Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
İslamiyet
Resûlüllah (Aleyhisselatü Vesselam)
Peygamberimizin Hayatı
Hicretin 9.Yılı
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="müdavim" data-source="post: 191731" data-attributes="member: 5987"><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"><span style="color: DarkGreen"><strong>MÜNAFIKLARIN DEDİKODULARI</strong></span></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">Müslümanlar arasında bulunan münafıklardan bazıları, bunu fırsat bilerek dedikoduya başladılar: "Eğer Muhammed gerçekten bir peygamber olsaydı, Musa Peygamber'in kavmine, Allah'tan yağmur dileyip yağmur yağdırdığı gibi, o da Allah'tan yağmur diler, yağmur yağdırırdı!"</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">Peygamber Efendimiz, bu ileri geri konuşmaları duyunca, "Demek onlar, böyle söylüyorlar, öyle mi? Allah'ın, size yağmur yağdıracağını umarım." buyurdu.1020</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">Hz. Ömer, sözlerine devamla der ki:</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">"Bütün bu güçlük ve sıkıntılar karşısında, Ebû Bekir, dayanamayarak, Resûlullah'a (a.s.m.) şu ricada bulundu:</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">"Yâ Resûlallah!.. Allah, duanızı kabul eder. Ne olur, bizim için hayır duada bulunsanız...'</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">"Resûlullah (a.s.m.), 'Bunu istiyor musunuz?' buyurdu. "Ebû Bekir, 'Evet yâ Resûlallah!..' dedi.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">"Bunun üzerine Resûlullah (a.s.m.), ellerini açarak dua etti. Daha duasını bitirmeden, hava birdenbire karardı. Önce yağmur çiselemeye başladı, sonra da sağanak hâlinde boşaldı. Bütün mücâhidler ellerindeki kablarını doldurdular.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">"Konakladığımız yerden ayrılınca bir de ne görelim? Yağmur sâdece ordunun bulunduğu bölge içine yağmış, o bölgenin dışında bir tek damla düşmemiş!" </span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">İşte, Kâinatın Efendisi, böylesine bir dua, bir niyaz ve istek ile Allah'ın ikram ve ihsanına mazhar oluyordu.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">Hz. Resûlullah, hayatında bu tarz birçok mucizeye, ikram ve ihsana mazhar olmuştur. Bu da onun peygamberliğinin delillerinden biridir. Bu ikram ve ihsanları gözleriyle gören Müslümanların ise îmanları daha da kuvvetleniyor, daha fazla mertebe katediyordu.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"><span style="color: DarkGreen"><strong>Kasva '<span style="color: DarkGreen"><strong>nın</strong></span> Kaybolması</strong></span></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">Sefer sırasında bir ara Resûli Ekrem Efendimizin devesi Kasva kayboldu.1022 Ashabı Kiram bir süre aradılarsa da onu bulamadılar.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">Münafıklar, bunu da fırsat bilerek, Hz. Resûlullah'ı rahatsız edici söz söylemekten geri durmadılar. Onlardan biri olan Zeyd b. Lusayt, "Şaşılacak şey! Muhammed, peygamber olduğunu söyler, gökten haber verir, fakat devesinin nerede olduğunu bilmez!"1023 diye söylendi.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">Münâfıkın âdice sarf ettiği bu söz, Kâinatın Efendisine ulaştırılınca, <span style="color: Red">"Vallahi, ben ancak Allah'ın bana bildirdiğini bilirim, ondan başkasını asla bilemem!"</span> diye buyurdu ve ilâve etti: <span style="color: Red">"Şimdi de Allah bana bildirdi ki, Kasva, filân ve filân dağların arasındaki vadidedir; yuları bir ağaca takılmış olarak duruyor. Hemen gidiniz, onu bana getiriniz."</span>1024</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">Sahabîler, Hz. Resûlullah'in tarif ettiği yere gittiklerinde, deveyi aynen yuları bir ağaca dolanmış hâlde buldular ve alıp getirdiler. </span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">Resûli Ekrem, ancak Cenâbı Hakk'ın kendisine bildirmesiyle gaybı bilir, insanlar için gayb hükmünde olan hâdiseleri haber verirdi. Bu, onun mazhar olduğu mucizelerinin bir nev'idir.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">Resûlullah'ın, Allah'ın bildirmesiyle haber verdiği istikbâle âit bütün haberler, ashabın şehâdetiyle teker teker zuhur etmiştir.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="müdavim, post: 191731, member: 5987"] [SIZE="4"][COLOR="DarkSlateGray"][COLOR="DarkGreen"][B]MÜNAFIKLARIN DEDİKODULARI[/B][/COLOR] Müslümanlar arasında bulunan münafıklardan bazıları, bunu fırsat bilerek dedikoduya başladılar: "Eğer Muhammed gerçekten bir peygamber olsaydı, Musa Peygamber'in kavmine, Allah'tan yağmur dileyip yağmur yağdırdığı gibi, o da Allah'tan yağmur diler, yağmur yağdırırdı!" Peygamber Efendimiz, bu ileri geri konuşmaları duyunca, "Demek onlar, böyle söylüyorlar, öyle mi? Allah'ın, size yağmur yağdıracağını umarım." buyurdu.1020 Hz. Ömer, sözlerine devamla der ki: "Bütün bu güçlük ve sıkıntılar karşısında, Ebû Bekir, dayanamayarak, Resûlullah'a (a.s.m.) şu ricada bulundu: "Yâ Resûlallah!.. Allah, duanızı kabul eder. Ne olur, bizim için hayır duada bulunsanız...' "Resûlullah (a.s.m.), 'Bunu istiyor musunuz?' buyurdu. "Ebû Bekir, 'Evet yâ Resûlallah!..' dedi. "Bunun üzerine Resûlullah (a.s.m.), ellerini açarak dua etti. Daha duasını bitirmeden, hava birdenbire karardı. Önce yağmur çiselemeye başladı, sonra da sağanak hâlinde boşaldı. Bütün mücâhidler ellerindeki kablarını doldurdular. "Konakladığımız yerden ayrılınca bir de ne görelim? Yağmur sâdece ordunun bulunduğu bölge içine yağmış, o bölgenin dışında bir tek damla düşmemiş!" İşte, Kâinatın Efendisi, böylesine bir dua, bir niyaz ve istek ile Allah'ın ikram ve ihsanına mazhar oluyordu. Hz. Resûlullah, hayatında bu tarz birçok mucizeye, ikram ve ihsana mazhar olmuştur. Bu da onun peygamberliğinin delillerinden biridir. Bu ikram ve ihsanları gözleriyle gören Müslümanların ise îmanları daha da kuvvetleniyor, daha fazla mertebe katediyordu. [COLOR="DarkGreen"][B]Kasva '[COLOR="DarkGreen"][B]nın[/B][/COLOR] Kaybolması[/B][/COLOR] Sefer sırasında bir ara Resûli Ekrem Efendimizin devesi Kasva kayboldu.1022 Ashabı Kiram bir süre aradılarsa da onu bulamadılar. Münafıklar, bunu da fırsat bilerek, Hz. Resûlullah'ı rahatsız edici söz söylemekten geri durmadılar. Onlardan biri olan Zeyd b. Lusayt, "Şaşılacak şey! Muhammed, peygamber olduğunu söyler, gökten haber verir, fakat devesinin nerede olduğunu bilmez!"1023 diye söylendi. Münâfıkın âdice sarf ettiği bu söz, Kâinatın Efendisine ulaştırılınca, [COLOR="Red"]"Vallahi, ben ancak Allah'ın bana bildirdiğini bilirim, ondan başkasını asla bilemem!"[/COLOR] diye buyurdu ve ilâve etti: [COLOR="Red"]"Şimdi de Allah bana bildirdi ki, Kasva, filân ve filân dağların arasındaki vadidedir; yuları bir ağaca takılmış olarak duruyor. Hemen gidiniz, onu bana getiriniz."[/COLOR]1024 Sahabîler, Hz. Resûlullah'in tarif ettiği yere gittiklerinde, deveyi aynen yuları bir ağaca dolanmış hâlde buldular ve alıp getirdiler. Resûli Ekrem, ancak Cenâbı Hakk'ın kendisine bildirmesiyle gaybı bilir, insanlar için gayb hükmünde olan hâdiseleri haber verirdi. Bu, onun mazhar olduğu mucizelerinin bir nev'idir. Resûlullah'ın, Allah'ın bildirmesiyle haber verdiği istikbâle âit bütün haberler, ashabın şehâdetiyle teker teker zuhur etmiştir. [/COLOR][/SIZE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
İslamiyet
Resûlüllah (Aleyhisselatü Vesselam)
Peygamberimizin Hayatı
Hicretin 9.Yılı
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst