Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nurdan Makaleler
Risâle-i Nûr’da Hüsün ve Kubûh
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Muvahhid1" data-source="post: 505980" data-attributes="member: 1003203"><p><span style="color: #141412"><span style="font-family: 'Source Sans Pro'"><span style="color: #ff0000"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><strong>Cenab-ı Hak, birşeye emreder, sonra hüsün olur; nehyeder, sonra kabih olur. Demek emir ile güzellik, nehiy ile çirkinlik tahakkuk eder. Demek hüsün ve kubuh, mükellefin ıttılaına bakar.(Mesnevî-i Nuriye)</strong></span></span></span></span></span></p><p><span style="color: #141412"><span style="font-family: 'Source Sans Pro'"><span style="color: #ff0000"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><strong></strong></span></span></span></span></span></p><p><span style="color: #141412"><span style="font-family: 'Source Sans Pro'"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><strong>Beşerin iradesi ve sair sıfatları, mevcudatın hüsün ve kubuh, büyüklük ve küçüklük gibi ahvâlinden müteessir olduğu gibi, sıfât-ı İlâhiye müteessir olmaz. Sıfât-ı İlâhiyeye göre hepsi müsavidir.(İşârâtül-İcâz)</strong></span></span></span></span></p><p><span style="color: #141412"><span style="font-family: 'Source Sans Pro'"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><strong></strong></span></span></span></span></p><p><span style="color: #141412"><span style="font-family: 'Source Sans Pro'"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: #b22222">Evet, Cenab-ı Hak, âlem-i kevn ve fesad denilen şu âlemde hüsün, kubuh, nef, zarar gibi zıtları, çok hikmetlere binaen karışık bir tarzda yaratmıştır. Hem de izhar-ı izzet için vesait ve esbâbı vaz etmiştir. Haşir ve kıyamette kâinat tasfiye ameliyatını gördüğü zaman, zıtlar biribirinden ayrılır ve esbab ile vesait de ortadan kalkar. Ortadaki perde ve hicap kalktıktan sonra, herkes Sâniini görür ve hakikî Mâlikini bilir.(İşârâtül-İcâz)</span></span></span></span></span></p><p><span style="color: #141412"><span style="font-family: 'Source Sans Pro'"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: #b22222"></span></span></span></span></span></p><p><span style="color: #141412"><span style="font-family: 'Source Sans Pro'"><span style="color: #0000cd"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'comic sans ms'">Hilkat-i âlemde maksud-u bizzat ve galib-i mutlak, yalnız hüsün ve hayır ve hak ve kemâldir. Amma şer ve kubh ve batıl ise, tebeiye ve mağlûbe ve mağmuredirler. Eğer çendan savlet etseler de, muvakkattir.(Muhakemat)</span></span></span></span></span></p><p><span style="color: #141412"><span style="font-family: 'Source Sans Pro'"><span style="color: #0000cd"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"></span></span></span></span></span></p><p><span style="color: #141412"><span style="font-family: 'Source Sans Pro'"><span style="color: #008080"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'comic sans ms'">Şer, kubh, çirkinlik, bâtıl, fenalık, hilkat-i kâinatta cüz’îdir. Maksut değil, tebeîdir ve dolayısıyladır. Yani, meselâ çirkinlik, çirkinlik için kâinata girmemiş; belki güzelliğin bir hakikati çok hakikatlere inkılâp etmek için, çirkinlik bir vâhid-i kıyasî olarak hilkate girmiş. Şer, hattâ şeytan dahi, beşerin hadsiz terakkiyatına müsabaka ile vesile olmak için beşere musallat edilmiş. Bunlar gibi, cüzî şerler, çirkinlikler, küllî güzelliklere, hayırlara vesle olmak için kâinatta halk edilmiş.</span></span></span></span></span></p><p><span style="color: #141412"><span style="font-family: 'Source Sans Pro'"><span style="color: #008080"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"></span></span></span></span></span></p><p><span style="color: #141412"><span style="font-family: 'Source Sans Pro'"><span style="color: #008080"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'comic sans ms'">İşte, kâinatta hakikî maksat ve netice-i hilkat, istikra-i tâmme ile ispat ediyor ki, hayır ve hüsün ve tekemmül esastır ve hakikî maksut onlardır.(Hutbe-i Şâmiye )</span></span></span></span></span></p><p><span style="color: #141412"><span style="font-family: 'Source Sans Pro'"><span style="color: #008080"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"></span></span></span></span></span></p><p><span style="color: #141412"><span style="font-family: 'Source Sans Pro'"><span style="color: #ee82ee"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'comic sans ms'">Kâinatta gerçi herşeyde bir güzellik ve iyilik ve hayır vardır. Ve şer ve çirkinlik gayet cüz’îdir ve vâhid-i kıyasîdirler ki, güzellik ve iyilik mertebelerini ve hakikatlerinin tekessürünü ve taaddüdünü göstermek cihetiyle, o şer ise hayır ve o kubh dahi hüsün olur. (Otuzuncu Lem'a)</span></span></span></span></span></p><p><span style="color: #141412"><span style="font-family: 'Source Sans Pro'"><span style="color: #ee82ee"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"></span></span></span></span></span></p><p><span style="color: #141412"><span style="font-family: 'Source Sans Pro'"><span style="color: #8b4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'comic sans ms'">Kâinatın iki ciheti var-aynanın iki vechi gibi: Biri mülk, biri melekûtiyet. Mülk ciheti ezdadın cevelangâhıdır. Hüsün-kubh, hayır-şer, sağîr-kebîr gibi umurun mahall-i tevarüdüdür. Onun için vesait ve esbab vaz edilmiş, tâ dest-i kudret zahiren umur-u hasise ile mübaşir olmasın. Azamet, izzet öyle ister. Hakikî tesir verilmemiş; vahdet öyle ister.</span></span></span></span></span></p><p><span style="color: #141412"><span style="font-family: 'Source Sans Pro'"><span style="color: #8b4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"></span></span></span></span></span></p><p><span style="color: #141412"><span style="font-family: 'Source Sans Pro'"><span style="color: #8b4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'comic sans ms'">Melekûtiyet ciheti ise, mutlaka şeffafedir; teşahhusat karışmaz. O cihet vasıtasız Hâlıka müteveccihdir. Terettüp, teselsül yoktur. İlliyet, mâlûliyet giremez. İ'vicâcâtı yoktur. Avâik müdahale edemez. Zerre, şemse kardeş olur.</span></span></span></span></span></p><p><span style="color: #141412"><span style="font-family: 'Source Sans Pro'"><span style="color: #8b4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"></span></span></span></span></span></p><p><span style="color: #141412"><span style="font-family: 'Source Sans Pro'"><span style="color: #8b4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'comic sans ms'">Kudret hem basit, hem nâmütenâhi, hem zâtî; mahall-i taallûk-u kudret hem vasıtasız, hem lekesiz, hem isyansızdır. Büyük küçüğe tekebbürü, cemaat ferde rüçhanı, küll cüze nisbeten kudrete karşı fazla nazlanması olamaz.(Sünuhat)</span></span></span></span></span></p><p><span style="color: #141412"><span style="font-family: 'Source Sans Pro'"><span style="color: #8b4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"></span></span></span></span></span></p><p><span style="color: #141412"><span style="font-family: 'Source Sans Pro'"><span style="color: #8b4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"></span></span></span></span></span></p><p><span style="color: #141412"><span style="font-family: 'Source Sans Pro'"><span style="color: #8b4513"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"></span></span></span></span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Muvahhid1, post: 505980, member: 1003203"] [COLOR=#141412][FONT=Source Sans Pro][COLOR=#ff0000][SIZE=3][FONT=comic sans ms][B]Cenab-ı Hak, birşeye emreder, sonra hüsün olur; nehyeder, sonra kabih olur. Demek emir ile güzellik, nehiy ile çirkinlik tahakkuk eder. Demek hüsün ve kubuh, mükellefin ıttılaına bakar.(Mesnevî-i Nuriye) [/B][/FONT][/SIZE][/COLOR][/FONT][/COLOR] [COLOR=#141412][FONT=Source Sans Pro][SIZE=3][FONT=comic sans ms][B]Beşerin iradesi ve sair sıfatları, mevcudatın hüsün ve kubuh, büyüklük ve küçüklük gibi ahvâlinden müteessir olduğu gibi, sıfât-ı İlâhiye müteessir olmaz. Sıfât-ı İlâhiyeye göre hepsi müsavidir.(İşârâtül-İcâz) [/B][/FONT][/SIZE][/FONT][/COLOR] [COLOR=#141412][FONT=Source Sans Pro][SIZE=3][FONT=comic sans ms][COLOR=#b22222]Evet, Cenab-ı Hak, âlem-i kevn ve fesad denilen şu âlemde hüsün, kubuh, nef, zarar gibi zıtları, çok hikmetlere binaen karışık bir tarzda yaratmıştır. Hem de izhar-ı izzet için vesait ve esbâbı vaz etmiştir. Haşir ve kıyamette kâinat tasfiye ameliyatını gördüğü zaman, zıtlar biribirinden ayrılır ve esbab ile vesait de ortadan kalkar. Ortadaki perde ve hicap kalktıktan sonra, herkes Sâniini görür ve hakikî Mâlikini bilir.(İşârâtül-İcâz) [/COLOR][/FONT][/SIZE][/FONT][/COLOR] [COLOR=#141412][FONT=Source Sans Pro][COLOR=#0000cd][SIZE=3][FONT=comic sans ms]Hilkat-i âlemde maksud-u bizzat ve galib-i mutlak, yalnız hüsün ve hayır ve hak ve kemâldir. Amma şer ve kubh ve batıl ise, tebeiye ve mağlûbe ve mağmuredirler. Eğer çendan savlet etseler de, muvakkattir.(Muhakemat) [/FONT][/SIZE][/COLOR][/FONT][/COLOR] [COLOR=#141412][FONT=Source Sans Pro][COLOR=#008080][SIZE=3][FONT=comic sans ms]Şer, kubh, çirkinlik, bâtıl, fenalık, hilkat-i kâinatta cüz’îdir. Maksut değil, tebeîdir ve dolayısıyladır. Yani, meselâ çirkinlik, çirkinlik için kâinata girmemiş; belki güzelliğin bir hakikati çok hakikatlere inkılâp etmek için, çirkinlik bir vâhid-i kıyasî olarak hilkate girmiş. Şer, hattâ şeytan dahi, beşerin hadsiz terakkiyatına müsabaka ile vesile olmak için beşere musallat edilmiş. Bunlar gibi, cüzî şerler, çirkinlikler, küllî güzelliklere, hayırlara vesle olmak için kâinatta halk edilmiş. [/FONT][/SIZE][/COLOR][/FONT][/COLOR] [COLOR=#141412][FONT=Source Sans Pro][COLOR=#008080][SIZE=3][FONT=comic sans ms]İşte, kâinatta hakikî maksat ve netice-i hilkat, istikra-i tâmme ile ispat ediyor ki, hayır ve hüsün ve tekemmül esastır ve hakikî maksut onlardır.(Hutbe-i Şâmiye ) [/FONT][/SIZE][/COLOR][/FONT][/COLOR] [COLOR=#141412][FONT=Source Sans Pro][COLOR=#ee82ee][SIZE=3][FONT=comic sans ms]Kâinatta gerçi herşeyde bir güzellik ve iyilik ve hayır vardır. Ve şer ve çirkinlik gayet cüz’îdir ve vâhid-i kıyasîdirler ki, güzellik ve iyilik mertebelerini ve hakikatlerinin tekessürünü ve taaddüdünü göstermek cihetiyle, o şer ise hayır ve o kubh dahi hüsün olur. (Otuzuncu Lem'a) [/FONT][/SIZE][/COLOR][/FONT][/COLOR] [COLOR=#141412][FONT=Source Sans Pro][COLOR=#8b4513][SIZE=3][FONT=comic sans ms]Kâinatın iki ciheti var-aynanın iki vechi gibi: Biri mülk, biri melekûtiyet. Mülk ciheti ezdadın cevelangâhıdır. Hüsün-kubh, hayır-şer, sağîr-kebîr gibi umurun mahall-i tevarüdüdür. Onun için vesait ve esbab vaz edilmiş, tâ dest-i kudret zahiren umur-u hasise ile mübaşir olmasın. Azamet, izzet öyle ister. Hakikî tesir verilmemiş; vahdet öyle ister. [/FONT][/SIZE][/COLOR][/FONT][/COLOR] [COLOR=#141412][FONT=Source Sans Pro][COLOR=#8b4513][SIZE=3][FONT=comic sans ms]Melekûtiyet ciheti ise, mutlaka şeffafedir; teşahhusat karışmaz. O cihet vasıtasız Hâlıka müteveccihdir. Terettüp, teselsül yoktur. İlliyet, mâlûliyet giremez. İ'vicâcâtı yoktur. Avâik müdahale edemez. Zerre, şemse kardeş olur. [/FONT][/SIZE][/COLOR][/FONT][/COLOR] [COLOR=#141412][FONT=Source Sans Pro][COLOR=#8b4513][SIZE=3][FONT=comic sans ms]Kudret hem basit, hem nâmütenâhi, hem zâtî; mahall-i taallûk-u kudret hem vasıtasız, hem lekesiz, hem isyansızdır. Büyük küçüğe tekebbürü, cemaat ferde rüçhanı, küll cüze nisbeten kudrete karşı fazla nazlanması olamaz.(Sünuhat) [/FONT][/SIZE][/COLOR][/FONT][/COLOR] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nurdan Makaleler
Risâle-i Nûr’da Hüsün ve Kubûh
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst