Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Eğitim ve Kültür
Kütüphane
Şiirler
Sevginin farkına varmak
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Nevzatt" data-source="post: 37949" data-attributes="member: 1580"><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">İnsanoğlunun merakı sınır tanımıyor. Yeryüzünün derinliklerini, gökyüzünün sonsuzluklarını bilmek için sürekli arıyor, araştırıyor. </span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Meselâ, ay yüzündeki lekelerin anlamını çözmeye çalışıyor.</span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Güneşteki patlamaları zamanından önce haber veriyor.</span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Fırtınayı, hortumu olmadan biliyor.</span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Depremi, vaktinden önce bilmeye çalışıyor. </span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Gece, gündüz, hangi gezegenin nerede, nasıl ve ne durumda bulunduğunu ilmen açıklıyor. </span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Yıllar önceden, ayın, güneşin ne zaman doğup, ne zaman batacağını hesaplıyor.</span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Denizlerin gel-gitlerini, karaların heyelan tehlikesini tahmin ediyor.</span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Kısacası, kainatta meydana gelen büyük küçük bütün olayları merak ediyor, araştırıyor, irdeliyor.Sonuçta da anlıyor, biliyor, açıklıyor. Bilgisine göre tedbirler alıyor. </span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Ancak, ayın yüzündeki lekeleri araştıran insanın, yanıbaşındaki sevgilerin lekelenmesini, gölgelenmesini farketmemesi nedendir? </span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Güneşteki patlamayla igilenenlerin, meselâ patlamak üzere olan eşlerini, çocuklarını farketmemesi ne garip değil mi? </span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Tabiatı sarsan, tahrip eden fırtınayı, hortumu haber verenler, ailesini sarıp sarsan sevgisizlik fırtınalarının, şefkatsizlik hortumlarının gelişini nasıl anlayamıyorlar?</span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Depremi önceden bilmeye çalışanlar, gönüllerde kırılan manevî fay hatlarına ilgisiz kalabilirler mi? </span> </strong> </p><p> <img src="http://www.resimload.com/070405/QX2_sinanx1x.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Bir uzay araştırmacısı, arkadaşına övünüyormuş: </span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">“-Bak Azizim, ben şimdi, gecenin bu vaktinde, hangi gezegen nerede, nasıl, ne durumda bilebilirim.” </span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Arkadaşı bilge bir adammış.Onun bu övünmesini takdirle karşılayacağına, şu çok anlamlı cevabı vererek susturmuş: </span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">“- Uzay boşluğundaki yıldızların, gece karanlığında bile, nerede ve ne durumda olduğunu bilen arkadaşım, acaba şimdi yetişkin kızının, oğlunun, nerede ve ne durumda bulunduğunu da biliyor mu?” </span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Hiç beklemediği bu karşılık, inşaallah araştırmacımızı düşündürmüştür.</span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Beni düşündüren ise, bizlerin gözümüzü hep uzak noktalara dikmiş olmamızdır.</span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Dikkatini hep uzaklara odaklamış olanlar, yanıbaşlarında olup bitenleri farkedebilirler mi? </span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Meselâ, Dünyada olup bitenleri merak ettiğimiz kadar; evimizde eşimizle, ya da işyerimizde ortağımızla daha iyi ve kavgasız geçinmeyi merak ediyor muyuz?</span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Eğer, bizi az ilgilendiren şeyler kadar, çok ilgilendirenleri de merak edip düşünsek, geçimsizlik ve kavga çıkmaz. </span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Ay ve güneşin yüzündeki lekeleri anlamaya çalıştığımız kadar, sevdiklerimizin yüzlerinde biriken sevgisizliği anlamaya çalışsak, kırgınlıklar, kızgınlıklar ve ayrılıklar kalmaz. </span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Televole programlarının dedikodulu saatleri kadar, aile sohbetimiz, arkadaş muhabbetimiz olsa, dünyamız sevgi dünyası haline gelir. </span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Gözümüz, hep uzaklara dikiliyor.</span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Özümüz, yakınlarımızdan kopuyor. </span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Ülkeyi kurtarmaktan da öte, dünyayı kurtarmaya talip oluyoruz. Ancak elimiz kısa, gücümüz az, ömrümüz gelip geçici... </span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Fakat elimizin altında bulunan gönüller var. Biz, öncelikle o gönüllerin kurtarılmasından sorumluyuz. Madem ki acıyan bir vicdan sahibiyiz. Madem ki, kurtarmayı seviyoruz. Öyleyse bırakalım, uzanamayacağımız uzak ufukları. Önce, en yakınlarımıza bakalım. Elimizi ve gönlümüzü onlara uzatalım. </span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Ziya Paşa’nın deyimiyle, yeni yetme bir çok müneccim, yıldız aramak için kafasını hep gökyüzüne dikmiş de, yol üzerindeki kuyuları görmezleşmiştir. </span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Gökte yıldız arayıp nice turfa müneccim</span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Görmez kuyuyu kendi rehgüzerinde. </span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Sevgi insanı, önce kendine, içine, yüreğine bakar. </span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Sonra en yakın çevresine, eşine, evlâdına, akraba ve dostlarına... Elbette bütün insanlık dünyasından da sorumludur insan, ama, kendi evi harap olan, başka evleri imar edemez. İçini düzeltemeyen ailesine çeki düzen veremez. Ailesinde sağlam ve güçlü olanların başkasına faydası da çok olur. </span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Öyleyse, sevgi insanı sıralamayı şaşırmamalı, gözünü hep uzak ufuklara dikmemeli, daha sık ve daha çok önüne, çevresine ve yakınlarına bakmalıdır.</span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Zira, ancak ayağını yere sağlam basanlar, ufukları güven içinde görebilirler. </span> </strong></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Nevzatt, post: 37949, member: 1580"] [b][font=Comic Sans MS]İnsanoğlunun merakı sınır tanımıyor. Yeryüzünün derinliklerini, gökyüzünün sonsuzluklarını bilmek için sürekli arıyor, araştırıyor. Meselâ, ay yüzündeki lekelerin anlamını çözmeye çalışıyor. Güneşteki patlamaları zamanından önce haber veriyor. Fırtınayı, hortumu olmadan biliyor. Depremi, vaktinden önce bilmeye çalışıyor. Gece, gündüz, hangi gezegenin nerede, nasıl ve ne durumda bulunduğunu ilmen açıklıyor. Yıllar önceden, ayın, güneşin ne zaman doğup, ne zaman batacağını hesaplıyor. Denizlerin gel-gitlerini, karaların heyelan tehlikesini tahmin ediyor. Kısacası, kainatta meydana gelen büyük küçük bütün olayları merak ediyor, araştırıyor, irdeliyor.Sonuçta da anlıyor, biliyor, açıklıyor. Bilgisine göre tedbirler alıyor. Ancak, ayın yüzündeki lekeleri araştıran insanın, yanıbaşındaki sevgilerin lekelenmesini, gölgelenmesini farketmemesi nedendir? Güneşteki patlamayla igilenenlerin, meselâ patlamak üzere olan eşlerini, çocuklarını farketmemesi ne garip değil mi? Tabiatı sarsan, tahrip eden fırtınayı, hortumu haber verenler, ailesini sarıp sarsan sevgisizlik fırtınalarının, şefkatsizlik hortumlarının gelişini nasıl anlayamıyorlar? Depremi önceden bilmeye çalışanlar, gönüllerde kırılan manevî fay hatlarına ilgisiz kalabilirler mi? [/font] [/b] [img]http://www.resimload.com/070405/QX2_sinanx1x.jpg[/img] [b][font=Comic Sans MS]Bir uzay araştırmacısı, arkadaşına övünüyormuş: “-Bak Azizim, ben şimdi, gecenin bu vaktinde, hangi gezegen nerede, nasıl, ne durumda bilebilirim.” Arkadaşı bilge bir adammış.Onun bu övünmesini takdirle karşılayacağına, şu çok anlamlı cevabı vererek susturmuş: “- Uzay boşluğundaki yıldızların, gece karanlığında bile, nerede ve ne durumda olduğunu bilen arkadaşım, acaba şimdi yetişkin kızının, oğlunun, nerede ve ne durumda bulunduğunu da biliyor mu?” Hiç beklemediği bu karşılık, inşaallah araştırmacımızı düşündürmüştür. Beni düşündüren ise, bizlerin gözümüzü hep uzak noktalara dikmiş olmamızdır. Dikkatini hep uzaklara odaklamış olanlar, yanıbaşlarında olup bitenleri farkedebilirler mi? Meselâ, Dünyada olup bitenleri merak ettiğimiz kadar; evimizde eşimizle, ya da işyerimizde ortağımızla daha iyi ve kavgasız geçinmeyi merak ediyor muyuz? Eğer, bizi az ilgilendiren şeyler kadar, çok ilgilendirenleri de merak edip düşünsek, geçimsizlik ve kavga çıkmaz. Ay ve güneşin yüzündeki lekeleri anlamaya çalıştığımız kadar, sevdiklerimizin yüzlerinde biriken sevgisizliği anlamaya çalışsak, kırgınlıklar, kızgınlıklar ve ayrılıklar kalmaz. Televole programlarının dedikodulu saatleri kadar, aile sohbetimiz, arkadaş muhabbetimiz olsa, dünyamız sevgi dünyası haline gelir. Gözümüz, hep uzaklara dikiliyor. Özümüz, yakınlarımızdan kopuyor. Ülkeyi kurtarmaktan da öte, dünyayı kurtarmaya talip oluyoruz. Ancak elimiz kısa, gücümüz az, ömrümüz gelip geçici... Fakat elimizin altında bulunan gönüller var. Biz, öncelikle o gönüllerin kurtarılmasından sorumluyuz. Madem ki acıyan bir vicdan sahibiyiz. Madem ki, kurtarmayı seviyoruz. Öyleyse bırakalım, uzanamayacağımız uzak ufukları. Önce, en yakınlarımıza bakalım. Elimizi ve gönlümüzü onlara uzatalım. Ziya Paşa’nın deyimiyle, yeni yetme bir çok müneccim, yıldız aramak için kafasını hep gökyüzüne dikmiş de, yol üzerindeki kuyuları görmezleşmiştir. Gökte yıldız arayıp nice turfa müneccim Görmez kuyuyu kendi rehgüzerinde. Sevgi insanı, önce kendine, içine, yüreğine bakar. Sonra en yakın çevresine, eşine, evlâdına, akraba ve dostlarına... Elbette bütün insanlık dünyasından da sorumludur insan, ama, kendi evi harap olan, başka evleri imar edemez. İçini düzeltemeyen ailesine çeki düzen veremez. Ailesinde sağlam ve güçlü olanların başkasına faydası da çok olur. Öyleyse, sevgi insanı sıralamayı şaşırmamalı, gözünü hep uzak ufuklara dikmemeli, daha sık ve daha çok önüne, çevresine ve yakınlarına bakmalıdır. Zira, ancak ayağını yere sağlam basanlar, ufukları güven içinde görebilirler. [/font] [/b] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Eğitim ve Kültür
Kütüphane
Şiirler
Sevginin farkına varmak
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst