Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Eğitim ve Kültür
Kütüphane
Makale - Menkıbe ve Denemeler
Tefeül...
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="uður1" data-source="post: 263507" data-attributes="member: 1016557"><p><strong><span style="font-family: 'Calibri'"><u>DİVAN-I HARB-İ ÖRFÎ</u></span></strong> <strong><u><span style="font-family: 'Calibri'">2.2.İKİ MEKTEB-İ MUSİBETİN ŞEHADETNAMESİ(DEVAMI)</span></u></strong></p><p> <strong><u><span style="font-family: 'Calibri'">MUKADDİME</span></u></strong></p><table style='width: 100%'><tr><td> <span style="font-family: 'Calibri'">Nasıl ki, bir bedevî garaipperest, İstanbul’un acaip ve mehasinini işitmiş, fakat görmemiş; nasıl kemâl-i hâhişle görmeyi arzu eder! Ben de ma’rez-i acaip ve garaip olan âlem-i âhireti, o hâhişle görmek istiyorum. Şimdi de öyleyim. Beni oraya nefyetmek, bana ceza değil! Sizin elinizden gelirse, beni vicdanen tâzib ediniz! Ve illâ başka sûretle azap, azap değil, benim için bir şandır!<br /> Bu hükûmet zaman-ı istibdatta akla husumet ederdi. Şimdi de hayata adavet ediyor. Eğer hükûmet böyle olursa, yaşasın cünun! Yaşasın mevt! Zâlimler için de yaşasın Cehennem! Ben zaten bir zemin istiyordum ki, efkârımı onda beyan edeyim. Şimdi bu Divan-ı Harb-i Örfî iyi bir zemin oldu.<br /> Bidayetlerde herkesten sual olunduğu gibi, Divan-ı Harpte bana da sual ettiler: “Sen de şeriatı istemişsin.”<br /> Dedim: Şeriatın bir hakikatine bin ruhum olsa feda etmeye hazırım. Zira, şeriat, sebeb-i saadet ve adalet-i mahz ve fazilettir. Fakat ihtilâlcilerin isteyişi gibi değil.<br /> Hem de dediler: “İttihad-ı Muhammediyeye (a.s.m.) dahil misin?”<br /> Dedim: Maaliftihar! En küçük efradındanım. Fakat, benim târif ettiğim vecihle... Ve o ittihaddan olmayan, dinsizlerden başka kimdir, bana gösterin.<br /> İşte o nutku şimdi neşrediyorum. Ta ki, Meşrutiyeti lekeden ve ehl-i şeriatı meyusiyetten ve ehl-i asrı tarih nazarında cehil ve cünundan ve hakikati evham ve şüpheden kurtarayım. İşte başlıyorum:<br /> Dedim: Ey paşalar, zabitler!<br /> Hapsimi iktiza eden cinayetlerin icmali:<br /> <br /> </span><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">اِذَا</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">مَحَاسِنِىَ</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">اللاَّتِى</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">اَدِلُّ</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">بِهَا</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">كَانَتْ</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">ذُنُوبِى</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">فَقُلْ</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">لِى</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">كَيْفَ</span></strong><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> </span></strong><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'">اَعْتَذِرُ</span></strong><br /> <span style="font-family: 'Calibri'">Yani, “medar-ı iftiharım olan mehasinim, şimdi günah sayılıyor. Artık nasıl itizar edeyim, mütehayyirim.”<br /> Mukaddime olarak söylüyorum: Mert olan cinayete tenezzül etmez. Şayet isnad olunsa cezadan korkmaz. Hem de haksız yere idam olunsam, iki şehid sevabını kazanırım.</span><br /> </td><td> <strong><u><span style="color: #990000"><span style="font-family: 'Calibri'">Lügatler : </span></span></u></strong><br /> <span style="font-family: 'Calibri'"><strong>adalet-i mahz</strong> : tam ve mükemmel adalet<br /> <strong>adavet</strong> : düşmanlık<br /> <strong>âlem-i âhiret</strong> : âhiret âlemi, öteki dünya<br /> <strong>beyan</strong> : açıklama<br /> <strong>bidayet</strong> : başlangıç<br /> <strong>cehil</strong> : cahillik<br /> <strong>cünun</strong> : delilik<br /> <strong>Divan-ı Harb-i Örfî</strong> : Sıkıyönetim Mahkemesi<br /> <strong>efkâr</strong> : fikirler, düşünceler<br /> <strong>efrad</strong> : fertler<br /> <strong>ehl-i asır</strong> : içinde bulunulan asırda yaşayan, aynı asrı paylaşan insanlar<br /> <strong>ehl-i şeriat</strong> : şeriat taraftarı Müslümanlar<br /> <strong>evham</strong> : kuruntular, şüpheler<br /> <strong>fazilet</strong> : değer, üstünlük<br /> <strong>hâhiş</strong> : arzu, istek<br /> <strong>hakikat</strong> : doğru gerçek<br /> <strong>husumet</strong> : düşmanlık<br /> <strong>icmal</strong> : özet<br /> <strong>iktiza eden</strong> : gerektiren<br /> <strong>illâ</strong> : ancak<br /> <strong>isnad olunmak</strong> : dayandırılmak<br /> <strong>itizar etme</strong> : özür dileme<br /> <strong>ittihad</strong> : birlik<br /> <strong>İttihad-ı Muhammediye</strong> : <br /> <strong>kemâl-i hâhiş</strong> : tam bir istek ve arzu<br /> <strong>ma’rez-i acaip ve garaip</strong> : acayip ve garipliklerin teşhir edildiği sergi, fuar<br /> <strong>maaliftihar</strong> : iftiharla, memnuniyetle<br /> <strong>medar-ı iftihar</strong> : iftihar ve övünç kaynağı, sebebi<br /> <strong>mehasin</strong> : güzellikler<br /> <strong>mevt</strong> : ölüm<br /> <strong>meyusiyet</strong> : ümitsizlik<br /> <strong>mukaddeme</strong> : başlangıç, giriş, meseleye hazırlık<br /> <strong>mütehayyir</strong> : hayrete düşen, şaşkın<br /> <strong>nazar</strong> : bakış, göz<br /> <strong>nefy</strong> : sürgün<br /> <strong>neşretmek</strong> : yayımlamak, yaymak<br /> <strong>sebeb-i saadet</strong> : mutluluk sebebi<br /> <strong>şeriat</strong> : Allah tarafından bildirilen emir ve yasaklara dayanan hükümlerin hepsi, İslâmiyet<br /> <strong>tâzib</strong> : azap verme, cezalandırma, işkence etme<br /> <strong>tenezzül etmek</strong> : inmek, alçalmak<br /> <strong>vecih</strong> : tarz, şekil<br /> <strong>vicdanen</strong> : vicdanî olarak, vicdanca<br /> <strong>zabit</strong> : subay<br /> <strong>zaman-ı istibdât</strong> : baskı, zulüm dönemi<br /> <strong>zemin</strong> : yer</span><br /> <br /> </td></tr></table></blockquote><p></p>
[QUOTE="uður1, post: 263507, member: 1016557"] [B][FONT=Calibri][U]DİVAN-I HARB-İ ÖRFÎ[/U][/FONT][/B] [B][U][FONT=Calibri]2.2.İKİ MEKTEB-İ MUSİBETİN ŞEHADETNAMESİ(DEVAMI)[/FONT][/U][/B] [B][U][FONT=Calibri]MUKADDİME[/FONT][/U][/B] [TABLE] [TR] [TD="width: 307, bgcolor: transparent"] [FONT=Calibri]Nasıl ki, bir bedevî garaipperest, İstanbul’un acaip ve mehasinini işitmiş, fakat görmemiş; nasıl kemâl-i hâhişle görmeyi arzu eder! Ben de ma’rez-i acaip ve garaip olan âlem-i âhireti, o hâhişle görmek istiyorum. Şimdi de öyleyim. Beni oraya nefyetmek, bana ceza değil! Sizin elinizden gelirse, beni vicdanen tâzib ediniz! Ve illâ başka sûretle azap, azap değil, benim için bir şandır! Bu hükûmet zaman-ı istibdatta akla husumet ederdi. Şimdi de hayata adavet ediyor. Eğer hükûmet böyle olursa, yaşasın cünun! Yaşasın mevt! Zâlimler için de yaşasın Cehennem! Ben zaten bir zemin istiyordum ki, efkârımı onda beyan edeyim. Şimdi bu Divan-ı Harb-i Örfî iyi bir zemin oldu. Bidayetlerde herkesten sual olunduğu gibi, Divan-ı Harpte bana da sual ettiler: “Sen de şeriatı istemişsin.” Dedim: Şeriatın bir hakikatine bin ruhum olsa feda etmeye hazırım. Zira, şeriat, sebeb-i saadet ve adalet-i mahz ve fazilettir. Fakat ihtilâlcilerin isteyişi gibi değil. Hem de dediler: “İttihad-ı Muhammediyeye (a.s.m.) dahil misin?” Dedim: Maaliftihar! En küçük efradındanım. Fakat, benim târif ettiğim vecihle... Ve o ittihaddan olmayan, dinsizlerden başka kimdir, bana gösterin. İşte o nutku şimdi neşrediyorum. Ta ki, Meşrutiyeti lekeden ve ehl-i şeriatı meyusiyetten ve ehl-i asrı tarih nazarında cehil ve cünundan ve hakikati evham ve şüpheden kurtarayım. İşte başlıyorum: Dedim: Ey paşalar, zabitler! Hapsimi iktiza eden cinayetlerin icmali: [/FONT][B][FONT=Times New Roman]اِذَا[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]مَحَاسِنِىَ[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]اللاَّتِى[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]اَدِلُّ[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]بِهَا[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]كَانَتْ[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]ذُنُوبِى[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]فَقُلْ[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]لِى[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]كَيْفَ[/FONT][/B][B][FONT=Calibri] [/FONT][/B][B][FONT=Times New Roman]اَعْتَذِرُ[/FONT][/B] [FONT=Calibri]Yani, “medar-ı iftiharım olan mehasinim, şimdi günah sayılıyor. Artık nasıl itizar edeyim, mütehayyirim.” Mukaddime olarak söylüyorum: Mert olan cinayete tenezzül etmez. Şayet isnad olunsa cezadan korkmaz. Hem de haksız yere idam olunsam, iki şehid sevabını kazanırım.[/FONT] [/TD] [TD="width: 307, bgcolor: transparent"] [B][U][COLOR=#990000][FONT=Calibri]Lügatler : [/FONT][/COLOR][/U][/B] [FONT=Calibri][B]adalet-i mahz[/B] : tam ve mükemmel adalet [B]adavet[/B] : düşmanlık [B]âlem-i âhiret[/B] : âhiret âlemi, öteki dünya [B]beyan[/B] : açıklama [B]bidayet[/B] : başlangıç [B]cehil[/B] : cahillik [B]cünun[/B] : delilik [B]Divan-ı Harb-i Örfî[/B] : Sıkıyönetim Mahkemesi [B]efkâr[/B] : fikirler, düşünceler [B]efrad[/B] : fertler [B]ehl-i asır[/B] : içinde bulunulan asırda yaşayan, aynı asrı paylaşan insanlar [B]ehl-i şeriat[/B] : şeriat taraftarı Müslümanlar [B]evham[/B] : kuruntular, şüpheler [B]fazilet[/B] : değer, üstünlük [B]hâhiş[/B] : arzu, istek [B]hakikat[/B] : doğru gerçek [B]husumet[/B] : düşmanlık [B]icmal[/B] : özet [B]iktiza eden[/B] : gerektiren [B]illâ[/B] : ancak [B]isnad olunmak[/B] : dayandırılmak [B]itizar etme[/B] : özür dileme [B]ittihad[/B] : birlik [B]İttihad-ı Muhammediye[/B] : [B]kemâl-i hâhiş[/B] : tam bir istek ve arzu [B]ma’rez-i acaip ve garaip[/B] : acayip ve garipliklerin teşhir edildiği sergi, fuar [B]maaliftihar[/B] : iftiharla, memnuniyetle [B]medar-ı iftihar[/B] : iftihar ve övünç kaynağı, sebebi [B]mehasin[/B] : güzellikler [B]mevt[/B] : ölüm [B]meyusiyet[/B] : ümitsizlik [B]mukaddeme[/B] : başlangıç, giriş, meseleye hazırlık [B]mütehayyir[/B] : hayrete düşen, şaşkın [B]nazar[/B] : bakış, göz [B]nefy[/B] : sürgün [B]neşretmek[/B] : yayımlamak, yaymak [B]sebeb-i saadet[/B] : mutluluk sebebi [B]şeriat[/B] : Allah tarafından bildirilen emir ve yasaklara dayanan hükümlerin hepsi, İslâmiyet [B]tâzib[/B] : azap verme, cezalandırma, işkence etme [B]tenezzül etmek[/B] : inmek, alçalmak [B]vecih[/B] : tarz, şekil [B]vicdanen[/B] : vicdanî olarak, vicdanca [B]zabit[/B] : subay [B]zaman-ı istibdât[/B] : baskı, zulüm dönemi [B]zemin[/B] : yer[/FONT] [FONT=Calibri] [/FONT] [/TD] [/TR] [/TABLE] [FONT=Calibri] [/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Eğitim ve Kültür
Kütüphane
Makale - Menkıbe ve Denemeler
Tefeül...
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst