Gençlik rehberi 11- LEYLE-İ KADİRDE İHTAR EDİLEN BİR MES'ELE-İ MÜHİMME

müdavim

Üye Sorumlusu
Onüçüncü Sözün
İkinci Makamının Zeyli
LEYLE-İ KADİRDE İHTAR EDİLEN BİR
MES'ELE-İ MÜHİMME


Leyle-i Kadir'de kalbe gelen pek geniş ve uzun bir hakikate, pek kısaca bir işaret edeceğiz. Şöyle ki:

Nev'-i beşer bu son harb-i umumînin eşedd-i zulüm ve eşedd-i istibdadı ile ve merhametsiz tahribatı ile ve birtek düşmanın yüzünden yüzer mâsumu perişan etmesiyle ve mağlûbların dehşetli me'yusiyetleriyle ve galiblerin dehşetli telâş ve hâkimiyyetlerini muhafaza ve büyük tahribatlarını tâmir edememelerinden gelen dehşetli vicdan azablariyle ve dünya hayatının bütün bütün fâni ve muvakkat olması ve medeniyet fantaziyelerinin aldatıcı ve

sh:» (G:49)

uyutucu olduğu umuma görünmesiyle ve fıtrat-ı beşeriyyedeki yüksek istidadatın ve mahiyet-i insaniyyesinin umumî bir surette dehşetli yaralanmasiyle ve gaflet ve dalâletin, sert ve sağır olan tabiatın, Kur'anın elmas kılıncı altında parçalanmasiyle ve gaflet ve dalâletin en boğucu, aldatıcı ve en geniş perdesi olan siyaset-i ruy-i zeminin pek çirkin, pek gaddarâne hakikî sureti görünmesiyle elbette ve elbette hiç şüphe yok ki: Şimalde, Garpta, Amerika'da emâreleri göründüğüne binaen nev-i beşerin mâşuk-u mecazîsi olan hayat-ı dünyeviyye, böyle çirkin ve geçici olmasından fıtrat-ı beşerin hakikî sevdiği, aradığı hayat-ı bâkıyyeyi bütün kuvvetiyle arayacak ve elbette hiç şüphe yok ki: Bin üçyüzaltmış senede, her asırda üçyüzelli milyon şâkirdi bulunan ve her hükmüne ve dâvasına milyonlar ehl-i hakikat tasdik ile imza basan ve her dakikada milyonlar hâfızların kalbinde kudsiyyet ile bulunup lisanlariyle beşere ders veren ve hiç bir kitapta emsali bulunmıyan bir tarzda, beşer için hayat-ı bâkıyeyi ve saadet-i ebediyyeyi müjde veren ve bütün beşerin yaralarını tedavi eden Kur'an-ı Mu'cizül-


Beyanın şiddetli, kuvvetli ve tekrarlı binler âyâtiyle, belki sarihan ve işareten onbinler defa dâva edip haber veren ve sarsılmaz kat'î delillerle, şüphe getirmez hadsiz hüccetleriyle

sh:» (G:50)

hayat-ı bâkıyeyi kat'iyyetle müjde ve saadet-i ebediyyeyi ders vermesi, elbette nev-i beşer, bütün bütün aklını kaybetmezse, maddi veya mânevî bir kıyamet başlarına kopmazsa; İsveç, Norveç, Finlandiya ve İngiltere'nin Kur'anı kabûl etmeğe çalışan meşhur hatipleri ve Amerikanın dîn-i hakkı arayan ehemmiyetli cem'iyyeti gibi rûy-i zeminin geniş kıt'aları ve büyük hükümetleri Kur'an-ı Mu'cizül-Beyanı arayacaklar ve hakikatlerini anladıktan sonra bütün ruh u canlariyle sarılacaklar. Çünkü bu hakikat noktasında kat'iyyen Kur'anın misli yoktur ve olamaz ve hiçbir şey bu mu'cize-i ekberin yerini tutamaz.

Sâniyen: Madem Risale-i Nur, bu mu'cize-i kübranın elinde bir elmas kılınç hükmünde hizmetini göstermiş ve muannid düşmanlarını teslime mecbur etmiş. Hem kalbi, hem ruhu, hem hissiyatı tam tenvir edecek ve ilâçlarını verecek bir tarzda hazine-i Kur'aniyyenin dellâllığını yapan ve Ondan başka me'hazı ve mercii olmayan ve bir mu'cize-i mâneviyyesi bulunan Risale-i Nur o vazifeyi tam yapıyor ve aleyhindeki dehşetli propagandalara ve gayet muannid zındıklara tam galebe çalmış ve dalâletin

sh:» (G:51)

en sert kuvvetli kalesi olan tabiatı, «Tabiat Risalesi» yle parça parça etmiş ve gafletin en kalın ve boğucu ve geniş daire-i âfâkında ve fennin en geniş perdelerinde «Asâ-yı Mûsa» daki Meyvenin Altıncı Mes'elesi ve Birinci, İkinci, Üçüncü, Sekizinci Hüccetleriyle gayet parlak bir tarzda gafleti dağıtıp nur-u tevhidi göstermiş.

Elbette bize lâzı‎m ve millete elzemdir ki: Şimdi resmen izin verilen din tedrisatı‎ için, hususî dershaneler açı‎lmağa izin verilmesine binaen, Nur ş‏akirdleri mümkün olduğu kadar her yerde küçücük birer dershane-i Nuriyye açmak lâzımdır. Gerçi herkes kendi kendine bir derece istifade eder. Fakat herkes her bir mes'elesini tam anlamaz. خman hakikatlerinin izahı‎ olduğu için hem ilim , hem Marifetullah, hem huzur, hem ibadettir.

Eski medreselerde be‏ş-on seneye mukabil İn‏şaallah Nur Medreseleri beş‏-on hafta aynı‎ neticeyi temin edecek ve yirmi senedir ediyor.

Hem hükûmet, bu millet ve vatanı‎n hayat-ı‎ dünyeviyesine ve siyasiyesine ve uhreviyesine pek çok faydası‎ bulunan bu Kur'an Lemeatları‎na ve Kur'an dellâlı‎ olan Risâle-i Nur'a, değil iliş‏mek, belki tamamiyle terviç ve ne‏şrine çal‎ış‏malar‎ elzemdir ki: Geçen deh‏şetli günahlara keffaret ve gelecek ş‏iddetli belâlâra ve anarş‏iliğe kar‏‎şı bir set olabilsin.
Said Nursi


sh: » (G: 52)
 
Üst