Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Sadeleştirme Analizi
Risale-i Nur'u tahrif edenlere..
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Huseyni" data-source="post: 405341" data-attributes="member: 27"><p>1. Kur’an’ın yüzlerce meali yapılmıştır ve bu mealler -sadeleştirmeye karşı olan yazarın meali de dahil- onun yüzlerce mana tabakalarının anlaşılmasına ayrı ayrı hizmet etmektedir. <span style="color: black">Risale-i Nur müellifi <em>“Kur’anın hakikî tercümesi kabil değil ve lisan-ı nahvî olan lisan-ı Arabî yerinde Kur’anın meziyetlerini ve nüktelerini başka lisan muhafaza edemez” </em>demektedir ama bu,“meal yazılmasın,yazılamaz” demek değildir.</span> Hiç kimse de bu mealler yazılınca Kur’an tahrif ediliyor,manası yozlaştırılıyor diye ortalığı velveleye vermemiştir,vermemektedir.</p><p></p><p>iftiralar.org'dan alıntı..</p><p></p><p></p><p>Sevgili kardeşim, Kur'an mealiyle sadeleştirmeyi birbirine karıştırmayalım. Kur'an meali dediğiniz şey (tefsir haricindekiler); Kur'an'ın orjinalinin unutturulmasından sonra peyda olan anlatımlardır. Şöyle de diyebiliriz..Yaklaşık 100-150 yıl önce bu ülkede, Kur'an'ı arapçasından (yani orjinalinden) okuyan biri Onu anlayabilirdi. Dolayısıyla mealede ihtiyaç yoktu. Zaten İmam-ı Rabbani k.s.meali, Mevlana Celaleddin ks. meali diye birşey bundan dolayı yok. Onlarınki tefsirdir. Ayetleri bulundukları zamanın ihtiyacına göre yorumlamışlardır. Yani bugünkü meal dediğiniz şeyden çok farklı birşeydir. </p><p></p><p>Ne zaman ki Kur'anın dili bu ülkenin insanlarına unutturuldu, ondan sonra meal ihtiyaç haline geldi. Çünkü hiç bilmediğin bir dili anlamak içn meale ihtiyaç duymak, çok normal olsa gerek. O yüzden kimse onu Kur'anın orjinali yerine koyup yaygara koparmaz, ortalığı velveleye vermez. </p><p></p><p>Elinde mealle dolaşan bir arap görülmüş mü ? Biz neden elimizde Türkçe olarak telif edilen Risale-i Nur varken, elimizde Onun mealiyle dolaşalım, onu okuyalım ? </p><p></p><p>Üstad Hazretleri yıllarca bu eserleri kaleme aldı. Asıl dilimiz olan Arapça ile bugünkü Türkçe arasında muazzam bir köprü kurdu. Risalelerin içinde arapçadan gelen kelimelerle günümüz Türkçesinin kelimeleri bir arada ve düzenli bir okumayla, o bilmediğiniz arada geçen kelimeleri kısa zamanda öğrenebilirsiniz, ya da öğrenilebilir.. Aksi halde sadeleştirmeye katkıda bulunmakla, zamanında dilimizin unutulmasına çalışanların ve muvaffakta olanların yaptığı gibi bir fiili işlemiş olursunuz..</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Huseyni, post: 405341, member: 27"] 1. Kur’an’ın yüzlerce meali yapılmıştır ve bu mealler -sadeleştirmeye karşı olan yazarın meali de dahil- onun yüzlerce mana tabakalarının anlaşılmasına ayrı ayrı hizmet etmektedir. [COLOR=black]Risale-i Nur müellifi [I]“Kur’anın hakikî tercümesi kabil değil ve lisan-ı nahvî olan lisan-ı Arabî yerinde Kur’anın meziyetlerini ve nüktelerini başka lisan muhafaza edemez” [/I]demektedir ama bu,“meal yazılmasın,yazılamaz” demek değildir.[/COLOR] Hiç kimse de bu mealler yazılınca Kur’an tahrif ediliyor,manası yozlaştırılıyor diye ortalığı velveleye vermemiştir,vermemektedir. iftiralar.org'dan alıntı.. Sevgili kardeşim, Kur'an mealiyle sadeleştirmeyi birbirine karıştırmayalım. Kur'an meali dediğiniz şey (tefsir haricindekiler); Kur'an'ın orjinalinin unutturulmasından sonra peyda olan anlatımlardır. Şöyle de diyebiliriz..Yaklaşık 100-150 yıl önce bu ülkede, Kur'an'ı arapçasından (yani orjinalinden) okuyan biri Onu anlayabilirdi. Dolayısıyla mealede ihtiyaç yoktu. Zaten İmam-ı Rabbani k.s.meali, Mevlana Celaleddin ks. meali diye birşey bundan dolayı yok. Onlarınki tefsirdir. Ayetleri bulundukları zamanın ihtiyacına göre yorumlamışlardır. Yani bugünkü meal dediğiniz şeyden çok farklı birşeydir. Ne zaman ki Kur'anın dili bu ülkenin insanlarına unutturuldu, ondan sonra meal ihtiyaç haline geldi. Çünkü hiç bilmediğin bir dili anlamak içn meale ihtiyaç duymak, çok normal olsa gerek. O yüzden kimse onu Kur'anın orjinali yerine koyup yaygara koparmaz, ortalığı velveleye vermez. Elinde mealle dolaşan bir arap görülmüş mü ? Biz neden elimizde Türkçe olarak telif edilen Risale-i Nur varken, elimizde Onun mealiyle dolaşalım, onu okuyalım ? Üstad Hazretleri yıllarca bu eserleri kaleme aldı. Asıl dilimiz olan Arapça ile bugünkü Türkçe arasında muazzam bir köprü kurdu. Risalelerin içinde arapçadan gelen kelimelerle günümüz Türkçesinin kelimeleri bir arada ve düzenli bir okumayla, o bilmediğiniz arada geçen kelimeleri kısa zamanda öğrenebilirsiniz, ya da öğrenilebilir.. Aksi halde sadeleştirmeye katkıda bulunmakla, zamanında dilimizin unutulmasına çalışanların ve muvaffakta olanların yaptığı gibi bir fiili işlemiş olursunuz.. [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Sadeleştirme Analizi
Risale-i Nur'u tahrif edenlere..
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst