Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
On Beşinci Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 249125" data-attributes="member: 1"><p><strong>Onbeşinci Söz - Sayfa 255</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">bir belâğatle ve öyle âli ve bâhir üslûplarla ve öyle gàli ve zahir temsiller ve mesellerle ins ve cinni isyandan ve tuğyandan zecreder ki, kâinatı titretir. Meselâ, “Ey ins ve cin! Emirlerime itaat etmezseniz, haydi, hudud-u mülkümden, elinizden gelirse çıkınız” meseline işaret eden</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Tahoma'"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 22px">يَامَعْشَرَ الْجِنِّ وَاْلاِنْسِ اِنِ اسْتَطَعْتُمْ اَنْ تَنْفُذُوا مِنْ اَقْطَارِ السَّمٰوَاتِ وَاْلاَرْضِ فَانْفُذُوا لاَ تَنْفُذُونَ اِلاَّ بِسُلْطاَنٍ فَبِاَىِّ اٰلاَۤءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّباَنِ يُرْسَلُ عَلَيْكُماَ شُوَاظٌ مِنْ نَارٍ وَنُحَاسٌ فَلاَ تَنْتَصِرَانِ</span></span> <strong><u><img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />1</u></strong></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">âyetindeki azametli inzara ve dehşetli tehdide ve şiddetli zecre dikkat et. Nasıl ins ve cinnin gayet mağrurâne temerrüdlerini, gayet mucizâne bir belâğatle kırar. Aczlerini ilân eder. Saltanat-ı Rububiyetin genişliği ve azameti nisbetinde ne kadar âciz ve biçare olduklarını gösterir. Güya şu âyetle, hem</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 22px">وَجَعَلْناَهَا رُجُومًا لِلشَّيَاطِينِ</span></span> <strong><u><img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />2</u></strong> âyetiyle böyle diyor ki:</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">“Ey hakareti içinde mağrur ve mütemerrid, ey zaaf ve fakrı içinde serkeş ve muannid olan cin ve ins! Nasıl cesaret edersiniz ki, isyanınızla öyle bir Sultan-ı Zîşânın evamirine karşı geliyorsunuz ki, yıldızlar, aylar, güneşler emirber neferleri gibi emirlerine itaat ederler.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">“Hem tuğyanınızla öyle bir Hâkim-i Zülcelâle karşı mübareze ediyorsunuz ki, öyle azametli mutî askerleri var; faraza şeytanlarınız dayanabilseler, onları dağ gibi güllelerle recmedebilirler.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">“Hem küfranınızla öyle bir Mâlik-i Zülcelâlin memleketinde isyan ediyorsunuz ki, ibâdından ve cünudundan öyleleri var ki, değil sizin gibi küçücük âciz mahlûkları, belki farz-ı muhal olarak dağ ve arz büyüklüğünde birer adüvv-ü</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span>[NOT]<span style="font-family: 'Tahoma'">Dipnot-1</span> <span style="font-family: 'Tahoma'"> “Ey cinler ve insanlar topluluğu! Eğer göklerin ve yerin sınırlarından çıkıp gitmeye gücünüz yeterse, haydi, çıkın. Fakat Allah’ın vereceği bir kuvvet olmadan çıkamazsınız. Artık Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edersiniz? Üzerinize saf ateşten bir alevle bakır gibi kızıl bir duman Salınır da, birbirinize hiçbir yardımınız da dokunmaz.” Rahmân Sûresi, 55:33-35.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">Dipnot-2</span> <span style="font-family: 'Tahoma'"> “…Onları (yıldızları) şeytanlara atılan mermiler yaptık.” Mülk Sûresi, 67:5.</span>[/NOT]<span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Hâkim-i Zülcelâl</strong>: sonsuz haşmet ve yücelik sahibi olan ve herşeye hükmeden Allah (bk. ḥ-k-m; ẕü; c-l-l)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Mâlik-i Zülcelâl</strong>: sonsuz haşmet ve yücelik sahibi olan, herşeyin sahibi Allah (bk. m-l-k; ẕü; c-l-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Sultan-ı Zîşân</strong>: şan ve şeref sahibi Sultan, Allah (bk. s-l-ṭ; ẕi)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>acz</strong>: âcizlik, güçsüzlük (bk. a-c-z)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>adüvv-ü kâfir</strong>: inkârcı, inanmayan düşman (bk. k-f-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>arz</strong>: yer, dünya</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>azamet</strong>: büyüklük (bk. a-ẓ-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>belâğat</strong>: maksada ve hale uygun düzgün ve güzel söz söyleme (bk. b-l-ğ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>biçare</strong>: çaresiz</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>bâhir</strong>: açık, berrak</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>cünud</strong>: askerler</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>emirber nefer</strong>: emre hazır asker</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>evamir</strong>: emirler</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>fakr</strong>: fakirlik (bk. f-ḳ-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>faraza</strong>: varsayalım ki</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>farz-ı muhal</strong>: olmayacak birşeyi olacakmış gibi düşünme, varsayım ki</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>gàli</strong>: kıymetli</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hakaret</strong>: küçüklük, değersizlik</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hudud-u mülk</strong>: mülkün sınırı (bk. m-l-k)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ibâd</strong>: kullar (bk. a-b-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>inzar</strong>: sakındırma, uyarma</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kâinat</strong>: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>küfran</strong>: nankörlük, inkâr (bk. k-f-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mahlûk</strong>: yaratık (bk. ḫ-l-ḳ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mağrur</strong>: gururlu</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mağrurâne</strong>: gururlu bir şekilde</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>muannid</strong>: inatçı</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mutî</strong>: itaat eden, emre uyan</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mu’cizâne</strong>: mu’cizeli bir şekilde (bk. a-c-z)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mübareze</strong>: mücadele, çatışma</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mütemerrid</strong>: inatçı, dik kafalı</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nisbet</strong>: oran, ölçü (bk. n-s-b)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>recmetme</strong>: taşlama</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>saltanat-ı Rububiyet</strong>: Allah’ın herbir varlığa yaratılış gayelerine ulaşmaları için muhtaç olduğu şeyleri vermesi, onları terbiye edip idaresi ve egemenliği altında bulundurması (bk. s-l-ṭ; r-b-b)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>serkeş</strong>: isyan eden, başıbozuk</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>temerrüd</strong>: inat etme, ayak direme</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>temsil</strong>: kıyaslama tarzında benzetme, analoji (bk. m-s̱-l)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tuğyan</strong>: azgınlık, taşkınlık, zulüm ve küfürde çok ileri gitme (bk. ṭ-ğ-y)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zahir</strong>: açık, gözle görünür (bk. ẓ-h-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zecretme</strong>: sakındırma, vazgeçirme</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>âli</strong>: yüce, yüksek</span></td></tr></tbody></table></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 249125, member: 1"] [b]Onbeşinci Söz - Sayfa 255[/b] [FONT=Tahoma]bir belâğatle ve öyle âli ve bâhir üslûplarla ve öyle gàli ve zahir temsiller ve mesellerle ins ve cinni isyandan ve tuğyandan zecreder ki, kâinatı titretir. Meselâ, “Ey ins ve cin! Emirlerime itaat etmezseniz, haydi, hudud-u mülkümden, elinizden gelirse çıkınız” meseline işaret eden [/FONT] [CENTER][FONT=Tahoma][FONT=Trebuchet MS][SIZE=6]يَامَعْشَرَ الْجِنِّ وَاْلاِنْسِ اِنِ اسْتَطَعْتُمْ اَنْ تَنْفُذُوا مِنْ اَقْطَارِ السَّمٰوَاتِ وَاْلاَرْضِ فَانْفُذُوا لاَ تَنْفُذُونَ اِلاَّ بِسُلْطاَنٍ فَبِاَىِّ اٰلاَۤءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّباَنِ يُرْسَلُ عَلَيْكُماَ شُوَاظٌ مِنْ نَارٍ وَنُحَاسٌ فَلاَ تَنْتَصِرَانِ[/SIZE][/FONT] [B][U][IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]1[/U][/B][/FONT][/CENTER] [FONT=Tahoma] âyetindeki azametli inzara ve dehşetli tehdide ve şiddetli zecre dikkat et. Nasıl ins ve cinnin gayet mağrurâne temerrüdlerini, gayet mucizâne bir belâğatle kırar. Aczlerini ilân eder. Saltanat-ı Rububiyetin genişliği ve azameti nisbetinde ne kadar âciz ve biçare olduklarını gösterir. Güya şu âyetle, hem [/FONT] [FONT=Tahoma][FONT=Trebuchet MS][SIZE=6]وَجَعَلْناَهَا رُجُومًا لِلشَّيَاطِينِ[/SIZE][/FONT] [B][U][IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]2[/U][/B] âyetiyle böyle diyor ki: [/FONT] [FONT=Tahoma] “Ey hakareti içinde mağrur ve mütemerrid, ey zaaf ve fakrı içinde serkeş ve muannid olan cin ve ins! Nasıl cesaret edersiniz ki, isyanınızla öyle bir Sultan-ı Zîşânın evamirine karşı geliyorsunuz ki, yıldızlar, aylar, güneşler emirber neferleri gibi emirlerine itaat ederler. [/FONT] [FONT=Tahoma]“Hem tuğyanınızla öyle bir Hâkim-i Zülcelâle karşı mübareze ediyorsunuz ki, öyle azametli mutî askerleri var; faraza şeytanlarınız dayanabilseler, onları dağ gibi güllelerle recmedebilirler. [/FONT] [FONT=Tahoma]“Hem küfranınızla öyle bir Mâlik-i Zülcelâlin memleketinde isyan ediyorsunuz ki, ibâdından ve cünudundan öyleleri var ki, değil sizin gibi küçücük âciz mahlûkları, belki farz-ı muhal olarak dağ ve arz büyüklüğünde birer adüvv-ü [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT][NOT][FONT=Tahoma]Dipnot-1[/FONT] [FONT=Tahoma] “Ey cinler ve insanlar topluluğu! Eğer göklerin ve yerin sınırlarından çıkıp gitmeye gücünüz yeterse, haydi, çıkın. Fakat Allah’ın vereceği bir kuvvet olmadan çıkamazsınız. Artık Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edersiniz? Üzerinize saf ateşten bir alevle bakır gibi kızıl bir duman Salınır da, birbirinize hiçbir yardımınız da dokunmaz.” Rahmân Sûresi, 55:33-35. Dipnot-2[/FONT] [FONT=Tahoma] “…Onları (yıldızları) şeytanlara atılan mermiler yaptık.” Mülk Sûresi, 67:5.[/FONT][/NOT][FONT=Tahoma] [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT] <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Hâkim-i Zülcelâl[/B]: sonsuz haşmet ve yücelik sahibi olan ve herşeye hükmeden Allah (bk. ḥ-k-m; ẕü; c-l-l)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Mâlik-i Zülcelâl[/B]: sonsuz haşmet ve yücelik sahibi olan, herşeyin sahibi Allah (bk. m-l-k; ẕü; c-l-l)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Sultan-ı Zîşân[/B]: şan ve şeref sahibi Sultan, Allah (bk. s-l-ṭ; ẕi)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]acz[/B]: âcizlik, güçsüzlük (bk. a-c-z)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]adüvv-ü kâfir[/B]: inkârcı, inanmayan düşman (bk. k-f-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]arz[/B]: yer, dünya[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]azamet[/B]: büyüklük (bk. a-ẓ-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]belâğat[/B]: maksada ve hale uygun düzgün ve güzel söz söyleme (bk. b-l-ğ)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]biçare[/B]: çaresiz[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]bâhir[/B]: açık, berrak[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]cünud[/B]: askerler[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]emirber nefer[/B]: emre hazır asker[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]evamir[/B]: emirler[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]fakr[/B]: fakirlik (bk. f-ḳ-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]faraza[/B]: varsayalım ki[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]farz-ı muhal[/B]: olmayacak birşeyi olacakmış gibi düşünme, varsayım ki[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]gàli[/B]: kıymetli[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hakaret[/B]: küçüklük, değersizlik[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hudud-u mülk[/B]: mülkün sınırı (bk. m-l-k)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ibâd[/B]: kullar (bk. a-b-d)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]inzar[/B]: sakındırma, uyarma[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kâinat[/B]: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]küfran[/B]: nankörlük, inkâr (bk. k-f-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mahlûk[/B]: yaratık (bk. ḫ-l-ḳ)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mağrur[/B]: gururlu[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mağrurâne[/B]: gururlu bir şekilde[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]muannid[/B]: inatçı[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mutî[/B]: itaat eden, emre uyan[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mu’cizâne[/B]: mu’cizeli bir şekilde (bk. a-c-z)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mübareze[/B]: mücadele, çatışma[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mütemerrid[/B]: inatçı, dik kafalı[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]nisbet[/B]: oran, ölçü (bk. n-s-b)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]recmetme[/B]: taşlama[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]saltanat-ı Rububiyet[/B]: Allah’ın herbir varlığa yaratılış gayelerine ulaşmaları için muhtaç olduğu şeyleri vermesi, onları terbiye edip idaresi ve egemenliği altında bulundurması (bk. s-l-ṭ; r-b-b)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]serkeş[/B]: isyan eden, başıbozuk[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]temerrüd[/B]: inat etme, ayak direme[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]temsil[/B]: kıyaslama tarzında benzetme, analoji (bk. m-s̱-l)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tuğyan[/B]: azgınlık, taşkınlık, zulüm ve küfürde çok ileri gitme (bk. ṭ-ğ-y)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]zahir[/B]: açık, gözle görünür (bk. ẓ-h-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]zecretme[/B]: sakındırma, vazgeçirme[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]âli[/B]: yüce, yüksek[/FONT]</td></tr></tbody></table> [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
On Beşinci Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst