Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Onuncu Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 247699" data-attributes="member: 1"><p><strong>Onuncu Söz - İkinci Nokta - Sayfa 156</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">bedahetle göstermişler. Ve vahdet ve ehadiyet ile, bütün kâinat o Zât-ı Vâhidin emirber neferleri ve musahhar memurları hükmüne geçiyor. Ve âhiretin gelmesiyle, kemâlâtı sukuttan ve adalet-i mutlakası müstehziyâne gadr-ı mutlaktan ve hikmet-i âmmesi sefahetkârâne abesiyetten ve rahmet-i vâsiası lâhiyâne tâzipten ve izzet-i kudreti zelilâne aczden kurtulurlar, takaddüs ederler.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Elbette ve elbette ve herhalde iman-ı billâhın yüzer nüktesinden, bu sekiz “madem”lerdeki hakikatlerin muktezasıyla kıyamet kopacak, haşir ve neşir olacak, dar-ı mücazat ve mükâfat açılacak—tâ ki arzın mezkûr ehemmiyeti ve merkeziyeti ve insanın ehemmiyeti ve kıymeti tahakkuk edebilsin. Ve arz ve insanın Hâlıkı ve Rabbi olan Mutasarrıf-ı Hakîmin mezkûr adaleti, hikmeti, rahmeti, saltanatı takarrur edebilsin. Ve o bâki Rabbin mezkûr hakiki dostları ve müştakları idam-ı ebedîden kurtulsun. Ve o dostların en büyüğü ve en kıymettarı, bütün kâinatı memnun ve minnettar eden kudsî hizmetlerinin mükâfatını görsün. Ve Sultan-ı Sermedînin kemâlâtı naks ve kusurdan ve kudreti aczden ve hikmeti sefahetten ve adaleti zulümden tenezzüh ve takaddüs ve teberri etsin.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Elhâsıl madem Allah var, elbette âhiret vardır.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Hem nasıl ki mezkûr üç erkân-ı imaniye, onları ispat eden bütün delilleriyle haşre şehadet ve delâlet ederler. Öyle de,</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'"><strong><u><img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />1</u></strong> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 22px">وَبِمَلٰۤئِكَتِهِ وَبِالْقَدَرِ خَيْرِهِ وَشَرِّهِ مِنَ اللهِ تَعَالٰى </span></span>olan iki rükn-ü imanî dahi haşri</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span>[NOT]<span style="font-family: 'Tahoma'">Dipnot-1</span> <span style="font-family: 'Tahoma'"> “Meleklere ve kadere, hayır ve şerrin Allah Tealâ’dan geldiğine inanmak.”</span>[/NOT]<span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Hâlık</strong>: yaratıcı, herşeyi yaratan Allah (bk. ḫ-l-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Mutasarrıf-ı Hakîm</strong>: herşeyi hikmetle yapan ve dilediği gibi kullanan sonsuz tasarruf ve yetki sahibi Allah (bk. ṣ-r-f ; ḥ-k-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Rab</strong>: herbir varlığa yaratılış gayelerine ulaşmaları için muhtaç olduğu şeyleri veren, onları terbiye edip idaresi ve egemenliği altında bulunduran Allah (bk. r-b-b)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Sultan-ı Sermedî</strong>: egemenliğinin sonu olmayan, devamlı ve sürekli olan Sultan, Allah (bk. s-l-ṭ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Zât-ı Vâhid</strong>: bir ve tek olan Zât, Allah (bk. v-ḥ-d)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>abesiyet</strong>: faydasızlık, gayesizlik</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>acz</strong>: âcizlik, güçsüzlük (bk. a-c-z)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>adalet-i mutlaka</strong>: tam ve yerinde adalet (bk. a-d-l; ṭ-l-ḳ) </span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>arz</strong>: yer, dünya</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>bedahet</strong>: açıklık</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>bâki</strong>: devamlı, kalıcı (bk. b-ḳ-y)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>dar-ı mücazat ve mükâfat</strong>: ceza ve mükafat yeri, âhiret</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>delâlet</strong>: delil olma, işaret etme</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ehadiyet</strong>: Allah’ın herbir şeyde kendi varlığına ve sıfatlarına işaret eden birlik tecellisi (bk. v-ḥ-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>elhâsıl</strong>: özetle, sonuç olarak</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>emirber nefer</strong>: emre hazır asker</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>erkân-ı imaniye</strong>: imanın temel esasları, şartları (bk. r-k-n; e-m-n)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>gadr-ı mutlak</strong>: tam zulüm ve merhametsizlik (bk. ṭ-l-ḳ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hakikat</strong>: gerçek (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hakiki</strong>: gerçek, doğru (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>haşir ve neşir</strong>: öldükten sonra âhirette tekrar diriltilerek Allah’ın huzurunda toplanma ve tekrar dağılıp yayılma (bk. ḥ-ş-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hikmet</strong>: herşeyin belirli gayelere yönelik olarak, mânâlı, faydalı ve tam yerli yerinde olması (bk. ḥ-k-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hikmet-i âmme</strong>: herşeyi kuşatan hikmet (bk. ḥ-k-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>idam-ı ebedî</strong>: sonsuz yok oluş (bk. e-b-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>iman-ı billâh</strong>: Allah’a inanmak (bk. e-m-n)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>izzet-i kudret</strong>: kudretin izzet ve şerefi (bk. a-z-z; ḳ-d-r) </span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kemâlât</strong>: mükemmellikler, üstünlükler (bk. k-m-l)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kudret</strong>: güç, kuvvet, iktidar (bk. ḳ-d-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kudsî</strong>: kutsal, kusursuz ve yüce (bk. ḳ-d-s)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kâinat</strong>: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kıyamet</strong>: dünyanın sonu, varlığın bozulup dağılması (bk. ḳ-v-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kıymet</strong>: değer</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>lâhiyâne</strong>: eğlenircesine, oynarcasına</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mezkûr</strong>: sözü geçen</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mukteza</strong>: gerektirici sebepler</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>musahhar</strong>: emre uyan, boyun eğen</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mükâfat</strong>: ödül</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>müstehziyâne</strong>: alay edercesine</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>müştak</strong>: aşık, çok arzulu ve istekli</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>naks</strong>: noksanlık, eksiklik</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nükte</strong>: ince ve derin mânâ</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>rahmet</strong>: şefkat, merhamet (bk. r-ḥ-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>rahmet-i vâsia</strong>: herşeyi kuşatan geniş rahmet (bk. r-ḥ-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>rükn-ü imanî</strong>: imanın şartı, temel esası (bk. r-k-n; e-m-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>saltanat</strong>: egemenlik (bk. s-l-ṭ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sefahet</strong>: yasak zevk ve eğlenceye düşkünlük, beyinsizlik, budalalık</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sefahetkârâne</strong>: yasak zevk ve eğlenceye düşkün olarak, beyinsizce</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sukut</strong>: düşüş, alçalış</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tahakkuk</strong>: gerçekleşme (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>takaddüs</strong>: kutsal olma, yüce ve temiz olma (bk. ḳ-d-s)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>takarrur</strong>: karar bulma, sağlamca yerleşme</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>teberri</strong>: uzak olma</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tenezzüh</strong>: kusur ve noksandan temiz olma (bk. n-z-h)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tâzip</strong>: azap verme</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>vahdet</strong>: birlik (bk. v-ḥ-d)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zelilâne</strong>: zayıflık içinde, alçakça</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>âhiret</strong>: öteki dünya, öldükten sonraki hayat (bk. e-ḫ-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>şehadet</strong>: şahitlik, tanıklık (bk. ş-h-d)</span></td></tr></tbody></table></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 247699, member: 1"] [b]Onuncu Söz - İkinci Nokta - Sayfa 156[/b] [FONT=Tahoma]bedahetle göstermişler. Ve vahdet ve ehadiyet ile, bütün kâinat o Zât-ı Vâhidin emirber neferleri ve musahhar memurları hükmüne geçiyor. Ve âhiretin gelmesiyle, kemâlâtı sukuttan ve adalet-i mutlakası müstehziyâne gadr-ı mutlaktan ve hikmet-i âmmesi sefahetkârâne abesiyetten ve rahmet-i vâsiası lâhiyâne tâzipten ve izzet-i kudreti zelilâne aczden kurtulurlar, takaddüs ederler. [/FONT] [FONT=Tahoma]Elbette ve elbette ve herhalde iman-ı billâhın yüzer nüktesinden, bu sekiz “madem”lerdeki hakikatlerin muktezasıyla kıyamet kopacak, haşir ve neşir olacak, dar-ı mücazat ve mükâfat açılacak—tâ ki arzın mezkûr ehemmiyeti ve merkeziyeti ve insanın ehemmiyeti ve kıymeti tahakkuk edebilsin. Ve arz ve insanın Hâlıkı ve Rabbi olan Mutasarrıf-ı Hakîmin mezkûr adaleti, hikmeti, rahmeti, saltanatı takarrur edebilsin. Ve o bâki Rabbin mezkûr hakiki dostları ve müştakları idam-ı ebedîden kurtulsun. Ve o dostların en büyüğü ve en kıymettarı, bütün kâinatı memnun ve minnettar eden kudsî hizmetlerinin mükâfatını görsün. Ve Sultan-ı Sermedînin kemâlâtı naks ve kusurdan ve kudreti aczden ve hikmeti sefahetten ve adaleti zulümden tenezzüh ve takaddüs ve teberri etsin. [/FONT] [FONT=Tahoma]Elhâsıl madem Allah var, elbette âhiret vardır. [/FONT] [FONT=Tahoma]Hem nasıl ki mezkûr üç erkân-ı imaniye, onları ispat eden bütün delilleriyle haşre şehadet ve delâlet ederler. Öyle de, [/FONT] [FONT=Tahoma][B][U][IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]1[/U][/B] [FONT=Trebuchet MS][SIZE=6]وَبِمَلٰۤئِكَتِهِ وَبِالْقَدَرِ خَيْرِهِ وَشَرِّهِ مِنَ اللهِ تَعَالٰى [/SIZE][/FONT]olan iki rükn-ü imanî dahi haşri [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT][NOT][FONT=Tahoma]Dipnot-1[/FONT] [FONT=Tahoma] “Meleklere ve kadere, hayır ve şerrin Allah Tealâ’dan geldiğine inanmak.”[/FONT][/NOT][FONT=Tahoma] [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT] <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Hâlık[/B]: yaratıcı, herşeyi yaratan Allah (bk. ḫ-l-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Mutasarrıf-ı Hakîm[/B]: herşeyi hikmetle yapan ve dilediği gibi kullanan sonsuz tasarruf ve yetki sahibi Allah (bk. ṣ-r-f ; ḥ-k-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Rab[/B]: herbir varlığa yaratılış gayelerine ulaşmaları için muhtaç olduğu şeyleri veren, onları terbiye edip idaresi ve egemenliği altında bulunduran Allah (bk. r-b-b)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Sultan-ı Sermedî[/B]: egemenliğinin sonu olmayan, devamlı ve sürekli olan Sultan, Allah (bk. s-l-ṭ)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Zât-ı Vâhid[/B]: bir ve tek olan Zât, Allah (bk. v-ḥ-d)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]abesiyet[/B]: faydasızlık, gayesizlik[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]acz[/B]: âcizlik, güçsüzlük (bk. a-c-z)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]adalet-i mutlaka[/B]: tam ve yerinde adalet (bk. a-d-l; ṭ-l-ḳ) [/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]arz[/B]: yer, dünya[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]bedahet[/B]: açıklık[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]bâki[/B]: devamlı, kalıcı (bk. b-ḳ-y)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]dar-ı mücazat ve mükâfat[/B]: ceza ve mükafat yeri, âhiret[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]delâlet[/B]: delil olma, işaret etme[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ehadiyet[/B]: Allah’ın herbir şeyde kendi varlığına ve sıfatlarına işaret eden birlik tecellisi (bk. v-ḥ-d)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]elhâsıl[/B]: özetle, sonuç olarak[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]emirber nefer[/B]: emre hazır asker[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]erkân-ı imaniye[/B]: imanın temel esasları, şartları (bk. r-k-n; e-m-n)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]gadr-ı mutlak[/B]: tam zulüm ve merhametsizlik (bk. ṭ-l-ḳ)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hakikat[/B]: gerçek (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hakiki[/B]: gerçek, doğru (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]haşir ve neşir[/B]: öldükten sonra âhirette tekrar diriltilerek Allah’ın huzurunda toplanma ve tekrar dağılıp yayılma (bk. ḥ-ş-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hikmet[/B]: herşeyin belirli gayelere yönelik olarak, mânâlı, faydalı ve tam yerli yerinde olması (bk. ḥ-k-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hikmet-i âmme[/B]: herşeyi kuşatan hikmet (bk. ḥ-k-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]idam-ı ebedî[/B]: sonsuz yok oluş (bk. e-b-d)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]iman-ı billâh[/B]: Allah’a inanmak (bk. e-m-n)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]izzet-i kudret[/B]: kudretin izzet ve şerefi (bk. a-z-z; ḳ-d-r) [/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kemâlât[/B]: mükemmellikler, üstünlükler (bk. k-m-l)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kudret[/B]: güç, kuvvet, iktidar (bk. ḳ-d-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kudsî[/B]: kutsal, kusursuz ve yüce (bk. ḳ-d-s)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kâinat[/B]: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kıyamet[/B]: dünyanın sonu, varlığın bozulup dağılması (bk. ḳ-v-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kıymet[/B]: değer[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]lâhiyâne[/B]: eğlenircesine, oynarcasına[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mezkûr[/B]: sözü geçen[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mukteza[/B]: gerektirici sebepler[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]musahhar[/B]: emre uyan, boyun eğen[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mükâfat[/B]: ödül[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]müstehziyâne[/B]: alay edercesine[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]müştak[/B]: aşık, çok arzulu ve istekli[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]naks[/B]: noksanlık, eksiklik[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]nükte[/B]: ince ve derin mânâ[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]rahmet[/B]: şefkat, merhamet (bk. r-ḥ-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]rahmet-i vâsia[/B]: herşeyi kuşatan geniş rahmet (bk. r-ḥ-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]rükn-ü imanî[/B]: imanın şartı, temel esası (bk. r-k-n; e-m-n)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]saltanat[/B]: egemenlik (bk. s-l-ṭ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]sefahet[/B]: yasak zevk ve eğlenceye düşkünlük, beyinsizlik, budalalık[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]sefahetkârâne[/B]: yasak zevk ve eğlenceye düşkün olarak, beyinsizce[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]sukut[/B]: düşüş, alçalış[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tahakkuk[/B]: gerçekleşme (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]takaddüs[/B]: kutsal olma, yüce ve temiz olma (bk. ḳ-d-s)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]takarrur[/B]: karar bulma, sağlamca yerleşme[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]teberri[/B]: uzak olma[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tenezzüh[/B]: kusur ve noksandan temiz olma (bk. n-z-h)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tâzip[/B]: azap verme[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]vahdet[/B]: birlik (bk. v-ḥ-d)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]zelilâne[/B]: zayıflık içinde, alçakça[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]âhiret[/B]: öteki dünya, öldükten sonraki hayat (bk. e-ḫ-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]şehadet[/B]: şahitlik, tanıklık (bk. ş-h-d)[/FONT]</td></tr></tbody></table> [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Onuncu Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst