Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Site Yönetimi ve Forum Duyuruları
Kamplar ve Organizasyonlar
2012 - Salavat Programımız Başlıyooor !
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Ukbaa" data-source="post: 302748" data-attributes="member: 15165"><p><strong>SIDK, peygamberlerin, ilâhî hükümleri, emir ve yasakları insanlara tebliğde ve verdikleri her türlü haberde doğru sözlü, sadık olmalarıdır. </strong> </p><p></p><p>Peygamberlerin yalan söylemeleri (kizb) asla caiz değildir. Aksi halde, insanları kendilerine inandırmaları ve onları irşad ederek doğru yola sevketmeleri mümkün olmaz. Çünkü yalan söylemek, büyük bir günah olduğundan, pey'gamberlerin "ismet" ve "emanet" sıfatlarıyla bağdaşmaz. Oysa Allah Teâlâ onların peygamberlik iddialarını tasdik etmek için her birine "Mucizeler" veriyor ve onunla adeta, "Kulum, peygamberlik iddiasında ve bendendir diye bildirdiklerinde sadıktır" diyor. Hak Teâlâ'nın yalancıları tasdik etmesi aklen mümkün olmadığına göre, peygamberlerin sıdk (doğruluk) sıfatı ile vasıflanmaları vâcib; yalan söylemeleri ise imkânsızdır.</p><p></p><p>Kur'an-ı Kerim'de Allah, peygamberlerini doğruluk vasıflarıyla methetmiştir: </p><p>[BILGI]<strong>"Ey Muhammed! İnsanlara Kur'an'daki İbrahim kıssasını anlat. Şüphesiz ki o, özü sözü doğru, sıddîk bir peygamberdi" (Meryem, 19/41);</strong>[/BILGI]</p><p></p><p></p><p>[BILGI]<strong>"Kitapta İdris'i de zikret. Çünkü o, çok doğru bir rıebî idi" (Meryem, 19/55);</strong>[/BILGI] </p><p>Hiç bir peygambere kavmi; "biz seni daha önce yalancı tanıyorduk" diyememiştir.</p><p></p><p>Peygamberlerin emânet sıfatı, onların diğer insanlarla münasebetlerinde güvenilir olmaları yanında; asıl vahiy üzerinde emîn olmayı, Allah'ın emir ve yasaklarını insanlara değiştirmeden, arttırıp-eksiltmeden tebliğ etmesidir.</p><p></p><p> Kur'an'da, <strong>"O Peygamberler Allah'ın gönderdiklerini tebliğ ederler, O'ndan korkarlar ve O'ndan başka hiç bir kimseden korkmazlardı. Hesap görücü olarak Allah yeter" (el-Ahzâb, 33/39) </strong>buyurulur. </p><p></p><p>Bir peygamberin emânete hıyânet etmesi, O'nun kutsal görevi ile bağdaşmaz. </p><p></p><p><strong>"Bir peygamber için emânete hıyânet etmek olur şey değildir" (Âl-i İmrân, 3/161)</strong></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Ukbaa, post: 302748, member: 15165"] [B]SIDK, peygamberlerin, ilâhî hükümleri, emir ve yasakları insanlara tebliğde ve verdikleri her türlü haberde doğru sözlü, sadık olmalarıdır. [/B] Peygamberlerin yalan söylemeleri (kizb) asla caiz değildir. Aksi halde, insanları kendilerine inandırmaları ve onları irşad ederek doğru yola sevketmeleri mümkün olmaz. Çünkü yalan söylemek, büyük bir günah olduğundan, pey'gamberlerin "ismet" ve "emanet" sıfatlarıyla bağdaşmaz. Oysa Allah Teâlâ onların peygamberlik iddialarını tasdik etmek için her birine "Mucizeler" veriyor ve onunla adeta, "Kulum, peygamberlik iddiasında ve bendendir diye bildirdiklerinde sadıktır" diyor. Hak Teâlâ'nın yalancıları tasdik etmesi aklen mümkün olmadığına göre, peygamberlerin sıdk (doğruluk) sıfatı ile vasıflanmaları vâcib; yalan söylemeleri ise imkânsızdır. Kur'an-ı Kerim'de Allah, peygamberlerini doğruluk vasıflarıyla methetmiştir: [BILGI][B]"Ey Muhammed! İnsanlara Kur'an'daki İbrahim kıssasını anlat. Şüphesiz ki o, özü sözü doğru, sıddîk bir peygamberdi" (Meryem, 19/41);[/B][/BILGI] [BILGI][B]"Kitapta İdris'i de zikret. Çünkü o, çok doğru bir rıebî idi" (Meryem, 19/55);[/B][/BILGI] Hiç bir peygambere kavmi; "biz seni daha önce yalancı tanıyorduk" diyememiştir. Peygamberlerin emânet sıfatı, onların diğer insanlarla münasebetlerinde güvenilir olmaları yanında; asıl vahiy üzerinde emîn olmayı, Allah'ın emir ve yasaklarını insanlara değiştirmeden, arttırıp-eksiltmeden tebliğ etmesidir. Kur'an'da, [B]"O Peygamberler Allah'ın gönderdiklerini tebliğ ederler, O'ndan korkarlar ve O'ndan başka hiç bir kimseden korkmazlardı. Hesap görücü olarak Allah yeter" (el-Ahzâb, 33/39) [/B]buyurulur. Bir peygamberin emânete hıyânet etmesi, O'nun kutsal görevi ile bağdaşmaz. [B]"Bir peygamber için emânete hıyânet etmek olur şey değildir" (Âl-i İmrân, 3/161)[/B] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Site Yönetimi ve Forum Duyuruları
Kamplar ve Organizasyonlar
2012 - Salavat Programımız Başlıyooor !
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst