Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
İslamiyet
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi
Lût kavminin helaki hususunda ilim adamları ne diyor?
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Ahmet.1" data-source="post: 547088" data-attributes="member: 1040028"><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"><strong><span style="color: #B22222">Hz. Lut'un kavmi nerede helak olmuştur, İtalya'daki Pompei şehrinde mi yoksa Lut Gölü denilen Ölü Deniz'de mi?</span></strong></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Lût kavminin ikamet ettiği şehirlere Kur’an lisaniyle “Mü’tefikât” (Tevbe, 9/70; Hakka, 69/9.) denir. Bunlar beş şehirdir. Buralarda dört yüz bin insanın yaşamış olduğu rivayet edilir.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Bu azabın isabet ettiği bölgeye bugün bahrü’l-meyyit (Ölü deniz) veya Lût gölü denmektedir.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"><strong>LÛT KAVMİNİN HELAKİ HUSUSUNDA İLİM ADAMLARI NE DİYOR?</strong></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Bu konuda Bilim ve Teknik dergisinde neşredilen bir yazıda şu açıklamalara yer verilmektedir:</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Bu olay bundan 4000 yıl önce, yani İ.Ö. 2000 yıllarının başlarında ve tahminlere göre İ.Ö. 1900 yıllarında olmuştur. Alman yazar Werner Keller, arkeolojik ve jeolojik araştırma ve incelemelere dayanarak bu iki kentin yeryüzünden silinişini “Tevrat Gerçekten Haklı İmiş” diye çevireceğimiz yapıtında geniş bir biçimde açıklayıp anlatmaktadır. Çok geniş ilgi gören, Keller’in bu yapıtı yirmi iki dile çevrilmiş ve milyonlarca nüsha satılmıştır!</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Keller’in açıklamalarına göre, Amerikan arkeolog ve jeologlarının yaptıkları geniş araştırma ve kazılarında, Tevrat’ta (ve diğer Mukaddes Kitaplarda) yeryüzünden silinişleri anlatılan Sodom ve Gomorra şehirlerinin yerleri, Siddim vadisi denilen ve Lût gölünün en alt ucunda bulunan çevredir. Vaktiyle buralarda büyük ve geniş yerleşmelerin bulunduğu kazılardan anlaşılmıştır.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Araştırıcılar, buralarda yaptıkları kazılarda büyük umutlarla Sodom ve Gomorra’nın yerlerinin de bulunacağını sanmışlarsa da düş kırıklığına uğramışlardır ve bundan sonra da bu şehirlerin yerlerinin bulunabileceği artık söz konusu değildir; zira, aşağıda açıklandığı gibi, bu şehirler yerin derinliklerine gömülmüşlerdir.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Bu büyük felâkete neden olan korkunç olayı ve bu felâketten önce burasının jeolojik durumunu Keller şöyle anlatmaktadır:</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Lût gölünün doğu kısmında bir yarımada oluşturan dil gibi bir kısım gölün içine uzamıştır. Bu kısma Araplar el-Lisan, yani dil adını vermişlerdir. Burada suyun tabanında, adetâ gölü ikiye bölen ve fakat görülmeyen keskin bir dirsek uzamaktadır. Bu yarım adanın sağında taban 400 metre derin olduğu halde, sol tarafı şaşılacak kadar sığdır. Son senelerde yapılan ölçmelerden burasının derinliğinin ancak 15-20 metre kadar olduğu anlaşılmıştır. Kayıkla Lût gölünün bu alt ucunda gezildiği zaman, güneş ışınları da suya uygun bir biçimde yansıyorsa, insan şaşılacak bir görünüm ile karşılaşır. Şöyle ki, kıyıdan biraz ötede suyun içinde orman ağaçlarının belirdiği görülür. Bunlar da gölün son derece yoğun olan tuzlarının konserve ettiği ağaçlardır.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Derinlerde yeşil renkte görülen ağaç gövdeleriyle ağaç artıklarının çok eski olması gerekir. Bir zamanlar bu ağaçların yaprakları yeşillendiği ve çiçek açtıkları zaman herhalde Lût da buralarda sürülerini otlatmış olacaktır! Lût gölünün bu garip dili bir zamanlar Siddim vadisi idi.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Sodom ve Gomorra’nın uğradığı felâketin nedeni, jeologların gözlemlerinden anlaşılmaktadır. Amerikan jeologları ilk olarak Şeria nehri yatağının neden dolayı çok dik olduğunu açıklamışlardır. Gerçekten Şeria nehrinin yatağını oluşturan 190 kilometrelik bir mesafede, Şeria 190 metrelik bir meyille düşüş yapmaktadır. Bu durum ve Lût gölünün de deniz yüzeyinden 400 metre alçak olması, büyük bir jeolojik olayın burada kendini göstermesinden ileri gelmiştir.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Şeria nehri vadisi ile Lût gölünün durumu da küremizin bu bölgesinden geçen bir yarık ya da çatlağın ancak bir parçasından ibarettir. Küre kabuğunda bu çatlağın durumu ve uzunluğu son zamanlarda saptanmış bulunmaktadır. Bu çatlak Toros dağlarının eteklerinden başlayıp güneye doğru Lût gölünün güney kıyılarından ve Araba çölü üzerinden Akabe körfezine uzayıp, oradan da Kızıl Denizi’ni geçerek Afrika’da son bulmaktadır. Bu uzun çöküntünün uzayıp gittiği yerlerde kuvvetli yanardağı hareketlerinin bulunmuş olduğu anlaşılmaktadır. Şöyle ki, İsrail’deki Galilea dağlarında, Ürdün’ün yüksek yayla kısımlarında, Akabe körfezi vb. yerlerde siyah bazalt ve lâvlar bulunmaktadır.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Bu bölgede bir gün kendini göstermiş olan muazzam bir çökme olayında herhalde patlamalar, yıldırımlar, yangınlar ve doğal gazlarla birlikte korkunç bir deprem olmuş ve Siddim vadisi ile birlikte Sodom ve Gomorra kentleri de yerin derinliklerine gömülmüşlerdir. Bu deprem sırasında yer kabuğunun çatlayıp çöküşü, kabuğun altında uyuyan volkanlara serbest yol vermiştir. Şeria’nın yukarı vadisinde bugün de sönmüş kraterlere rastlanmakta olup buralarda kireç katmanları üzerinde geniş lâv kitleleri ve bazalt katmanları yer almıştır.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"><strong>İlginç bir nokta da şudur ki,</strong> Tevrat’ta depremden söz edilmediği halde Ahmed Cevdet Paşa Kısas-ı Enbiyâ, yani Peygamberler Tarihi’nde depremi söz konusu etmiştir. Ahmed Cevdet Paşa aynen şöyle demektedir:</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"><strong>“Hazret-i İbrahim’in kardeşi Harran oğlu Lût, ki onunla birlikte Babil’den Şam tarafına geçmişti, Sodom cihetine gönderilmişti. Buranın ahalisi ise kâfir ve fâsık idiler. Hareketleri yolsuzdu ve hiçbir kavmin yapmadığı fuhuşları yaparlardı. Lût onları doğru yola çağırdı, dinlemediler. Çok nasihat etti, kabul etmediler. Cenâb-ı Hak onların başına taş yağdırdı ve deprem ile köylerinin altını üstüne getirdi. Hepsini mahvetti. Yalnız Lût, ev halkı ile geceleyin içlerinden çıkıp kurtuldu.”</strong>(Ahmed Cevdet Paşa, Kısas-ı Enbiya, I. Cilt, Milli Eğitim Basımevi, İstanbul)</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">İşte Sodom ve Gomorra şehirleriyle çevresi, böyle büyük bir ilâhî âfetin kurbanı olmuş ve günümüzden yaklaşık 4000 yıl önce kendini gösteren bu büyük felâket sonucunda Sodom ve Gomorra kentleri tam anlamı ile yerin dibine batmışlardır. (Bilim ve Teknik, Sodom ve Gomorra, Prof. Dr. Arif Akman, 152.)</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">(bk. Mehmet Dikmen, Peygamberler Tarihi)</span></span></em></p><p></p><p><strong><p style="text-align: right"><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"><em>Sorularla İslamiyet</em></span></span></p><p></strong></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Ahmet.1, post: 547088, member: 1040028"] [I][FONT=Arial][SIZE=3][B][COLOR="#B22222"]Hz. Lut'un kavmi nerede helak olmuştur, İtalya'daki Pompei şehrinde mi yoksa Lut Gölü denilen Ölü Deniz'de mi?[/COLOR][/B] Lût kavminin ikamet ettiği şehirlere Kur’an lisaniyle “Mü’tefikât” (Tevbe, 9/70; Hakka, 69/9.) denir. Bunlar beş şehirdir. Buralarda dört yüz bin insanın yaşamış olduğu rivayet edilir. Bu azabın isabet ettiği bölgeye bugün bahrü’l-meyyit (Ölü deniz) veya Lût gölü denmektedir. [B]LÛT KAVMİNİN HELAKİ HUSUSUNDA İLİM ADAMLARI NE DİYOR?[/B] Bu konuda Bilim ve Teknik dergisinde neşredilen bir yazıda şu açıklamalara yer verilmektedir: Bu olay bundan 4000 yıl önce, yani İ.Ö. 2000 yıllarının başlarında ve tahminlere göre İ.Ö. 1900 yıllarında olmuştur. Alman yazar Werner Keller, arkeolojik ve jeolojik araştırma ve incelemelere dayanarak bu iki kentin yeryüzünden silinişini “Tevrat Gerçekten Haklı İmiş” diye çevireceğimiz yapıtında geniş bir biçimde açıklayıp anlatmaktadır. Çok geniş ilgi gören, Keller’in bu yapıtı yirmi iki dile çevrilmiş ve milyonlarca nüsha satılmıştır! Keller’in açıklamalarına göre, Amerikan arkeolog ve jeologlarının yaptıkları geniş araştırma ve kazılarında, Tevrat’ta (ve diğer Mukaddes Kitaplarda) yeryüzünden silinişleri anlatılan Sodom ve Gomorra şehirlerinin yerleri, Siddim vadisi denilen ve Lût gölünün en alt ucunda bulunan çevredir. Vaktiyle buralarda büyük ve geniş yerleşmelerin bulunduğu kazılardan anlaşılmıştır. Araştırıcılar, buralarda yaptıkları kazılarda büyük umutlarla Sodom ve Gomorra’nın yerlerinin de bulunacağını sanmışlarsa da düş kırıklığına uğramışlardır ve bundan sonra da bu şehirlerin yerlerinin bulunabileceği artık söz konusu değildir; zira, aşağıda açıklandığı gibi, bu şehirler yerin derinliklerine gömülmüşlerdir. Bu büyük felâkete neden olan korkunç olayı ve bu felâketten önce burasının jeolojik durumunu Keller şöyle anlatmaktadır: Lût gölünün doğu kısmında bir yarımada oluşturan dil gibi bir kısım gölün içine uzamıştır. Bu kısma Araplar el-Lisan, yani dil adını vermişlerdir. Burada suyun tabanında, adetâ gölü ikiye bölen ve fakat görülmeyen keskin bir dirsek uzamaktadır. Bu yarım adanın sağında taban 400 metre derin olduğu halde, sol tarafı şaşılacak kadar sığdır. Son senelerde yapılan ölçmelerden burasının derinliğinin ancak 15-20 metre kadar olduğu anlaşılmıştır. Kayıkla Lût gölünün bu alt ucunda gezildiği zaman, güneş ışınları da suya uygun bir biçimde yansıyorsa, insan şaşılacak bir görünüm ile karşılaşır. Şöyle ki, kıyıdan biraz ötede suyun içinde orman ağaçlarının belirdiği görülür. Bunlar da gölün son derece yoğun olan tuzlarının konserve ettiği ağaçlardır. Derinlerde yeşil renkte görülen ağaç gövdeleriyle ağaç artıklarının çok eski olması gerekir. Bir zamanlar bu ağaçların yaprakları yeşillendiği ve çiçek açtıkları zaman herhalde Lût da buralarda sürülerini otlatmış olacaktır! Lût gölünün bu garip dili bir zamanlar Siddim vadisi idi. Sodom ve Gomorra’nın uğradığı felâketin nedeni, jeologların gözlemlerinden anlaşılmaktadır. Amerikan jeologları ilk olarak Şeria nehri yatağının neden dolayı çok dik olduğunu açıklamışlardır. Gerçekten Şeria nehrinin yatağını oluşturan 190 kilometrelik bir mesafede, Şeria 190 metrelik bir meyille düşüş yapmaktadır. Bu durum ve Lût gölünün de deniz yüzeyinden 400 metre alçak olması, büyük bir jeolojik olayın burada kendini göstermesinden ileri gelmiştir. Şeria nehri vadisi ile Lût gölünün durumu da küremizin bu bölgesinden geçen bir yarık ya da çatlağın ancak bir parçasından ibarettir. Küre kabuğunda bu çatlağın durumu ve uzunluğu son zamanlarda saptanmış bulunmaktadır. Bu çatlak Toros dağlarının eteklerinden başlayıp güneye doğru Lût gölünün güney kıyılarından ve Araba çölü üzerinden Akabe körfezine uzayıp, oradan da Kızıl Denizi’ni geçerek Afrika’da son bulmaktadır. Bu uzun çöküntünün uzayıp gittiği yerlerde kuvvetli yanardağı hareketlerinin bulunmuş olduğu anlaşılmaktadır. Şöyle ki, İsrail’deki Galilea dağlarında, Ürdün’ün yüksek yayla kısımlarında, Akabe körfezi vb. yerlerde siyah bazalt ve lâvlar bulunmaktadır. Bu bölgede bir gün kendini göstermiş olan muazzam bir çökme olayında herhalde patlamalar, yıldırımlar, yangınlar ve doğal gazlarla birlikte korkunç bir deprem olmuş ve Siddim vadisi ile birlikte Sodom ve Gomorra kentleri de yerin derinliklerine gömülmüşlerdir. Bu deprem sırasında yer kabuğunun çatlayıp çöküşü, kabuğun altında uyuyan volkanlara serbest yol vermiştir. Şeria’nın yukarı vadisinde bugün de sönmüş kraterlere rastlanmakta olup buralarda kireç katmanları üzerinde geniş lâv kitleleri ve bazalt katmanları yer almıştır. [B]İlginç bir nokta da şudur ki,[/B] Tevrat’ta depremden söz edilmediği halde Ahmed Cevdet Paşa Kısas-ı Enbiyâ, yani Peygamberler Tarihi’nde depremi söz konusu etmiştir. Ahmed Cevdet Paşa aynen şöyle demektedir: [B]“Hazret-i İbrahim’in kardeşi Harran oğlu Lût, ki onunla birlikte Babil’den Şam tarafına geçmişti, Sodom cihetine gönderilmişti. Buranın ahalisi ise kâfir ve fâsık idiler. Hareketleri yolsuzdu ve hiçbir kavmin yapmadığı fuhuşları yaparlardı. Lût onları doğru yola çağırdı, dinlemediler. Çok nasihat etti, kabul etmediler. Cenâb-ı Hak onların başına taş yağdırdı ve deprem ile köylerinin altını üstüne getirdi. Hepsini mahvetti. Yalnız Lût, ev halkı ile geceleyin içlerinden çıkıp kurtuldu.”[/B](Ahmed Cevdet Paşa, Kısas-ı Enbiya, I. Cilt, Milli Eğitim Basımevi, İstanbul) İşte Sodom ve Gomorra şehirleriyle çevresi, böyle büyük bir ilâhî âfetin kurbanı olmuş ve günümüzden yaklaşık 4000 yıl önce kendini gösteren bu büyük felâket sonucunda Sodom ve Gomorra kentleri tam anlamı ile yerin dibine batmışlardır. (Bilim ve Teknik, Sodom ve Gomorra, Prof. Dr. Arif Akman, 152.) (bk. Mehmet Dikmen, Peygamberler Tarihi)[/SIZE][/FONT][/I] [B][RIGHT][FONT=Arial][SIZE=3][I]Sorularla İslamiyet[/I][/SIZE][/FONT][/RIGHT][/B] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
İslamiyet
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi
Lût kavminin helaki hususunda ilim adamları ne diyor?
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst