Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Sadeleştirme Analizi
Risale-i Nur'u tahrif edenlere..
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Huseyni" data-source="post: 405953" data-attributes="member: 27"><p>10. Üstad Hazretlerinin varislerine hürmetimiz sonsuz olmakla birlikte her bir Nur talebesinin de Üstad’ın varisi olduğu unutulmamalı. Bakın Üstad bu konuda ne diyor:<em>“… herbirinizi derecesine göre birer Said ve birer vârisim ve benim yerimde Nurların birer bekçi muhafızı olarak mânevî bir hâtıraya binaen kabul ettiğimi haber verdiğim gibi,şimdi de size beyan ediyorum. Mâdem haddimden çok ziyade hüsn-ü zannınızla bana ulûm-u imaniye ve hizmet-i Kur’âniyede bir üstadlık vermişsiniz. Ben de herbirinize derecesine nisbeten eski zaman üstadlarının icazet almaya lâyık olan talebelerine icazet-i ilmiyeyi verdikleri misilli icazet veriyorum.”</em> Daha da önemlisi Üstad varislerinin vazifelerini anlattığı bir yerde aynen şu ifadeleri kullanıyor:<em>“Zannederim ki,hakaik-i âliye-i imaniyeyi tamamıyla Risale-i Nur ihata etmiş;başka yerlerde aramaya lüzum yok. Yalnız bazan izah ve tafsile muhtaç kalmış. Onun için vazifem bitmiş gibi bana geliyor. Sizin vazifeniz devam ediyor. Ve inşaallah vazifeniz şerh ve izahla ve tekmil ve tahşiye ile ve neşir ve tâlimle,belki Yirmi Beşinci ve Otuz İkinci Mektupları <strong><u>telif</u></strong> ve Dokuzuncu Şuânın Dokuz Makamını tekmille ve Risale-i Nur’u tanzim ve tertip ve tefsir ve tashihle devam edecek.”</em> Dikkat buyurunuz,şerh izah,tekmil,tahşiye zaten anlaşılıyor da <strong><em><u>telif</u></em></strong> vazifesi üzerinde neden durulmuyor acaba? Yani Üstad bu ifadesiyle eksik bıraktığı bu iki mektubun talebeleri tarafından telifini istemiyor mu? İfadeler gayet açık. Kaldı ki sadeleştirme yeni bir telif değildir,aynı eserin bazı cümle ve kelimelerinin en uygun muadilleriyle değiştirilmesidir. </p><p></p><p></p><p> 11. Her şey bir yana yıllar önce Abdullah Aymaz Bey’in gündeme getirdiği ve Üstad’ın talebelerinden Hasan Efendi’de gördüğü bir mektuptaki ifadeler başka söze hacet bırakmıyor. Buyurun birlikte okuyalım:<em>“… yirmi sene evvelki Türkçe ile şimdiki Türkçe farklı olduğundan yeni Türkçe için bazı kelimat-ı Arabiyede tasarruf edildi. Siz de öyle yapabilirsiniz. Risale-i Nur yirmi sene evvelki Türkçe ile konuşur. O zamanı görmeyen gençlere <u>teshilât olmak için </u>bazı tabiratı değiştirirseniz iyi olur.”</em> Yahu insaf edin Üstad yirmi senelik zaman dilini bile dikkate alıp eserinin dilini yeniden gözden geçiriyor da bize ne oluyor? Elli altmış yıl önce yazılmış bu eşsiz eserlerdeki hakikatlerin şimdiki nesillerin diline göre yeniden neşrinde ne mahzur olabilir? Kaldı ki sadeleştirilen eserlerin orijinali zaten onu anlayabilen geniş bir kitle tarafından zaten okunuyor ve okunmaya da devam edilecek. Yani kimse korkmasın bu eser ortadan kalkmaz. Eğer sadeleştirilince orijinaline rağbet edilmeyeceği “tahrib”in böyle gerçekleşeceği düşünülüyorsa o zaman zımnen bunun zaruri bir ihtiyaç olduğu da kabul ediliyor demektir. </p><p></p><p>iftiralar.org dan alıntı.</p><p></p><p>Sizin yazınızdan nerdeyse 1 ay önce kaleme alınmış Abdülkadir BADILLI ağabeyin yazısını okuyun, bu yazdıklarınızı cevabını tam olarak alacaksınız. Maksat herşeye rağmen sadeleştirmek olunca, bu cevaplar görülemiyor demekki..</p><p><strong></strong></p><p><strong><a href="http://www.risaleforum.net/bediuzzaman-said-nursi-ve-risale-i-nur-cemaati-253/risale-i-nur-talebeleri-272/175505-badilli-agabeyden-reddiye-ihanet.html" target="_blank">http://www.risaleforum.net/bediuzzaman-said-nursi-ve-risale-i-nur-cemaati-253/risale-i-nur-talebeleri-272/175505-badilli-agabeyden-reddiye-ihanet.html</a></strong></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Huseyni, post: 405953, member: 27"] 10. Üstad Hazretlerinin varislerine hürmetimiz sonsuz olmakla birlikte her bir Nur talebesinin de Üstad’ın varisi olduğu unutulmamalı. Bakın Üstad bu konuda ne diyor:[I]“… herbirinizi derecesine göre birer Said ve birer vârisim ve benim yerimde Nurların birer bekçi muhafızı olarak mânevî bir hâtıraya binaen kabul ettiğimi haber verdiğim gibi,şimdi de size beyan ediyorum. Mâdem haddimden çok ziyade hüsn-ü zannınızla bana ulûm-u imaniye ve hizmet-i Kur’âniyede bir üstadlık vermişsiniz. Ben de herbirinize derecesine nisbeten eski zaman üstadlarının icazet almaya lâyık olan talebelerine icazet-i ilmiyeyi verdikleri misilli icazet veriyorum.”[/I] Daha da önemlisi Üstad varislerinin vazifelerini anlattığı bir yerde aynen şu ifadeleri kullanıyor:[I]“Zannederim ki,hakaik-i âliye-i imaniyeyi tamamıyla Risale-i Nur ihata etmiş;başka yerlerde aramaya lüzum yok. Yalnız bazan izah ve tafsile muhtaç kalmış. Onun için vazifem bitmiş gibi bana geliyor. Sizin vazifeniz devam ediyor. Ve inşaallah vazifeniz şerh ve izahla ve tekmil ve tahşiye ile ve neşir ve tâlimle,belki Yirmi Beşinci ve Otuz İkinci Mektupları [B][U]telif[/U][/B] ve Dokuzuncu Şuânın Dokuz Makamını tekmille ve Risale-i Nur’u tanzim ve tertip ve tefsir ve tashihle devam edecek.”[/I] Dikkat buyurunuz,şerh izah,tekmil,tahşiye zaten anlaşılıyor da [B][I][U]telif[/U][/I][/B] vazifesi üzerinde neden durulmuyor acaba? Yani Üstad bu ifadesiyle eksik bıraktığı bu iki mektubun talebeleri tarafından telifini istemiyor mu? İfadeler gayet açık. Kaldı ki sadeleştirme yeni bir telif değildir,aynı eserin bazı cümle ve kelimelerinin en uygun muadilleriyle değiştirilmesidir. 11. Her şey bir yana yıllar önce Abdullah Aymaz Bey’in gündeme getirdiği ve Üstad’ın talebelerinden Hasan Efendi’de gördüğü bir mektuptaki ifadeler başka söze hacet bırakmıyor. Buyurun birlikte okuyalım:[I]“… yirmi sene evvelki Türkçe ile şimdiki Türkçe farklı olduğundan yeni Türkçe için bazı kelimat-ı Arabiyede tasarruf edildi. Siz de öyle yapabilirsiniz. Risale-i Nur yirmi sene evvelki Türkçe ile konuşur. O zamanı görmeyen gençlere [U]teshilât olmak için [/U]bazı tabiratı değiştirirseniz iyi olur.”[/I] Yahu insaf edin Üstad yirmi senelik zaman dilini bile dikkate alıp eserinin dilini yeniden gözden geçiriyor da bize ne oluyor? Elli altmış yıl önce yazılmış bu eşsiz eserlerdeki hakikatlerin şimdiki nesillerin diline göre yeniden neşrinde ne mahzur olabilir? Kaldı ki sadeleştirilen eserlerin orijinali zaten onu anlayabilen geniş bir kitle tarafından zaten okunuyor ve okunmaya da devam edilecek. Yani kimse korkmasın bu eser ortadan kalkmaz. Eğer sadeleştirilince orijinaline rağbet edilmeyeceği “tahrib”in böyle gerçekleşeceği düşünülüyorsa o zaman zımnen bunun zaruri bir ihtiyaç olduğu da kabul ediliyor demektir. iftiralar.org dan alıntı. Sizin yazınızdan nerdeyse 1 ay önce kaleme alınmış Abdülkadir BADILLI ağabeyin yazısını okuyun, bu yazdıklarınızı cevabını tam olarak alacaksınız. Maksat herşeye rağmen sadeleştirmek olunca, bu cevaplar görülemiyor demekki.. [B] [URL]http://www.risaleforum.net/bediuzzaman-said-nursi-ve-risale-i-nur-cemaati-253/risale-i-nur-talebeleri-272/175505-badilli-agabeyden-reddiye-ihanet.html[/URL][/B] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Sadeleştirme Analizi
Risale-i Nur'u tahrif edenlere..
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst