin ve huzurun yoğunluğunu yaşarken, senin şefkatli kucağına ve kollarına, hüzünlerimi ve kaygılarımı bırakıyorum. Seninle beraber olmak ne güzel, ne ulvi, seninle dostla buluşma ve kaybolma anlarımız...

Kucakla beni seccadem! Sarmala beni!.. Al götür nisbet kokulu ve gül rengi yarınlara!..

ötelerden bir pencere aç seccadem!... üfür buhurunu, tütsüler gönder canıma.

O rengarenk desenlerini anlıma işlerken, gönül gergefime doku ipliklerini, dokundur ruhuma yumuşacık tenini.

Seccadem; sen sadık bir dostsun biliyorum, seni ve sende namaz kılmayı çok seviyorum.

Bana şahadetlik eder misin mahşerde? ... Bazen öylece kalakaldığım, rabbimle baş başa secde anlarımda, günahlarım için af dilerken, ne olur şahidim olur musun o zor günde...

Beni yalnız bırakma, bu köhne zamanlarda! çok muzdaripim, yaralıyım... çağır her dem yanına!.. Dostum, namazlığım, seccadem...

ZEKERiYA MARAL

alinti
 

Hadim

Member
Uyku;bir çeşit ölüm halidir faniye,ta ki uyanana kadar.Uyanıklık yaşamakla alakalı,yeni bir gün yeni bir doğuş ve belki yeni bir umut eksiği olana,bilene.

Gün ışımamış sabah yakındır;
Yorgunluğun verdiği ağırlıkla hemen uykuya dalmıştı.Bir iniltiyle uyandı adam.Etraf halen karanlıktı. İniltiyi rüya gördüğüne yordu. Dudakları susuzluktan çatlıyordu, öyle susamıştı. Işıkları yakmadan mutfağa gidip suyunu içti ve yatağına döndü. Tam uyumak üzereyken, aynı inleme sesi tekrar kulaklarını tırmalamaya başladı. Ama rüyamıydı uyanık mıydı farkında değildi. Sesin geldiği yöne doğruldu. O an rüyada olduğuna iyice emin oldu. Çünkü duyduğu sesin sahibi evin tek seccadesiydi.
Adam şaşırdı ve korkulu bir sesle
-İnleyen sen miydin?
-Evet dedi seccade
-Niçin ağlıyorsun?
Seccade yine içe işleyen bir sesle:
- Seni uykundan uyandıran susuzluğunu, doyuncaya kadar, su içerek giderdin. Oysa benim susuzluğumu giderecek kimsem yok!
- Nasıl susarsın, sen canlı bile değilsin dedi adam.
Seccade:
- Benim ihtiyacımda bir nevi sudur ama içtiğin değil. Benim susuzluğumu ancak tövbekar kulların gözyaşları giderir.
- Anlamadım dedi adam meraklı gözlerle seccadeye
- Ağlarım çünkü Allahın kulları; kabrinin aydınlığa ulaşmasını, karanlıklarda kalmamayı, o kutlu günde aydın olmayı isterler. İsterler de bu vakitte kalkıp iki rekat teheccüt namazı kılmazlar. Hep bakarım sana, bir günde kalkıp şükür için iki rekat namaz kılmazsın.
-Beni rahat bırak deyip döndü adam.
Seccade devam etti.
- Ey Allahın kulu; bak işte sabah namazının vakti geldi. Ezanlar; namaz uykudan hayırlıdır diye sesleniyor. Ah sabah namazı , ah bu sabah namazı ! Namazlar arasında müstesnadır. Hem kalbe hem de ruha hayat veren bir iksirdir o . Yetmiyor mu ? gece gündüz dünya için koşuşturduğun , Aziz ve Kahhar olan Allahın çağrısına neden icabet etmezsin!!!
Adam iyice sıkılarak:
-Ey seccadem, beni rahat bırak . Gündüz yeterince yoruluyorum, biraz daha uyuyayım deyip yatağın sıcaklığına bıraktı kendini.
- Seccade yılmadan adamı uyarmaya ve uyutmamaya uğraşıyordu.
- Demek ki sen dünyaya ahiretten daha çok önem veriyorsun.
Adam iyice öfkelendi:
-Yeter artık lütfen konuşma diye bağırdı.
Seccade bu çıkışın karşısında önce sustu. Daha sonra sesini iyice alçaltarak ;
-Ah o fecir vaktindeki adamlar, ah o fecir vaktindeki adamlar dedi. Sen O nurlu Peygamberin bu vakit için neler söylediğini bilmez misin. Her kim ki güneş doğmadan ve batmadan evvel namazlarını eda ederse ateşe girmeyecek Ve yine O güzel insan ;Kim şu iki namazı (sabah - ikindi veya sabah - yatsı) kılarsa cennete gider. Ve nihayet Münafıklara en ağır gelen namaz sabah ve yatsı namazıdır. Onlar ki o iki namazdaki ecri bilselerdi sürüne sürüne giderlerdi
Bunun üzerine adam yatağından doğrulup;
-Haklısın sabah namazı gerçekten önemli dedi..
Seccade:
-Öyleyse kalk ve namaz kıl dedi.-Yarın inş , mutlaka kalkacağım ama bugün çok yorgunum dedi adam.
Seccade son bir ümitle ;
-Kişi Salih amellerin ne kadar büyük ecri olduğunu idrak edemezse tüm zamanlarda bu ameller zor gelir. Sorun uyumaksa, kabir de uykudan çok ne var! Gel sözümü dinle Ey Allahın Kulu!
Bu andan sonra adamda tek kelime duyulmadı. Seccade de bir süre sessiz kaldı. Adam uykuya devam etti.
Ama heyhat! Adam ömründeki en uzun uykuyu dalmıştı bile. Seccadenin son sözlerini duyamadı. O an seccade adamın öldüğünü anlayınca kısık bir sesle şunları söylüyordu.

-Ey tövbesini yarına erteleyen, bilir misin yarına çıkabileceğini !!!

Ölüm pusuda hep, biz dünya için günah işlerken. Süresi de kısıtlı. Gün gelip atar, farkında olmadan.

VE KİM BİLİR BUGÜN DE SENİN SON GÜNÜNDÜR...



---Alinti---
 
Üst