Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Risale Açıklamalı
Lem'alar
Tesettür
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="pendüender" data-source="post: 386322" data-attributes="member: 1023459"><p><strong>Cevap: Risale-i Nur Açıklamalı 11 : Tesettür</strong></p><p></p><p><span style="color: #8B4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Georgia'"><strong><em>Evini ve tesettür emrini esaret görüp görenek belasıyla açılıp saçılan, kendini sokağa atan bir kadın, işte asıl o zaman esarete düşmektedir. Birçok pis nazarların mahkûmu olmaktadır. Evinde yabancılaşan, buna bedel dışarıda herkesle ahbap olan erkek ve kadın, sosyal çözülmenin ve ahir zamandaki en büyük fitnenin en önemli unsurudur.</em></strong></span></span></span></p><p><span style="color: #8B4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Georgia'"><strong><em></em></strong></span></span></span></p><p><span style="color: #8B4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Georgia'"><strong><em></em></strong></span></span></span></p><p><span style="color: #8B4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Georgia'"><strong><em>Sözlükte “bir şeyin içinde veya arkasında gizlenmek” anlamına gelen tesettür, dinî bir kavram olarak, kişinin bir zaruret olmaksızın açılması ve bakılması helâl olmayan uzuvlarını örtmesi demektir. Bu kavramdan daha çok kadınların, yabancı erkeklere karşı, eli ve yüzü dışındaki uzuvlarının örtünmesi anlaşılmaktadır. </em></strong></span></span></span></p><p><span style="color: #8B4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Georgia'"><strong><em></em></strong></span></span></span></p><p><span style="color: #8B4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Georgia'"><strong><em></em></strong></span></span></span></p><p><span style="color: #8B4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Georgia'"><strong><em>Bu husus Kur’ân-ı Kerîm’de şu âyet-i kerîme ile kesin hükme bağlanmıştır: “Mü’min kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, ziynetlerini teşhir etmesinler. Başörtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları (mü’min kadınlar), ellerinin altında bulunan (köleleri), erkeklerden, kadına ihtiyacı kalmamış (cinsî güçten düşmüş) hizmetçiler yahut henüz kadınların gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına ziynetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları ziynetleri anlaşılsın diye, ayaklarını yere vurmasınlar. Ey mü’minler! Hep birden Allah’a tövbe ediniz ki, kurtuluşa eresiniz.” </em></strong></span></span></span></p><p><span style="color: #8B4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Georgia'"><strong><em></em></strong></span></span></span></p><p><span style="color: #8B4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Georgia'"><strong><em></em></strong></span></span></span></p><p><span style="color: #8B4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Georgia'"><strong><em>İslâmiyet öncesi toplumlarda durum İslâm’ın emrettiklerinden çok farklıydı. “Araplarda tesettür âdet değildi. Cahiliyet devrinde kadına hürmet yoktu. Eski cahiliye kadınlarında erkeklerin dikkatlerini çekecek şekilde göz alıcı biçimde açık saçık çıkan, açılıp saçılan orta malı olanlar bulunurdu. Bundan dolayı kız çocuklarını diri diri gömenler olmuştu.” </em></strong></span></span></span></p><p><span style="color: #8B4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Georgia'"><strong><em>Kadının açıksa suiistimal edilmesi birçok sosyal yaraların açılmasına sebep olmaktaydı. İslâm’ın “Cennet anaların ayakları altındadır” dediği kadın, ayaklar altına alınıyordu. Hatta orta çağ Avrupa’sında kadın yok sayılıyor, insan yerine bile konulmuyordu. Yaratılışça nazik, nazenin, şefkat madeni olan kadın, bazen en zor işlerde çalıştırılıyor; bazen de yaratılışına en zıt şekilde muamele görüyordu. Erkeği tamamlayıcı ruh bütünlüğüne ve ruh güzelliğine sahip bulunan kadın, günahta körleşmiş gözler için sadece etten ve dış güzellikten ibaret algılanıyordu. (Bu durum maalesef hâlen geçerliliğini korumaktadır.)</em></strong></span></span></span></p><p><span style="color: #8B4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Georgia'"><strong><em></em></strong></span></span></span></p><p><span style="color: #8B4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Georgia'"><strong><em></em></strong></span></span></span></p><p><span style="color: #8B4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Georgia'"><strong><em>İslâmiyet’in gelmesiyle, bütün şefkat ve merhametlerin sahibi olan Rahîm-i Hakîm, şefkatten yoğrulmuş varlıklar olan kadının hukukuna sağlam ve kalıcı düzenlemeler getirmiştir. Kadının değerini yükseltmiş, toplumda hak ettiği yeri vermiştir. Bu mealde “Mü’min erkeklere söyle, gözlerini sakınsınlar.” emriyle erkekleri ikaz etmiş; “Mü’min kadınlara da söyle, gözlerini sakınsınlar.” diyerek kadınların da sosyal refleksini belirlemiştir. Ta ki, toplumun iki temel taşından biri olan erkek, iffetini korumakla terbiye edilsin, ahlâk yüksekliği kazansın; diğeri olan kadın da, kalesi hükmünde olan cilbabını giymekle maddi manevi taarruzlardan muhafaza olsun.</em></strong></span></span></span></p><p><span style="color: #8B4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Georgia'"><strong><em>Ümmü Seleme (r.a.) demiştir ki: “Cilbablarından üzerlerini sıkı örtsünler” âyeti nazil olduğu zaman Ensar kadınları üzerlerine siyah elbiseler giyerek öyle bir ağırbaşlılık ile çıkmışlardı ki, başları üstünde kuşlar varmış gibi idi.ALINTI..</em></strong></span></span></span></p><p><span style="color: #8B4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Georgia'"><strong><em></em></strong></span></span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="pendüender, post: 386322, member: 1023459"] [b]Cevap: Risale-i Nur Açıklamalı 11 : Tesettür[/b] [COLOR=#8B4513][SIZE=3][FONT=Georgia][B][I]Evini ve tesettür emrini esaret görüp görenek belasıyla açılıp saçılan, kendini sokağa atan bir kadın, işte asıl o zaman esarete düşmektedir. Birçok pis nazarların mahkûmu olmaktadır. Evinde yabancılaşan, buna bedel dışarıda herkesle ahbap olan erkek ve kadın, sosyal çözülmenin ve ahir zamandaki en büyük fitnenin en önemli unsurudur. Sözlükte “bir şeyin içinde veya arkasında gizlenmek” anlamına gelen tesettür, dinî bir kavram olarak, kişinin bir zaruret olmaksızın açılması ve bakılması helâl olmayan uzuvlarını örtmesi demektir. Bu kavramdan daha çok kadınların, yabancı erkeklere karşı, eli ve yüzü dışındaki uzuvlarının örtünmesi anlaşılmaktadır. Bu husus Kur’ân-ı Kerîm’de şu âyet-i kerîme ile kesin hükme bağlanmıştır: “Mü’min kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, ziynetlerini teşhir etmesinler. Başörtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları (mü’min kadınlar), ellerinin altında bulunan (köleleri), erkeklerden, kadına ihtiyacı kalmamış (cinsî güçten düşmüş) hizmetçiler yahut henüz kadınların gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına ziynetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları ziynetleri anlaşılsın diye, ayaklarını yere vurmasınlar. Ey mü’minler! Hep birden Allah’a tövbe ediniz ki, kurtuluşa eresiniz.” İslâmiyet öncesi toplumlarda durum İslâm’ın emrettiklerinden çok farklıydı. “Araplarda tesettür âdet değildi. Cahiliyet devrinde kadına hürmet yoktu. Eski cahiliye kadınlarında erkeklerin dikkatlerini çekecek şekilde göz alıcı biçimde açık saçık çıkan, açılıp saçılan orta malı olanlar bulunurdu. Bundan dolayı kız çocuklarını diri diri gömenler olmuştu.” Kadının açıksa suiistimal edilmesi birçok sosyal yaraların açılmasına sebep olmaktaydı. İslâm’ın “Cennet anaların ayakları altındadır” dediği kadın, ayaklar altına alınıyordu. Hatta orta çağ Avrupa’sında kadın yok sayılıyor, insan yerine bile konulmuyordu. Yaratılışça nazik, nazenin, şefkat madeni olan kadın, bazen en zor işlerde çalıştırılıyor; bazen de yaratılışına en zıt şekilde muamele görüyordu. Erkeği tamamlayıcı ruh bütünlüğüne ve ruh güzelliğine sahip bulunan kadın, günahta körleşmiş gözler için sadece etten ve dış güzellikten ibaret algılanıyordu. (Bu durum maalesef hâlen geçerliliğini korumaktadır.) İslâmiyet’in gelmesiyle, bütün şefkat ve merhametlerin sahibi olan Rahîm-i Hakîm, şefkatten yoğrulmuş varlıklar olan kadının hukukuna sağlam ve kalıcı düzenlemeler getirmiştir. Kadının değerini yükseltmiş, toplumda hak ettiği yeri vermiştir. Bu mealde “Mü’min erkeklere söyle, gözlerini sakınsınlar.” emriyle erkekleri ikaz etmiş; “Mü’min kadınlara da söyle, gözlerini sakınsınlar.” diyerek kadınların da sosyal refleksini belirlemiştir. Ta ki, toplumun iki temel taşından biri olan erkek, iffetini korumakla terbiye edilsin, ahlâk yüksekliği kazansın; diğeri olan kadın da, kalesi hükmünde olan cilbabını giymekle maddi manevi taarruzlardan muhafaza olsun. Ümmü Seleme (r.a.) demiştir ki: “Cilbablarından üzerlerini sıkı örtsünler” âyeti nazil olduğu zaman Ensar kadınları üzerlerine siyah elbiseler giyerek öyle bir ağırbaşlılık ile çıkmışlardı ki, başları üstünde kuşlar varmış gibi idi.ALINTI.. [/I][/B][/FONT][/SIZE][/COLOR] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Risale Açıklamalı
Lem'alar
Tesettür
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst