Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Tasavvuf
Nakşıbendi ve Nakşıbendilik
Sufinin Dünyası
Yaratılanı Severiz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="ABDULLAH4" data-source="post: 473630" data-attributes="member: 1004566"><p>Yaratılanı Severiz </p><p></p><p></p><p></p><p>Cenâb-ı Hak buyuruyor:</p><p>“Biz, hakikaten insanoğlunu şan ve şeref sahibi kıldık. Onları, (çeşitli nakil vasıtaları ile) karada ve denizde taşıdık; kendilerine güzel güzel rızıklar verdik; yine onları, yarattıklarımızın birçoğundan cidden üstün kıldık.” (İsrâ, 70) </p><p> </p><p></p><p>Rasûlullah (sav) buyurdular:</p><p>“Ben lânetçi olarak değil, âlemlere rahmet olarak gönderildim” (Müslim, Birr, 87) </p><p> </p><p></p><p>Rasûlullah (sav) kendisine işkence eden insanlara bile beddua etmiyor, zamanla düşünceleri değişir veya nesillerinden sâlih insanlar gelir diye onlara hayır dualar ediyordu. Nitekim melekler, kendisine çok ağır işkence ve hakaretler eden Tâif halkını iki büyük dağ arasında ezmek istedilerinde Allah Rasûlü (sav) buna râzı olmamış, onların neslinden tevhîd ehli insanların gelmesi için niyazda bulunmuştur. Tâif halkı, hicrî 9. seneye kadar inançsızlıkta şiddetle direnip müslümanlara pek çok zâyiât verdirmişti. Nihayet müslümanlar:</p><p></p><p>“–Yâ Rasûlallah! Sakîf Kabilesi’nin okları ve mızrakları bizi yaktı, perişan etti. Onlara beddua etseniz!” dediğinde:</p><p>“–Yâ Rabbî! Sakîf Kabilesi’ne hidâyet nasîb eyle! Onları bize gönder!” diye niyâz etti. Duası neticesinde bir müddet sonra Sakîf heyeti, müslüman olmak üzere Medîne-i Münevvere’ye geldi. (İbn-i Hişâm, IV, 134; Tirmizî, Menâkıb, 73/3942) </p><p> </p><p></p><p>Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)</p><p>el-Musavvir: Her mahlûku, ezelî hikmetinin gereği, çeşitli şekillerde yaratan, tasvir eden, her varlığa ayrı bir şekil ve özellik veren demektir. </p><p> </p><p></p><p>Kısa Günün Kârı</p><p></p><p>Hz. Mevlânâ’ya göre insan hayâle, düşünceye sığmayacak kadar yüce ve büyüktür. O der ki:</p><p>“İnsanın gerçek değerini söylesem, ben de yanarım dünya da! Fakat ne yazık ki insan değerini bilemedi, kendini ucuza sattı. İnsan aslında çok değerli bir atlas kumaş iken kendini hırkaya yama yaptı.” (Mesnevî, c. 3, beyt: 1000-1001)</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="ABDULLAH4, post: 473630, member: 1004566"] Yaratılanı Severiz Cenâb-ı Hak buyuruyor: “Biz, hakikaten insanoğlunu şan ve şeref sahibi kıldık. Onları, (çeşitli nakil vasıtaları ile) karada ve denizde taşıdık; kendilerine güzel güzel rızıklar verdik; yine onları, yarattıklarımızın birçoğundan cidden üstün kıldık.” (İsrâ, 70) Rasûlullah (sav) buyurdular: “Ben lânetçi olarak değil, âlemlere rahmet olarak gönderildim” (Müslim, Birr, 87) Rasûlullah (sav) kendisine işkence eden insanlara bile beddua etmiyor, zamanla düşünceleri değişir veya nesillerinden sâlih insanlar gelir diye onlara hayır dualar ediyordu. Nitekim melekler, kendisine çok ağır işkence ve hakaretler eden Tâif halkını iki büyük dağ arasında ezmek istedilerinde Allah Rasûlü (sav) buna râzı olmamış, onların neslinden tevhîd ehli insanların gelmesi için niyazda bulunmuştur. Tâif halkı, hicrî 9. seneye kadar inançsızlıkta şiddetle direnip müslümanlara pek çok zâyiât verdirmişti. Nihayet müslümanlar: “–Yâ Rasûlallah! Sakîf Kabilesi’nin okları ve mızrakları bizi yaktı, perişan etti. Onlara beddua etseniz!” dediğinde: “–Yâ Rabbî! Sakîf Kabilesi’ne hidâyet nasîb eyle! Onları bize gönder!” diye niyâz etti. Duası neticesinde bir müddet sonra Sakîf heyeti, müslüman olmak üzere Medîne-i Münevvere’ye geldi. (İbn-i Hişâm, IV, 134; Tirmizî, Menâkıb, 73/3942) Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri) el-Musavvir: Her mahlûku, ezelî hikmetinin gereği, çeşitli şekillerde yaratan, tasvir eden, her varlığa ayrı bir şekil ve özellik veren demektir. Kısa Günün Kârı Hz. Mevlânâ’ya göre insan hayâle, düşünceye sığmayacak kadar yüce ve büyüktür. O der ki: “İnsanın gerçek değerini söylesem, ben de yanarım dünya da! Fakat ne yazık ki insan değerini bilemedi, kendini ucuza sattı. İnsan aslında çok değerli bir atlas kumaş iken kendini hırkaya yama yaptı.” (Mesnevî, c. 3, beyt: 1000-1001) [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Tasavvuf
Nakşıbendi ve Nakşıbendilik
Sufinin Dünyası
Yaratılanı Severiz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst