Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Eğitim ve Kültür
Bilim ve Sanat
Yağlıboya Resim Örnekleri...
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="guftepira" data-source="post: 109031" data-attributes="member: 9856"><p>efendim sanat ile bir fiiliyatı ayırt eden yegane unsur "estetik kaygı" dır denir. </p><p>sanat felsefesi üzerine çalışan birçok düşünürün belki en yüksek derecede birleştikleri mevzu sanatın gaye olarak bir "estetik" ortaya koymasıdır. </p><p>bu müphem kavram üzerine elbette çokça konuşulabilir. hatta belki ayrı bir tartışma konusu olarak estetik bile ele alınabilir. keza "sanat" kelimesinin etimolojik olarak başlı başına incelenmeside gereklidir.</p><p></p><p>lakin burda bu mevzulara girmeden, efkarımızı en yalın bir biçimde arz etmek istiyoruz. bizim bu husustaki kısır düşüncemiz sanatın "ene" ve "hû" mabeyninde muhteşem bir vasıta olduğu kanaatidir. "ene" ile yapar ve başını kaldırıp mevcudatı seyrettiği an "hû" yu görür ve bir bomba gibi</p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkRed"> وَمَا أَدْرَاكَ , أَفَلَا تَذَكَّرُونَ</span></span></p><p>hitapları kafasında birer birer patlar.</p><p></p><p>bize herşeyden ziyade kendi metebolizmamız, bu acizlik içinde hudutsuz isteklerimiz ve ila ahir tahayyullerimiz "hû" yu iktiza etmektedir.</p><p></p><p>efendim kısır görüşümüzün hülasası şudur ki; sanat kulun rabbisini arayışıdır.</p><p>ve bu tarife binaen neye, kime, ne şekilde hizmet sunacağıda bu çerçeve içinde değerlendirilmelidir.</p><p></p><p>elbette aksi düşünülsede, bakınız tüm sanat eserlerinin perde arkasında tevehhümü ebediyet ve ölüm çığlıkları yükselmededir. shakespeare'in sone lerinde yada fuzulinin gazel lerinde ortak bir ateş vardır. nasıllardan sıyrılıp bu insanların neden bu ateşi yazılı metinlere aksettirdiklerini, gayelerini anlayabilirsek bir nebze sanatın insanlığın ilk günlerinden bu yana bizim hayatımızda ne şekilde rol oynadığını görmüş oluruz. </p><p></p><p>anladığımız, idrak ve ifade edebildiğimiz kadarı ile sanatın çok hulasa bir tarifini yaptıktan sonra, </p><p>sorunuza dönecek olursak, sanat ne içindir? </p><p>belki farabinin bir hakikat tehayyülü görüp yanlış ifade buyurduğu insanın gayesi, hatalı ve kusurlu olsada önemli bir cihette gayet de doğru bir hakikatı ifade eder; insanın "firavun" laşma temayülünü ap açık ortaya koyar. </p><p>işte sanat bu terazinin "mihengi"dir, "constant" ıdır, sabitidir. </p><p>sanatın amacı insanın bu ince çizgi üzerinde kendisini tanıması, bilmesidir. </p><p>sanat insan içindir ve ona rabbinden bir hediyedir.</p><p></p><p>vesselam.</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="guftepira, post: 109031, member: 9856"] efendim sanat ile bir fiiliyatı ayırt eden yegane unsur "estetik kaygı" dır denir. sanat felsefesi üzerine çalışan birçok düşünürün belki en yüksek derecede birleştikleri mevzu sanatın gaye olarak bir "estetik" ortaya koymasıdır. bu müphem kavram üzerine elbette çokça konuşulabilir. hatta belki ayrı bir tartışma konusu olarak estetik bile ele alınabilir. keza "sanat" kelimesinin etimolojik olarak başlı başına incelenmeside gereklidir. lakin burda bu mevzulara girmeden, efkarımızı en yalın bir biçimde arz etmek istiyoruz. bizim bu husustaki kısır düşüncemiz sanatın "ene" ve "hû" mabeyninde muhteşem bir vasıta olduğu kanaatidir. "ene" ile yapar ve başını kaldırıp mevcudatı seyrettiği an "hû" yu görür ve bir bomba gibi [SIZE=4][COLOR=DarkRed] وَمَا أَدْرَاكَ , أَفَلَا تَذَكَّرُونَ[/COLOR][/SIZE] hitapları kafasında birer birer patlar. bize herşeyden ziyade kendi metebolizmamız, bu acizlik içinde hudutsuz isteklerimiz ve ila ahir tahayyullerimiz "hû" yu iktiza etmektedir. efendim kısır görüşümüzün hülasası şudur ki; sanat kulun rabbisini arayışıdır. ve bu tarife binaen neye, kime, ne şekilde hizmet sunacağıda bu çerçeve içinde değerlendirilmelidir. elbette aksi düşünülsede, bakınız tüm sanat eserlerinin perde arkasında tevehhümü ebediyet ve ölüm çığlıkları yükselmededir. shakespeare'in sone lerinde yada fuzulinin gazel lerinde ortak bir ateş vardır. nasıllardan sıyrılıp bu insanların neden bu ateşi yazılı metinlere aksettirdiklerini, gayelerini anlayabilirsek bir nebze sanatın insanlığın ilk günlerinden bu yana bizim hayatımızda ne şekilde rol oynadığını görmüş oluruz. anladığımız, idrak ve ifade edebildiğimiz kadarı ile sanatın çok hulasa bir tarifini yaptıktan sonra, sorunuza dönecek olursak, sanat ne içindir? belki farabinin bir hakikat tehayyülü görüp yanlış ifade buyurduğu insanın gayesi, hatalı ve kusurlu olsada önemli bir cihette gayet de doğru bir hakikatı ifade eder; insanın "firavun" laşma temayülünü ap açık ortaya koyar. işte sanat bu terazinin "mihengi"dir, "constant" ıdır, sabitidir. sanatın amacı insanın bu ince çizgi üzerinde kendisini tanıması, bilmesidir. sanat insan içindir ve ona rabbinden bir hediyedir. vesselam. [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Eğitim ve Kültür
Bilim ve Sanat
Yağlıboya Resim Örnekleri...
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst