Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Otuz İkinci Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 271650" data-attributes="member: 1"><p><strong>Otuz İkinci Söz - Sayfa 885</strong></p><p></p><p><strong>YEDİNCİ İŞARET:</strong> Güzel şeylere ve bahara meşrû muhabbetin, yani, “ne kadar güzel yapılmış” nazarıyla, o âsârın arkasındaki ef’âlin güzelliğini ve intizamını ve intizam-ı ef’al arkasındaki güzel esmânın cilvelerini ve o güzel esmanın arkasında sıfâtın tecelliyatını ve hâkezâ, sevmekliğin neticesi ise, dâr-ı bekâda o güzel gördüğü masnûattan bin def’a daha güzel bir tarzda esmânın cilvesini ve esmâ içindeki cemâl ve sıfâtını, Cennette görmektir. Hattâ İmam-ı Rabbânî Radıyallahü anh demiş ki: “Letâif-i Cennet, cilve-i esmânın temessülâtıdır.” Teemmel!</p><p></p><p><strong>SEKİZİNCİ İŞARET:</strong> Dünyada, dünyanın âhiret mezraası<img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />1 ve esmâ-i İlâhiye âyinesi olan iki güzel yüzüne karşı mütefekkirâne muhabbetin uhrevî neticesi, dünya kadar, fakat fâni dünya gibi fâni değil, bâki bir Cennet verilecektir.<img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />2 Hem dünyada yalnız zayıf gölgeleri gösterilen esmâ, o Cennetin âyinelerinde en şâşaalı bir surette gösterilecektir.</p><p></p><p>Hem dünyayı mezraa-i âhiret yüzünde sevmenin neticesi, dünyayı fidanlık, yani ancak fidanları bir derece yetiştiren küçük bir mezraası hükmünde olacak öyle bir Cenneti verecek ki, dünyada havas ve hissiyât-ı insaniye küçük fidanlar olduğu halde, Cennette en mükemmel bir surette inkişaf ve dünyada tohumcuklar hükmünde olan istidatları, envâ-ı lezâiz ve kemâlâtla sünbüllenecek surette ona verileceği, rahmetin ve hikmetin muktezası olduğu gibi, hadisin nususuyla<img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />3 ve Kur’ân’ın işârâtıyla<img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />4 sabittir.</p><p></p><p>Hem madem dünyanın, her hatânın başı olan mezmum muhabbeti<img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />5 değil, belki esmâya ve âhirete bakan iki yüzünü, esmâ ve âhiret için sevmiş ve ibadet-i fikriye ile o yüzleri mamur etmiş, güya bütün dünyasıyla ibadet etmiş. Elbette dünya</p><p></p><p></p><p>[NOT]Dipnot-1</p><p> bk. el-Gazâlî, İhyâu Ulûmi’d-Dîn 4:19; es-Sehâvî, el-Makâsıdü’l-Hasene s.497; Aliyyülkârî, el-Esrâru’l-Merfûa s.205; el-Aclûnî, Keşfü’l-Hafâ 1:495.</p><p>Dipnot-2</p><p> bk. Buhârî, Rikâk 51, Ezan 129; Müslim, Îman 308, 311; Tirmizî, Cehennem 10.</p><p>Dipnot-3</p><p> bk. Buhârî, Bed’ü’l-Halk 8, Tevhid 35; Müslim, Îman 312, Cennet 2-5; Tirmizî, Tefsîru’l-Kur’ân 32:2.</p><p>Dipnot-4</p><p> bk. Enbiyâ Sûresi, 21:102; Secde Sûresi, 32:17; Fussilet Sûresi, 41:31; Zuhruf Sûresi, 43:71.</p><p>Dipnot-5</p><p> bk. el-Beyhakî, Şuabü’l-Îman 7:338; ed-Deylemî, el-Müsned 3:30.[/NOT]</p><p></p><p></p><p></p><table style='width: 100%'><tr><td><strong>Radıyallahü anh</strong>: “Allah ondan razı olsun”</td><td><strong>bâki</strong>: sürekli, devamlı (bk. b-ḳ-y)</td></tr><tr><td><strong>cemâl</strong>: güzellik (bk. c-m-l)</td><td><strong>cilve</strong>: görüntü, akis (bk. c-l-y)</td></tr><tr><td><strong>cilve-i esmâ</strong>: Allah’ın isimlerinin görüntüsü, yansıması (bk. c-l-y; s-m-v)</td><td><strong>dâr-ı bekà</strong>: sonsuzluk yurdu (bk. b-ḳ-y)</td></tr><tr><td><strong>ef’âl</strong>: fiiller (bk. f-a-l)</td><td><strong>envâ-ı lezâiz ve kemâlât</strong>: lezzetlerin ve mükemmelliklerin çeşitleri (bk. k-m-l)</td></tr><tr><td><strong>esmâ</strong>: Allah’ın isimleri (bk. s-m-v)</td><td><strong>esmâ-i İlâhiye</strong>: Allah’ın isimleri (bk. s-m-v; e-l-h)</td></tr><tr><td><strong>fâni</strong>: geçici, ölümlü (bk. f-n-y)</td><td><strong>hatâ</strong>: yanlışlık, suç, günah</td></tr><tr><td><strong>havas</strong>: hisler, duyular</td><td><strong>hikmet</strong>: herşeyin belirli gayelere yönelik olarak, mânâlı, faydalı ve tam yerli yerinde olması (bk. ḥ-k-m)</td></tr><tr><td><strong>hissiyât-ı insaniye</strong>: insanın hisleri, duyuları</td><td><strong>hâkezâ</strong>: böylece, bunun gibi</td></tr><tr><td><strong>ibadet-i fikriye</strong>: düşünme ibadeti (bk. a-b-d; f-k-r)</td><td><strong>inkişaf</strong>: açılma, gelişme (bk. k-ş-f)</td></tr><tr><td><strong>intizam</strong>: düzenlilik (bk. n-ẓ-m)</td><td><strong>intizam-ı ef’al</strong>: fiillerin, işlerin düzenliliği (bk. n-ẓ-m; f-a-l)</td></tr><tr><td><strong>istidat</strong>: kabiliyet, yetenek (bk. a-d-d)</td><td><strong>işârât</strong>: işaretler</td></tr><tr><td><strong>letâif-i Cennet</strong>: Cennetin güzellikleri (bk. l-ṭ-f)</td><td><strong>mamur</strong>: imar edilmiş, şenlendirilmiş</td></tr><tr><td><strong>masnûat</strong>: san’at eseri varlıklar (bk. ṣ-n-a)</td><td><strong>mezmum</strong>: aşağılanmış, kınanmış</td></tr><tr><td><strong>mezraa</strong>: tarla</td><td><strong>mezraa-i âhiret</strong>: âhiretin tarlası (bk. e-ḫ-r)</td></tr><tr><td><strong>meşrû</strong>: helâl, dine uygun (bk. ş-r-a)</td><td><strong>muhabbet</strong>: sevgi (bk. ḥ-b-b)</td></tr><tr><td><strong>mukteza</strong>: bir şeyin gereği</td><td><strong>mütefekkirâne</strong>: varlıklar üzerinde Allah’ı tanımayı sonuç verecek şekilde düşünerek (bk. f-k-r)</td></tr><tr><td><strong>nazar</strong>: bakış (bk. n-ẓ-r)</td><td><strong>nusus</strong>: nasslar, kesin ve açık hükümler</td></tr><tr><td><strong>rahmet</strong>: şefkat, merhamet (bk. r-ḥ-m)</td><td><strong>suret</strong>: şekil, biçim (bk. ṣ-v-r)</td></tr><tr><td><strong>sıfât</strong>: sıfatlar, Allah’ın yüce Zâtını niteleyen kutsal özellikler (bk. v-ṣ-f)</td><td><strong>tecellîyat</strong>: tecellîler, yansımalar (bk. c-l-y)</td></tr><tr><td><strong>teemmel</strong>: “derin ve dikkatlice düşün!”</td><td><strong>temessülât</strong>: belirmeler, görünmeler (bk. m-s̱-l)</td></tr><tr><td><strong>uhrevî</strong>: âhirete ait (bk. e-ḫ-r)</td><td><strong>âhiret</strong>: öteki dünya, öldükten sonraki hayat (bk. e-ḫ-r)</td></tr><tr><td><strong>âsâr</strong>: eserler</td><td><strong>İmam-ı Rabbânî</strong>: (bk. bilgiler)</td></tr><tr><td><strong>şâşaalı</strong>: gösterişli, parlak</td><td></td></tr></table><p><br /> <tbody> <br /> </tbody></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 271650, member: 1"] [b]Otuz İkinci Söz - Sayfa 885[/b] [B]YEDİNCİ İŞARET:[/B] Güzel şeylere ve bahara meşrû muhabbetin, yani, “ne kadar güzel yapılmış” nazarıyla, o âsârın arkasındaki ef’âlin güzelliğini ve intizamını ve intizam-ı ef’al arkasındaki güzel esmânın cilvelerini ve o güzel esmanın arkasında sıfâtın tecelliyatını ve hâkezâ, sevmekliğin neticesi ise, dâr-ı bekâda o güzel gördüğü masnûattan bin def’a daha güzel bir tarzda esmânın cilvesini ve esmâ içindeki cemâl ve sıfâtını, Cennette görmektir. Hattâ İmam-ı Rabbânî Radıyallahü anh demiş ki: “Letâif-i Cennet, cilve-i esmânın temessülâtıdır.” Teemmel! [B]SEKİZİNCİ İŞARET:[/B] Dünyada, dünyanın âhiret mezraası[IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]1 ve esmâ-i İlâhiye âyinesi olan iki güzel yüzüne karşı mütefekkirâne muhabbetin uhrevî neticesi, dünya kadar, fakat fâni dünya gibi fâni değil, bâki bir Cennet verilecektir.[IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]2 Hem dünyada yalnız zayıf gölgeleri gösterilen esmâ, o Cennetin âyinelerinde en şâşaalı bir surette gösterilecektir. Hem dünyayı mezraa-i âhiret yüzünde sevmenin neticesi, dünyayı fidanlık, yani ancak fidanları bir derece yetiştiren küçük bir mezraası hükmünde olacak öyle bir Cenneti verecek ki, dünyada havas ve hissiyât-ı insaniye küçük fidanlar olduğu halde, Cennette en mükemmel bir surette inkişaf ve dünyada tohumcuklar hükmünde olan istidatları, envâ-ı lezâiz ve kemâlâtla sünbüllenecek surette ona verileceği, rahmetin ve hikmetin muktezası olduğu gibi, hadisin nususuyla[IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]3 ve Kur’ân’ın işârâtıyla[IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]4 sabittir. Hem madem dünyanın, her hatânın başı olan mezmum muhabbeti[IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]5 değil, belki esmâya ve âhirete bakan iki yüzünü, esmâ ve âhiret için sevmiş ve ibadet-i fikriye ile o yüzleri mamur etmiş, güya bütün dünyasıyla ibadet etmiş. Elbette dünya [NOT]Dipnot-1 bk. el-Gazâlî, İhyâu Ulûmi’d-Dîn 4:19; es-Sehâvî, el-Makâsıdü’l-Hasene s.497; Aliyyülkârî, el-Esrâru’l-Merfûa s.205; el-Aclûnî, Keşfü’l-Hafâ 1:495. Dipnot-2 bk. Buhârî, Rikâk 51, Ezan 129; Müslim, Îman 308, 311; Tirmizî, Cehennem 10. Dipnot-3 bk. Buhârî, Bed’ü’l-Halk 8, Tevhid 35; Müslim, Îman 312, Cennet 2-5; Tirmizî, Tefsîru’l-Kur’ân 32:2. Dipnot-4 bk. Enbiyâ Sûresi, 21:102; Secde Sûresi, 32:17; Fussilet Sûresi, 41:31; Zuhruf Sûresi, 43:71. Dipnot-5 bk. el-Beyhakî, Şuabü’l-Îman 7:338; ed-Deylemî, el-Müsned 3:30.[/NOT] [TABLE] <tbody>[TR] [TD][B]Radıyallahü anh[/B]: “Allah ondan razı olsun”[/TD] [TD][B]bâki[/B]: sürekli, devamlı (bk. b-ḳ-y)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]cemâl[/B]: güzellik (bk. c-m-l)[/TD] [TD][B]cilve[/B]: görüntü, akis (bk. c-l-y)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]cilve-i esmâ[/B]: Allah’ın isimlerinin görüntüsü, yansıması (bk. c-l-y; s-m-v)[/TD] [TD][B]dâr-ı bekà[/B]: sonsuzluk yurdu (bk. b-ḳ-y)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]ef’âl[/B]: fiiller (bk. f-a-l)[/TD] [TD][B]envâ-ı lezâiz ve kemâlât[/B]: lezzetlerin ve mükemmelliklerin çeşitleri (bk. k-m-l)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]esmâ[/B]: Allah’ın isimleri (bk. s-m-v)[/TD] [TD][B]esmâ-i İlâhiye[/B]: Allah’ın isimleri (bk. s-m-v; e-l-h)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]fâni[/B]: geçici, ölümlü (bk. f-n-y)[/TD] [TD][B]hatâ[/B]: yanlışlık, suç, günah[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]havas[/B]: hisler, duyular[/TD] [TD][B]hikmet[/B]: herşeyin belirli gayelere yönelik olarak, mânâlı, faydalı ve tam yerli yerinde olması (bk. ḥ-k-m)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]hissiyât-ı insaniye[/B]: insanın hisleri, duyuları[/TD] [TD][B]hâkezâ[/B]: böylece, bunun gibi[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]ibadet-i fikriye[/B]: düşünme ibadeti (bk. a-b-d; f-k-r)[/TD] [TD][B]inkişaf[/B]: açılma, gelişme (bk. k-ş-f)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]intizam[/B]: düzenlilik (bk. n-ẓ-m)[/TD] [TD][B]intizam-ı ef’al[/B]: fiillerin, işlerin düzenliliği (bk. n-ẓ-m; f-a-l)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]istidat[/B]: kabiliyet, yetenek (bk. a-d-d)[/TD] [TD][B]işârât[/B]: işaretler[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]letâif-i Cennet[/B]: Cennetin güzellikleri (bk. l-ṭ-f)[/TD] [TD][B]mamur[/B]: imar edilmiş, şenlendirilmiş[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]masnûat[/B]: san’at eseri varlıklar (bk. ṣ-n-a)[/TD] [TD][B]mezmum[/B]: aşağılanmış, kınanmış[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]mezraa[/B]: tarla[/TD] [TD][B]mezraa-i âhiret[/B]: âhiretin tarlası (bk. e-ḫ-r)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]meşrû[/B]: helâl, dine uygun (bk. ş-r-a)[/TD] [TD][B]muhabbet[/B]: sevgi (bk. ḥ-b-b)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]mukteza[/B]: bir şeyin gereği[/TD] [TD][B]mütefekkirâne[/B]: varlıklar üzerinde Allah’ı tanımayı sonuç verecek şekilde düşünerek (bk. f-k-r)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]nazar[/B]: bakış (bk. n-ẓ-r)[/TD] [TD][B]nusus[/B]: nasslar, kesin ve açık hükümler[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]rahmet[/B]: şefkat, merhamet (bk. r-ḥ-m)[/TD] [TD][B]suret[/B]: şekil, biçim (bk. ṣ-v-r)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]sıfât[/B]: sıfatlar, Allah’ın yüce Zâtını niteleyen kutsal özellikler (bk. v-ṣ-f)[/TD] [TD][B]tecellîyat[/B]: tecellîler, yansımalar (bk. c-l-y)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]teemmel[/B]: “derin ve dikkatlice düşün!”[/TD] [TD][B]temessülât[/B]: belirmeler, görünmeler (bk. m-s̱-l)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]uhrevî[/B]: âhirete ait (bk. e-ḫ-r)[/TD] [TD][B]âhiret[/B]: öteki dünya, öldükten sonraki hayat (bk. e-ḫ-r)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]âsâr[/B]: eserler[/TD] [TD][B]İmam-ı Rabbânî[/B]: (bk. bilgiler)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]şâşaalı[/B]: gösterişli, parlak[/TD] [/TR] </tbody>[/TABLE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Otuz İkinci Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst