Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Lem'alar
Otuzuncu Lem'a
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Ukbaa" data-source="post: 278697" data-attributes="member: 15165"><p><strong>Cevap: Otuzuncu Lem'a - Sayfa 582</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"><style media="all" type="text/css">body { font-family: 'Trebuchet MS',Arial,serif; font-size: 12pt; }</style><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-family: 'tahoma'">gösterebilir. Fakat askerlik tezkeresiyle bir kumandan-ı âzama intisap ve istinat eden bir adam, kendi menâbi-i kuvvetini ve erzak deposunu kendisi çekmediği ve taşımaya mecbur olmadığı için, o intisap ve istinat, onun için tükenmez bir kuvvet, bir hazine hükmüne geçtiğinden, mağlûp düşen düşman ordusunun bir müşirini, belki binler adamla beraber, o intisap kuvvetiyle esir edebilir.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"></span></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"></span></span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-family: 'tahoma'">Demek vahdette, ferdiyette, bir karınca bir Firavunu, bir sinek bir Nemrudu, bir mikrop bir cebbarı o intisap kuvvetiyle mağlûp edebildiği gibi, nohut tanesi küçüklüğünde bir çekirdek dahi, dağ gibi heybetli bir çam ağacını omuzunda taşıyabilir. Evet, nasıl ki bir kumandan-ı âzam, bir neferin imdadına bir orduyu gönderebilir haysiyetiyle o neferin arkasında bir orduyu tahşid edebildiği cihetiyle, o nefer, bir ordu kendisinin arkasında mânen bulunuyor gibi bir kuvvet-i mâneviye ile, pek büyük işlere, kumandanı namına mazhar olur. Öyle de, Sultan-ı Ezelî Ferd ve Ehad olduğundan hiçbir cihetle ihtiyaç yok, eğer farazâ ihtiyaç olsa herşeyin imdadına bütün eşyayı gönderir ve herbir şeyin arkasına kâinat ordusunu tahşid eder ve herbir şey kâinat kadar bir kuvvete dayanır ve herbir şeye karşı bütün eşya—faraza, eğer ihtiyaç olsa—o Kumandan-ı Ferdin kuvveti hükmüne geçebilir. Eğer ferdiyet olmazsa, herbir şey bütün bu kuvveti kaybeder, hiç hükmüne sukut eder, neticeleri dahi hiçe iner.</span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"></span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-family: 'tahoma'">İşte, gözümüzle her vakit müşahede ettiğimiz bu çok harika eserlerin gayet küçük, ehemmiyetsiz şeylerden tezahürü, bilbedâhe ferdiyet ve ehadiyeti gösteriyor. Yoksa herşeyin neticesi, meyvesi, eseri, o şeyin maddesi ve kuvveti gibi küçülerek hiçe inecekti. Ve gözümüz önündeki gayet kıymettar şeylerin gayet derecede ucuzluğu ve nihayet derecede mebzuliyeti, hiç kalmayacaktı. Şimdi kırk parayla alacağımız bir kavunu, bir narı, kırk bin lirayla da yiyemezdik.</span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"></span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-family: 'tahoma'">Evet, dünyadaki bütün suhulet, bütün ucuzluk, bütün mebzuliyet vahdetten gelir ve ferdiyete şehadet eder.</span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"></span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>İKİNCİ NOKTA:</strong> Mevcudat iki vecihle icad ediliyor. Biri <em>ibdâ’</em> ve <em>ihtirâ</em><em>’</em> tabir edilen hiçden icaddır. Diğeri, <em>inşa</em> ve <em>terkip</em> tabir edilen, mevcut olan anâsır</span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"></span><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span> <table style='width: 100%'><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Ferd ve Ehad</strong>: tek ve benzersiz olan, eşi ve ortağı bulunmayan Allah </span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Firavun</strong>: (bk. bilgiler)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Kumandan-ı Ferd</strong>: bütün varlık âleminin tek kumandanı </span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Nemrud</strong>: (bk. bilgiler)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Sultan-ı Ezelî</strong>: başlangıcı ve sonu olmayan ve bütün varlıkları hakimiyeti altında tutan Allah </span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>anâsır</strong>: unsurlar, elementler</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>bilbedâhe</strong>: açık bir şekilde</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>cebbar</strong>: zorba, zalim </span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>cihet</strong>: yön, taraf</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ehadiyet</strong>: bir olma </span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ehemmiyetsiz</strong>: önemsiz</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>erzak</strong>: rızıklar, yenilecek ve içilecek şeyler </span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>eşya</strong>: varlıklar, herşey</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>farazâ</strong>: örneğin, varsayalım ki</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ferdiyet</strong>: tek ve benzersiz olma </span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>haysiyet</strong>: özellik</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ibdâ’ ve ihtirâ’</strong>: varlıkları maddesiz, örneksiz ve benzersiz olarak hiçten ve yoktan var etme </span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>icad edilmek</strong>: var edilmek </span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>imdad</strong>: yardım isteme</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>intisap eden</strong>: bağlanan </span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>inşa</strong>: yapma, bina etme, vücuda getirme </span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>istinat eden</strong>: dayanan </span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kumandan-ı âzam</strong>: büyük komutan </span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kuvvet-i mâneviye</strong>: mânevî güç </span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kâinat</strong>: evren </span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kıymettar</strong>: değerli</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mazhar olmak</strong>: ulaşmak, elde etmek </span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mağlûp</strong>: yenik düşen</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mebzuliyet</strong>: çokluk, bolluk</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>menâbi-i kuvvet</strong>: kuvvet kaynağı</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mevcudat</strong>: varlıklar </span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mevcut</strong>: var olan </span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mânen</strong>: mânevî olarak </span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>müşahede etmek</strong>: görmek, gözlemlemek </span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>müşir</strong>: mareşal</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>namına</strong>: adına</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>nefer</strong>: asker</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>netice</strong>: sonuç</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>nihayet</strong>: son</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>suhulet</strong>: kolaylık</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>sukut etmek</strong>: düşmek, alçalmak</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tabir edilen</strong>: adlandırılan </span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tahşid etmek</strong>: biriktirmek, yığınak yapmak</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>terkip</strong>: düzenlenme, bir araya getirme</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tezahür</strong>: ortaya çıkma, görünme </span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tezkere</strong>: belge</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>vahdet</strong>: Allah’ın birliğinin bütün varlıklarda görülmesi </span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>vecih</strong>: şekil, yön</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>şehadet etmek</strong>: şahit olmak </span></td><td></td></tr></table><p><br /> <tbody> <br /> </tbody></p><p></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Ukbaa, post: 278697, member: 15165"] [b]Cevap: Otuzuncu Lem'a - Sayfa 582[/b] [FONT=tahoma]<style media="all" type="text/css">body { font-family: 'Trebuchet MS',Arial,serif; font-size: 12pt; }</style>[FONT=Trebuchet MS][FONT=tahoma]gösterebilir. Fakat askerlik tezkeresiyle bir kumandan-ı âzama intisap ve istinat eden bir adam, kendi menâbi-i kuvvetini ve erzak deposunu kendisi çekmediği ve taşımaya mecbur olmadığı için, o intisap ve istinat, onun için tükenmez bir kuvvet, bir hazine hükmüne geçtiğinden, mağlûp düşen düşman ordusunun bir müşirini, belki binler adamla beraber, o intisap kuvvetiyle esir edebilir.[/FONT] [/FONT][/FONT][FONT=Trebuchet MS][FONT=tahoma]Demek vahdette, ferdiyette, bir karınca bir Firavunu, bir sinek bir Nemrudu, bir mikrop bir cebbarı o intisap kuvvetiyle mağlûp edebildiği gibi, nohut tanesi küçüklüğünde bir çekirdek dahi, dağ gibi heybetli bir çam ağacını omuzunda taşıyabilir. Evet, nasıl ki bir kumandan-ı âzam, bir neferin imdadına bir orduyu gönderebilir haysiyetiyle o neferin arkasında bir orduyu tahşid edebildiği cihetiyle, o nefer, bir ordu kendisinin arkasında mânen bulunuyor gibi bir kuvvet-i mâneviye ile, pek büyük işlere, kumandanı namına mazhar olur. Öyle de, Sultan-ı Ezelî Ferd ve Ehad olduğundan hiçbir cihetle ihtiyaç yok, eğer farazâ ihtiyaç olsa herşeyin imdadına bütün eşyayı gönderir ve herbir şeyin arkasına kâinat ordusunu tahşid eder ve herbir şey kâinat kadar bir kuvvete dayanır ve herbir şeye karşı bütün eşya—faraza, eğer ihtiyaç olsa—o Kumandan-ı Ferdin kuvveti hükmüne geçebilir. Eğer ferdiyet olmazsa, herbir şey bütün bu kuvveti kaybeder, hiç hükmüne sukut eder, neticeleri dahi hiçe iner. [/FONT] [/FONT][FONT=Trebuchet MS][FONT=tahoma]İşte, gözümüzle her vakit müşahede ettiğimiz bu çok harika eserlerin gayet küçük, ehemmiyetsiz şeylerden tezahürü, bilbedâhe ferdiyet ve ehadiyeti gösteriyor. Yoksa herşeyin neticesi, meyvesi, eseri, o şeyin maddesi ve kuvveti gibi küçülerek hiçe inecekti. Ve gözümüz önündeki gayet kıymettar şeylerin gayet derecede ucuzluğu ve nihayet derecede mebzuliyeti, hiç kalmayacaktı. Şimdi kırk parayla alacağımız bir kavunu, bir narı, kırk bin lirayla da yiyemezdik. [/FONT] [/FONT][FONT=Trebuchet MS][FONT=tahoma]Evet, dünyadaki bütün suhulet, bütün ucuzluk, bütün mebzuliyet vahdetten gelir ve ferdiyete şehadet eder. [/FONT] [/FONT][FONT=Trebuchet MS][FONT=tahoma][B]İKİNCİ NOKTA:[/B] Mevcudat iki vecihle icad ediliyor. Biri [I]ibdâ’[/I] ve [I]ihtirâ[/I][I]’[/I] tabir edilen hiçden icaddır. Diğeri, [I]inşa[/I] ve [I]terkip[/I] tabir edilen, mevcut olan anâsır[/FONT] [/FONT][FONT=tahoma] [/FONT][TABLE] <tbody>[TR] [TD][FONT=tahoma][B]Ferd ve Ehad[/B]: tek ve benzersiz olan, eşi ve ortağı bulunmayan Allah [/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]Firavun[/B]: (bk. bilgiler)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]Kumandan-ı Ferd[/B]: bütün varlık âleminin tek kumandanı [/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]Nemrud[/B]: (bk. bilgiler)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]Sultan-ı Ezelî[/B]: başlangıcı ve sonu olmayan ve bütün varlıkları hakimiyeti altında tutan Allah [/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]anâsır[/B]: unsurlar, elementler[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]bilbedâhe[/B]: açık bir şekilde[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]cebbar[/B]: zorba, zalim [/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]cihet[/B]: yön, taraf[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]ehadiyet[/B]: bir olma [/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]ehemmiyetsiz[/B]: önemsiz[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]erzak[/B]: rızıklar, yenilecek ve içilecek şeyler [/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]eşya[/B]: varlıklar, herşey[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]farazâ[/B]: örneğin, varsayalım ki[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]ferdiyet[/B]: tek ve benzersiz olma [/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]haysiyet[/B]: özellik[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]ibdâ’ ve ihtirâ’[/B]: varlıkları maddesiz, örneksiz ve benzersiz olarak hiçten ve yoktan var etme [/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]icad edilmek[/B]: var edilmek [/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]imdad[/B]: yardım isteme[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]intisap eden[/B]: bağlanan [/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]inşa[/B]: yapma, bina etme, vücuda getirme [/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]istinat eden[/B]: dayanan [/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]kumandan-ı âzam[/B]: büyük komutan [/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]kuvvet-i mâneviye[/B]: mânevî güç [/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]kâinat[/B]: evren [/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]kıymettar[/B]: değerli[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]mazhar olmak[/B]: ulaşmak, elde etmek [/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]mağlûp[/B]: yenik düşen[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]mebzuliyet[/B]: çokluk, bolluk[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]menâbi-i kuvvet[/B]: kuvvet kaynağı[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]mevcudat[/B]: varlıklar [/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]mevcut[/B]: var olan [/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]mânen[/B]: mânevî olarak [/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]müşahede etmek[/B]: görmek, gözlemlemek [/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]müşir[/B]: mareşal[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]namına[/B]: adına[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]nefer[/B]: asker[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]netice[/B]: sonuç[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]nihayet[/B]: son[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]suhulet[/B]: kolaylık[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]sukut etmek[/B]: düşmek, alçalmak[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]tabir edilen[/B]: adlandırılan [/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]tahşid etmek[/B]: biriktirmek, yığınak yapmak[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]terkip[/B]: düzenlenme, bir araya getirme[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]tezahür[/B]: ortaya çıkma, görünme [/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]tezkere[/B]: belge[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]vahdet[/B]: Allah’ın birliğinin bütün varlıklarda görülmesi [/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]vecih[/B]: şekil, yön[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]şehadet etmek[/B]: şahit olmak [/FONT][/TD] [/TR] </tbody>[/TABLE] [FONT=tahoma] [/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Lem'alar
Otuzuncu Lem'a
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst