Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Onuncu Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 247486" data-attributes="member: 1"><p><strong>Onuncu Söz - Mukaddime - Altıncı Hakikat - Sayfa 115</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">Evet, şu kâinatta görünen mevsimlerin değişmesi gibi haşmetli icraat ve seyyârâtın tayyare-misal hareketleri gibi azametli harekât ve arzı insana beşik, güneşi halka lâmba yapmak gibi dehşetli teshirat ve ölmüş, kurumuş küre-i arzı diriltmek, süslendirmek gibi geniş tahvilât gösteriyor ki, perde arkasında böyle muazzam bir rububiyet var, muhteşem bir saltanatla hükmediyor. Böyle bir saltanat-ı rububiyet, kendine lâyık bir raiyet ister ve şayeste bir mazhar ister.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Halbuki, görüyorsun, mahiyetçe en cami’ ve mühim raiyeti ve bendeleri, şu misafirhane-i dünyada, perişan bir surette, muvakkaten toplanmışlar. Misafirhane ise, hergün dolar, boşanır.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Hem bütün raiyet, tecrübe-i hizmet için şu meydan-ı imtihanda muvakkaten bulunuyorlar. Meydan ise her saat tebeddül eder.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Hem bütün o raiyet, Sâni-i Zülcelâlin kıymettar ihsânâtının nümunelerini ve harika san’at antikalarını çarşı-yı âlem sergilerinde, ticaret nazarında temâşâ etmek için, şu teşhirgâhta birkaç dakika durup seyrediyorlar, sonra kayboluyorlar. Şu meşher ise her dakika tahavvül ediyor. Giden gelmez, gelen gider.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">İşte bu hal ve şu vaziyet kat’î gösteriyor ki, şu misafirhane ve şu meydan ve şu meşherlerin arkasında, o sermedî saltanata medar ve mazhar olacak daimî saraylar, müstemir meskenler, şu dünyada gördüğümüz nümunelerin ve suretlerin en halis ve en yüksek asıllarıyla dolu bağ ve hazineleri vardır. Demek, burada çabalamak onlar içindir. Şurada çalıştırır, orada ücret verir. Herkesin istidadına göre—eğer kaybetmezse—orada bir saadeti vardır. Evet, öyle sermedî bir saltanat, muhaldir ki, şu fâniler ve zâil zeliller üstünde dursun.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Şu hakikate şu temsil dürbünüyle bak ki: Meselâ sen yolda gidiyorsun. Görüyorsun ki, yol içinde bir han var. Bir büyük zât, o hanı, kendine gelen misafirlerine yapmış. O misafirlerin bir gece tenezzüh ve ibretleri için, o hanın tezyinatına milyonlar altınlar sarf ediyor. Hem o misafirler, o tezyinattan pek azı ve az bir zamanda bakıp,</span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Sâni-i Zülcelâl</strong>: sonsuz haşmet ve yücelik sahibi ve herşeyi san’atla yaratan Allah (bk. ṣ-n-a; ẕü; c-l-l)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>antika</strong>: kıymetli sanat eseri</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>arz</strong>: yer, dünya</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>azametli</strong>: büyük (bk. a-ẓ-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>bende</strong>: kul</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>cami’</strong>: kapsayıcı, kuşatıcı (bk. c-m-a)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>daimî</strong>: devamlı, sürekli</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>fâni</strong>: geçici, ölümlü (bk. f-n-y)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hakikat</strong>: gerçek, doğru (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>halis</strong>: saf, temiz (bk. ḫ-l-ṣ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>harekât</strong>: hareketler</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>haşmetli</strong>: görkemli, heybetli</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>icraat</strong>: faaliyet, iş</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ihsânât</strong>: iyilikler, ikramlar, bağışlar (bk. ḥ-s-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>istidad</strong>: kabiliyet (bk. a-d-d)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kat’î</strong>: kesin olarak</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kâinat</strong>: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>küre-i arz</strong>: yerküre, dünya</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kıymettar</strong>: kıymetli, değerli</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mahiyet</strong>: esas, nitelik, içyüz</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mazhar</strong>: yansıma ve görünme yeri; sahip olma, erişme (bk. ẓ-h-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>medar</strong>: sebep, vesile, eksen</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mesken</strong>: yer, mekan (bk. s-k-n)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>meydan-ı imtihan</strong>: imtihan meydanı</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>meşher</strong>: sergi</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>misafirhane-i dünya</strong>: dünya misafirhanesi</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>muazzam</strong>: çok büyük (bk. a-ẓ-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>muhal</strong>: imkansız</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>muhteşem</strong>: ihtişamlı, görkemli</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>muvakkaten</strong>: geçici olarak</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>müstemir</strong>: yerleşmiş, devamlı</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nazarında</strong>: gözünde</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nümune</strong>: örnek</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>raiyet</strong>: halk</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>rububiyet</strong>: Rablık; Allah’ın herbir varlığa yaratılış gayelerine ulaşmaları için muhtaç olduğu şeyleri vermesi, onları terbiye edip idaresi ve egemenliği altında bulundurması (bk. r-b-b)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>saadet</strong>: mutluluk</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>saltanat</strong>: egemenlik, hükümranlık (bk. s-l-ṭ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>saltanat-ı rububiyet</strong>: Rablık saltanatı (bk. s-l-ṭ; r-b-b)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sarf etmek</strong>: harcamak</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sermedî</strong>: devamlı, sürekli</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>seyyârât</strong>: gezegenler</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>suret</strong>: şekil, tarz; görüntü (bk. ṣ-v-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tahavvül</strong>: değişme</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tahvilât</strong>: değişimler</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tayyare-misal</strong>: uçak gibi (bk. m-s̱-l)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tebeddül etmek</strong>: değişmek</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tecrübe-i hizmet</strong>: hizmet deneyimi</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>temsil</strong>: kıyaslama tarzında benzetme, analoji (bk. m-s̱-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>temâşâ</strong>: seyretme, bakma</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tenezzüh</strong>: gezinti (bk. n-z-h)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>teshirat</strong>: itaat ettirmeler</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tezyinat</strong>: süslemeler (bk. z-y-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>teşhirgâh</strong>: sergi yeri</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>vaziyet</strong>: durum</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zelil</strong>: aşağılık, alçak</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zâil</strong>: geçip gidici, yok olucu (bk. z-v-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>çarşı-yı âlem</strong>: dünya çarşısı (bk. a-l-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>şayeste</strong>: layık</span></td></tr></tbody></table></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 247486, member: 1"] [b]Onuncu Söz - Mukaddime - Altıncı Hakikat - Sayfa 115[/b] [FONT=Tahoma]Evet, şu kâinatta görünen mevsimlerin değişmesi gibi haşmetli icraat ve seyyârâtın tayyare-misal hareketleri gibi azametli harekât ve arzı insana beşik, güneşi halka lâmba yapmak gibi dehşetli teshirat ve ölmüş, kurumuş küre-i arzı diriltmek, süslendirmek gibi geniş tahvilât gösteriyor ki, perde arkasında böyle muazzam bir rububiyet var, muhteşem bir saltanatla hükmediyor. Böyle bir saltanat-ı rububiyet, kendine lâyık bir raiyet ister ve şayeste bir mazhar ister. [/FONT] [FONT=Tahoma]Halbuki, görüyorsun, mahiyetçe en cami’ ve mühim raiyeti ve bendeleri, şu misafirhane-i dünyada, perişan bir surette, muvakkaten toplanmışlar. Misafirhane ise, hergün dolar, boşanır. [/FONT] [FONT=Tahoma]Hem bütün raiyet, tecrübe-i hizmet için şu meydan-ı imtihanda muvakkaten bulunuyorlar. Meydan ise her saat tebeddül eder. [/FONT] [FONT=Tahoma]Hem bütün o raiyet, Sâni-i Zülcelâlin kıymettar ihsânâtının nümunelerini ve harika san’at antikalarını çarşı-yı âlem sergilerinde, ticaret nazarında temâşâ etmek için, şu teşhirgâhta birkaç dakika durup seyrediyorlar, sonra kayboluyorlar. Şu meşher ise her dakika tahavvül ediyor. Giden gelmez, gelen gider. [/FONT] [FONT=Tahoma]İşte bu hal ve şu vaziyet kat’î gösteriyor ki, şu misafirhane ve şu meydan ve şu meşherlerin arkasında, o sermedî saltanata medar ve mazhar olacak daimî saraylar, müstemir meskenler, şu dünyada gördüğümüz nümunelerin ve suretlerin en halis ve en yüksek asıllarıyla dolu bağ ve hazineleri vardır. Demek, burada çabalamak onlar içindir. Şurada çalıştırır, orada ücret verir. Herkesin istidadına göre—eğer kaybetmezse—orada bir saadeti vardır. Evet, öyle sermedî bir saltanat, muhaldir ki, şu fâniler ve zâil zeliller üstünde dursun. [/FONT] [FONT=Tahoma]Şu hakikate şu temsil dürbünüyle bak ki: Meselâ sen yolda gidiyorsun. Görüyorsun ki, yol içinde bir han var. Bir büyük zât, o hanı, kendine gelen misafirlerine yapmış. O misafirlerin bir gece tenezzüh ve ibretleri için, o hanın tezyinatına milyonlar altınlar sarf ediyor. Hem o misafirler, o tezyinattan pek azı ve az bir zamanda bakıp,[/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT] <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Sâni-i Zülcelâl[/B]: sonsuz haşmet ve yücelik sahibi ve herşeyi san’atla yaratan Allah (bk. ṣ-n-a; ẕü; c-l-l)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]antika[/B]: kıymetli sanat eseri[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]arz[/B]: yer, dünya[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]azametli[/B]: büyük (bk. a-ẓ-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]bende[/B]: kul[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]cami’[/B]: kapsayıcı, kuşatıcı (bk. c-m-a)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]daimî[/B]: devamlı, sürekli[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]fâni[/B]: geçici, ölümlü (bk. f-n-y)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hakikat[/B]: gerçek, doğru (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]halis[/B]: saf, temiz (bk. ḫ-l-ṣ)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]harekât[/B]: hareketler[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]haşmetli[/B]: görkemli, heybetli[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]icraat[/B]: faaliyet, iş[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ihsânât[/B]: iyilikler, ikramlar, bağışlar (bk. ḥ-s-n)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]istidad[/B]: kabiliyet (bk. a-d-d)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kat’î[/B]: kesin olarak[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kâinat[/B]: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]küre-i arz[/B]: yerküre, dünya[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kıymettar[/B]: kıymetli, değerli[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mahiyet[/B]: esas, nitelik, içyüz[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mazhar[/B]: yansıma ve görünme yeri; sahip olma, erişme (bk. ẓ-h-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]medar[/B]: sebep, vesile, eksen[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mesken[/B]: yer, mekan (bk. s-k-n)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]meydan-ı imtihan[/B]: imtihan meydanı[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]meşher[/B]: sergi[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]misafirhane-i dünya[/B]: dünya misafirhanesi[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]muazzam[/B]: çok büyük (bk. a-ẓ-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]muhal[/B]: imkansız[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]muhteşem[/B]: ihtişamlı, görkemli[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]muvakkaten[/B]: geçici olarak[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]müstemir[/B]: yerleşmiş, devamlı[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]nazarında[/B]: gözünde[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]nümune[/B]: örnek[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]raiyet[/B]: halk[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]rububiyet[/B]: Rablık; Allah’ın herbir varlığa yaratılış gayelerine ulaşmaları için muhtaç olduğu şeyleri vermesi, onları terbiye edip idaresi ve egemenliği altında bulundurması (bk. r-b-b)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]saadet[/B]: mutluluk[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]saltanat[/B]: egemenlik, hükümranlık (bk. s-l-ṭ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]saltanat-ı rububiyet[/B]: Rablık saltanatı (bk. s-l-ṭ; r-b-b)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]sarf etmek[/B]: harcamak[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]sermedî[/B]: devamlı, sürekli[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]seyyârât[/B]: gezegenler[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]suret[/B]: şekil, tarz; görüntü (bk. ṣ-v-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tahavvül[/B]: değişme[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tahvilât[/B]: değişimler[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tayyare-misal[/B]: uçak gibi (bk. m-s̱-l)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tebeddül etmek[/B]: değişmek[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tecrübe-i hizmet[/B]: hizmet deneyimi[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]temsil[/B]: kıyaslama tarzında benzetme, analoji (bk. m-s̱-l)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]temâşâ[/B]: seyretme, bakma[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tenezzüh[/B]: gezinti (bk. n-z-h)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]teshirat[/B]: itaat ettirmeler[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tezyinat[/B]: süslemeler (bk. z-y-n)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]teşhirgâh[/B]: sergi yeri[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]vaziyet[/B]: durum[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]zelil[/B]: aşağılık, alçak[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]zâil[/B]: geçip gidici, yok olucu (bk. z-v-l)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]çarşı-yı âlem[/B]: dünya çarşısı (bk. a-l-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]şayeste[/B]: layık[/FONT]</td></tr></tbody></table> [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Onuncu Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst