Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Bediüzzaman Said Nursi ve Risale-i Nur Cemaati
Bediüzzaman Said Nursi
Risale-i Nur'a ve Bediüzzaman'a Gelen İtirazlar
celcelutiyeye inanmayan kafir olur mu?
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Zuhr" data-source="post: 232783" data-attributes="member: 8625"><p>benzer sorular şöyle cevaplanmıştı,</p><p> </p><p><span style="color: #000099"><strong><em>Celcelutiye konusunda sizlere birkaç sorum olacaktır. Celceluyiye vahiy suretiyle gelmiş ve peygaberimiz aleyhissalatü Vesselam tarafından Hz. Ali RA. yazdırıldığı rivayet ediliyor. Celceluyiye'nin anlamını yazabilir misiniz? Celcelutiye konusundaki Kaynakları da bildirirseniz memnun olurum? </em></strong></span></p><p> </p><p> </p><p> </p><p>Değerli Kardeşimiz;</p><p> </p><p> </p><p> </p><p><strong>Cevap 1:</strong></p><p> </p><p>Hz. peygambere gelen vahiy, biri sarih/açık vahiy, diğeri zımnî/gizli vahiy olmak üzere iki çeşittir.</p><p> </p><p>Sarih Vahiy: Bu çeşit vahiy, doğrudan doğruya Allah'tan geldiği için, Hz. Peygamber (a.s)'in onda hiç bir müdahalesi yoktur. O, bu hususta sadece bir tebliğci veya bir tercümandır. Bu sarîh vahiy iki şekilde ortaya çıkmıştır:</p><p> </p><p><strong>a. </strong>Kur'an-ı Kerim: Hz. Peygamber (a.s)'in buradaki görevi, sırf tebliğden ibarettir.</p><p> </p><p><strong>b. </strong>Kudsî hadisler: Mânası Allah tarafından ilkâ edilen bu çeşit vahiyler konusunda da Hz. Peygamber (a.s)'in görevi sadece tercümanlıktır.</p><p> </p><p>Zımnî Vahiy: Zımnî vahiylerde söz konusu olan her hangi bir husus, özet halinde gelir ve genel hatlarıyla vahiy ve ilhama dayanır. Konunun tasviri, şekillendirilmesi, detaylarla ilgili açıklanması ise, Hz. Peygamber (a.s)'e bırakılır. Hz. Peygamber (a.s), vahy-i zımnî ile gelen hususları bazen ilhamla, bazen vahiyle, bazen de kendi feraset ve içtihadıyla açıklar. (Bediüzzaman Said Nursi, Mektubat, 86.)</p><p> </p><p><strong>Celcelutiye kasidesinin kendisi değil, onun aslını teşkil eden muhtevası itibariyle bir kudsi hadis gibi veya zımnî bir vahiy olarak telakki edilebilir. Bu tür vahiylerin Kur’an’da yeri yoktur.</strong></p><p> </p><p><strong>Cevap 2:</strong></p><p> </p><p>Aslî muhtevası itibariyle zımnî bir vahiy olarak telakki edilen Celceltuıyiyeyi, Hz. Ali şerh edip açıklayarak manzum bir kaside halinde düzenlemiştir. Kasidenin kendisi Arapça’dır ve Arapça kaside sitilinde tanzim edilmiş, ancak Allah’ın bazı isimleri ve diğer bir takım sözcükler Süryanîcedir. Bunun bir çok hikmeti olabilir:</p><p> </p><p>Evvela, âlimlerin birldirdiğine göre, Celecelutiye, engin bir kapsama sahip sırları ihtiva eden ve ism-i azam sırrını taşıyan bir kasidedir. Daha önce İbranîce ve Süryanîce konuşan bir çok peygamber bu kasidenin aslî muhtevasıyla münacatta bulunmuş ve o sayede değişik sıkıntılardan kurtulmuşlardır(bk. Gümüşhanevî, Mecmuatu’ahzab, Şazelî bölümü, s. 508-525). Hz. Ali de bu muhtevayı tanzim ederken eski peygamberlerin hatırasını yad etmek maksadıyla Süryanîce sözcükler kullanmış olabilir.</p><p> </p><p>İkincisi; Bu sırlı ve ism-i azam sırrını taşıyan bu kasideyle ehil olanların dikkatini çekmiş ve bazı sırları onlarla paylaşmış olabilir.</p><p> </p><p><strong>Cevap 3:</strong></p><p> </p><p>İmam Gazalî, hocası İmam Nureddin el-Isfahanî, İmam Ahmed el-Bunî ve Şeyh Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevî’ye göre, Celcelutiye kasidesinin aslı vahiydir.</p><p> </p><p>Zahir ve Batın ilimlerinin ünlü üstadları olan bu alimlerin kanaatlerine iştirak etmek ve onların bilgi ve beyanlarına itimat etmekte –ilmen ve dinen- bir sakınca görmemekteyiz. <strong>Ancak bu kasidenin aslının vahiy olduğuna inanmamak da, inanmak da, kişiyi dinen bir sorumluluk altına sokmaz.</strong></p><p> </p><p><strong>Cevap 4:</strong></p><p> </p><p>Celcelûtiye, Hz. Resul-i Ekrem'in (SAV) derslerine istinaden, Hazret-i Ali (RA) tarafindan te'lif edilen Süryanice bir kasidedir. Esas manasi bedi' demektir. Mecmuat-ül Ahzab'ın birinci cildinde yer almaktadır. Bediüzzaman, Gazali gibi çok imamların Celcelûtiye'yi şerh ettiklerini söylemiştir. Konu ile ilgili bir çok kitap mevcuttur.</p><p> </p><p>İmam Gazali’nin celecelutiye şerhi, Ziyaaddin Gümüşhanevî hazretlerinin derlediği Mecmuatu’l-Ahzap adlı eserinin “Şazelî” adlı cildin 508. sayfasından itibaren başlar. Ancak bu şerhler, kelimelerin açıklamasından ziyade Kasidede yer alan beyitlerin hassalarını açıklayan bir mahiyettedir. Süryani kelimelerden az bir kısmının anlamı verilmiştir.</p><p> </p><p>Celcelutiyenin kendisi ise, aynı cildin, 499-531 sayfaları arasında yer almaktadır. Kasidedeki bütün beyitlerin altında onların ebced değerleri de yazılmaktadır.</p><p> </p><p>Hazret-i Ali radiyallahü anh tarafından Celcelutiye adıyla ve cifir ilmine göre bir çok tarih de düşürülerek Süryani diliyle nazmedilmiş ve kaside haline getirilmiştir. Yüksek ve tesirli bir duadır. Bir isimler hazinesidir. Allah`ın rahmetini celb etmesi hasebiyle bir rahmet hazinesi veya bir Cennet hazinesi demek de mümkündür. Allah`ın en büyük ismi olan İsm-i Azam bu duanın içerisinde gizlenmiş olduğundan, bu duayı okuyarak Allah`a sığınan kimsenin, dünya ve ahiret işlerinde çok kolaylıklar ve bereketler göreceği müjdelenmiştir.</p><p> </p><p>İmam-ı Gazali Hazretleri nakleder ki: Cebrail Aleyhisselam Peygamber Efendimiz`e (asm) dedi ki:</p><p> </p><p>`Ya Muhammed! Rabb`in sana selam ediyor ve selamın en mükerremini sana tahsis buyuruyor. Sana bu hediyeyi ihsan buyurdu.`</p><p> </p><p>Bunun üzerine Peygamber Efendimiz (asm): `Ey kardeşim Cebrail! Bu hediye nedir?` dedi.</p><p> </p><p>Cebrail Aleyhisselam: `Bu hediye, içinde İsm-i Azam ile en kapsamlı kasem bulunan büyük duadır` diye cevap verdi.</p><p> </p><p>Peygamber Efendimiz (asm): `Ey kardeşim Cebrail! Bu duanın adı nedir? Keyfiyeti nasıldır?` diye sordu.</p><p> </p><p>Cebrail Aleyhisselam dedi ki: `Ya Muhammed! Bu duanın adı Bedi`dir (Celcelutiye). İçinde en yüksek kasem ve İsm-i Azam vardır. O İsm-i Azam ki:</p><p> </p><p>1-Arş-ı Ala`nın kenarına yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı, Allah`ın arşını taşıyan melekler bu arşı kaldıramazlardı!</p><p> </p><p>2-Güneşin kalbine yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı, güneşin ışığı ve nuru olmazdı!</p><p> </p><p>3-Ay`ın kalbine yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı, ay ışık veremezdi.</p><p> </p><p>4-Cebrail Aleyhisselam`ın kanadına yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı, Hazret-i Cebrail yer yüzüne inemez, semaya çıkamazdı!</p><p> </p><p>5-Mikail Aleyhisselam`ın başına yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı yağmurlar ve damlalar ona itaat etmezlerdi.</p><p> </p><p>6-İsrafil Aleyhisselam`ın alnına yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı sur üfleyemezdi.</p><p> </p><p>7-Azrail Aleyhisselam`ın elinin üzerine yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı, mahlukatın canlarını alamazdı.</p><p> </p><p>8-Yedi kat göklere yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı gökler yükselemezdi.</p><p> </p><p>9-Yedi kat yerlere yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı, yedi kat yerler, şimdi olduğu gibi sabit olmazdı! Bu ismi Adem Aleyhisselam okumuştur! (İmam-ı Gazali, Celcelutiye, s.5,61)</p><p> </p><p> </p><p> </p><p> </p><p>Selam ve dua ile...</p><p><a href="http://www.sorularlaislamiyet.com/index.php?s=show_qna&id=10351" target="_blank">Sorularla İslamiyet</a></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Zuhr, post: 232783, member: 8625"] benzer sorular şöyle cevaplanmıştı, [COLOR=#000099][B][I]Celcelutiye konusunda sizlere birkaç sorum olacaktır. Celceluyiye vahiy suretiyle gelmiş ve peygaberimiz aleyhissalatü Vesselam tarafından Hz. Ali RA. yazdırıldığı rivayet ediliyor. Celceluyiye'nin anlamını yazabilir misiniz? Celcelutiye konusundaki Kaynakları da bildirirseniz memnun olurum? [/I][/B][/COLOR] Değerli Kardeşimiz; [B]Cevap 1:[/B] Hz. peygambere gelen vahiy, biri sarih/açık vahiy, diğeri zımnî/gizli vahiy olmak üzere iki çeşittir. Sarih Vahiy: Bu çeşit vahiy, doğrudan doğruya Allah'tan geldiği için, Hz. Peygamber (a.s)'in onda hiç bir müdahalesi yoktur. O, bu hususta sadece bir tebliğci veya bir tercümandır. Bu sarîh vahiy iki şekilde ortaya çıkmıştır: [B]a. [/B]Kur'an-ı Kerim: Hz. Peygamber (a.s)'in buradaki görevi, sırf tebliğden ibarettir. [B]b. [/B]Kudsî hadisler: Mânası Allah tarafından ilkâ edilen bu çeşit vahiyler konusunda da Hz. Peygamber (a.s)'in görevi sadece tercümanlıktır. Zımnî Vahiy: Zımnî vahiylerde söz konusu olan her hangi bir husus, özet halinde gelir ve genel hatlarıyla vahiy ve ilhama dayanır. Konunun tasviri, şekillendirilmesi, detaylarla ilgili açıklanması ise, Hz. Peygamber (a.s)'e bırakılır. Hz. Peygamber (a.s), vahy-i zımnî ile gelen hususları bazen ilhamla, bazen vahiyle, bazen de kendi feraset ve içtihadıyla açıklar. (Bediüzzaman Said Nursi, Mektubat, 86.) [B]Celcelutiye kasidesinin kendisi değil, onun aslını teşkil eden muhtevası itibariyle bir kudsi hadis gibi veya zımnî bir vahiy olarak telakki edilebilir. Bu tür vahiylerin Kur’an’da yeri yoktur.[/B] [B]Cevap 2:[/B] Aslî muhtevası itibariyle zımnî bir vahiy olarak telakki edilen Celceltuıyiyeyi, Hz. Ali şerh edip açıklayarak manzum bir kaside halinde düzenlemiştir. Kasidenin kendisi Arapça’dır ve Arapça kaside sitilinde tanzim edilmiş, ancak Allah’ın bazı isimleri ve diğer bir takım sözcükler Süryanîcedir. Bunun bir çok hikmeti olabilir: Evvela, âlimlerin birldirdiğine göre, Celecelutiye, engin bir kapsama sahip sırları ihtiva eden ve ism-i azam sırrını taşıyan bir kasidedir. Daha önce İbranîce ve Süryanîce konuşan bir çok peygamber bu kasidenin aslî muhtevasıyla münacatta bulunmuş ve o sayede değişik sıkıntılardan kurtulmuşlardır(bk. Gümüşhanevî, Mecmuatu’ahzab, Şazelî bölümü, s. 508-525). Hz. Ali de bu muhtevayı tanzim ederken eski peygamberlerin hatırasını yad etmek maksadıyla Süryanîce sözcükler kullanmış olabilir. İkincisi; Bu sırlı ve ism-i azam sırrını taşıyan bu kasideyle ehil olanların dikkatini çekmiş ve bazı sırları onlarla paylaşmış olabilir. [B]Cevap 3:[/B] İmam Gazalî, hocası İmam Nureddin el-Isfahanî, İmam Ahmed el-Bunî ve Şeyh Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevî’ye göre, Celcelutiye kasidesinin aslı vahiydir. Zahir ve Batın ilimlerinin ünlü üstadları olan bu alimlerin kanaatlerine iştirak etmek ve onların bilgi ve beyanlarına itimat etmekte –ilmen ve dinen- bir sakınca görmemekteyiz. [B]Ancak bu kasidenin aslının vahiy olduğuna inanmamak da, inanmak da, kişiyi dinen bir sorumluluk altına sokmaz.[/B] [B]Cevap 4:[/B] Celcelûtiye, Hz. Resul-i Ekrem'in (SAV) derslerine istinaden, Hazret-i Ali (RA) tarafindan te'lif edilen Süryanice bir kasidedir. Esas manasi bedi' demektir. Mecmuat-ül Ahzab'ın birinci cildinde yer almaktadır. Bediüzzaman, Gazali gibi çok imamların Celcelûtiye'yi şerh ettiklerini söylemiştir. Konu ile ilgili bir çok kitap mevcuttur. İmam Gazali’nin celecelutiye şerhi, Ziyaaddin Gümüşhanevî hazretlerinin derlediği Mecmuatu’l-Ahzap adlı eserinin “Şazelî” adlı cildin 508. sayfasından itibaren başlar. Ancak bu şerhler, kelimelerin açıklamasından ziyade Kasidede yer alan beyitlerin hassalarını açıklayan bir mahiyettedir. Süryani kelimelerden az bir kısmının anlamı verilmiştir. Celcelutiyenin kendisi ise, aynı cildin, 499-531 sayfaları arasında yer almaktadır. Kasidedeki bütün beyitlerin altında onların ebced değerleri de yazılmaktadır. Hazret-i Ali radiyallahü anh tarafından Celcelutiye adıyla ve cifir ilmine göre bir çok tarih de düşürülerek Süryani diliyle nazmedilmiş ve kaside haline getirilmiştir. Yüksek ve tesirli bir duadır. Bir isimler hazinesidir. Allah`ın rahmetini celb etmesi hasebiyle bir rahmet hazinesi veya bir Cennet hazinesi demek de mümkündür. Allah`ın en büyük ismi olan İsm-i Azam bu duanın içerisinde gizlenmiş olduğundan, bu duayı okuyarak Allah`a sığınan kimsenin, dünya ve ahiret işlerinde çok kolaylıklar ve bereketler göreceği müjdelenmiştir. İmam-ı Gazali Hazretleri nakleder ki: Cebrail Aleyhisselam Peygamber Efendimiz`e (asm) dedi ki: `Ya Muhammed! Rabb`in sana selam ediyor ve selamın en mükerremini sana tahsis buyuruyor. Sana bu hediyeyi ihsan buyurdu.` Bunun üzerine Peygamber Efendimiz (asm): `Ey kardeşim Cebrail! Bu hediye nedir?` dedi. Cebrail Aleyhisselam: `Bu hediye, içinde İsm-i Azam ile en kapsamlı kasem bulunan büyük duadır` diye cevap verdi. Peygamber Efendimiz (asm): `Ey kardeşim Cebrail! Bu duanın adı nedir? Keyfiyeti nasıldır?` diye sordu. Cebrail Aleyhisselam dedi ki: `Ya Muhammed! Bu duanın adı Bedi`dir (Celcelutiye). İçinde en yüksek kasem ve İsm-i Azam vardır. O İsm-i Azam ki: 1-Arş-ı Ala`nın kenarına yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı, Allah`ın arşını taşıyan melekler bu arşı kaldıramazlardı! 2-Güneşin kalbine yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı, güneşin ışığı ve nuru olmazdı! 3-Ay`ın kalbine yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı, ay ışık veremezdi. 4-Cebrail Aleyhisselam`ın kanadına yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı, Hazret-i Cebrail yer yüzüne inemez, semaya çıkamazdı! 5-Mikail Aleyhisselam`ın başına yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı yağmurlar ve damlalar ona itaat etmezlerdi. 6-İsrafil Aleyhisselam`ın alnına yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı sur üfleyemezdi. 7-Azrail Aleyhisselam`ın elinin üzerine yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı, mahlukatın canlarını alamazdı. 8-Yedi kat göklere yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı gökler yükselemezdi. 9-Yedi kat yerlere yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı, yedi kat yerler, şimdi olduğu gibi sabit olmazdı! Bu ismi Adem Aleyhisselam okumuştur! (İmam-ı Gazali, Celcelutiye, s.5,61) Selam ve dua ile... [URL="http://www.sorularlaislamiyet.com/index.php?s=show_qna&id=10351"]Sorularla İslamiyet[/URL] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Bediüzzaman Said Nursi ve Risale-i Nur Cemaati
Bediüzzaman Said Nursi
Risale-i Nur'a ve Bediüzzaman'a Gelen İtirazlar
celcelutiyeye inanmayan kafir olur mu?
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst