Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Eğitim ve Kültür
Kütüphane
Makale - Menkıbe ve Denemeler
Tefeül...
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="uður1" data-source="post: 269091" data-attributes="member: 1016557"><p>[h=1]<strong><span style="font-family: 'Calibri'"><u>DİVAN-I HARB-İ ÖRFÎ</u></span></strong>[/h]<strong><u><span style="font-family: 'Calibri'">8.5.HÜRRİYETE HİTAP(DEVAMI)</span></u></strong></p><table style='width: 100%'><tr><td> <span style="font-family: 'Calibri'">Geniş ve muşa’şa’ olan yeni hürriyet-i şer’iyeye adem-i liyâkat—zira çocuğa geniş olmaz—şanlı olan ittihad-ı millîyi bozulmuş ve müteaffin olan hâlât ile fena bir hastalığa hedef edecektir. Zira ehl-i takvâ ve vicdanın tefsiri böyle değil. Mezhebi de muhalif olacaktır. Biz millet-i Osmaniye erkeğiz. Kâmet-i merdane-i istidad-ı milliyemize kadınların libası gibi süslü sefahet ve hevesat ve israfat yakışmıyor. Binaenaleyh, aldanmayalım.<br /> <br /> <strong>[SUP]<span style="color: #cc0000">1</span>[/SUP]</strong></span><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">خُذْ</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">مَا</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">صَفَا</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">دَعْ</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">مَا</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">كَدَرْ</span></strong><span style="font-family: 'Calibri'"> kâidesini düsturu’l-amel yapalım. Şöyle ki:<br /> <br /> Ecnebiyede terakkiyat-ı medeniyeye yardım edecek noktaları (fünun ve sanayi gibi) maalmemnuniye alacağız.<br /> <br /> Amma medeniyetin zünub ve mesavîsi olarak bazı âdât ve ahlâk-ı seyyie ki, ecnebîlerde mehasin-i medeniye-i kesiresiyle muhat olduğu için çirkinliğini o kadar göstermiyor. Biz ise, aldığımız vakit sû-i tâlih cihetiyle ve sû-i intihap tarikiyle müşkilü’t-tahsil mehasin-i medeniyeti terk edip, çocuk gibi hevâ ve hevese muvafık zünub-u medeniyet kesb ettiğimizden, muhannes gibi veya mütereccile gibi oluruz. Kadın, erkek gibi giyinse maskara olur. Erkek, kadın gibi süslense muhannesliktir, yakışmaz. Mert ve âlihimmet, zîb ü zîverle muzahraf cilveli hanım gibi olmamalı.<br /> <br /> Elhasıl: Zünub ve mesâvî-i medeniyeti, hudud-u hürriyet ve medeniyetimize girmekten seyf-i şeriatla yasak edeceğiz. Ta ki, medeniyetimizin gençliği ve şebabeti, zülâl-i aynü’l-hayat-ı şeriatla muhafaza olsun. Kesb-i medeniyette Japonlara iktida bize lâzımdır ki, onlar Avrupa’dan mehasin-i medeniyeti almakla beraber, her kavmin mâye-i bekàsı olan âdât-ı milliyelerini muhafaza ettiler.</span><br /> <strong><u><span style="color: #990000"><span style="font-family: 'Calibri'">Dipnotlar - Arapça İbareler - Haşiyeler :</span></span></u></strong><br /> <span style="font-family: 'Calibri'"><strong>[SUP]<span style="color: #cc0000">1</span>[/SUP] </strong>: Duru olanı al; bulanık olanı bırak!</span><br /> <br /> </td><td> <strong><u><span style="font-family: 'Calibri'">Lügatler : </span></u></strong><br /> <span style="font-family: 'Calibri'"><strong>âdât</strong> : âdetler, alışkanlıklar<br /> <strong>âdât-ı milliye</strong> : millî adetler<br /> <strong>adem-i liyâkat</strong> : liyakatsizlik, lâyık olmama<br /> <strong>ahlâk-ı seyyie</strong> : kötü ahlâk<br /> <strong>âl-i himmet</strong> : gayreti yüksek<br /> <strong>binaenaleyh</strong> : bundan dolayı<br /> <strong>düsturu’l-amel</strong> : işin prensibi, kuralı<br /> <strong>ecnebî</strong> : yabancı<br /> <strong>ehl-i takva ve vicdan</strong> : Allah’tan korkan, emirlerine bağlı olan dindar kimseler ve vicdan sahipleri<br /> <strong>elhasıl</strong> : kısaca, özetle<br /> <strong>fena</strong> : kötü<br /> <strong>fünun</strong> : fenler, bilimler<br /> <strong>hâlât</strong> : durumlar, hâller<br /> <strong>hevâ</strong> : nefsin hoşuna giden faydasız arzular; yetenekleri, duygu ve düşünceleri nefsin emrine verme<br /> <strong>heves</strong> : nefsin hoşuna giden gelip geçici istek ve arzular<br /> <strong>hevesat</strong> : gelip geçici, nefsin hoşuna giden istek ve arzular<br /> <strong>hudud-u hürriyet</strong> : hürriyetin sınırı<br /> <strong>iktida</strong> : uyma<br /> <strong>israfat</strong> : israflar, savurganlıklar<br /> <strong>ittihad-ı millî</strong> : millî birlik<br /> <strong>kâide</strong> : kural, prensip<br /> <strong>kâmet-i merdane-i istidad-ı milliye</strong> : millî yeteneğin mert görünüşlü endamı, boyu<br /> <strong>kavim</strong> : millet; aralarında dil, âdet, örf, kültür birliği olan insan topluluğu<br /> <strong>kesb etmek</strong> : kazanmak<br /> <strong>kesb-i medeniyet</strong> : medeniyet kazanma<br /> <strong>libas</strong> : elbise<br /> <strong>maalmemnuniye</strong> : memnuniyetle<br /> <strong>mâye-i bekà</strong> : devamlılığın mayası, temeli<br /> <strong>mehasin-i medeniye-i kesire</strong> : çok sayıdaki medeniyet güzellikleri<br /> <strong>mehasin-i medeniyet</strong> : medeniyetin güzellikleri<br /> <strong>mesavî</strong> : kötülükler, zararlar<br /> <strong>mezhep</strong> : takip edilen yol; anlayış, görüş<br /> <strong>millet-i Osmaniye</strong> : Osmanlı milleti<br /> <strong>muhafaza etmek</strong> : korumak<br /> <strong>muhalif</strong> : aykırı<br /> <strong>muhannes</strong> : kadınlaşmış erkek<br /> <strong>muhanneslik</strong> : kadınlaşma işi<br /> <strong>muhat olma</strong> : çevrilme, kuşatılma<br /> <strong>muvafık</strong> : uygun<br /> <strong>muzahraf</strong> : sahte, yalancı, kof<br /> <strong>müşkilü’t-tahsil</strong> : elde edilmesi zor<br /> <strong>müteaffin</strong> : kokuşmuş<br /> <strong>mütereccile</strong> : erkekleşmiş kadın<br /> <strong>sanayi</strong> : san’at, zanaat, beceri, hüner; ham maddeleri işleyerek mamul madde haline sokmak için uygulanan işlem ve araçların bütünü; endüstri<br /> <strong>sefahet</strong> : ahmaklık, beyinsizlik; yasak zevk ve eğlencelere düşkünlük<br /> <strong>seyf-i şeriat</strong> : şeriat kılıcı<br /> <strong>sû-i intihap</strong> : kötü seçim<br /> <strong>sû-i tâlih</strong> : kötü talih, baht<br /> <strong>şebabet</strong> : gençlik<br /> <strong>tarikiyle</strong> : yoluyla<br /> <strong>tefsir</strong> : açıklama, yorum<br /> <strong>terakkiyat-ı medeniye</strong> : medenî ilerlemeler, kalkınmalar<br /> <strong>zîb ü zîver</strong> : süs ve ziynet, altın-gümüş<br /> <strong>zülâl-i aynü’l-hayat-ı şeriat</strong> : şeriatın hayat pınarının tatlı suyu<br /> <strong>zünub ve mesâvî-i medeniyet</strong> : medeniyetin günahları ve kötülükleri<br /> <strong>zünub</strong> : günahlar<br /> <strong>zünub-u medeniyet</strong> : medeniyetin günahları</span><br /> <br /> </td></tr></table><p>[h=1]ZELZELE YANİ DEPREMİN MANEVİ SEBEBLERİ VE HİKMETLERİ 14. SÖZÜN ZEYLİ -2[/h]</p><p><strong><u><span style="font-family: 'Calibri'">ON DÖRDÜNCÜ SÖZÜN ZEYLİ(2)</span></u></strong></p><table style='width: 100%'><tr><td> <span style="font-family: 'Calibri'"><strong><u>İkinci sual:</u></strong> Niçin gâvurların memleketlerinde bu semâvî tokat başlarına gelmiyor, bu biçare Müslümanlara iniyor?<br /> <br /> <strong><u>Elcevap:</u></strong> Büyük hatalar ve cinayetler tehirle büyük merkezlerde ve küçücük cinayetler tâcille küçük merkezlerde verildiği gibi, mühim bir hikmete binaen, ehl-i küfrün cinayetlerinin kısm-ı âzamı Mahkeme-i Kübrâ-yı Haşre tehir edilerek, ehl-i imanın hataları kısmen bu dünyada cezası verilir. (HAŞİYE)<br /> <br /> <strong><u>Üçüncü sual:</u></strong> Bazı eşhâsın hatasından gelen bu musibet bir derece memlekette umumî şekle girmesinin sebebi nedir?<br /> <br /> <strong><u>Elcevap:</u></strong> Umumî musibet, ekseriyetin hatasından ileri gelmesi cihetiyle, ekser nâsın o zalim eşhâsın harekâtına fiilen veya iltizamen veya iltihaken taraftar olmasıyla mânen iştirak eder, musibet-i âmmeye sebebiyet verir.<br /> <br /> <strong><u>Dördüncü sual:</u></strong> Madem bu zelzele musibeti hataların neticesi ve keffâretü’z-zünubdur. Masumların ve hatasızların o musibet içinde yanması nedendir? Âdaletullah nasıl müsaade eder?<br /> <br /> <strong><u>Yine mânevî canipten elcevap:</u></strong> Bu mesele sırr-ı kadere taallûk ettiği için, Risale-i Kadere havale edip, yalnız burada bu kadar denildi:</span><br /> <p style="text-align: center"><p style="text-align: center"><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">وَاتَّقوُا</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">فِتْنَةً</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">لاَ</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">تُصِيبَنَّ</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">الَّذِينَ</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">ظَلَمُوا</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">مِنْكُمْ</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">خَاصَّةً</span></strong><span style="font-family: 'Calibri'"> <br /> [SUP]1[/SUP]</span></p> </p> <span style="font-family: 'Calibri'">Yani, “Bir belâ, bir musibetten çekininiz ki, geldiği vakit yalnız zalimlere mahsus kalmayıp masumları da yakar.”<br /> <br /> <strong><u>Şu âyetin sırrı şudur ki:</u></strong> Bu dünya bir meydan-ı tecrübe ve imtihandır ve dar-ı teklif ve mücahededir. İmtihan ve teklif, iktiza ederler ki, hakikatler perdeli kalıp, ta müsabaka ve mücahede ile Ebu Bekir’ler âlâ-yı illiyyîne çıksınlar ve Ebu Cehil’ler esfel-i sâfilîne girsinler. Eğer masumlar böyle musibetlerde sağlam kalsaydılar, Ebu Cehil’ler, aynen Ebu Bekir’ler gibi teslim olup, mücahede ile mânevî terakki kapısı kapanacaktı ve sırr-ı teklif bozulacaktı.</span><br /> <strong><u><span style="color: #990000"><span style="font-family: 'Calibri'">Dipnotlar - Arapça İbareler - Haşiyeler :</span></span></u></strong><br /> <span style="font-family: 'Calibri'"><strong>(HAŞİYE) </strong>: Hem Rus gibi olanlar (Bu tâbir SSCB dönemi Rusya’sına aittir), mensuh ve tahrif edilmiş bir dini terk etmekle, hak ve ebedî ve kabil-i nesh olmayan bir dine ihanet etmek derecesinde gayretullaha dokunmadığından, zemin şimdilik onları bırakıp bunlara hiddet ediyor. <br /> <strong>[SUP]1[/SUP] </strong>: Enfâl Sûresi, 8:25.</span><br /> <br /> </td><td> [h=2]<u><span style="font-family: 'Calibri'">Lügatler : </span></u>[/h] <span style="font-family: 'Calibri'"><strong>adaletullah</strong> : Allah’ın adaleti<br /> <strong>âlâ-yı illiyyîn</strong> : yücelerin en yücesi<br /> <strong>biçare</strong> : çaresiz<br /> <strong>canip</strong> : taraf, yön<br /> <strong>cihet</strong> : yön, taraf<br /> <strong>dar-ı teklif ve mücahede</strong> : sorumluluk ve mücadele yeri<br /> <strong>ebedî</strong> : sonsuz<br /> <strong>ehl-i iman</strong> : iman edenler, mü’minler<br /> <strong>ehl-i küfür</strong> : küfür ehli, inanmayanlar<br /> <strong>ekseriyet</strong> : çoğunluk<br /> <strong>esfel-i sâfilin</strong> : aşağıların en aşağısı<br /> <strong>eşhâs</strong> : şahıslar, kişiler<br /> <strong>fiilen</strong> : davranışla<br /> <strong>gayretullah</strong> : Allah’ın hak dinini koruma sıfatı<br /> <strong>hak</strong> : doğru, gerçek<br /> <strong>hakikat</strong> : gerçek, doğru<br /> <strong>harekât</strong> : hareketler, davranışlar<br /> <strong>hikmet-i İlâhî</strong> : Allah’ın herşeyi belirli gayelere yönelik olarak, mânâlı, faydalı ve tam yerli yerinde yaratması<br /> <strong>iktiza</strong> : gerektirme<br /> <strong>iltihaken</strong> : katılarak<br /> <strong>iltizamen</strong> : taraftar olarak<br /> <strong>iştirak</strong> : ortak olma, katılma<br /> <strong>kabil-i nesh olmayan</strong> : hükmü kaldırılamayan<br /> <strong>keffâretü’z-zünub</strong> : günahlara keffaret, günahların bağışlanmasına vesile<br /> <strong>kısm-ı âzam</strong> : büyük kısım<br /> <strong>Mahkeme-i Kübrâ-yı Haşr</strong> : öldükten sonra âhirette Allah’ın huzurunda kurulacak olan büyük mahkeme<br /> <strong>mazlum</strong> : zulme uğrayan<br /> <strong>mensuh</strong> : hükmü yürürlükten kalkmış olan<br /> <strong>meydan-ı tecrübe ve imtihan</strong> : deneme ve imtihan meydanı<br /> <strong>musibet-i âmme</strong> : büyük ve genel musibet<br /> <strong>mücahede</strong> : nefisle mücadele, cihad<br /> <strong>müsabaka</strong> : yarışma<br /> <strong>nâs</strong> : insanlar<br /> <strong>rahmet</strong> : şefkat, merhamet<br /> <strong>Risale-i Kader</strong> : Kader Risalesi (Yirmi Altıncı Söz)<br /> <strong>sır</strong> : gizli gerçek, gizem<br /> <strong>sırr-ı kader</strong> : kader sırrı<br /> <strong>sırr-ı teklif</strong> : kulluk sırrı, insanların Allah tarafından görevlendirilerek dünyaya gönderilmesinin anlamı<br /> <strong>taallûk etmek</strong> : ilgili olmak<br /> <strong>tahrif edilmek</strong> : değiştirilmek, bozulmak<br /> <strong>tehir</strong> : erteleme, sonraya bırakma<br /> <strong>teklif</strong> : görev yükleme, sorumluluk<br /> <strong>terakki</strong> : ilerleme<br /> <strong>zelzele</strong> : deprem, sarsıntı</span><br /> <br /> <br /> </td></tr></table></blockquote><p></p>
[QUOTE="uður1, post: 269091, member: 1016557"] [h=1][B][FONT=Calibri][U]DİVAN-I HARB-İ ÖRFÎ[/U][/FONT][/B][/h][B][U][FONT=Calibri]8.5.HÜRRİYETE HİTAP(DEVAMI)[/FONT][/U][/B] [TABLE] [TR] [TD="width: 307, bgcolor: transparent"] [FONT=Calibri]Geniş ve muşa’şa’ olan yeni hürriyet-i şer’iyeye adem-i liyâkat—zira çocuğa geniş olmaz—şanlı olan ittihad-ı millîyi bozulmuş ve müteaffin olan hâlât ile fena bir hastalığa hedef edecektir. Zira ehl-i takvâ ve vicdanın tefsiri böyle değil. Mezhebi de muhalif olacaktır. Biz millet-i Osmaniye erkeğiz. Kâmet-i merdane-i istidad-ı milliyemize kadınların libası gibi süslü sefahet ve hevesat ve israfat yakışmıyor. Binaenaleyh, aldanmayalım. [B][SUP][COLOR=#cc0000]1[/COLOR][/SUP][/B][/FONT][B][FONT=Times New Roman]خُذْ[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]مَا[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]صَفَا[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]دَعْ[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]مَا[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]كَدَرْ[/FONT][/B][FONT=Calibri] kâidesini düsturu’l-amel yapalım. Şöyle ki: Ecnebiyede terakkiyat-ı medeniyeye yardım edecek noktaları (fünun ve sanayi gibi) maalmemnuniye alacağız. Amma medeniyetin zünub ve mesavîsi olarak bazı âdât ve ahlâk-ı seyyie ki, ecnebîlerde mehasin-i medeniye-i kesiresiyle muhat olduğu için çirkinliğini o kadar göstermiyor. Biz ise, aldığımız vakit sû-i tâlih cihetiyle ve sû-i intihap tarikiyle müşkilü’t-tahsil mehasin-i medeniyeti terk edip, çocuk gibi hevâ ve hevese muvafık zünub-u medeniyet kesb ettiğimizden, muhannes gibi veya mütereccile gibi oluruz. Kadın, erkek gibi giyinse maskara olur. Erkek, kadın gibi süslense muhannesliktir, yakışmaz. Mert ve âlihimmet, zîb ü zîverle muzahraf cilveli hanım gibi olmamalı. Elhasıl: Zünub ve mesâvî-i medeniyeti, hudud-u hürriyet ve medeniyetimize girmekten seyf-i şeriatla yasak edeceğiz. Ta ki, medeniyetimizin gençliği ve şebabeti, zülâl-i aynü’l-hayat-ı şeriatla muhafaza olsun. Kesb-i medeniyette Japonlara iktida bize lâzımdır ki, onlar Avrupa’dan mehasin-i medeniyeti almakla beraber, her kavmin mâye-i bekàsı olan âdât-ı milliyelerini muhafaza ettiler.[/FONT] [B][U][COLOR=#990000][FONT=Calibri]Dipnotlar - Arapça İbareler - Haşiyeler :[/FONT][/COLOR][/U][/B] [FONT=Calibri][B][SUP][COLOR=#cc0000]1[/COLOR][/SUP][COLOR=#cc0000] [/COLOR][/B]: Duru olanı al; bulanık olanı bırak![/FONT] [FONT=Calibri] [/FONT] [/TD] [TD="width: 307, bgcolor: transparent"] [B][U][FONT=Calibri]Lügatler : [/FONT][/U][/B] [FONT=Calibri][B]âdât[/B] : âdetler, alışkanlıklar [B]âdât-ı milliye[/B] : millî adetler [B]adem-i liyâkat[/B] : liyakatsizlik, lâyık olmama [B]ahlâk-ı seyyie[/B] : kötü ahlâk [B]âl-i himmet[/B] : gayreti yüksek [B]binaenaleyh[/B] : bundan dolayı [B]düsturu’l-amel[/B] : işin prensibi, kuralı [B]ecnebî[/B] : yabancı [B]ehl-i takva ve vicdan[/B] : Allah’tan korkan, emirlerine bağlı olan dindar kimseler ve vicdan sahipleri [B]elhasıl[/B] : kısaca, özetle [B]fena[/B] : kötü [B]fünun[/B] : fenler, bilimler [B]hâlât[/B] : durumlar, hâller [B]hevâ[/B] : nefsin hoşuna giden faydasız arzular; yetenekleri, duygu ve düşünceleri nefsin emrine verme [B]heves[/B] : nefsin hoşuna giden gelip geçici istek ve arzular [B]hevesat[/B] : gelip geçici, nefsin hoşuna giden istek ve arzular [B]hudud-u hürriyet[/B] : hürriyetin sınırı [B]iktida[/B] : uyma [B]israfat[/B] : israflar, savurganlıklar [B]ittihad-ı millî[/B] : millî birlik [B]kâide[/B] : kural, prensip [B]kâmet-i merdane-i istidad-ı milliye[/B] : millî yeteneğin mert görünüşlü endamı, boyu [B]kavim[/B] : millet; aralarında dil, âdet, örf, kültür birliği olan insan topluluğu [B]kesb etmek[/B] : kazanmak [B]kesb-i medeniyet[/B] : medeniyet kazanma [B]libas[/B] : elbise [B]maalmemnuniye[/B] : memnuniyetle [B]mâye-i bekà[/B] : devamlılığın mayası, temeli [B]mehasin-i medeniye-i kesire[/B] : çok sayıdaki medeniyet güzellikleri [B]mehasin-i medeniyet[/B] : medeniyetin güzellikleri [B]mesavî[/B] : kötülükler, zararlar [B]mezhep[/B] : takip edilen yol; anlayış, görüş [B]millet-i Osmaniye[/B] : Osmanlı milleti [B]muhafaza etmek[/B] : korumak [B]muhalif[/B] : aykırı [B]muhannes[/B] : kadınlaşmış erkek [B]muhanneslik[/B] : kadınlaşma işi [B]muhat olma[/B] : çevrilme, kuşatılma [B]muvafık[/B] : uygun [B]muzahraf[/B] : sahte, yalancı, kof [B]müşkilü’t-tahsil[/B] : elde edilmesi zor [B]müteaffin[/B] : kokuşmuş [B]mütereccile[/B] : erkekleşmiş kadın [B]sanayi[/B] : san’at, zanaat, beceri, hüner; ham maddeleri işleyerek mamul madde haline sokmak için uygulanan işlem ve araçların bütünü; endüstri [B]sefahet[/B] : ahmaklık, beyinsizlik; yasak zevk ve eğlencelere düşkünlük [B]seyf-i şeriat[/B] : şeriat kılıcı [B]sû-i intihap[/B] : kötü seçim [B]sû-i tâlih[/B] : kötü talih, baht [B]şebabet[/B] : gençlik [B]tarikiyle[/B] : yoluyla [B]tefsir[/B] : açıklama, yorum [B]terakkiyat-ı medeniye[/B] : medenî ilerlemeler, kalkınmalar [B]zîb ü zîver[/B] : süs ve ziynet, altın-gümüş [B]zülâl-i aynü’l-hayat-ı şeriat[/B] : şeriatın hayat pınarının tatlı suyu [B]zünub ve mesâvî-i medeniyet[/B] : medeniyetin günahları ve kötülükleri [B]zünub[/B] : günahlar [B]zünub-u medeniyet[/B] : medeniyetin günahları[/FONT] [FONT=Calibri] [/FONT] [/TD] [/TR] [/TABLE] [h=1]ZELZELE YANİ DEPREMİN MANEVİ SEBEBLERİ VE HİKMETLERİ 14. SÖZÜN ZEYLİ -2[/h] [B][U][FONT=Calibri]ON DÖRDÜNCÜ SÖZÜN ZEYLİ(2)[/FONT][/U][/B] [TABLE] [TR] [TD="width: 307, bgcolor: transparent"] [FONT=Calibri][B][U]İkinci sual:[/U][/B] Niçin gâvurların memleketlerinde bu semâvî tokat başlarına gelmiyor, bu biçare Müslümanlara iniyor? [B][U]Elcevap:[/U][/B] Büyük hatalar ve cinayetler tehirle büyük merkezlerde ve küçücük cinayetler tâcille küçük merkezlerde verildiği gibi, mühim bir hikmete binaen, ehl-i küfrün cinayetlerinin kısm-ı âzamı Mahkeme-i Kübrâ-yı Haşre tehir edilerek, ehl-i imanın hataları kısmen bu dünyada cezası verilir. (HAŞİYE) [B][U]Üçüncü sual:[/U][/B] Bazı eşhâsın hatasından gelen bu musibet bir derece memlekette umumî şekle girmesinin sebebi nedir? [B][U]Elcevap:[/U][/B] Umumî musibet, ekseriyetin hatasından ileri gelmesi cihetiyle, ekser nâsın o zalim eşhâsın harekâtına fiilen veya iltizamen veya iltihaken taraftar olmasıyla mânen iştirak eder, musibet-i âmmeye sebebiyet verir. [B][U]Dördüncü sual:[/U][/B] Madem bu zelzele musibeti hataların neticesi ve keffâretü’z-zünubdur. Masumların ve hatasızların o musibet içinde yanması nedendir? Âdaletullah nasıl müsaade eder? [B][U]Yine mânevî canipten elcevap:[/U][/B] Bu mesele sırr-ı kadere taallûk ettiği için, Risale-i Kadere havale edip, yalnız burada bu kadar denildi:[/FONT] [CENTER][CENTER][B][FONT=Times New Roman]وَاتَّقوُا[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]فِتْنَةً[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]لاَ[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]تُصِيبَنَّ[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]الَّذِينَ[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]ظَلَمُوا[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]مِنْكُمْ[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]خَاصَّةً[/FONT][/B][FONT=Calibri] [SUP]1[/SUP][/FONT][/CENTER][/CENTER] [FONT=Calibri]Yani, “Bir belâ, bir musibetten çekininiz ki, geldiği vakit yalnız zalimlere mahsus kalmayıp masumları da yakar.” [B][U]Şu âyetin sırrı şudur ki:[/U][/B] Bu dünya bir meydan-ı tecrübe ve imtihandır ve dar-ı teklif ve mücahededir. İmtihan ve teklif, iktiza ederler ki, hakikatler perdeli kalıp, ta müsabaka ve mücahede ile Ebu Bekir’ler âlâ-yı illiyyîne çıksınlar ve Ebu Cehil’ler esfel-i sâfilîne girsinler. Eğer masumlar böyle musibetlerde sağlam kalsaydılar, Ebu Cehil’ler, aynen Ebu Bekir’ler gibi teslim olup, mücahede ile mânevî terakki kapısı kapanacaktı ve sırr-ı teklif bozulacaktı.[/FONT] [B][U][COLOR=#990000][FONT=Calibri]Dipnotlar - Arapça İbareler - Haşiyeler :[/FONT][/COLOR][/U][/B] [FONT=Calibri][B](HAŞİYE) [/B]: Hem Rus gibi olanlar (Bu tâbir SSCB dönemi Rusya’sına aittir), mensuh ve tahrif edilmiş bir dini terk etmekle, hak ve ebedî ve kabil-i nesh olmayan bir dine ihanet etmek derecesinde gayretullaha dokunmadığından, zemin şimdilik onları bırakıp bunlara hiddet ediyor. [B][SUP]1[/SUP] [/B]: Enfâl Sûresi, 8:25.[/FONT] [FONT=Calibri] [/FONT] [/TD] [TD="width: 307, bgcolor: transparent"] [h=2][U][FONT=Calibri]Lügatler : [/FONT][/U][/h] [FONT=Calibri][B]adaletullah[/B] : Allah’ın adaleti [B]âlâ-yı illiyyîn[/B] : yücelerin en yücesi [B]biçare[/B] : çaresiz [B]canip[/B] : taraf, yön [B]cihet[/B] : yön, taraf [B]dar-ı teklif ve mücahede[/B] : sorumluluk ve mücadele yeri [B]ebedî[/B] : sonsuz [B]ehl-i iman[/B] : iman edenler, mü’minler [B]ehl-i küfür[/B] : küfür ehli, inanmayanlar [B]ekseriyet[/B] : çoğunluk [B]esfel-i sâfilin[/B] : aşağıların en aşağısı [B]eşhâs[/B] : şahıslar, kişiler [B]fiilen[/B] : davranışla [B]gayretullah[/B] : Allah’ın hak dinini koruma sıfatı [B]hak[/B] : doğru, gerçek [B]hakikat[/B] : gerçek, doğru [B]harekât[/B] : hareketler, davranışlar [B]hikmet-i İlâhî[/B] : Allah’ın herşeyi belirli gayelere yönelik olarak, mânâlı, faydalı ve tam yerli yerinde yaratması [B]iktiza[/B] : gerektirme [B]iltihaken[/B] : katılarak [B]iltizamen[/B] : taraftar olarak [B]iştirak[/B] : ortak olma, katılma [B]kabil-i nesh olmayan[/B] : hükmü kaldırılamayan [B]keffâretü’z-zünub[/B] : günahlara keffaret, günahların bağışlanmasına vesile [B]kısm-ı âzam[/B] : büyük kısım [B]Mahkeme-i Kübrâ-yı Haşr[/B] : öldükten sonra âhirette Allah’ın huzurunda kurulacak olan büyük mahkeme [B]mazlum[/B] : zulme uğrayan [B]mensuh[/B] : hükmü yürürlükten kalkmış olan [B]meydan-ı tecrübe ve imtihan[/B] : deneme ve imtihan meydanı [B]musibet-i âmme[/B] : büyük ve genel musibet [B]mücahede[/B] : nefisle mücadele, cihad [B]müsabaka[/B] : yarışma [B]nâs[/B] : insanlar [B]rahmet[/B] : şefkat, merhamet [B]Risale-i Kader[/B] : Kader Risalesi (Yirmi Altıncı Söz) [B]sır[/B] : gizli gerçek, gizem [B]sırr-ı kader[/B] : kader sırrı [B]sırr-ı teklif[/B] : kulluk sırrı, insanların Allah tarafından görevlendirilerek dünyaya gönderilmesinin anlamı [B]taallûk etmek[/B] : ilgili olmak [B]tahrif edilmek[/B] : değiştirilmek, bozulmak [B]tehir[/B] : erteleme, sonraya bırakma [B]teklif[/B] : görev yükleme, sorumluluk [B]terakki[/B] : ilerleme [B]zelzele[/B] : deprem, sarsıntı[/FONT] [FONT=Calibri] [/FONT] [/TD] [/TR] [/TABLE] [FONT=Calibri] [/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Eğitim ve Kültür
Kütüphane
Makale - Menkıbe ve Denemeler
Tefeül...
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst