Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Eğitim ve Kültür
Aile ve Yaşam
Evlât kokusu, Cennet kokusundandır
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Eyvàh!" data-source="post: 1467" data-attributes="member: 12"><p><strong><em><span style="color: #ff0000">Evlât kokusu, Cennet kokusundandır</span></em></strong></p><p><strong><em><span style="color: #ff0000"></span></em></strong></p><p><strong><em><span style="color: #ff0000"></span><span style="color: black">Abdünnur Bey: “Güzelliğin ve sevimliliğin Cemil ve Vedûd isimleriyle olan alâkası nedir? Çocuklar fıtraten sevimlidirler ve güzeldirler. Cemal âşık istediği gibi, sevimlilik de sevmek ister. Çocuk sevmedeki ölçü ne olmalıdır?” </span></em></strong></p><p></p><p><span style="color: blue"><em><strong>Allah güzeldir ve her şeyi güzel yaratmıştır. Bilhassa yavrular ve çocuklar, güzel yaratılışı ve sevimliliği âleme yüksek sesle ilân etmektedirler. Her canlıya kendi yavrusunun sevimli kılınması fevkalâde büyük bir rahmet tecellisidir. </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong></strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>Şüphesiz, bütün kâinat ve bütün güzellikler, Allah’ın sonsuz güzelliğinin binler perdelerden geçmiş gölgeleridirler ve aynalarıdırlar. Varlıkların olabilecek en güzel şekliyle yaratılması, Hâlık-ı Zülcelâl’in eşsiz güzelliğini ve benzersiz Cemalini gösterir. Bu güzellikler içinde yavruların ve çocukların güzelliği eşine rastlanmayacak ölçüde ayrıcalıklar taşır. Ve şüphesiz çocuklar, sevimli yaratılışlarıyla birlikte Allah’ın güzelliğini ve merhametini en güzel biçimde üzerlerinde göstermektedirler. </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong></strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>Üstad Saîd Nursî Hazretleri, deniz içindeki ve yeryüzündeki merhamet ve şefkatle terbiye edilen küçük hayvancıklara ve yavrulara dikkat edilirse, açık bir dil ile “Ya Cemil, Ya Rahîm!” diye zikrettiklerinin herkesçe anlaşılabileceğini kaydeder.1 </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong></strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>Bedîüzzaman’a göre, kâinatta nurun olması elbette Nur’dandır. Vücudun olması Mevcud’dandır. İhsan zenginlikten gelir. Cömertlik serveti gösterir. Talim, ilme işaret eder. Hüsün ve güzellik vermek, Hasen’den; güzelleştirmek, Güzel’den; cemal vermekse elbette Cemil’dendir. “İşte bu hakikate binaen iman ederiz ki:” der Saîd Nursî, “Bu kâinatta görünen bütün güzellikler öyle bir Güzel’den geliyor ki, bu mütemadiyen değişen ve tazelenen kâinat, bütün mevcudatıyla, âyinedârlık dilleriyle, O Güzel’in cemalini tavsif ve tarif eder.”2 “Koca Cennet bütün hüsün ve cemaliyle bir cilvesi bulunan ve bir saat müşahedesi ehl-i Cennete Cenneti unutturan bir Cemal-i sermedi, elbette nihayeti ve şebîhi ve naziri ve misli olamaz.”3 </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong></strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>Bedîüzzaman’a göre, bütün mevcudatın hakikati Allah’ın isimlerine dayanmaktadır. Her bir şeyin hakikati bir veya birden fazla ismi gösterir. Meselâ: Zafiyet ve acziyet içindeki canlılara ikrâm eden Allah’ın “Kerem” sıfatının arkasında, teveddüd ve taarrüf mânâları, yani kendini sevdirmek ve hünerleriyle tanıttırmak ve bildirmek mânâları hükmetmektedir.4 Her süslü varlık ve hayat fışkıran yaratık, meselâ her bir tatlı yavru cisimleşmiş bir lütuf ve kerem hükmünde, Latîf ve Kerîm isimlerini zikretmektedir. Lütuf ve Keremi cilveye sevk eden ise, teveddüd ve taarrüftür, yani kendini zîhayata sevdirmek ve zîşuura bildirmek sıfatlarıdır ki, Latîf ve Kerîm isimlerinin arkasında, Cemîl ismini, Cemîl isminden Vedûd ismini, Mâruf ve Rahîm isimlerini okutturmaktadır. Çünkü cemal bizzat sevilmektedir. Hattâ güzel olan, önce kendi kendisini sevmektedir. </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong></strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>Öyleyse güzellik, aynı zamanda muhabbet demektir. Kemal de bizzat ve sebepsiz olarak sevilmekte; hem seven, hem sevilen konumda bulunmaktadır. Nihayetsiz kemal derecesinde bir cemal ve nihayetsiz cemal derecesinde bir kemal, elbette nihayet derecede sevilirler; sevilmeye, muhabbet edilmeye ve aşka lâyıktırlar. Keza, Allah’a ait rahmet ve nimet verme mânâları da, sevmek ve tanıtmak sıfatlarını iktiza edip, Vedûd ve Maruf isimlerini tecelliye sevk etmektedirler. Sevmek ve tanıtmak ise, yukarıda ifade ettiğimiz gibi, lütuf ve kerem mânâlarını tahrik etmektedirler.5 Böylece, leziz meyveler, güzel ahlâklar, bütün güzellikler, bütün yavrular ve bütün hayat sahipleri, maddî ve manevî simalarında “Yâ Vedûd! Ya Rahîm!” isimlerini zikretmektedirler.6 </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong></strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>Çocuklar ve yavrular, Allah’ın birer lâtîf hediyesi sıfatıyla Allah için ve Allah adına sevilmelidirler. Tatlı simalarına bakıldığında Allah’ın Cemil, Rahîm, Vedûd, Latîf, Kerîm ve sâir güzel isimleri okunmalıdır. Terbiye edilirken Allah’ın Rab ismi adına işlem yapıldığı unutulmamalıdır. Bundan dolayı kızmamalı, bağırıp çağırmamalı, hakaret edilmemeli, küçümsenmemeli, önemsiz görülmemeli, onlara iyi örnek olmalı ve muhakkak sabırlı olunmalıdır. </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong></strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>Peygamber Efendimiz (asm) buyurur ki: </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong></strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>* “Çocuklarınıza değer verin ve onları güzelce terbiye edin.”7 </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong></strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>* “Size iyilik yapmaları hususunda çocuklarınıza yardımcı olunuz. İsteyen, çocuklarını itaatsizlikten kurtarabilir.”8 </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong></strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>* “En hayırlılarınız çoluk çocuğuna en hayırlı olanınızdır.”9 </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong></strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>* “Kulun sevap kefesine ilk konulacak ameli, çoluk çocuğunun geçimi için yaptığı harcamalardır.”10 </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong></strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>* “Evlât kokusu, Cennet kokusundandır.”11 </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong></strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong></strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>Dipnotlar: </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>1- Sözler, s. 301 </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>2- Şuâlar, s. 71 </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>3- Şuâlar, s. 71 </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>4- Sözler, s. 574 </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>5- Sözler, s. 575 </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>6- Sözler, s. 576 </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>7- Câmiü’s-Sağîr, 1/826 </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>8- a.g.e., 1/695 </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>9- a.g.e., 2/2087 </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>10- a.g.e., 2/1528 </strong></em></span></p><p><span style="color: blue"><em><strong>11- a.g.e., 2/2285</strong></em></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Eyvàh!, post: 1467, member: 12"] [B][I][COLOR=#ff0000]Evlât kokusu, Cennet kokusundandır [/COLOR][COLOR=black]Abdünnur Bey: “Güzelliğin ve sevimliliğin Cemil ve Vedûd isimleriyle olan alâkası nedir? Çocuklar fıtraten sevimlidirler ve güzeldirler. Cemal âşık istediği gibi, sevimlilik de sevmek ister. Çocuk sevmedeki ölçü ne olmalıdır?” [/COLOR][/I][/B] [COLOR=blue][I][B]Allah güzeldir ve her şeyi güzel yaratmıştır. Bilhassa yavrular ve çocuklar, güzel yaratılışı ve sevimliliği âleme yüksek sesle ilân etmektedirler. Her canlıya kendi yavrusunun sevimli kılınması fevkalâde büyük bir rahmet tecellisidir. Şüphesiz, bütün kâinat ve bütün güzellikler, Allah’ın sonsuz güzelliğinin binler perdelerden geçmiş gölgeleridirler ve aynalarıdırlar. Varlıkların olabilecek en güzel şekliyle yaratılması, Hâlık-ı Zülcelâl’in eşsiz güzelliğini ve benzersiz Cemalini gösterir. Bu güzellikler içinde yavruların ve çocukların güzelliği eşine rastlanmayacak ölçüde ayrıcalıklar taşır. Ve şüphesiz çocuklar, sevimli yaratılışlarıyla birlikte Allah’ın güzelliğini ve merhametini en güzel biçimde üzerlerinde göstermektedirler. Üstad Saîd Nursî Hazretleri, deniz içindeki ve yeryüzündeki merhamet ve şefkatle terbiye edilen küçük hayvancıklara ve yavrulara dikkat edilirse, açık bir dil ile “Ya Cemil, Ya Rahîm!” diye zikrettiklerinin herkesçe anlaşılabileceğini kaydeder.1 Bedîüzzaman’a göre, kâinatta nurun olması elbette Nur’dandır. Vücudun olması Mevcud’dandır. İhsan zenginlikten gelir. Cömertlik serveti gösterir. Talim, ilme işaret eder. Hüsün ve güzellik vermek, Hasen’den; güzelleştirmek, Güzel’den; cemal vermekse elbette Cemil’dendir. “İşte bu hakikate binaen iman ederiz ki:” der Saîd Nursî, “Bu kâinatta görünen bütün güzellikler öyle bir Güzel’den geliyor ki, bu mütemadiyen değişen ve tazelenen kâinat, bütün mevcudatıyla, âyinedârlık dilleriyle, O Güzel’in cemalini tavsif ve tarif eder.”2 “Koca Cennet bütün hüsün ve cemaliyle bir cilvesi bulunan ve bir saat müşahedesi ehl-i Cennete Cenneti unutturan bir Cemal-i sermedi, elbette nihayeti ve şebîhi ve naziri ve misli olamaz.”3 Bedîüzzaman’a göre, bütün mevcudatın hakikati Allah’ın isimlerine dayanmaktadır. Her bir şeyin hakikati bir veya birden fazla ismi gösterir. Meselâ: Zafiyet ve acziyet içindeki canlılara ikrâm eden Allah’ın “Kerem” sıfatının arkasında, teveddüd ve taarrüf mânâları, yani kendini sevdirmek ve hünerleriyle tanıttırmak ve bildirmek mânâları hükmetmektedir.4 Her süslü varlık ve hayat fışkıran yaratık, meselâ her bir tatlı yavru cisimleşmiş bir lütuf ve kerem hükmünde, Latîf ve Kerîm isimlerini zikretmektedir. Lütuf ve Keremi cilveye sevk eden ise, teveddüd ve taarrüftür, yani kendini zîhayata sevdirmek ve zîşuura bildirmek sıfatlarıdır ki, Latîf ve Kerîm isimlerinin arkasında, Cemîl ismini, Cemîl isminden Vedûd ismini, Mâruf ve Rahîm isimlerini okutturmaktadır. Çünkü cemal bizzat sevilmektedir. Hattâ güzel olan, önce kendi kendisini sevmektedir. Öyleyse güzellik, aynı zamanda muhabbet demektir. Kemal de bizzat ve sebepsiz olarak sevilmekte; hem seven, hem sevilen konumda bulunmaktadır. Nihayetsiz kemal derecesinde bir cemal ve nihayetsiz cemal derecesinde bir kemal, elbette nihayet derecede sevilirler; sevilmeye, muhabbet edilmeye ve aşka lâyıktırlar. Keza, Allah’a ait rahmet ve nimet verme mânâları da, sevmek ve tanıtmak sıfatlarını iktiza edip, Vedûd ve Maruf isimlerini tecelliye sevk etmektedirler. Sevmek ve tanıtmak ise, yukarıda ifade ettiğimiz gibi, lütuf ve kerem mânâlarını tahrik etmektedirler.5 Böylece, leziz meyveler, güzel ahlâklar, bütün güzellikler, bütün yavrular ve bütün hayat sahipleri, maddî ve manevî simalarında “Yâ Vedûd! Ya Rahîm!” isimlerini zikretmektedirler.6 Çocuklar ve yavrular, Allah’ın birer lâtîf hediyesi sıfatıyla Allah için ve Allah adına sevilmelidirler. Tatlı simalarına bakıldığında Allah’ın Cemil, Rahîm, Vedûd, Latîf, Kerîm ve sâir güzel isimleri okunmalıdır. Terbiye edilirken Allah’ın Rab ismi adına işlem yapıldığı unutulmamalıdır. Bundan dolayı kızmamalı, bağırıp çağırmamalı, hakaret edilmemeli, küçümsenmemeli, önemsiz görülmemeli, onlara iyi örnek olmalı ve muhakkak sabırlı olunmalıdır. Peygamber Efendimiz (asm) buyurur ki: * “Çocuklarınıza değer verin ve onları güzelce terbiye edin.”7 * “Size iyilik yapmaları hususunda çocuklarınıza yardımcı olunuz. İsteyen, çocuklarını itaatsizlikten kurtarabilir.”8 * “En hayırlılarınız çoluk çocuğuna en hayırlı olanınızdır.”9 * “Kulun sevap kefesine ilk konulacak ameli, çoluk çocuğunun geçimi için yaptığı harcamalardır.”10 * “Evlât kokusu, Cennet kokusundandır.”11 Dipnotlar: 1- Sözler, s. 301 2- Şuâlar, s. 71 3- Şuâlar, s. 71 4- Sözler, s. 574 5- Sözler, s. 575 6- Sözler, s. 576 7- Câmiü’s-Sağîr, 1/826 8- a.g.e., 1/695 9- a.g.e., 2/2087 10- a.g.e., 2/1528 11- a.g.e., 2/2285[/B][/I][/COLOR] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Eğitim ve Kültür
Aile ve Yaşam
Evlât kokusu, Cennet kokusundandır
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst