Birbirinize Saygili Olun Aklimizi Evde Birakmayin

Eyvàh!

Well-known member
BİRBİRİNİZE SAYGILI OLUN AKLIMIZI EVDE BIRAKMAYIN

Çocuklarınızın hayata ve geleceğe
karşı karamsar olmasını ve size
olan güvenlerinin kaybolmasını
istiyorsanız onların yanında sıkça
kavga edin.
Ailenin psiko sosyal durumu, evdeki çocukların akıl ve ruh sağlığı açısından oldukça önemlidir. Anne ve babalar çocuklarının sağlıklı ve ileride kendilerine ve milletlerine faydalı bir insan olarak yetişmesini ister. Ancak bu istek çok zaman davranışlarla örtüşmez. İstenilen şey ile yapılan davranış arasında garip bir çelişki vardır. Bunun en önemli sebeplerinden birisi de anne babaların çocuk yetiştirme noktasında oldukça yetersiz olmalarıdır. Bir meslek sahibi olmak için sertifika istenir,sürücü olabilmek ve trafik kazalarının önlenmesi için sürücü belgesi almak gerekir,ama geleceği şekillendirecek bireylere sahip olmak ve onları yetiştirmek için hiç de böyle bir belgeye gereksinim duyulmaz. Bunun sonucunda ise kaçınılmaz olarak sosyal alanda kazazede bireyler ortaya çıkmaktadır. Bunun sorumlusu tabi ki yalnızca kazazede bireyler değildir. Çocuk sahibi olma ve yetiştirme belgesini gerekli görmeyen yönetimlerde bundan sorumludur. Bunun için diyoruz ki çocukların hem akıl,hem de ruh sağlığının muhafazası için anne babaların gerekli eğitimden geçirilmeleri gerekmektedir. İşte bununla ilgi yaptığım bir araştırmada çocukların büyük bir bölümü anne babalarının yaptığı kavga ve tartışmalardan büyük bir rahatsızlık duyduklarını ifade etmektedir. En çok güven duymaları gereken ve yanlarında huzur bulmayı arzuladıkları kişileri kavga ederken görmek çocukların geleceğe olan güvenlerini sarsmakta ve bunun yanı sıra okula giden gençlerin derslerini etkilemektedir. Bununla ilgili örnekleri gençlerin kendi ifadeleriyle dile getirmek sanıyorum anne babalar için daha anlamlı olacaktır;
“ Anne ve babam kavga ettiklerinde üzülüyorum. Ve canım çok sıkılıyor. Okula geliyorum dersi anlamıyorum. Benim eve kötü karne götürmeme çok üzülüyorlar ama hiç sebebini sormuyorlar. Ailemin kötü durumlara düşmesi beni düşündürüyor. Ve o aile sorunundan başka bir şey düşünemiyorum. Ailemin çok sık kavga etmeleri yüzünden ben derslerimde ve normal hayatımda başarısız oluyorum.” (Erkek-yaş 15)
Yukarıda belirtilen ve bunlara benzeyen nice örnekler ailenin psiko sosyal durumunun çocuğun okul hayatında ne kadar etkili olduğunu göstermesi açısından oldukça önemlidir. Anne babalar çocuklarının derslerde başarılı olmasını istiyorlar. Ancak bu başarılarını etkileyen faktörler ve çocuğun başarısızlık sebepleri üzerinde durma zahmetine katlanmamaktadırlar. Kolaycı yolu seçerek sadece eleştirmekte ve azarlamaktadırlar. Beceriksizlikle suçlamaktadırlar. Bu yaklaşım da çocukları karamsarlığa ve güvensizliğe sürüklemektedir.Aile içi ilişkilerin çekilmez bir atmosfere dönüştürülmesi halinde çocukların ruhsal yaşantısında nasıl bir infial meydana getireceğini söylemek için kahin olmaya gerek yoktur. Anne baba en ufak bir hadisede birbirine karşı sert ve kaba sözlerle karşılık verirse hele de kaba kuvveti taşfırın erkek olmanın ayrıcalığı olarak görürse çocuğun küçük yüreğinde büyük bir hayal kırıklığı oluşturacaktır. Bu hususu küçük bir kız çocuğu şöyle dile getirmektedir;
“ Annelerimizi dövmeyen bir baba isteriz. Annelerimizin iyi yürekli olmasını isteriz.” (kız-yaş 10) Çocuğun yüreğinde esen sevgi rüzgarları, örselenmiş bir duygu atmosferini yansıtmaktadır. Anneleri dövmeyen bir baba ve iyi yürekli bir anne. Ne kadar masumane bir istek değil mi? Çocuklarımıza bu kadarcık olsun değer verelim. Onların duygularını bir çiçeğin soluşu gibi hayata karşı yıpratmayalım. En önemlisi de bu yıpranmış duygularla yetişen gençlerin en menfi tutumlarından nasibini alacak olanlar da en başta onları böyle yetiştirenler olacaktır. Birbirine saygısı olmayan anne babanın çocuklarından bu saygıyı beklemeleri safiyane bir iyimserlik olacaktır.
Anne babanın tartışması çocuklar üzerinde böyle olumsuz etki yapmaktadır. Peki bu olumsuz düşünceler çocukları hangi duygu anaforuna sürükleyecektir. Onlarda nasıl bir iz bırakacaktır. Ebeveynler bunları hiç göz önünde bulundurmadan aile bahçesinin sevgi çiçeklerini soldurarak nefret tohumlarının yeşermesine neden olurlar.
“ Annem ve babam her zaman benim yanımda kargaşa içinde birbiriyle dövüşür,tartışırlar. Geçen gün sabah kalktığımda annem ve babam benden bir hususta çok kötü bir şekilde tartıştılar. Ve ben de o zaman kendimi öldürmek istedim ve bu çılgınlığı yapmadım. Ve ağlayarak okula geldim.”(erkek- yaş 16)
Çocukların küçücük masum yüreklerinde karamsarlık volkanlarının patlamasına neden olunuyor da farkına varılmıyor. Hala duyarsızlık ve umarsızlık… Bundan daha acı bir olay yoktur. Çocuğumuz yanımızda bizden kopuyor ama biz farkında değiliz.
Çocukların hayatın menfi ve müspet yönlerini evde öğrenmeleri tabi ki gereklidir. Evde hep huzur ve mutlu bir atmosferin yürürlükte olması mümkün değildir. Ancak anne ve babaların birbirine yaklaşımındaki sert ve kırıcı üslubun sürekli olması ve bu yaklaşımın kavga ve ayrılma sürecine kadar gitmesi de tasvip edilmeyen bir eylemdir. Tartışma olacaktır elbet,ama bu tartışmanın olumlu bir eyleme dönüştürülmesi de gereklidir. Böylece çocuk olumsuz bir eylemin nasıl olumlu bir hale getirildiğini kendisi için birince dereceden örneklik teşkil eden anne babasından öğrenecektir.
Bir öğrencim bu hususta bana şunları söyledi; hocam artık bıktım bu ailede yaşamaktan. Evden kaçmak sakin bir hayat istiyorum. Anne ve babamın sürekli kavgaları ve dırdırları beni hayattan bıktırdı. Bir gün onlar kavga ettiklerinde kapıyı çarpıp evden çıktım. Sokaklarda başıboş serseri serseri dolaştım. Ne yapacağımı bilmez bir haldeydim. Gidecek başka bir yerim de yoktu. Bekar evinde kalan bir arkadaşıma gidip onun evinde yattım. Çok şey değil sadece sakin ve huzurlu bir ortam istiyorum.
İnsanların bulunduğu ortamlarda tartışmalar kaçınılmazdır. Ancak bu tartışmaları birbirimizi kıracak,yıpratacak ve en önemlisi de örneklik teşkil edeceğimiz bireylere olumsuz bir örnek olmayacak şekilde yapmalıyız.
Anne babanın kavga ve tartışmalarının saygı ölçütleri dışına taşması halinde çocuklarda şu olumsuzluklar görülür;

1-Aileye karşı güven sarsılması yaşanır.
2-Karamsar bir kişiliğin oluşmasına sağlar.
3-Derslerde başarısız olmasına neden olur.
4-Evden uzaklaşma düşüncesi oluşur.
5-Olumsuz davranışları olumluya çevirme erdemini öğrenemez.
6-Kendisi için örneklik teşkil eden yetişkinlerin menfi davranışlarının etkisinde kalarak aynı olumsuzlukları yaşama şanssızlığına düşer.
 
Üst