Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Eğitim ve Kültür
Kütüphane
Makale - Menkıbe ve Denemeler
Tefeül...
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="uður1" data-source="post: 270696" data-attributes="member: 1016557"><p><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> <u>DİVAN-I HARB-İ ÖRFÎ</u></span></strong></p><p> <strong><u><span style="font-family: 'Calibri'">8.11.HÜRRİYETE HİTAP(DEVAMI)</span></u></strong></p><table style='width: 100%'><tr><td> <span style="font-family: 'Calibri'">Bunun en büyük sebebi, istibdattan sonra, mürşid-i umumî üç büyük şubenin ki, “Cümlenin maksudu bir amma rivayet muhtelif,” veyahut </span><br /> <strong>[SUP]<span style="font-family: 'Times New Roman'">1</span>[/SUP]</strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">عِبَارَاتُناَ</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">شَتّٰى</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">وَحُسْنُكَ</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">وَاحِدٌ</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">وَكُلٌّ</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">اِلىٰ</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">ذَكَ</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">الْجَمَالِ</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">يُشِيرُ</span><span style="font-family: 'Calibri'"> <br /> </span></strong><br /> <span style="font-family: 'Calibri'">beytinin mâsadakı olan ehl-i medrese ve ehl-i mektep ve eh-i tekkenin, tebayün ü efkâr ve tehâlüf-ü meşâribidir.<br /> <br /> Bu tebayün-ü efkâr ahlâk-ı İslâmiyenin esasını sarsmış, ittihad-ı milleti çatallaştırmış. Terakkiyat-ı medeniyeden geri bırakmıştır. Zira biri ifrat ile diğerini tekfir ve tadlil ediyor; öteki tefrit ile onu teçhil ve gayr-ı mutemed addediyor. Bunun çaresi, tevhid ile ve efkârlarının mabeyninde teyid ile münasebet ile musalâhadır. Ta itidal noktasında musafaha ile birleşmeli ki, âheng-i terakkîyi ihlâl etmesinler.<br /> <br /> Üçüncüsü: Ben vaizleri dinledim; nasihatleri bana tesir etmedi. Düşündüm. Kasâvet-i kalbimden başka üç sebep buldum:<br /> <br /> Birincisi: Zaman-ı hâzırayı zaman-ı sâlifeye kıyas ederek yalnız tasvir-i müddeâyı parlak ve mübalâğalı gösteriyorlar. Tesir ettirmek için ispat-ı müddeâ ve müteharrî-i hakikati iknâ lâzım iken, ihmal ediyorlar.<br /> <br /> İkincisi: Birşeyi tergib veya terhib etmekle ondan daha mühim şeyi tenzil edeceklerinden, muvazene-i şeriatı muhafaza etmiyorlar.<br /> <br /> Üçüncüsü: Belâgatın muktezası olan, hale mutabık, yani ilcaat-ı zamana muvafık, yani teşhis-i illete münasip söz söylemezler. Güya insanları eski zaman köşelerine çekiyorlar, sonra konuşuyorlar.</span><br /> <strong><u><span style="color: #990000"><span style="font-family: 'Calibri'">Dipnotlar - Arapça İbareler - Haşiyeler :</span></span></u></strong><br /> <span style="font-family: 'Calibri'"><strong>[SUP]<span style="color: #cc0000">1</span>[/SUP] </strong>: İbarelerimiz ayrı ayrı ise de, güzelliğin birdir. Hepsi de o güzelliğe işaret ediyorlar.</span><br /> <br /> </td><td> <strong><u><span style="font-family: 'Calibri'">Lügatler : </span></u></strong><br /> <span style="font-family: 'Calibri'"><strong>addetmek</strong> : saymak, kabul etmek<br /> <strong>âheng-i terakkî</strong> : ilerleme ve gelişmenin ahengi, uyumu<br /> <strong>ahlâk-ı İslâmiye</strong> : İslâm ahlâkı<br /> <strong>belâgat</strong> : maksada ve hâle uygun düzgün ve güzel söz söyleme<br /> <strong>beyt</strong> : mısra, şiir satırı<br /> <strong>efkâr</strong> : fikirler<br /> <strong>ehl-i medrese</strong> : dinî eğitim ve öğretim yapan yüksek okullarda ilim tahsil edenler veya oraya mensup ilim adamları<br /> <strong>ehl-i mektep</strong> : okula ve üniversiteye mensup kimseler, oradaki öğrenciler ve ilim adamları<br /> <strong>ehl-i tekke</strong> : tekkede tarikat yolunu tutanlar; tarikat ve tasavvuf mesleğinde olanlar<br /> <strong>esas</strong> : temel<br /> <strong>gayr-ı mutemed</strong> : güvenilir olmayan<br /> <strong>hale mutabık</strong> : hâl ve duruma uygun<br /> <strong>ifrat</strong> : aşırılık<br /> <strong>ihlâl etmek</strong> : bozmak, karıştırmak<br /> <strong>ilcaat-ı zaman</strong> : zamanın getirdiği mecburiyetler, çaresiz durumda bırakmalar<br /> <strong>ispat-ı müddeâ</strong> : iddia edilen şeyin ispatı<br /> <strong>itidal</strong> : her konuda orta yolu tutma, aşırıya kaçmama<br /> <strong>ittihad-ı millet</strong> : milletin birliği; aynı topraklar üzerinde yaşayan ve aralarında din, dil, duygu, ortak tarih, ülkü, gelenek ve görenek birliği olan insan topluluğunun birlik ve beraberliği<br /> <strong>kasâvet-i kalb</strong> : kalp sertliği, kalp katılığı<br /> <strong>mabeyninde</strong> : aralarında<br /> <strong>mâsadak</strong> : bir söz veya hükmü doğrulayan husus, doğrulayıcı örnek<br /> <strong>muhafaza etmek</strong> : korumak<br /> <strong>mukteza</strong> : birşeyin gereği<br /> <strong>musafaha</strong> : tokalaşma; kucaklaşma<br /> <strong>musalâha</strong> : karşılıklı barışma<br /> <strong>muvafık</strong> : uygun<br /> <strong>muvazene-i şeriat</strong> : şeriatın dengesi; Allah tarafından bildirilen hükümlerin dengesi<br /> <strong>mübalâğalı</strong> : abartılı<br /> <strong>münasebet</strong> : bağlantı, ilgi<br /> <strong>münasip</strong> : uygun<br /> <strong>müteharrî-i hakikat</strong> : gerçeği araştıran, inceleyen<br /> <strong>tadlil etmek</strong> : birinin veya bir topluluğun delâlette olduğunu iddia etmek<br /> <strong>tasvir-i müddeâ</strong> : iddia edilen şeyin delilsiz tasviri, san’atlı bir biçimde anlatımı<br /> <strong>tebâyün-ü efkâr</strong> : fikirlerin birbirinden farklı oluşu<br /> <strong>teçhil</strong> : birinin veya bir topluluğun cahil olduğunu iddia etmek<br /> <strong>tefrit</strong> : tersine aşırılık, normalden daha geri seviyede olma<br /> <strong>tehâlüf-ü meşârib</strong> : meşreplerin, metotların birbirinden farklı oluşu<br /> <strong>tekfir</strong> : küfürle itham etme, suçlama<br /> <strong>tenzil etmek</strong> : indirmek, alt seviyelere düşürmek<br /> <strong>terakkiyat-ı medeniye</strong> : medeniyetteki ilerlemeler, kalkınmalar<br /> <strong>tergib</strong> : rağbet uyandırma, isteklendirme<br /> <strong>terhib etmek</strong> : korkutmak<br /> <strong>teşhis-i illet</strong> : hastalığın teşhisi<br /> <strong>tevhid</strong> : birleştirme<br /> <strong>teyid</strong> : destekleme, doğrulama<br /> <strong>zaman-ı hâzıra</strong> : şimdiki zaman<br /> <strong>zaman-ı sâlife</strong> : geçmiş zaman</span><br /> <br /> </td></tr></table><p></p><p></p><p></p><p><span style="color: #888888"> -- </span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="uður1, post: 270696, member: 1016557"] [B][FONT=Calibri] [U]DİVAN-I HARB-İ ÖRFÎ[/U][/FONT][/B] [B][U][FONT=Calibri]8.11.HÜRRİYETE HİTAP(DEVAMI)[/FONT][/U][/B] [TABLE] [TR] [TD="width: 307, bgcolor: transparent"] [FONT=Calibri]Bunun en büyük sebebi, istibdattan sonra, mürşid-i umumî üç büyük şubenin ki, “Cümlenin maksudu bir amma rivayet muhtelif,” veyahut [/FONT] [B][SUP][FONT=Times New Roman]1[/FONT][/SUP][/B][B][FONT=Times New Roman]عِبَارَاتُناَ[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]شَتّٰى[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]وَحُسْنُكَ[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]وَاحِدٌ[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]وَكُلٌّ[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]اِلىٰ[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]ذَكَ[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]الْجَمَالِ[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]يُشِيرُ[/FONT][FONT=Calibri] [/FONT][/B] [FONT=Calibri]beytinin mâsadakı olan ehl-i medrese ve ehl-i mektep ve eh-i tekkenin, tebayün ü efkâr ve tehâlüf-ü meşâribidir. Bu tebayün-ü efkâr ahlâk-ı İslâmiyenin esasını sarsmış, ittihad-ı milleti çatallaştırmış. Terakkiyat-ı medeniyeden geri bırakmıştır. Zira biri ifrat ile diğerini tekfir ve tadlil ediyor; öteki tefrit ile onu teçhil ve gayr-ı mutemed addediyor. Bunun çaresi, tevhid ile ve efkârlarının mabeyninde teyid ile münasebet ile musalâhadır. Ta itidal noktasında musafaha ile birleşmeli ki, âheng-i terakkîyi ihlâl etmesinler. Üçüncüsü: Ben vaizleri dinledim; nasihatleri bana tesir etmedi. Düşündüm. Kasâvet-i kalbimden başka üç sebep buldum: Birincisi: Zaman-ı hâzırayı zaman-ı sâlifeye kıyas ederek yalnız tasvir-i müddeâyı parlak ve mübalâğalı gösteriyorlar. Tesir ettirmek için ispat-ı müddeâ ve müteharrî-i hakikati iknâ lâzım iken, ihmal ediyorlar. İkincisi: Birşeyi tergib veya terhib etmekle ondan daha mühim şeyi tenzil edeceklerinden, muvazene-i şeriatı muhafaza etmiyorlar. Üçüncüsü: Belâgatın muktezası olan, hale mutabık, yani ilcaat-ı zamana muvafık, yani teşhis-i illete münasip söz söylemezler. Güya insanları eski zaman köşelerine çekiyorlar, sonra konuşuyorlar.[/FONT] [B][U][COLOR=#990000][FONT=Calibri]Dipnotlar - Arapça İbareler - Haşiyeler :[/FONT][/COLOR][/U][/B] [FONT=Calibri][B][SUP][COLOR=#cc0000]1[/COLOR][/SUP][COLOR=#cc0000] [/COLOR][/B]: İbarelerimiz ayrı ayrı ise de, güzelliğin birdir. Hepsi de o güzelliğe işaret ediyorlar.[/FONT] [FONT=Calibri] [/FONT] [/TD] [TD="width: 307, bgcolor: transparent"] [B][U][FONT=Calibri]Lügatler : [/FONT][/U][/B] [FONT=Calibri][B]addetmek[/B] : saymak, kabul etmek [B]âheng-i terakkî[/B] : ilerleme ve gelişmenin ahengi, uyumu [B]ahlâk-ı İslâmiye[/B] : İslâm ahlâkı [B]belâgat[/B] : maksada ve hâle uygun düzgün ve güzel söz söyleme [B]beyt[/B] : mısra, şiir satırı [B]efkâr[/B] : fikirler [B]ehl-i medrese[/B] : dinî eğitim ve öğretim yapan yüksek okullarda ilim tahsil edenler veya oraya mensup ilim adamları [B]ehl-i mektep[/B] : okula ve üniversiteye mensup kimseler, oradaki öğrenciler ve ilim adamları [B]ehl-i tekke[/B] : tekkede tarikat yolunu tutanlar; tarikat ve tasavvuf mesleğinde olanlar [B]esas[/B] : temel [B]gayr-ı mutemed[/B] : güvenilir olmayan [B]hale mutabık[/B] : hâl ve duruma uygun [B]ifrat[/B] : aşırılık [B]ihlâl etmek[/B] : bozmak, karıştırmak [B]ilcaat-ı zaman[/B] : zamanın getirdiği mecburiyetler, çaresiz durumda bırakmalar [B]ispat-ı müddeâ[/B] : iddia edilen şeyin ispatı [B]itidal[/B] : her konuda orta yolu tutma, aşırıya kaçmama [B]ittihad-ı millet[/B] : milletin birliği; aynı topraklar üzerinde yaşayan ve aralarında din, dil, duygu, ortak tarih, ülkü, gelenek ve görenek birliği olan insan topluluğunun birlik ve beraberliği [B]kasâvet-i kalb[/B] : kalp sertliği, kalp katılığı [B]mabeyninde[/B] : aralarında [B]mâsadak[/B] : bir söz veya hükmü doğrulayan husus, doğrulayıcı örnek [B]muhafaza etmek[/B] : korumak [B]mukteza[/B] : birşeyin gereği [B]musafaha[/B] : tokalaşma; kucaklaşma [B]musalâha[/B] : karşılıklı barışma [B]muvafık[/B] : uygun [B]muvazene-i şeriat[/B] : şeriatın dengesi; Allah tarafından bildirilen hükümlerin dengesi [B]mübalâğalı[/B] : abartılı [B]münasebet[/B] : bağlantı, ilgi [B]münasip[/B] : uygun [B]müteharrî-i hakikat[/B] : gerçeği araştıran, inceleyen [B]tadlil etmek[/B] : birinin veya bir topluluğun delâlette olduğunu iddia etmek [B]tasvir-i müddeâ[/B] : iddia edilen şeyin delilsiz tasviri, san’atlı bir biçimde anlatımı [B]tebâyün-ü efkâr[/B] : fikirlerin birbirinden farklı oluşu [B]teçhil[/B] : birinin veya bir topluluğun cahil olduğunu iddia etmek [B]tefrit[/B] : tersine aşırılık, normalden daha geri seviyede olma [B]tehâlüf-ü meşârib[/B] : meşreplerin, metotların birbirinden farklı oluşu [B]tekfir[/B] : küfürle itham etme, suçlama [B]tenzil etmek[/B] : indirmek, alt seviyelere düşürmek [B]terakkiyat-ı medeniye[/B] : medeniyetteki ilerlemeler, kalkınmalar [B]tergib[/B] : rağbet uyandırma, isteklendirme [B]terhib etmek[/B] : korkutmak [B]teşhis-i illet[/B] : hastalığın teşhisi [B]tevhid[/B] : birleştirme [B]teyid[/B] : destekleme, doğrulama [B]zaman-ı hâzıra[/B] : şimdiki zaman [B]zaman-ı sâlife[/B] : geçmiş zaman[/FONT] [FONT=Calibri] [/FONT] [/TD] [/TR] [/TABLE] [FONT=Calibri] [/FONT] [COLOR=#888888] -- [/COLOR] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Eğitim ve Kültür
Kütüphane
Makale - Menkıbe ve Denemeler
Tefeül...
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst