Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Asa-yı Musa
MUKADDEMAT (REYYAM)
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="reyyan123456" data-source="post: 48017" data-attributes="member: 1673"><p>Bu acip asırda ehl-i îman, Risale-i Nur'a; ve ehl-i fen ve mektep muallimleri "Asâ-yı Mûsa" ya şiddetle muhtaç oldukları gibi; hâfızlar ve hocalar dahi "Zülfikar"a şiddetle muhtaçtırlar.</p><p></p><p> </p><p></p><p> Evet, meselâ i'câz-ı Kur'âniye bahsindeki ekser âyetlerin medar-ı şüphe ve itiraz olmuş aynı yerlerde, i'cazın lem'aları ve Kur'an'ın güzel nükteleri isbat edilmiş.</p><p></p><p> </p><p></p><p> </p><p></p><p>Umum Risale-i Nur Şâkirdleri nâmına</p><p></p><p> SAİD NURSÎ</p><p></p><p> </p><p></p><p>(Sh:Asa-6)</p><p></p><p>بِاسْمِهِ سُبْحَانَهُ وَ اِنْ مِنْ شَئٍْ اِلاَّ يُسَبِّحُ بِحَمْدِهِ</p><p></p><p>اَلسَّلاَمُ عَلَيْكُمْ وَ رَحْمَةُ اللّهِ وَ بَرَكَاتُهُ اَبَدًا دَائِمًا</p><p></p><p> </p><p></p><p> Aziz, Sıddık Kardeşlerim,</p><p></p><p> </p><p></p><p> Mâdem Risale-i Nur makine ile taammüm etmeğe başlamış; ve mâdem felsefe ve hikmet-i cedideyi okuyan mektepliler ve muallimler çoklukla Risale-i Nur'a yapışıyorlar. Elbette bir hakikat beyan etmek lâzım geliyor.</p><p></p><p> </p><p></p><p> Şöyle ki:</p><p></p><p> </p><p></p><p> Risale-i Nur'un şiddetle tokat vurduğu ve hücum ettiği felsefe ise, mutlak değildir; belki muzır kısmınadır. Çünki, felsefenin hayat-ı içtimaiye-i beşeriyeye ve ahlâk ve kemâlat-ı insaniyeye ve san'atın terakkiyatına hizmet eden felsefe ve hikmet kısmı ise, Kur'an ile barışıktır. Belki Ku'an'ın hikmetine hâdimdir, muaraza edemez. Bu kısma Risale-i Nur ilişmiyor.</p><p></p><p> </p><p></p><p> İkinci kısım felsefe ise: Dalâlete ve ilhada ve tabiat bataklığına düşürmeğe vesile olduğu gibi sefahet ve lehviyyat ile gaflet ve dalâleti netice verdiğinden ve sihir gibi hârikalarıyla Kur'an'ın mu'cizekâr hakikatlarıyla muaraza ettiği için, Risale-i Nur ekser eczalarında mizanlarla ve kuvvetli ve bürhanlı muvazenelerle felsefenin yoldan çıkmış bu kısmına ilişiyor, tokatlıyor. Müstakim, menfaatdar felsefeye ilişmiyor. Onun için, mektebliler Risale-i Nur'a itirazsız, çekinmeyerek giriyorlar ve girmelidirler.</p><p></p><p> </p><p></p><p> Fakat gizli münafıklar, nasılki bir kısım hocaları bütün bütün mânasız ve haksız bir tarzda ehl-i medresenin ve hocaların hakikî malı olan Risale-i Nur aleyhinde istimâl ettikleri gibi, bazı felsefecilerin enaniyet-i ilmiyelerini tahrik edip Nur'lar aleyhinde istimâl etmek ihtimaline binaen bu hakikat "Asâ-yı Mûsa" ve "Zülfikar" Mecmuaları başında yazılsa münasip olur.</p><p></p><p> </p><p></p><p> </p><p></p><p>S A İ D N U R S Î</p><p></p><p> </p><p></p><p> </p><p></p><p> (Sh:Asâ.7) </p><p></p><p>بِاسْمِهِ سُبْحَانَهُ</p><p></p><p> </p><p></p><p> İmam-ı Ali (Radyallahü anh) "Celcelûtiye" sinde, pek kuvvetli ve sarâhata yakın bir tarzda Risale-i Nur'dan ve ehemmiyetli risalelerinden aynı numara ile haber verdiğini, "Yirmisekizinci Lem'a" ile "Sekizinci Şua" tam isbat etmişler ve İmam-ı Ali (Radiyallahü anh) Risale-i Nur'un en son risalesini, "Celcelûtiye" de, وَِبِاِسْمِهِ عَصَا مُوسَى بِهِ الظُّلْمَةُ انْجَلَتْ fıkrasıyla haber veriyor. Biz bir-iki sene evvel, "Âyetü'l Kübrâ"yı en son zannetmiştik. Halbuki şimdi, altmışdörtde (Miladî 1944) te'lifce Risale-i Nur'un tamam olması; ve bu cümle-i Aleviyyenin meâlini, yâni karanlığı dağıtacak, Asâ-yı Mûsa (A.S) gibi ışık verecek, sihirleri ibtal edecek bir risaleden haber vermesi; ve bu mecmuanın "Meyve" kısmı bir müdafaa hükmüne geçip başımıza çöken dehşetli, zulümlü zulmetleri dağıttığı gibi, "Hüccetler Kısmı" da, Nur'lara karşı cephe alan felsefe karanlıklarını izâle edip Ankara ehl-i vukufunu teslime ve takdire mecbur etmesi; ve istikbaldeki zulmetleri izâle edeceğine çok emâreler bulunması; ve Asâ-yı Mûsa (A.S) bir taşta on iki çeşme akıtmasına ve onbir mu'cizeye medar olmasına mukabil ve müşâbih, bu son mecmua dahi - "Meyve" Onbir Mes'ele-i Nurâniyesi ve "Hüccetullahi'l-Bâliğa" kısmı onbir hüccet-i katıası bulunması cihetinde- bize kanaat verdi ki: İmam-ı Ali (Radyallahü anh), o fıkra ile doğrudan doğruya bu Asâ-yı Mûsa (A.S.) ismindeki mecmuaya bakar ve ondan tahsinkârane haber veriyor.</p><p></p><p> </p><p></p><p>S A İ D N U R S İ</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="reyyan123456, post: 48017, member: 1673"] Bu acip asırda ehl-i îman, Risale-i Nur'a; ve ehl-i fen ve mektep muallimleri "Asâ-yı Mûsa" ya şiddetle muhtaç oldukları gibi; hâfızlar ve hocalar dahi "Zülfikar"a şiddetle muhtaçtırlar. Evet, meselâ i'câz-ı Kur'âniye bahsindeki ekser âyetlerin medar-ı şüphe ve itiraz olmuş aynı yerlerde, i'cazın lem'aları ve Kur'an'ın güzel nükteleri isbat edilmiş. Umum Risale-i Nur Şâkirdleri nâmına SAİD NURSÎ (Sh:Asa-6) بِاسْمِهِ سُبْحَانَهُ وَ اِنْ مِنْ شَئٍْ اِلاَّ يُسَبِّحُ بِحَمْدِهِ اَلسَّلاَمُ عَلَيْكُمْ وَ رَحْمَةُ اللّهِ وَ بَرَكَاتُهُ اَبَدًا دَائِمًا Aziz, Sıddık Kardeşlerim, Mâdem Risale-i Nur makine ile taammüm etmeğe başlamış; ve mâdem felsefe ve hikmet-i cedideyi okuyan mektepliler ve muallimler çoklukla Risale-i Nur'a yapışıyorlar. Elbette bir hakikat beyan etmek lâzım geliyor. Şöyle ki: Risale-i Nur'un şiddetle tokat vurduğu ve hücum ettiği felsefe ise, mutlak değildir; belki muzır kısmınadır. Çünki, felsefenin hayat-ı içtimaiye-i beşeriyeye ve ahlâk ve kemâlat-ı insaniyeye ve san'atın terakkiyatına hizmet eden felsefe ve hikmet kısmı ise, Kur'an ile barışıktır. Belki Ku'an'ın hikmetine hâdimdir, muaraza edemez. Bu kısma Risale-i Nur ilişmiyor. İkinci kısım felsefe ise: Dalâlete ve ilhada ve tabiat bataklığına düşürmeğe vesile olduğu gibi sefahet ve lehviyyat ile gaflet ve dalâleti netice verdiğinden ve sihir gibi hârikalarıyla Kur'an'ın mu'cizekâr hakikatlarıyla muaraza ettiği için, Risale-i Nur ekser eczalarında mizanlarla ve kuvvetli ve bürhanlı muvazenelerle felsefenin yoldan çıkmış bu kısmına ilişiyor, tokatlıyor. Müstakim, menfaatdar felsefeye ilişmiyor. Onun için, mektebliler Risale-i Nur'a itirazsız, çekinmeyerek giriyorlar ve girmelidirler. Fakat gizli münafıklar, nasılki bir kısım hocaları bütün bütün mânasız ve haksız bir tarzda ehl-i medresenin ve hocaların hakikî malı olan Risale-i Nur aleyhinde istimâl ettikleri gibi, bazı felsefecilerin enaniyet-i ilmiyelerini tahrik edip Nur'lar aleyhinde istimâl etmek ihtimaline binaen bu hakikat "Asâ-yı Mûsa" ve "Zülfikar" Mecmuaları başında yazılsa münasip olur. S A İ D N U R S Î (Sh:Asâ.7) بِاسْمِهِ سُبْحَانَهُ İmam-ı Ali (Radyallahü anh) "Celcelûtiye" sinde, pek kuvvetli ve sarâhata yakın bir tarzda Risale-i Nur'dan ve ehemmiyetli risalelerinden aynı numara ile haber verdiğini, "Yirmisekizinci Lem'a" ile "Sekizinci Şua" tam isbat etmişler ve İmam-ı Ali (Radiyallahü anh) Risale-i Nur'un en son risalesini, "Celcelûtiye" de, وَِبِاِسْمِهِ عَصَا مُوسَى بِهِ الظُّلْمَةُ انْجَلَتْ fıkrasıyla haber veriyor. Biz bir-iki sene evvel, "Âyetü'l Kübrâ"yı en son zannetmiştik. Halbuki şimdi, altmışdörtde (Miladî 1944) te'lifce Risale-i Nur'un tamam olması; ve bu cümle-i Aleviyyenin meâlini, yâni karanlığı dağıtacak, Asâ-yı Mûsa (A.S) gibi ışık verecek, sihirleri ibtal edecek bir risaleden haber vermesi; ve bu mecmuanın "Meyve" kısmı bir müdafaa hükmüne geçip başımıza çöken dehşetli, zulümlü zulmetleri dağıttığı gibi, "Hüccetler Kısmı" da, Nur'lara karşı cephe alan felsefe karanlıklarını izâle edip Ankara ehl-i vukufunu teslime ve takdire mecbur etmesi; ve istikbaldeki zulmetleri izâle edeceğine çok emâreler bulunması; ve Asâ-yı Mûsa (A.S) bir taşta on iki çeşme akıtmasına ve onbir mu'cizeye medar olmasına mukabil ve müşâbih, bu son mecmua dahi - "Meyve" Onbir Mes'ele-i Nurâniyesi ve "Hüccetullahi'l-Bâliğa" kısmı onbir hüccet-i katıası bulunması cihetinde- bize kanaat verdi ki: İmam-ı Ali (Radyallahü anh), o fıkra ile doğrudan doğruya bu Asâ-yı Mûsa (A.S.) ismindeki mecmuaya bakar ve ondan tahsinkârane haber veriyor. S A İ D N U R S İ [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Asa-yı Musa
MUKADDEMAT (REYYAM)
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst