Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
İslamiyet
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi
Tesettür Başörtüsü
Başörtüsü yasağı tarihçesi
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="NuruAhsen" data-source="post: 32465" data-attributes="member: 857"><p><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: red"><strong>Kırk katır mı, kırk satır mı?</strong></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred">Bir üniversite öğrencisi için eğitimini tamamlamak ve mezun olmak hayati derecede önemli bir olaydır. Üniversitede alınan eğitim bireyin bundan sonraki hayatını şekillendirecektir. Alınan eğitim sonrası meslek sahibi olunabilecektir. Türkiye şartlarında üniversite eğitimi görmeye hak kazanabilmek oldukça büyük bir başarıdır. Başörtüsü takan öğrenciler de meslek sahibi olabilmek için oldukça fazla çalışmışlar ve büyük hayallerle üniversiteyi kazanmışlardır.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred">Yükseköğretim görmeyi amaçlayan başörtülü öğrenciler kendileri için çok önemli iki haktan birisini seçmesi, diğerini ise feda etmesi için zorlanmaktadır. Başını örten öğrencilere eğitimlerini tamamlamaları için izin verilmemekte ve başlarını açmaları şart koşulmaktadır. Öğrencilerin peruk takarak eğitimlerini devam ettirmeleri bile düşünceleri gerekçe gösterilerek engellenmektedir.</span></span></span></p><p> </p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: red">Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığı 1993 tarihli fetvası</span></span></span></strong></p><p><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred">Bu durum eğitim ve din ve vicdan özgürlüğüne müdahale teşkil etmektedir. Halbuki, başörtüsü din ve vicdan hürriyetinin tezahürüdür. Bizzat devlete ait bir kurum olan Diyanet İşleri Başkanlığı'nın değişik tarihlerde verdiği fetvalar vardır. Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığı 1993 tarihli fetvasında "kadınların başörtülerini, saçlarını, başlarını, boyun ve gerdanlarını iyice örtecek şekilde yakalarının üzerine salmaları, Dinimizin, Kitap, Sünnet ve İslam Alimlerinin ittifakı ile sabit olan kesin emridir.</span></span></span></p><p> </p><p><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: red"><strong>Din ve vicdan hürriyeti</strong></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred">Müslümanların bu emirlere uymaları dini bir vecibedir" ifadelerini kullanarak konuya açıklık getirmiştir. Bu noktada başörtüsünün din ve vicdan hürriyeti bağlamında değerlendirilmesi gerektiği açıklık kazanmaktadır.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred">Din ve vicdan hürriyeti, Anayasa ve uluslararası sözleşmeler ile güvence altına alınan kişiye bağlı dokunulmaz bir haktır. Nasıl düşünce hürriyeti, aynı zamanda düşünceyi ifade etme özgürlüğünü beraberinde getiriyorsa ve bir bireye "düşünebilirsin, ama özgürce ifade edemezsin" denemiyorsa, din ve vicdan hürriyeti, inanma ve inandığı kamu düzenine aykırı olmamak kaydıyla uygulama hakkını beraberinde getirir. İnanç, zaten insanın içinde olduğu için müdahale edilmesine fiilen imkân bulunmamaktadır. Bu durumda inandığı gibi yaşama, yani ibadet özgürlüğünün, din ve vicdan hürriyeti kapsamında olduğunda şüphe yoktur.</span></span></span></p><p> </p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: red">Psikolojik sarsıntılar</span></span></span></strong></p><p><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred">Öğrencilerden zaten hakkı olan eğitim karşılığında başını açmasının istenmesi çok büyük bir baskı unsurudur. Zira başörtüsü takan bir bayanın saçını açması bir kişinin kıyafetlerinde daha özenli olması veya eteğin boyunu uzatıp, kısaltması kadar basit bir olay değildir. Başörtüsü tamamıyla kişinin benliğine ilişkin bir husustur. Kişi kendi iradesiyle başını örtmektedir. İdarecilerin zorlaması sonu başını açacak olursa kendi düşünce ve benliği ile çelişecek ve inançlarına aykırı bir davranış içine girdiğinden psikolojik sarsıntı geçirecektir.</span></span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="NuruAhsen, post: 32465, member: 857"] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=red][B]Kırk katır mı, kırk satır mı?[/B][/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkred]Bir üniversite öğrencisi için eğitimini tamamlamak ve mezun olmak hayati derecede önemli bir olaydır. Üniversitede alınan eğitim bireyin bundan sonraki hayatını şekillendirecektir. Alınan eğitim sonrası meslek sahibi olunabilecektir. Türkiye şartlarında üniversite eğitimi görmeye hak kazanabilmek oldukça büyük bir başarıdır. Başörtüsü takan öğrenciler de meslek sahibi olabilmek için oldukça fazla çalışmışlar ve büyük hayallerle üniversiteyi kazanmışlardır.[/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkred]Yükseköğretim görmeyi amaçlayan başörtülü öğrenciler kendileri için çok önemli iki haktan birisini seçmesi, diğerini ise feda etmesi için zorlanmaktadır. Başını örten öğrencilere eğitimlerini tamamlamaları için izin verilmemekte ve başlarını açmaları şart koşulmaktadır. Öğrencilerin peruk takarak eğitimlerini devam ettirmeleri bile düşünceleri gerekçe gösterilerek engellenmektedir.[/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][/SIZE][/FONT] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=red]Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığı 1993 tarihli fetvası[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkred]Bu durum eğitim ve din ve vicdan özgürlüğüne müdahale teşkil etmektedir. Halbuki, başörtüsü din ve vicdan hürriyetinin tezahürüdür. Bizzat devlete ait bir kurum olan Diyanet İşleri Başkanlığı'nın değişik tarihlerde verdiği fetvalar vardır. Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığı 1993 tarihli fetvasında "kadınların başörtülerini, saçlarını, başlarını, boyun ve gerdanlarını iyice örtecek şekilde yakalarının üzerine salmaları, Dinimizin, Kitap, Sünnet ve İslam Alimlerinin ittifakı ile sabit olan kesin emridir.[/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=red][B]Din ve vicdan hürriyeti[/B][/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkred]Müslümanların bu emirlere uymaları dini bir vecibedir" ifadelerini kullanarak konuya açıklık getirmiştir. Bu noktada başörtüsünün din ve vicdan hürriyeti bağlamında değerlendirilmesi gerektiği açıklık kazanmaktadır.[/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkred]Din ve vicdan hürriyeti, Anayasa ve uluslararası sözleşmeler ile güvence altına alınan kişiye bağlı dokunulmaz bir haktır. Nasıl düşünce hürriyeti, aynı zamanda düşünceyi ifade etme özgürlüğünü beraberinde getiriyorsa ve bir bireye "düşünebilirsin, ama özgürce ifade edemezsin" denemiyorsa, din ve vicdan hürriyeti, inanma ve inandığı kamu düzenine aykırı olmamak kaydıyla uygulama hakkını beraberinde getirir. İnanç, zaten insanın içinde olduğu için müdahale edilmesine fiilen imkân bulunmamaktadır. Bu durumda inandığı gibi yaşama, yani ibadet özgürlüğünün, din ve vicdan hürriyeti kapsamında olduğunda şüphe yoktur.[/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][/SIZE][/FONT] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=red]Psikolojik sarsıntılar[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkred]Öğrencilerden zaten hakkı olan eğitim karşılığında başını açmasının istenmesi çok büyük bir baskı unsurudur. Zira başörtüsü takan bir bayanın saçını açması bir kişinin kıyafetlerinde daha özenli olması veya eteğin boyunu uzatıp, kısaltması kadar basit bir olay değildir. Başörtüsü tamamıyla kişinin benliğine ilişkin bir husustur. Kişi kendi iradesiyle başını örtmektedir. İdarecilerin zorlaması sonu başını açacak olursa kendi düşünce ve benliği ile çelişecek ve inançlarına aykırı bir davranış içine girdiğinden psikolojik sarsıntı geçirecektir.[/COLOR][/SIZE][/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
İslamiyet
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi
Tesettür Başörtüsü
Başörtüsü yasağı tarihçesi
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst