minik kuşun ögüdü

HAYA

Sevdam Davam

miniksee.jpg

MINIK KUSUN ÖGÜDÜ
. Avcinin yakaladigi küçük kus birden konusmaya basladi:
- Ben minicik bir kusum dedi, etim, disinin kovugunu bile doldurmaz. Eger serbest birakirsan isine yarayacak üç ögüt veririm. Dinle, birinci ögüdüm su: "Olmayacak bir söz duyarsan, asla inanma!"
Avci sasirmisti. ikinci ögüdü isteyince küçük kus:
- Beni birak, ikinci ögüdümü su damin üstünde verecegim dedi.
Avci kusu birakti. Bir lahzada dama konan kus:
- Dinle dedi, "geçip gitmis seyler için asla üzülme". Olan olmus, biten bitmistir çünkü. Bak, benim karnimda on dirhem agirliginda bir inci vardi. Çok kiymetli bir inciydi bu. Ne yazik ki elinden kaçirdin...
Avci daha çok sasirmis, kusu serbest biraktigina pisman olmustu. Ah vah etmeye, saçini basini yolmaya basladi.
Kus:
- Ne oldu? diye sordu. Niçin dövünüp duruyorsun? Ben sana olmayacak söze asla inanma dememis miydim? Sen karnimda inci oldugunu duyunca bu ögüdü hemen unuttun. Kendisi üç dirhem gelmeyen kusun karninda on dirhemlik inci olur mu hiç? Üstelik ikinci ögüdümü de unutmusa benziyorsun. Hani elden kaçirdigin seyler için asla üzülmeyecektin!
Avci utanmis basini yere egmisti.
- Üçüncü ögüdünü ver bari diye inledi.
Küçük kus damdan kalkip yüksekçe bir agacin dalina kondu ve oradan gökyüzünün bosluguna dogru süzülürken söyle bagirdi:
- Behey sersem avci, sen verdigim ilk iki ögüdü tuttunmu ki üçüncüsünü istiyorsun?.

alıntı
 
Üst