Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Otuz Üçüncü Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 279398" data-attributes="member: 1"><p><strong>Otuz Üçüncü Söz - Sayfa 919</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Vâhid-i Ehad, herşeye Kadîr, herşeye Alîm bir Zât-ı Zülcelâlin vücub-u vücuduna ve vahdetine ve evsâf-ı kudsiyesine ve Esmâ-i Hüsnâsına şehadet ederler.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Evet, arzın evvel-i hilkatine bakıyoruz ki, mâyi haline gelen bir madde-i seyyâleden taş, ve taştan toprak halk edilmiş. Mâyi kalsaydı, kabil-i süknâ olmazdı. O mâyi taş olduktan sonra demir gibi sert olsaydı, kabil-i istifade olmazdı. Elbette buna bu vaziyeti veren, yerin sekenelerinin hâcetlerini gören bir Sâni-i Hakîmin hikmetidir.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Sonra, tabaka-i türâbiye, dağlar direği üzerine atılmış, tâ içindeki dahilî inkılâplardan gelen zelzeleler, dağlarla teneffüs edip, zemini hareketinden ve vazifesinden şaşırtmasın. Hem denizin istilâsından toprağı kurtarsın. Hem zîhayatların levâzımât-ı hayatiyesine birer hazine olsun. Hem havayı tarasın, gazât-ı muzırradan tasfiye etsin, tâ teneffüse kabil olsun. Hem suları biriktirip iddihar etsin. Hem zîhayata lâzım olan sair madenlere menşe ve medar olsun.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">İşte, bu vaziyet bir Kadîr-i Mutlak ve bir Hakîm-i Rahîmin vücub-u vücuduna ve vahdetine gayet kat’î ve kuvvetli şehadet eder.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Ey coğrafyacı efendi! Bunu neyle izah edersin? Hangi tesadüf şu acaib-i masnuatla dolu sefine-i Rabbâniyeyi bir meşher-i acaip yaparak, yirmi dört bin sene bir mesafede bir senede sür’atle çevirip, onun yüzünde dizilmiş eşyadan hiçbir şey düşürmesin?</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Hem zeminin yüzündeki acip san’atlara bak: Anâsırlar ne derece hikmetle tavzif edilmişler. Bir Kadîr-i Hakîmin emriyle zemin yüzündeki Rahmân misafirlerine nasıl güzel bakıyorlar, hizmetlerine koşuyorlar.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Hem acip ve garip san’atlar içinde rengârenk, acip, hikmetli, zemin yüzünün simasındaki bu nakışlı çizgilere bak: Nasıl sekenelerine enhar ve çayları, deniz</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span> <table style='width: 100%'><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Alîm</strong>: herşeyi hakkıyla bilen, sonsuz ilim sahibi Allah (bk. a-l-m)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Esmâ-i Hüsnâ</strong>: Allah’ın güzel isimleri (bk. s-m-v; ḥ-s-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Hakîm-i Rahîm</strong>: sonsuz şefkat ve merhamet sahibi ve herşeyi hikmetle yapan Allah (bk. ḥ-k-m; r-ḥ-m)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Kadîr</strong>: herşeye gücü yeten, herşeyi yapabilen, sonsuz güç ve kudret sahibi Allah (bk. ḳ-d-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Kadîr-i Hakîm</strong>: herşeyi hikmetle yapan ve sonsuz güç ve kudret sahibi Allah (bk. ḳ-d-r; ḥ-k-m)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Kadîr-i Mutlak</strong>: herşeye gücü yeten, sınırsız güç ve kudret sahibi Allah (bk. ḳ-d-r; ṭ-l-ḳ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Rahmân</strong>: kullarına karşı çok merhametli olan ve rahmet eserleri bütün varlık âlemini kuşatan Allah (bk. r-ḥ-m)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Sâni-i Hakîm</strong>: herşeyi hikmetle ve san’atla yaratan Allah (bk. ṣ-n-a; ḥ-k-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Vâhid-i Ehad</strong>: bir olan ve birliği her bir şeyde görülen Allah (bk. v-ḥ-d)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Zât-ı Zülcelâl</strong>: sonsuz haşmet ve yücelik sahibi olan Zât, Allah (bk. ẕü; c-l-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>acaib-i masnuat</strong>: hayrette bırakan san’at eserleri (bk. ṣ-n-a)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>acip</strong>: hayret verici, şaşırtıcı</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>anâsır</strong>: unsurlar</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>arz</strong>: dünya</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>dahilî</strong>: iç</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>enhar</strong>: nehirler</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>evsâf-ı kudsiye</strong>: mukaddes vasıflar, sıfatlar (bk. v-ṣ-f; ḳ-d-s)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>evvel-i hilkat</strong>: yaratılışın başlangıcı (bk. ḫ-l-ḳ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>garip</strong>: tuhaf</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>gazât-ı muzırra</strong>: zararlı gazlar</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>halk</strong>: yaratma (bk. ḫ-l-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hikmet</strong>: herşeyin belirli gayelere yönelik olarak, mânâlı, faydalı ve tam yerli yerinde olması (bk. ḥ-k-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hâcet</strong>: ihtiyaç (bk. ḥ-v-c)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>iddihar</strong>: biriktirme, depolama</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>inkılâp</strong>: değişim, dönüşüm</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>istilâ</strong>: kuşatma, basma</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>izah</strong>: açıklama</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kabil</strong>: uygun, kabiliyetli</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kabil-i istifade</strong>: kullanmaya elverişli</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kabil-i süknâ</strong>: oturmaya elverişli, oturulabilir (bk. s-k-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kat’i</strong>: kesin</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>levâzımât-ı hayatiye</strong>: hayat için gerekli şeyler (bk. ḥ-y-y)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>madde-i seyyâle</strong>: akıcı madde</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>medar</strong>: kaynak, sebep, dayanak</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>menşe</strong>: kaynak</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>meşher-i acaip</strong>: şaşırtıcı şeylerin sergilendiği yer</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mâyi</strong>: sıvı</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>sair</strong>: diğer, başka</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>sefine-i Rabbâniye</strong>: herşeyi terbiye ve idare eden Allah’ın bir gemi gibi yaratarak uzayda gezdirdiği dünya (bk. r-b-b)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>sekene</strong>: sakinler, oturanlar (bk. s-k-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tabaka-i türâbiye</strong>: toprak tabakası</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tasfiye</strong>: arındırma (bk. ṣ-f-y)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tavzif</strong>: vazifelendirme</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tesadüf</strong>: rastlantı</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>vahdet</strong>: birlik (bk. v-ḥ-d)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>vücub-u vücud</strong>: varlığının zorunlu oluşu (bk. v-c-b; v-c-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>zelzele</strong>: sarsıntı</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>zemin</strong>: yer</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>zîhayat</strong>: hayat sahibi, canlı (bk. ẕî; ḥ-y-y)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>şehadet</strong>: şahitlik, tanıklık (bk. ş-h-d)</span></td></tr></table><p><br /> <tbody> <br /> </tbody></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 279398, member: 1"] [b]Otuz Üçüncü Söz - Sayfa 919[/b] [FONT=tahoma]Vâhid-i Ehad, herşeye Kadîr, herşeye Alîm bir Zât-ı Zülcelâlin vücub-u vücuduna ve vahdetine ve evsâf-ı kudsiyesine ve Esmâ-i Hüsnâsına şehadet ederler. Evet, arzın evvel-i hilkatine bakıyoruz ki, mâyi haline gelen bir madde-i seyyâleden taş, ve taştan toprak halk edilmiş. Mâyi kalsaydı, kabil-i süknâ olmazdı. O mâyi taş olduktan sonra demir gibi sert olsaydı, kabil-i istifade olmazdı. Elbette buna bu vaziyeti veren, yerin sekenelerinin hâcetlerini gören bir Sâni-i Hakîmin hikmetidir. Sonra, tabaka-i türâbiye, dağlar direği üzerine atılmış, tâ içindeki dahilî inkılâplardan gelen zelzeleler, dağlarla teneffüs edip, zemini hareketinden ve vazifesinden şaşırtmasın. Hem denizin istilâsından toprağı kurtarsın. Hem zîhayatların levâzımât-ı hayatiyesine birer hazine olsun. Hem havayı tarasın, gazât-ı muzırradan tasfiye etsin, tâ teneffüse kabil olsun. Hem suları biriktirip iddihar etsin. Hem zîhayata lâzım olan sair madenlere menşe ve medar olsun. İşte, bu vaziyet bir Kadîr-i Mutlak ve bir Hakîm-i Rahîmin vücub-u vücuduna ve vahdetine gayet kat’î ve kuvvetli şehadet eder. Ey coğrafyacı efendi! Bunu neyle izah edersin? Hangi tesadüf şu acaib-i masnuatla dolu sefine-i Rabbâniyeyi bir meşher-i acaip yaparak, yirmi dört bin sene bir mesafede bir senede sür’atle çevirip, onun yüzünde dizilmiş eşyadan hiçbir şey düşürmesin? Hem zeminin yüzündeki acip san’atlara bak: Anâsırlar ne derece hikmetle tavzif edilmişler. Bir Kadîr-i Hakîmin emriyle zemin yüzündeki Rahmân misafirlerine nasıl güzel bakıyorlar, hizmetlerine koşuyorlar. Hem acip ve garip san’atlar içinde rengârenk, acip, hikmetli, zemin yüzünün simasındaki bu nakışlı çizgilere bak: Nasıl sekenelerine enhar ve çayları, deniz [/FONT][TABLE] <tbody>[TR] [TD][FONT=tahoma][B]Alîm[/B]: herşeyi hakkıyla bilen, sonsuz ilim sahibi Allah (bk. a-l-m)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]Esmâ-i Hüsnâ[/B]: Allah’ın güzel isimleri (bk. s-m-v; ḥ-s-n)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]Hakîm-i Rahîm[/B]: sonsuz şefkat ve merhamet sahibi ve herşeyi hikmetle yapan Allah (bk. ḥ-k-m; r-ḥ-m)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]Kadîr[/B]: herşeye gücü yeten, herşeyi yapabilen, sonsuz güç ve kudret sahibi Allah (bk. ḳ-d-r)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]Kadîr-i Hakîm[/B]: herşeyi hikmetle yapan ve sonsuz güç ve kudret sahibi Allah (bk. ḳ-d-r; ḥ-k-m)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]Kadîr-i Mutlak[/B]: herşeye gücü yeten, sınırsız güç ve kudret sahibi Allah (bk. ḳ-d-r; ṭ-l-ḳ)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]Rahmân[/B]: kullarına karşı çok merhametli olan ve rahmet eserleri bütün varlık âlemini kuşatan Allah (bk. r-ḥ-m)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]Sâni-i Hakîm[/B]: herşeyi hikmetle ve san’atla yaratan Allah (bk. ṣ-n-a; ḥ-k-m)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]Vâhid-i Ehad[/B]: bir olan ve birliği her bir şeyde görülen Allah (bk. v-ḥ-d)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]Zât-ı Zülcelâl[/B]: sonsuz haşmet ve yücelik sahibi olan Zât, Allah (bk. ẕü; c-l-l)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]acaib-i masnuat[/B]: hayrette bırakan san’at eserleri (bk. ṣ-n-a)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]acip[/B]: hayret verici, şaşırtıcı[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]anâsır[/B]: unsurlar[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]arz[/B]: dünya[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]dahilî[/B]: iç[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]enhar[/B]: nehirler[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]evsâf-ı kudsiye[/B]: mukaddes vasıflar, sıfatlar (bk. v-ṣ-f; ḳ-d-s)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]evvel-i hilkat[/B]: yaratılışın başlangıcı (bk. ḫ-l-ḳ)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]garip[/B]: tuhaf[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]gazât-ı muzırra[/B]: zararlı gazlar[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]halk[/B]: yaratma (bk. ḫ-l-ḳ)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]hikmet[/B]: herşeyin belirli gayelere yönelik olarak, mânâlı, faydalı ve tam yerli yerinde olması (bk. ḥ-k-m)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]hâcet[/B]: ihtiyaç (bk. ḥ-v-c)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]iddihar[/B]: biriktirme, depolama[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]inkılâp[/B]: değişim, dönüşüm[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]istilâ[/B]: kuşatma, basma[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]izah[/B]: açıklama[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]kabil[/B]: uygun, kabiliyetli[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]kabil-i istifade[/B]: kullanmaya elverişli[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]kabil-i süknâ[/B]: oturmaya elverişli, oturulabilir (bk. s-k-n)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]kat’i[/B]: kesin[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]levâzımât-ı hayatiye[/B]: hayat için gerekli şeyler (bk. ḥ-y-y)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]madde-i seyyâle[/B]: akıcı madde[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]medar[/B]: kaynak, sebep, dayanak[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]menşe[/B]: kaynak[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]meşher-i acaip[/B]: şaşırtıcı şeylerin sergilendiği yer[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]mâyi[/B]: sıvı[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]sair[/B]: diğer, başka[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]sefine-i Rabbâniye[/B]: herşeyi terbiye ve idare eden Allah’ın bir gemi gibi yaratarak uzayda gezdirdiği dünya (bk. r-b-b)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]sekene[/B]: sakinler, oturanlar (bk. s-k-n)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]tabaka-i türâbiye[/B]: toprak tabakası[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]tasfiye[/B]: arındırma (bk. ṣ-f-y)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]tavzif[/B]: vazifelendirme[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]tesadüf[/B]: rastlantı[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]vahdet[/B]: birlik (bk. v-ḥ-d)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]vücub-u vücud[/B]: varlığının zorunlu oluşu (bk. v-c-b; v-c-d)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]zelzele[/B]: sarsıntı[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]zemin[/B]: yer[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]zîhayat[/B]: hayat sahibi, canlı (bk. ẕî; ḥ-y-y)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]şehadet[/B]: şahitlik, tanıklık (bk. ş-h-d)[/FONT][/TD] [/TR] </tbody>[/TABLE] [FONT=tahoma] [/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Otuz Üçüncü Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst