Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Sadeleştirme Analizi
Sadeleştirmeyi savunanlar: "Kur'an'ın bile meali yazılırken.."
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 419540" data-attributes="member: 1"><p>Bu hususta bu kadar mı pervasızlaşılır? Bu nasıl bir mukayesedir hiçmi mizan yok? Yani birileri Kur'anı Kerimin tahrif edilmesine çalışsa başkalarının sessiz kalmasına göz mü yumulacak bu nasıl bir ahlaktır?</p><p></p><p>Birincisi burada iki husus var meal farklı birşeydir sadeleştirme farklı birşeydir.</p><p></p><p>İkincisi ise Kur'an-ı Kerimin türkiyede mealinin yazıldığı döneme ve şartlarına bakınız. Bu ayrı bir konu olduğu için oraya havale ederiz.</p><p></p><p>Hem Risale-i Nurun hakikatinden ve neşri zamanındaki hadiselerden bi haber olan kardeşim, bu eserler öyle başıboş eserler sanmayın dilediğinizi tasavvur edeceğiniz bir mal mı sandınız? Daha siz dünyada yokken bu eserler Kur'anı Kerimin sönmez ve söndürülmez bir güneş olduğunu ispat etmek için neşredilmiştir.</p><p></p><p>Şimdi bu vesile ile Risale-i Nur talebeleri Risale-i Nurun hukukunu savunmakla sadece risale-i nurun hukukunu savunmuyor bilakis Kur'anı Kerimin ve İslamiyetin cihazatlarını ve teçhizatlarının tümünü tek elden savunuyor, müdafaa ediyor neşr ediyor. Kimin haddine heyhat..</p><p></p><p>Meal, bir eserin aynı dil içinde tercüme edilmesi değil bilakis farklı iki dil arasında tercüme ve çevirilmesi demektir. Meal ile sadeleştirmeyi aynı kefeye koymak maksadları karıştırmakta sapla samanı karıştırarak kendilerini haklı çıkarmaya çalışmaktalar. Nitekim bugün dünyada 52 ye yakın dilde Risale-i Nur eserleri tercüme edilmiş tashihleri yapılmış neşredilmiştir.</p><p></p><p>Yine bununla beraber Kur'an-ı Kerim içinde bugün birileri çıkıp biz bu arapçayı anlamıyoruz adı altında başka bir arapçaya çevirirlerse emin olunuz Risale-i Nur talebeleri kırkbin başı ile kırkbin dilleri ile Risale-i Nurların sadeleştirilmesinden daha kavi bir şekilde tek bir vücut olarak cevap vereceklerdir.</p><p></p><p>Özetle söyleyecek olursak bu eserler kimsenin babasından ona kalan bir miras değildir ki üzerinde diledikleri gibi kalem oynatsınlar. Kul hakkına riayet etmeden Hak mı anlatılır hakikat mi?</p><p></p><p>Bir hikaye ile bu meseleyi daha da izaha kavuşturalım :</p><p></p><p>[BILGI]Abdülmuttalibin Ebrehe ile Görüsmesi</p><p></p><p>Mekke yakininda Mugammes denilen yerde Ebrehe ordusu çadirlarini kurdu ve çevredeki Mekke'lilere âit develeri yagmaladilar. Burada, Ebû Regal öldü. Develerin içinde Abdülmuttalib'in de iki yüz devesi vardi. Ebrehe'nin elçisi Hinata el-Himyeri Mekke'ye giderek Kureys'lilerin ileri gelenleriyle görüstü ve "Kâbe'yi tavaf etmeyi biraktiklari takdirde onlara saldirmayacaklarini" söyledi. Onlara sadece Kâbe'yi yikmak için geldiklerini, kendileri ile savasmayacaklarini bildirdi (Ibnü'l-Esir, a.g.e., s.443).</p><p></p><p>Abdülmuttalib, "Biz onunla savasmak istemiyoruz, buna gücümüz de yetmez. Orasi Beytullah'tir, eger korursa O (Allah) Harem'i korur" dedi; develerini görüsmek üzere Ebrehe'nin yanina vardi. Abdülmuttalib'e iyi davranan ve önce onu takdirle karsilayan Ebrehe, Abdülmuttalib develerini isteyince söyle dedi: "Seni ilk gördügümde gözüme büyük bir sahsiyet olarak görünmüstün. Ama sen Kâbe'nin korunmasini isteyecegin yerde develerinin pesine düsünce gözümden düstün." Abdülmuttalib, "Ben develerin sahibiyim. Kâbe'nin de sahibi var, O onu korur" dedi.</p><p></p><p>Abdülmuttalib develerini alip Kureys'lilerin yanina döndü, onlara olup biteni anlatti ve hepsi, muhtemel bir katliâma karsi Mekke'den ayrilip daglara çekildiler.[/BILGI]</p><p></p><p>Bizler Risale-i Nurun hukukunu müdafaa edebilirsek ne ala nitekim Kur'anı Azimüşşanın koruyucusu Allah'tır.</p><p></p><p>[DIKKAT]<p style="text-align: right"><span style="font-family: 'Traditional Arabic'">إِنَّا نَحْنُ نَزَّلْنَا الذِّكْرَ وَإِنَّا لَهُ لَحَافِظُونَ</span></p><hr /><p><span style="font-family: 'Traditional Arabic'"><span style="font-family: 'Verdana'">HİCR 9 - Hiç şüphe yok ki, Kur'ân'ı biz indirdik, elbette onu yine biz koruyacağız. </span></span></p><p>[/DIKKAT]</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 419540, member: 1"] Bu hususta bu kadar mı pervasızlaşılır? Bu nasıl bir mukayesedir hiçmi mizan yok? Yani birileri Kur'anı Kerimin tahrif edilmesine çalışsa başkalarının sessiz kalmasına göz mü yumulacak bu nasıl bir ahlaktır? Birincisi burada iki husus var meal farklı birşeydir sadeleştirme farklı birşeydir. İkincisi ise Kur'an-ı Kerimin türkiyede mealinin yazıldığı döneme ve şartlarına bakınız. Bu ayrı bir konu olduğu için oraya havale ederiz. Hem Risale-i Nurun hakikatinden ve neşri zamanındaki hadiselerden bi haber olan kardeşim, bu eserler öyle başıboş eserler sanmayın dilediğinizi tasavvur edeceğiniz bir mal mı sandınız? Daha siz dünyada yokken bu eserler Kur'anı Kerimin sönmez ve söndürülmez bir güneş olduğunu ispat etmek için neşredilmiştir. Şimdi bu vesile ile Risale-i Nur talebeleri Risale-i Nurun hukukunu savunmakla sadece risale-i nurun hukukunu savunmuyor bilakis Kur'anı Kerimin ve İslamiyetin cihazatlarını ve teçhizatlarının tümünü tek elden savunuyor, müdafaa ediyor neşr ediyor. Kimin haddine heyhat.. Meal, bir eserin aynı dil içinde tercüme edilmesi değil bilakis farklı iki dil arasında tercüme ve çevirilmesi demektir. Meal ile sadeleştirmeyi aynı kefeye koymak maksadları karıştırmakta sapla samanı karıştırarak kendilerini haklı çıkarmaya çalışmaktalar. Nitekim bugün dünyada 52 ye yakın dilde Risale-i Nur eserleri tercüme edilmiş tashihleri yapılmış neşredilmiştir. Yine bununla beraber Kur'an-ı Kerim içinde bugün birileri çıkıp biz bu arapçayı anlamıyoruz adı altında başka bir arapçaya çevirirlerse emin olunuz Risale-i Nur talebeleri kırkbin başı ile kırkbin dilleri ile Risale-i Nurların sadeleştirilmesinden daha kavi bir şekilde tek bir vücut olarak cevap vereceklerdir. Özetle söyleyecek olursak bu eserler kimsenin babasından ona kalan bir miras değildir ki üzerinde diledikleri gibi kalem oynatsınlar. Kul hakkına riayet etmeden Hak mı anlatılır hakikat mi? Bir hikaye ile bu meseleyi daha da izaha kavuşturalım : [BILGI]Abdülmuttalibin Ebrehe ile Görüsmesi Mekke yakininda Mugammes denilen yerde Ebrehe ordusu çadirlarini kurdu ve çevredeki Mekke'lilere âit develeri yagmaladilar. Burada, Ebû Regal öldü. Develerin içinde Abdülmuttalib'in de iki yüz devesi vardi. Ebrehe'nin elçisi Hinata el-Himyeri Mekke'ye giderek Kureys'lilerin ileri gelenleriyle görüstü ve "Kâbe'yi tavaf etmeyi biraktiklari takdirde onlara saldirmayacaklarini" söyledi. Onlara sadece Kâbe'yi yikmak için geldiklerini, kendileri ile savasmayacaklarini bildirdi (Ibnü'l-Esir, a.g.e., s.443). Abdülmuttalib, "Biz onunla savasmak istemiyoruz, buna gücümüz de yetmez. Orasi Beytullah'tir, eger korursa O (Allah) Harem'i korur" dedi; develerini görüsmek üzere Ebrehe'nin yanina vardi. Abdülmuttalib'e iyi davranan ve önce onu takdirle karsilayan Ebrehe, Abdülmuttalib develerini isteyince söyle dedi: "Seni ilk gördügümde gözüme büyük bir sahsiyet olarak görünmüstün. Ama sen Kâbe'nin korunmasini isteyecegin yerde develerinin pesine düsünce gözümden düstün." Abdülmuttalib, "Ben develerin sahibiyim. Kâbe'nin de sahibi var, O onu korur" dedi. Abdülmuttalib develerini alip Kureys'lilerin yanina döndü, onlara olup biteni anlatti ve hepsi, muhtemel bir katliâma karsi Mekke'den ayrilip daglara çekildiler.[/BILGI] Bizler Risale-i Nurun hukukunu müdafaa edebilirsek ne ala nitekim Kur'anı Azimüşşanın koruyucusu Allah'tır. [DIKKAT][RIGHT][FONT=Traditional Arabic]إِنَّا نَحْنُ نَزَّلْنَا الذِّكْرَ وَإِنَّا لَهُ لَحَافِظُونَ[/FONT][/RIGHT][HR][/HR][FONT=Traditional Arabic][FONT=Verdana]HİCR 9 - Hiç şüphe yok ki, Kur'ân'ı biz indirdik, elbette onu yine biz koruyacağız. [/FONT][/FONT] [/DIKKAT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Sadeleştirme Analizi
Sadeleştirmeyi savunanlar: "Kur'an'ın bile meali yazılırken.."
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst