Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Tasavvuf
Ehli Sünnet Tarikat ve Cemaatler
Ölülerden Yardım İstemek Şirkmi
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="mucahid_tr" data-source="post: 127350" data-attributes="member: 12305"><p><strong><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">Allah dostu, evliyâ olarak bilinen insanların kabirlerinden “bana çocuk, ev, eş ver” şeklinde istekte bulunmak, kabirlere çaput bağlamak, kurban kesmek elbette sakıncalı ve yanlıştır. Aksi takdirde böyle tutumlar insanı şirke düşürür. Önemli olan Resulullahın ve sahabenin yaptığı gibi ( AŞAĞIDA AÇIKLAN DELİLLERDE OLDUĞU GİBİ ) ruhundan bizim için Allaha dua etmesi istenilen veya aracı kılınan kabirde yatan kişinin Allah cc nın dilemesi olmadan hiç bir şey yapmaya güçü olmıyacağını bilmektir . denirseki bu şirk tir, sapık kabirciler denilirse buna şirk diyen kişi farkında olmadan aşağıdda görüleceği gibi bu şekilde dua eden resulullaha ve sahabeye şirk ile itham etmiş olur ...........................ELİNDE BİR NASA DAYANARAK .BÖYLE YAPANLARIN DELİLLERİ ŞUNLARDIR <span style="color: black"><span style="font-family: 'Verdana'"></span></span></span></span></span></strong></p><p><strong><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: black"><span style="font-family: 'Verdana'"></span></span></span></span></span></strong></p><p><strong><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">a) Kabirdeki Peygamberimizden veya bir Allah dostunun ruhundan bizim için Allah’a duâ etmesini istemektir. Böyle yapılabileceğine dair elimizde delil vardır. </span></span></span></strong></p><p><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">İleride geniş olarak anlatılacak olan beşinci hadise kısaca bir bakalım.</span></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="color: black">Mâlik ed-Dâr anlatıyor: Hz. Ömer (Radıyallahu Anh) zamanında halk kuraklık çekerken bir adam Peygamber’in (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in kabrine gelerek Ya Rasulallah! Ümmetin için yağmur yağmasını iste. Zira onlar helak oldu. Hadis böyle devam ediyor ileride daha geniş anlatılacak (5. Hadiste). </span><span style="color: black"><a href="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftn1" target="_blank"><span style="color: #333333">[1]</span></a></span></span></span></p><p><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">Şimdi Vahhâbîlerin büyük hadis âlimlerinden Aslen Arnavutlu olan Elbânî bakın hadisi nasıl zayıflıyor. </span></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="color: black">Elbânî, hem metin hem de isnad bakımından rivâyetin sahih olmadığını söylemektedir. Râvî Mâlik ed-Dâr’ın zabt ve adaleti maruf değildir. O mechul bir râvîdir.</span><span style="color: black"><a href="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftn2" target="_blank"><span style="color: #333333">[2]</span></a></span><span style="color: black"> diyor bakalım öylemi?</span></span></span></p><p><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">Bahse konu olan rivâyetin delil olarak kullanılmasına musamaha göstermeyen Elbânî’nin en önemli gerekçesinin, Mâlik ed-Dâr’ın meçhul bir râvî olduğu görülmektedir. Ancak biz, Elbânî’nin iddia ettiği gibi Mâlik ed-Dâr’ın zabt ve adaleti maruf olmayan (meçhul) bir şahıs değil, aksine onun maruf bir râvî olduğunu tesbit etmiş durumdayız.</span></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="color: black">İbn Sa’d (ö.230/844), onu şöyle tanıtmaktadır: “Mâlik ed-Dâr, Ömer b. el-Hattab (Radıyallahu Anh)’ın azatlısıdır. Hımyer kabilesinden ve Cüblanlıdır. Ebû Bekir ve Ömer’den hadis rivâyet etmiştir. Kendisinden de Ebû Salih es-Semman rivâyette bulunmuştur. O maruf idi”.</span><span style="color: black"><a href="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftn3" target="_blank"><span style="color: #333333">[3]</span></a></span><span style="color: black">İmâm Buhârî, Tarihi Kebir’inde onu zikrettiği halde aleyhine bir şey dememiştir.</span></span></span></p><p><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">İbn Hibban (ö.354/965) onu es-Sikat’ında zikretmekte ve hakkında menfi bir söz söylememektedir.</span></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="color: black">İbn Hacer (ö.852/1448) ise bunlara ilaveten şu bilgileri vermektedir: “Mâlik ed-Dâr diye bilinen zat, Mâlik b. Iyad’dır ve (asr-ı saadet’e) yetişmiştir. Muaz ve Ebû Ubeyde’den rivâyetleri vardır. Kendisinden iki oğlu; Avn ve Abdullah rivâyette bulunmuştur. Buhârî, Tarih”inde</span><span style="color: black"><a href="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftn4" target="_blank"><span style="color: #333333">[4]</span></a></span><span style="color: black"> Ebû Salih Zekvan tarikiyle Mâlik ed-Dâr’dan Hz. Ömer (Radıyallahu Anh)’ın kıtlık senesindeki sözünü (muhtasar olarak) rivâyet etmiştir. Aynı rivâyeti tafsilatlı olarak İbn Ebî Hayseme de tahric etmiştir… İbn Sa’d onu Medineli tabiilerin ilk tabakası içinde zikretmiştir. Hz. Ömer (Radıyallahu Anh)ve Hz. Osman (Radıyallahu Anh) onu mali işlerde görevlendirmiş ve bu yüzden de ona Mâlik ed-Dâr adı verilmiştir. Ali İbnu’l-Medini’den rivâyet edildiğine göre O, Hz. Ömer’in haznedarı idi”.</span><span style="color: black"><a href="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftn5" target="_blank"><span style="color: #333333">[5]</span></a></span></span></span></p><p><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">Ebû Ya’la el-Halili el-Kazvini (ö.446/1054)’de, Mâlik ed-Dâr’ın sika oluşunda ittifak edilen kadim bir tabii olduğunu ve tabiinin ondan övgüyle bahsettiklerini ifâde etmektedir.</span></span></span></p><p><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">Hatırlanacağı üzere Elbânî, bahse konu olan rivâyet hakkında ibn Hacer’in “Ebû Salih es-Semman’ın Mâlik ed-Dâr’dan sahih bir isnad ile…” diyerek kullandığı ifâdeden onun, râvi Mâlik ed-Dâr’ın meçhul olduğuna işâret ettiği şeklinde yorumlamıştı. Halbuki İbn Hacer’in Mâlik ed-Dâr’ı tanıtıcı mahiyette verdiği bilgiler, böyle bir yoruma mahal bırakmayacak kadar açıktır. Şüphesiz İbn Hacer’in söz konusu açıklaması, Elbânî’nin yaptığı yorumu anlamsız kılmaktadır.</span></span></span></p><p><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">Hz. Ömer (Radıyallahu Anh)gibi, rivâyet konusunda tesebbüt ve ihtiyat sahibi bir zatın, resmi veya özel mali işlerde onu istihdam etmesi, râvî Mâlik ed-Dâr’ın zabt ve adaletinin bir göstergesi sayılmalıdır. Bu tesbit bize dikkat ederseniz geride geçen hadislerin tahriçlerinde de görüleceği gibi Elbânî bunu hep yapıyor. Elbânî’nin, Mâlik ed-Dâr hakkında İbn Hacer’in verdiği biyografik bilgiyi görmediği veya görmezlikten geldiği kanatine götürmektedir. Bu detaylı bilgiden sonra, Elbânî’nin Mâlik ed-Dâr hakkında Münzirî ile Heysemî’den naklettiği, “onu tanımıyorum” sözünün artık bir kıymet ifâde etmediği de anlaşılmaktadır.</span></span></span></p><p><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">Elbânî hadisi zayıflarken, Mâlik ed-Dâr zabt ve adaleti maruf değildir. Meçhul bir râvîdir demişti. Öyle olmadığı anlaşıldıktan sonra Elbânî’nin diğer hadislerdeki tarafsızlığına ne kadar itibar edilir? Yorumu size bırakıyoruz........................ AYRICA HZ ÖMER BU OLAYI YANİ SAHABENİN RASULULLAHIN KABRİNDEN YARDIM İSTEMESİNİ TENKİT ETMİYO VE ONUNLA AMEL EDİYO</span></span></span></p><p><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">.................................................. .................................................. ...............................................</span></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="color: black">عن</span><span style="color: black">بكر</span><span style="color: black">بن</span><span style="color: black">عبد</span><span style="color: black">الله</span><span style="color: black">رضى</span><span style="color: black">الله</span><span style="color: black">عنه</span><span style="color: black">قال</span><span style="color: black">: </span><span style="color: black">قال</span><span style="color: black">رسول</span><span style="color: black">الله</span><span style="color: black">صلى</span><span style="color: black">الله</span><span style="color: black">عليه</span><span style="color: black">وسلم</span><span style="color: black">: "</span><span style="color: black">حياتى</span><span style="color: black">خير</span><span style="color: black">لكم</span><span style="color: black">تحدثون</span><span style="color: black">ويحدث</span><span style="color: black">لكم،</span><span style="color: black">فاذا</span><span style="color: black">انا</span><span style="color: black">مت</span><span style="color: black">كانت</span><span style="color: black">وفاتى</span><span style="color: black">خيرا</span><span style="color: black">لكم،</span><span style="color: black">تعرض</span><span style="color: black">على</span><span style="color: black">اعمالكم</span><span style="color: black">فاذا</span><span style="color: black">رأيت</span><span style="color: black">خيرا</span><span style="color: black">حمدت</span><span style="color: black">الله</span><span style="color: black">وان</span><span style="color: black">رأيت</span><span style="color: black">شرا</span><span style="color: black">استغفرت</span><span style="color: black">الله</span><span style="color: black">لكم</span><span style="color: black">."</span></span></span></p><p><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">Bekr İbn Abdillah (Radiyallahu Anh)’dan rivâyet edilen bir hadis-i şerifte Resûlüllah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:</span></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="color: black">....................“Benim hayatım, sizin için hayırlıdır (benim sağlığımda bir takım işler) yaparsınız, size (onlarla ilgili hükümler) bildirilir. Ben öldüğümde ise vefatım sizin için hayırlı olur, çünkü amelleriniz bana (kabrimde) arz edilir, hayır görürsem, Allah’a hamdederim, şer görürsem Allah’tan sizin için af dilerim.” </span><span style="color: black"><a href="http://www.ihvanforum.org/newthread.php?do=newthread&f=49#_ftn15" target="_blank"><span style="color: #333333">[15]</span></a></span></span></span></p><p><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">...................Bu hadis-i şerif Resûlüllah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in âlem-i berzah’da ümmeti için istiğfar ettiğini açıkça ifâde etmektedir, istiğfar da bir nevi duâ olduğu için ümmet bundan faydalanmaktadır. ......................................</span></span></span></p><p><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">Büyük hadis âlimi Ebû Dâvûd (ö.275/888) et-Tayâlisî’nin Müsned’inde Cabirden rivâyet ettiğine göre Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:</span></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="color: black">إن</span><span style="color: black">اعمالكم</span><span style="color: black">تعرض</span><span style="color: black">على</span><span style="color: black">اقاربكم</span><span style="color: black">من</span><span style="color: black">الأموات</span><span style="color: black">فإن</span><span style="color: black">كان</span><span style="color: black">خيرا</span><span style="color: black">استبشروا</span><span style="color: black">به</span><span style="color: black">وإن</span><span style="color: black">كان</span><span style="color: black">غير</span><span style="color: black">ذلك</span><span style="color: black">قالوا</span><span style="color: black">اللهم</span><span style="color: black">لا</span><span style="color: black">تمتهم</span><span style="color: black">حتى</span><span style="color: black">تهديهم</span><span style="color: black">الى</span><span style="color: black">ما</span><span style="color: black">هديتنا</span></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><em><span style="color: black">“Yaptığınız işler, mezardaki yakınlarınıza ve tanıdıklarına gösterilir. İşleriniz iyi ise sevinirler, iyi değilse ya Rabbi iyi işler yapmaları için kalplerine ilham eyle derler.”</span></em><span style="color: black"><a href="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftn6" target="_blank"><em><span style="color: #333333">[6]</span></em></a></span></span></span></p><p><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">Bir hadis-i şerif te Peygamberimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyuruyor:</span></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><em><span style="color: black">“Mezardaki kardeşlerimiz için Allah (Celle Celalühü)’ü Teala’dan korkunuz: Yaptığınız işler onlara gösterilir.”</span></em><span style="color: black"><a href="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftn7" target="_blank"><em><span style="color: #333333">[7]</span></em></a></span></span></span></p><p><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">Ölmüş olan akrabalarımızın bizim hallerimizden haberdar olup, bizim için duâ etmeleri nasıl oluyor? Hadislere zayıf diyerek işin içinden çıkmaya çalışmanız ilmi açıdan doğru değildir.</span></span></span></p><p><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">Hadis ilimlerinden anlayanlar bilir ki; zayıflığı yalancılık ve fâsıklıktan olmayan râvîlerin rivâyetleri değişik isnadlarla zayıflıktan hasenliğe yükselir, hadis usûlü kitablarında araştırabilirsiniz. Hiçbir hadis hafızı yukarıdaki isnadlarda yalancı ve yalancılıkla itham edilen ve fâsık bir râvînin bulunduğunu söylememiştir. O halde yaşayanların yaptıkları amellerin akrabası olan ölülere arz olunacağına dair hadis’in değişik tarikleriyle hasen mertebesine yükselmiştir. Yani delil olmaya elverişlidir.</span></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="color: black">Üstelik zayıf kaldığı kabul edilse bile bu ehl-i ilimce bir zarar vermez çünkü hadisle farzlık, vaciblik, haramlık veya mekruhluk isbat edilmiyor. Bir haber veriliyor ki bunda fıkhi bir hüküm isbat edilmiyor. Edilseydi bile müstehablık ifâde etmesinde engel yoktur. Zira “mevzu (uydurma) olmayan zayıf hadisle müstehablık sabit olur.” </span><span style="color: black"><a href="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftn8" target="_blank"><span style="color: #333333">[8]</span></a></span></span></span></p><p> </p><p><strong><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">b) Diğer usulüne uygun isteme şekli de şöyledir:</span></span></span></strong></p><p><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">“Allah’ım! Peygamberlerin (veya) bu mezarda yatan dostunun hatırına bize yardım et!” </span></span></span></p><p><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">İleride (4. Hadis başlığı altında) daha geniş bir şekilde tahric ve değerlendirmesi yapılacak olan şu hadisi örnek olarak gösterebiliriz:</span></span></span></p><p><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">Enes b. Mâlik şöyle demiştir; “Hz. Ali’nin annesi Fatma binti Esed Vefat ettiğinde kabrine defnedilirken Allah Rasulü gelir ve içinde yan yatarak şöyle duâ etmeye başlar: </span></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="color: black">"</span><span style="color: black">الله</span><span style="color: black">الذى</span><span style="color: black">يحيى</span><span style="color: black">ويميت</span><span style="color: black">وهو</span><span style="color: black">حى</span><span style="color: black">لا</span><span style="color: black">يموت</span><span style="color: black">اغفر</span><span style="color: black">لامى</span><span style="color: black">فاطمة</span><span style="color: black">بنت</span><span style="color: black">اسد</span><span style="color: black">ولقنها</span><span style="color: black">حجتها</span><span style="color: black">ووسع</span><span style="color: black">عليها</span><span style="color: black">مدخلها</span><span style="color: black">بحق</span><span style="color: black">نبيك</span><span style="color: black">والانبياء</span><span style="color: black">الذين</span><span style="color: black">من</span><span style="color: black">قبلى</span><span style="color: black">فإنك</span><span style="color: black">ارحم</span><span style="color: black">الراحمين</span><span style="color: black">."</span></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><em><span style="color: black">“Allah yaşatan ve öldürendir. O ölümsüz bir hayata sahiptir. Annem Fatma binti Esed’in günahlarını affet, ufkunu aç, Nebi’nin ve benden önceki Enbiyanın hatırı için kabrini genişlet, çünkü ancak sen Erhamür Rahimsin:”</span></em><span style="color: black"><a href="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftn9" target="_blank"><em><span style="color: #333333">[9]</span></em></a></span><span style="color: black"> ............................ PEYGANBERİMİZ. O BİLE ALLAH TAN (CC ) İSTERKEN ÖLMÜŞ PEYGANBERLERİ ARACI KILIP ONLARIN FAYDASINI UMUYOR BİZ PEYGANBERDEN DAHA YÜCE , MASUM MUYUZKİ BAŞKASINA İHTİYACIMIZ OLMASIN PEYGANBERİM DİYORKİ BENİM ÖLÜMÜMDE SİZİN İÇİN FAYDALI DİYO SAHABE BUNU NE DEMEK OLDUĞUNU BİZDEN DAHA İYİ BİLDİĞİ İÇİN O GİTMİŞ KABRİNDEN ONU ARACI KILMIŞKEN BEN NEDEN YAPMIM ben kabirdeki kişden istemiyom Allah tan istiyom kabirdeki benim için dua eder allah dilerse duasını kabul eder dilemesse etmez 2 inci dua şeklinde kabirdeki hürmetine derim rabbim dilerse onun hatrına kabul eder dilemesse etmez fakat bunları sahebe rasulullah yapmış bende yaparım <em>Bizim elimizde geride görüldüğü gibi, ölülerin ruhlarını aracı kılarak istenip duâ edileceğine dair delillerimiz vardır. Getirdiğimiz delili zayıflatmaya çalışmanızı Mâlik ed-Dâr hadisinde gördük. ........bazıları.sap ile samanı birbirine karıştırarak, elindeki delillere dayanarak doğru şekilde duâ edip isteyenle, yanlış hatta şirk işleme durumunda olanları aynı kefeye koyuyorlar Bu yaptığınız yanlıştır. Ayrıca Kur’ân-ı Kerîm’de ve Peygamberimiz ile Sahebelerde bulunmayan bir metoddur.....................</em><strong> ÖLÜLERİN RUHLARINI DUASINDA VESİLE EDENİ ŞİRKLE İTHAM.EDENLERİN ..DELİLERİ</strong><em>.................................................. ...............................................Res ulullahın şu sözlerini delil getirmişlerdir.................................... ..</em></span><strong><em><span style="color: #347d7e"> …………….“Kıyamet koparken hayatta olanlar, bir de kabirleri mescid edinenler insanların en kötülerindendir.”</span></em></strong></span></span></p><p><strong><em><span style="color: #347d7e"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">……………“Yahudi ve Hıristiyanlara Allah lanet etsin. Onlar Resullerinin kabrini mescit edindiler.”</span></span></span></em></strong></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><strong><em><span style="color: #347d7e">…………….“Kabirlerin üzerlerine oturmayın. Kabirlere karşı namaz kılmayın</span></em></strong><span style="color: black"> <em>.................................................. .................................................. ...........................</em></span><strong><em><span style="color: #347d7e"> ……..“Aslında bu isimler, Nuh kavminde yaşayan iyi insanların isimleriydi. Bunlar öldükleri zaman, kavminin insanları, onların kabirlerine hürmet ve yakınlık gösterdiler. Daha sonra da, bu insanların suretlerini yaparak onlara tapınmaya başladılar.”</span></em></strong></span></span></p><p><span style="color: black"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'">.................................................. ...1....biz mezarları mescid edinmiyoruz ………… 2 ….mescidlere doğru namaz kılmıyoruz 3… haklı olabilirsiniz bazı cahiller aşırıya gidip şirk dairesine girebilir zamanla kabirde yatan kişiyi fazla yüceltip cizgiyi aşabilirler …4… . delil olarak getirdiğiniz Resulullahın sözlerinde yukarıda delilleri olup doğru şekilde dua edenleri yasaklayan net bir söz yok tamamen yorum yapıyorsunuz .............KAYNAK…….. SELEFİLER VE TASAVVUFÇULARIN GÖRÜŞLERİ<em>................</em></span></span></span></p><p> </p><p><span style="color: black"><span style="color: black"><a href="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftnref1" target="_blank"><span style="color: #333333"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">[1]</span></span></span></a></span><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px"> İbn Ebî Şeybe, Musannef, VII, 482,483; İbn Abdilberr, İstiâb, II, 464.</span></span></span></span></p><p> <span style="color: black"></span></p><p><span style="color: black"><span style="color: black"><a href="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftnref2" target="_blank"><span style="color: #333333"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">[2]</span></span></span></a></span><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px"> Elbânî, Tevessül, Arapça sayfa 131</span></span></span></span></p><p> <span style="color: black"></span></p><p><span style="color: black"><span style="color: black"><a href="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftnref3" target="_blank"><span style="color: #333333"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">[3]</span></span></span></a></span><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px"> İbn Sa’d, Tabakat, V, 12</span></span></span></span></p><p> <span style="color: black"></span></p><p><span style="color: black"><span style="color: black"><a href="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftnref4" target="_blank"><span style="color: #333333"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">[4]</span></span></span></a></span><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px"> Bkz. Buhârî, et-Tarihu’l-kebir, VII, 304-305</span></span></span></span></p><p> <span style="color: black"></span></p><p><span style="color: black"><span style="color: black"><a href="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftnref5" target="_blank"><span style="color: #333333"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">[5]</span></span></span></a></span><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px"> İbn Hacer, İsabe, III, 484 Ahmet-el Askalâni</span></span></span></span></p><p> <span style="color: black"></span></p><p><span style="color: black"><span style="color: black"><a href="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftnref6" target="_blank"><span style="color: #333333"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">[6]</span></span></span></a></span><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px"> Minhâ, 1/156 dan naklen Hamza Ahmed ez-Zeyn Müsned-i Ahmed Ta’lik-i 10/532 ez-Zeyn hadis sahihdir, diyor. Aynı yer</span></span></span></span></p><p> <span style="color: black"></span></p><p><span style="color: black"><span style="color: black"><a href="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftnref7" target="_blank"><span style="color: #333333"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">[7]</span></span></span></a></span><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px"> Hakim-i Tirmizinin ve İbn Ebi’d-Dünya’nın ve Beyhakî’nin (Şu’ab-ül-İmân) kitabında Nûman bin Beşir’den.</span></span></span></span></p><p> <span style="color: black"></span></p><p><span style="color: black"><span style="color: black"><a href="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftnref8" target="_blank"><span style="color: #333333"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px">[8]</span></span></span></a></span><span style="color: black"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'"><span style="font-size: 15px"> İbnu Humam- Fethul Kadir 1/467</span></span></span></span></p><p><span style="color: black"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Franklin Gothic Medium'">9...Taberânî, Mu’cem-il Kebir, no: 871, 24/351. Ebû Nuaym et-Taberânî yoluyla Hilyetu’l-Evliya’da c.3 sayfa121</span></span></span></p><p><span style="color: black"></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="mucahid_tr, post: 127350, member: 12305"] [B][COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4]Allah dostu, evliyâ olarak bilinen insanların kabirlerinden “bana çocuk, ev, eş ver” şeklinde istekte bulunmak, kabirlere çaput bağlamak, kurban kesmek elbette sakıncalı ve yanlıştır. Aksi takdirde böyle tutumlar insanı şirke düşürür. Önemli olan Resulullahın ve sahabenin yaptığı gibi ( AŞAĞIDA AÇIKLAN DELİLLERDE OLDUĞU GİBİ ) ruhundan bizim için Allaha dua etmesi istenilen veya aracı kılınan kabirde yatan kişinin Allah cc nın dilemesi olmadan hiç bir şey yapmaya güçü olmıyacağını bilmektir . denirseki bu şirk tir, sapık kabirciler denilirse buna şirk diyen kişi farkında olmadan aşağıdda görüleceği gibi bu şekilde dua eden resulullaha ve sahabeye şirk ile itham etmiş olur ...........................ELİNDE BİR NASA DAYANARAK .BÖYLE YAPANLARIN DELİLLERİ ŞUNLARDIR [COLOR=black][FONT=Verdana] [/FONT][/COLOR][/SIZE][/FONT][/COLOR][/B] [B][COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4]a) Kabirdeki Peygamberimizden veya bir Allah dostunun ruhundan bizim için Allah’a duâ etmesini istemektir. Böyle yapılabileceğine dair elimizde delil vardır. [/SIZE][/FONT][/COLOR][/B] [COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4]İleride geniş olarak anlatılacak olan beşinci hadise kısaca bir bakalım.[/SIZE][/FONT][/COLOR] [SIZE=4][FONT=Franklin Gothic Medium][COLOR=black]Mâlik ed-Dâr anlatıyor: Hz. Ömer (Radıyallahu Anh) zamanında halk kuraklık çekerken bir adam Peygamber’in (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in kabrine gelerek Ya Rasulallah! Ümmetin için yağmur yağmasını iste. Zira onlar helak oldu. Hadis böyle devam ediyor ileride daha geniş anlatılacak (5. Hadiste). [/COLOR][COLOR=black][URL="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftn1"][COLOR=#333333][1][/COLOR][/URL][/COLOR][/FONT][/SIZE] [COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4]Şimdi Vahhâbîlerin büyük hadis âlimlerinden Aslen Arnavutlu olan Elbânî bakın hadisi nasıl zayıflıyor. [/SIZE][/FONT][/COLOR] [SIZE=4][FONT=Franklin Gothic Medium][COLOR=black]Elbânî, hem metin hem de isnad bakımından rivâyetin sahih olmadığını söylemektedir. Râvî Mâlik ed-Dâr’ın zabt ve adaleti maruf değildir. O mechul bir râvîdir.[/COLOR][COLOR=black][URL="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftn2"][COLOR=#333333][2][/COLOR][/URL][/COLOR][COLOR=black] diyor bakalım öylemi?[/COLOR][/FONT][/SIZE] [COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4]Bahse konu olan rivâyetin delil olarak kullanılmasına musamaha göstermeyen Elbânî’nin en önemli gerekçesinin, Mâlik ed-Dâr’ın meçhul bir râvî olduğu görülmektedir. Ancak biz, Elbânî’nin iddia ettiği gibi Mâlik ed-Dâr’ın zabt ve adaleti maruf olmayan (meçhul) bir şahıs değil, aksine onun maruf bir râvî olduğunu tesbit etmiş durumdayız.[/SIZE][/FONT][/COLOR] [SIZE=4][FONT=Franklin Gothic Medium][COLOR=black]İbn Sa’d (ö.230/844), onu şöyle tanıtmaktadır: “Mâlik ed-Dâr, Ömer b. el-Hattab (Radıyallahu Anh)’ın azatlısıdır. Hımyer kabilesinden ve Cüblanlıdır. Ebû Bekir ve Ömer’den hadis rivâyet etmiştir. Kendisinden de Ebû Salih es-Semman rivâyette bulunmuştur. O maruf idi”.[/COLOR][COLOR=black][URL="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftn3"][COLOR=#333333][3][/COLOR][/URL][/COLOR][COLOR=black]İmâm Buhârî, Tarihi Kebir’inde onu zikrettiği halde aleyhine bir şey dememiştir.[/COLOR][/FONT][/SIZE] [COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4]İbn Hibban (ö.354/965) onu es-Sikat’ında zikretmekte ve hakkında menfi bir söz söylememektedir.[/SIZE][/FONT][/COLOR] [SIZE=4][FONT=Franklin Gothic Medium][COLOR=black]İbn Hacer (ö.852/1448) ise bunlara ilaveten şu bilgileri vermektedir: “Mâlik ed-Dâr diye bilinen zat, Mâlik b. Iyad’dır ve (asr-ı saadet’e) yetişmiştir. Muaz ve Ebû Ubeyde’den rivâyetleri vardır. Kendisinden iki oğlu; Avn ve Abdullah rivâyette bulunmuştur. Buhârî, Tarih”inde[/COLOR][COLOR=black][URL="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftn4"][COLOR=#333333][4][/COLOR][/URL][/COLOR][COLOR=black] Ebû Salih Zekvan tarikiyle Mâlik ed-Dâr’dan Hz. Ömer (Radıyallahu Anh)’ın kıtlık senesindeki sözünü (muhtasar olarak) rivâyet etmiştir. Aynı rivâyeti tafsilatlı olarak İbn Ebî Hayseme de tahric etmiştir… İbn Sa’d onu Medineli tabiilerin ilk tabakası içinde zikretmiştir. Hz. Ömer (Radıyallahu Anh)ve Hz. Osman (Radıyallahu Anh) onu mali işlerde görevlendirmiş ve bu yüzden de ona Mâlik ed-Dâr adı verilmiştir. Ali İbnu’l-Medini’den rivâyet edildiğine göre O, Hz. Ömer’in haznedarı idi”.[/COLOR][COLOR=black][URL="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftn5"][COLOR=#333333][5][/COLOR][/URL][/COLOR][/FONT][/SIZE] [COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4]Ebû Ya’la el-Halili el-Kazvini (ö.446/1054)’de, Mâlik ed-Dâr’ın sika oluşunda ittifak edilen kadim bir tabii olduğunu ve tabiinin ondan övgüyle bahsettiklerini ifâde etmektedir.[/SIZE][/FONT][/COLOR] [COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4]Hatırlanacağı üzere Elbânî, bahse konu olan rivâyet hakkında ibn Hacer’in “Ebû Salih es-Semman’ın Mâlik ed-Dâr’dan sahih bir isnad ile…” diyerek kullandığı ifâdeden onun, râvi Mâlik ed-Dâr’ın meçhul olduğuna işâret ettiği şeklinde yorumlamıştı. Halbuki İbn Hacer’in Mâlik ed-Dâr’ı tanıtıcı mahiyette verdiği bilgiler, böyle bir yoruma mahal bırakmayacak kadar açıktır. Şüphesiz İbn Hacer’in söz konusu açıklaması, Elbânî’nin yaptığı yorumu anlamsız kılmaktadır.[/SIZE][/FONT][/COLOR] [COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4]Hz. Ömer (Radıyallahu Anh)gibi, rivâyet konusunda tesebbüt ve ihtiyat sahibi bir zatın, resmi veya özel mali işlerde onu istihdam etmesi, râvî Mâlik ed-Dâr’ın zabt ve adaletinin bir göstergesi sayılmalıdır. Bu tesbit bize dikkat ederseniz geride geçen hadislerin tahriçlerinde de görüleceği gibi Elbânî bunu hep yapıyor. Elbânî’nin, Mâlik ed-Dâr hakkında İbn Hacer’in verdiği biyografik bilgiyi görmediği veya görmezlikten geldiği kanatine götürmektedir. Bu detaylı bilgiden sonra, Elbânî’nin Mâlik ed-Dâr hakkında Münzirî ile Heysemî’den naklettiği, “onu tanımıyorum” sözünün artık bir kıymet ifâde etmediği de anlaşılmaktadır.[/SIZE][/FONT][/COLOR] [COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4]Elbânî hadisi zayıflarken, Mâlik ed-Dâr zabt ve adaleti maruf değildir. Meçhul bir râvîdir demişti. Öyle olmadığı anlaşıldıktan sonra Elbânî’nin diğer hadislerdeki tarafsızlığına ne kadar itibar edilir? Yorumu size bırakıyoruz........................ AYRICA HZ ÖMER BU OLAYI YANİ SAHABENİN RASULULLAHIN KABRİNDEN YARDIM İSTEMESİNİ TENKİT ETMİYO VE ONUNLA AMEL EDİYO[/SIZE][/FONT][/COLOR] [COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4].................................................. .................................................. ...............................................[/SIZE][/FONT][/COLOR] [SIZE=4][FONT=Franklin Gothic Medium][COLOR=black]عن[/COLOR][COLOR=black]بكر[/COLOR][COLOR=black]بن[/COLOR][COLOR=black]عبد[/COLOR][COLOR=black]الله[/COLOR][COLOR=black]رضى[/COLOR][COLOR=black]الله[/COLOR][COLOR=black]عنه[/COLOR][COLOR=black]قال[/COLOR][COLOR=black]: [/COLOR][COLOR=black]قال[/COLOR][COLOR=black]رسول[/COLOR][COLOR=black]الله[/COLOR][COLOR=black]صلى[/COLOR][COLOR=black]الله[/COLOR][COLOR=black]عليه[/COLOR][COLOR=black]وسلم[/COLOR][COLOR=black]: "[/COLOR][COLOR=black]حياتى[/COLOR][COLOR=black]خير[/COLOR][COLOR=black]لكم[/COLOR][COLOR=black]تحدثون[/COLOR][COLOR=black]ويحدث[/COLOR][COLOR=black]لكم،[/COLOR][COLOR=black]فاذا[/COLOR][COLOR=black]انا[/COLOR][COLOR=black]مت[/COLOR][COLOR=black]كانت[/COLOR][COLOR=black]وفاتى[/COLOR][COLOR=black]خيرا[/COLOR][COLOR=black]لكم،[/COLOR][COLOR=black]تعرض[/COLOR][COLOR=black]على[/COLOR][COLOR=black]اعمالكم[/COLOR][COLOR=black]فاذا[/COLOR][COLOR=black]رأيت[/COLOR][COLOR=black]خيرا[/COLOR][COLOR=black]حمدت[/COLOR][COLOR=black]الله[/COLOR][COLOR=black]وان[/COLOR][COLOR=black]رأيت[/COLOR][COLOR=black]شرا[/COLOR][COLOR=black]استغفرت[/COLOR][COLOR=black]الله[/COLOR][COLOR=black]لكم[/COLOR][COLOR=black]."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4]Bekr İbn Abdillah (Radiyallahu Anh)’dan rivâyet edilen bir hadis-i şerifte Resûlüllah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:[/SIZE][/FONT][/COLOR] [SIZE=4][FONT=Franklin Gothic Medium][COLOR=black]....................“Benim hayatım, sizin için hayırlıdır (benim sağlığımda bir takım işler) yaparsınız, size (onlarla ilgili hükümler) bildirilir. Ben öldüğümde ise vefatım sizin için hayırlı olur, çünkü amelleriniz bana (kabrimde) arz edilir, hayır görürsem, Allah’a hamdederim, şer görürsem Allah’tan sizin için af dilerim.” [/COLOR][COLOR=black][URL="http://www.ihvanforum.org/newthread.php?do=newthread&f=49#_ftn15"][COLOR=#333333][15][/COLOR][/URL][/COLOR][/FONT][/SIZE] [COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4]...................Bu hadis-i şerif Resûlüllah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in âlem-i berzah’da ümmeti için istiğfar ettiğini açıkça ifâde etmektedir, istiğfar da bir nevi duâ olduğu için ümmet bundan faydalanmaktadır. ......................................[/SIZE][/FONT][/COLOR] [COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4]Büyük hadis âlimi Ebû Dâvûd (ö.275/888) et-Tayâlisî’nin Müsned’inde Cabirden rivâyet ettiğine göre Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:[/SIZE][/FONT][/COLOR] [SIZE=4][FONT=Franklin Gothic Medium][COLOR=black]إن[/COLOR][COLOR=black]اعمالكم[/COLOR][COLOR=black]تعرض[/COLOR][COLOR=black]على[/COLOR][COLOR=black]اقاربكم[/COLOR][COLOR=black]من[/COLOR][COLOR=black]الأموات[/COLOR][COLOR=black]فإن[/COLOR][COLOR=black]كان[/COLOR][COLOR=black]خيرا[/COLOR][COLOR=black]استبشروا[/COLOR][COLOR=black]به[/COLOR][COLOR=black]وإن[/COLOR][COLOR=black]كان[/COLOR][COLOR=black]غير[/COLOR][COLOR=black]ذلك[/COLOR][COLOR=black]قالوا[/COLOR][COLOR=black]اللهم[/COLOR][COLOR=black]لا[/COLOR][COLOR=black]تمتهم[/COLOR][COLOR=black]حتى[/COLOR][COLOR=black]تهديهم[/COLOR][COLOR=black]الى[/COLOR][COLOR=black]ما[/COLOR][COLOR=black]هديتنا[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=4][FONT=Franklin Gothic Medium][I][COLOR=black]“Yaptığınız işler, mezardaki yakınlarınıza ve tanıdıklarına gösterilir. İşleriniz iyi ise sevinirler, iyi değilse ya Rabbi iyi işler yapmaları için kalplerine ilham eyle derler.”[/COLOR][/I][COLOR=black][URL="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftn6"][I][COLOR=#333333][6][/COLOR][/I][/URL][/COLOR][/FONT][/SIZE] [COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4]Bir hadis-i şerif te Peygamberimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyuruyor:[/SIZE][/FONT][/COLOR] [SIZE=4][FONT=Franklin Gothic Medium][I][COLOR=black]“Mezardaki kardeşlerimiz için Allah (Celle Celalühü)’ü Teala’dan korkunuz: Yaptığınız işler onlara gösterilir.”[/COLOR][/I][COLOR=black][URL="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftn7"][I][COLOR=#333333][7][/COLOR][/I][/URL][/COLOR][/FONT][/SIZE] [COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4]Ölmüş olan akrabalarımızın bizim hallerimizden haberdar olup, bizim için duâ etmeleri nasıl oluyor? Hadislere zayıf diyerek işin içinden çıkmaya çalışmanız ilmi açıdan doğru değildir.[/SIZE][/FONT][/COLOR] [COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4]Hadis ilimlerinden anlayanlar bilir ki; zayıflığı yalancılık ve fâsıklıktan olmayan râvîlerin rivâyetleri değişik isnadlarla zayıflıktan hasenliğe yükselir, hadis usûlü kitablarında araştırabilirsiniz. Hiçbir hadis hafızı yukarıdaki isnadlarda yalancı ve yalancılıkla itham edilen ve fâsık bir râvînin bulunduğunu söylememiştir. O halde yaşayanların yaptıkları amellerin akrabası olan ölülere arz olunacağına dair hadis’in değişik tarikleriyle hasen mertebesine yükselmiştir. Yani delil olmaya elverişlidir.[/SIZE][/FONT][/COLOR] [SIZE=4][FONT=Franklin Gothic Medium][COLOR=black]Üstelik zayıf kaldığı kabul edilse bile bu ehl-i ilimce bir zarar vermez çünkü hadisle farzlık, vaciblik, haramlık veya mekruhluk isbat edilmiyor. Bir haber veriliyor ki bunda fıkhi bir hüküm isbat edilmiyor. Edilseydi bile müstehablık ifâde etmesinde engel yoktur. Zira “mevzu (uydurma) olmayan zayıf hadisle müstehablık sabit olur.” [/COLOR][COLOR=black][URL="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftn8"][COLOR=#333333][8][/COLOR][/URL][/COLOR][/FONT][/SIZE] [B][COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4]b) Diğer usulüne uygun isteme şekli de şöyledir:[/SIZE][/FONT][/COLOR][/B] [COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4]“Allah’ım! Peygamberlerin (veya) bu mezarda yatan dostunun hatırına bize yardım et!” [/SIZE][/FONT][/COLOR] [COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4]İleride (4. Hadis başlığı altında) daha geniş bir şekilde tahric ve değerlendirmesi yapılacak olan şu hadisi örnek olarak gösterebiliriz:[/SIZE][/FONT][/COLOR] [COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4]Enes b. Mâlik şöyle demiştir; “Hz. Ali’nin annesi Fatma binti Esed Vefat ettiğinde kabrine defnedilirken Allah Rasulü gelir ve içinde yan yatarak şöyle duâ etmeye başlar: [/SIZE][/FONT][/COLOR] [SIZE=4][FONT=Franklin Gothic Medium][COLOR=black]"[/COLOR][COLOR=black]الله[/COLOR][COLOR=black]الذى[/COLOR][COLOR=black]يحيى[/COLOR][COLOR=black]ويميت[/COLOR][COLOR=black]وهو[/COLOR][COLOR=black]حى[/COLOR][COLOR=black]لا[/COLOR][COLOR=black]يموت[/COLOR][COLOR=black]اغفر[/COLOR][COLOR=black]لامى[/COLOR][COLOR=black]فاطمة[/COLOR][COLOR=black]بنت[/COLOR][COLOR=black]اسد[/COLOR][COLOR=black]ولقنها[/COLOR][COLOR=black]حجتها[/COLOR][COLOR=black]ووسع[/COLOR][COLOR=black]عليها[/COLOR][COLOR=black]مدخلها[/COLOR][COLOR=black]بحق[/COLOR][COLOR=black]نبيك[/COLOR][COLOR=black]والانبياء[/COLOR][COLOR=black]الذين[/COLOR][COLOR=black]من[/COLOR][COLOR=black]قبلى[/COLOR][COLOR=black]فإنك[/COLOR][COLOR=black]ارحم[/COLOR][COLOR=black]الراحمين[/COLOR][COLOR=black]."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=4][FONT=Franklin Gothic Medium][I][COLOR=black]“Allah yaşatan ve öldürendir. O ölümsüz bir hayata sahiptir. Annem Fatma binti Esed’in günahlarını affet, ufkunu aç, Nebi’nin ve benden önceki Enbiyanın hatırı için kabrini genişlet, çünkü ancak sen Erhamür Rahimsin:”[/COLOR][/I][COLOR=black][URL="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftn9"][I][COLOR=#333333][9][/COLOR][/I][/URL][/COLOR][COLOR=black] ............................ PEYGANBERİMİZ. O BİLE ALLAH TAN (CC ) İSTERKEN ÖLMÜŞ PEYGANBERLERİ ARACI KILIP ONLARIN FAYDASINI UMUYOR BİZ PEYGANBERDEN DAHA YÜCE , MASUM MUYUZKİ BAŞKASINA İHTİYACIMIZ OLMASIN PEYGANBERİM DİYORKİ BENİM ÖLÜMÜMDE SİZİN İÇİN FAYDALI DİYO SAHABE BUNU NE DEMEK OLDUĞUNU BİZDEN DAHA İYİ BİLDİĞİ İÇİN O GİTMİŞ KABRİNDEN ONU ARACI KILMIŞKEN BEN NEDEN YAPMIM ben kabirdeki kişden istemiyom Allah tan istiyom kabirdeki benim için dua eder allah dilerse duasını kabul eder dilemesse etmez 2 inci dua şeklinde kabirdeki hürmetine derim rabbim dilerse onun hatrına kabul eder dilemesse etmez fakat bunları sahebe rasulullah yapmış bende yaparım [I]Bizim elimizde geride görüldüğü gibi, ölülerin ruhlarını aracı kılarak istenip duâ edileceğine dair delillerimiz vardır. Getirdiğimiz delili zayıflatmaya çalışmanızı Mâlik ed-Dâr hadisinde gördük. ........bazıları.sap ile samanı birbirine karıştırarak, elindeki delillere dayanarak doğru şekilde duâ edip isteyenle, yanlış hatta şirk işleme durumunda olanları aynı kefeye koyuyorlar Bu yaptığınız yanlıştır. Ayrıca Kur’ân-ı Kerîm’de ve Peygamberimiz ile Sahebelerde bulunmayan bir metoddur.....................[/I][B] ÖLÜLERİN RUHLARINI DUASINDA VESİLE EDENİ ŞİRKLE İTHAM.EDENLERİN ..DELİLERİ[/B][I].................................................. ...............................................Res ulullahın şu sözlerini delil getirmişlerdir.................................... ..[/I][/COLOR][B][I][COLOR=#347d7e] …………….“Kıyamet koparken hayatta olanlar, bir de kabirleri mescid edinenler insanların en kötülerindendir.”[/COLOR][/I][/B][/FONT][/SIZE] [B][I][COLOR=#347d7e][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4]……………“Yahudi ve Hıristiyanlara Allah lanet etsin. Onlar Resullerinin kabrini mescit edindiler.”[/SIZE][/FONT][/COLOR][/I][/B] [SIZE=4][FONT=Franklin Gothic Medium][B][I][COLOR=#347d7e]…………….“Kabirlerin üzerlerine oturmayın. Kabirlere karşı namaz kılmayın[/COLOR][/I][/B][COLOR=black] [I].................................................. .................................................. ...........................[/I][/COLOR][B][I][COLOR=#347d7e] ……..“Aslında bu isimler, Nuh kavminde yaşayan iyi insanların isimleriydi. Bunlar öldükleri zaman, kavminin insanları, onların kabirlerine hürmet ve yakınlık gösterdiler. Daha sonra da, bu insanların suretlerini yaparak onlara tapınmaya başladılar.”[/COLOR][/I][/B][/FONT][/SIZE] [COLOR=black][SIZE=4][FONT=Franklin Gothic Medium].................................................. ...1....biz mezarları mescid edinmiyoruz ………… 2 ….mescidlere doğru namaz kılmıyoruz 3… haklı olabilirsiniz bazı cahiller aşırıya gidip şirk dairesine girebilir zamanla kabirde yatan kişiyi fazla yüceltip cizgiyi aşabilirler …4… . delil olarak getirdiğiniz Resulullahın sözlerinde yukarıda delilleri olup doğru şekilde dua edenleri yasaklayan net bir söz yok tamamen yorum yapıyorsunuz .............KAYNAK…….. SELEFİLER VE TASAVVUFÇULARIN GÖRÜŞLERİ[I]................[/I][/FONT][/SIZE][/COLOR] [COLOR=black][COLOR=black][URL="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftnref1"][COLOR=#333333][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4][1][/SIZE][/FONT][/COLOR][/URL][/COLOR][COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4] İbn Ebî Şeybe, Musannef, VII, 482,483; İbn Abdilberr, İstiâb, II, 464.[/SIZE][/FONT][/COLOR] [COLOR=black][URL="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftnref2"][COLOR=#333333][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4][2][/SIZE][/FONT][/COLOR][/URL][/COLOR][COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4] Elbânî, Tevessül, Arapça sayfa 131[/SIZE][/FONT][/COLOR] [COLOR=black][URL="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftnref3"][COLOR=#333333][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4][3][/SIZE][/FONT][/COLOR][/URL][/COLOR][COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4] İbn Sa’d, Tabakat, V, 12[/SIZE][/FONT][/COLOR] [COLOR=black][URL="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftnref4"][COLOR=#333333][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4][4][/SIZE][/FONT][/COLOR][/URL][/COLOR][COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4] Bkz. Buhârî, et-Tarihu’l-kebir, VII, 304-305[/SIZE][/FONT][/COLOR] [COLOR=black][URL="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftnref5"][COLOR=#333333][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4][5][/SIZE][/FONT][/COLOR][/URL][/COLOR][COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4] İbn Hacer, İsabe, III, 484 Ahmet-el Askalâni[/SIZE][/FONT][/COLOR] [COLOR=black][URL="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftnref6"][COLOR=#333333][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4][6][/SIZE][/FONT][/COLOR][/URL][/COLOR][COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4] Minhâ, 1/156 dan naklen Hamza Ahmed ez-Zeyn Müsned-i Ahmed Ta’lik-i 10/532 ez-Zeyn hadis sahihdir, diyor. Aynı yer[/SIZE][/FONT][/COLOR] [COLOR=black][URL="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftnref7"][COLOR=#333333][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4][7][/SIZE][/FONT][/COLOR][/URL][/COLOR][COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4] Hakim-i Tirmizinin ve İbn Ebi’d-Dünya’nın ve Beyhakî’nin (Şu’ab-ül-İmân) kitabında Nûman bin Beşir’den.[/SIZE][/FONT][/COLOR] [COLOR=black][URL="http://www.ihvanforum.org/newreply.php?do=newreply&noquote=1&p=850544#_ftnref8"][COLOR=#333333][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4][8][/SIZE][/FONT][/COLOR][/URL][/COLOR][COLOR=black][FONT=Franklin Gothic Medium][SIZE=4] İbnu Humam- Fethul Kadir 1/467[/SIZE][/FONT][/COLOR] [SIZE=4][FONT=Franklin Gothic Medium]9...Taberânî, Mu’cem-il Kebir, no: 871, 24/351. Ebû Nuaym et-Taberânî yoluyla Hilyetu’l-Evliya’da c.3 sayfa121[/FONT][/SIZE] [/COLOR] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Tasavvuf
Ehli Sünnet Tarikat ve Cemaatler
Ölülerden Yardım İstemek Şirkmi
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst