Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Risale Açıklamalı
Risale Açıklamalı 63 - İsrailiyatın, Din Süsüyle İslama Karışması
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Huseyni" data-source="post: 416131" data-attributes="member: 27"><p><strong>Cevap: Muhakemat 7. Ders - İsrailiyatın, Din Süsüyle İslama Karışması</strong></p><p></p><p>[NOT]<span style="font-family: 'verdana'">Bundan sonra kavm-i Arap, sair akvamı bel’ ettiği gibi, milel-i sairenin malûmatları dahi Müslüman olmaya başladığından, muharrefe olan İsrailiyat ise, Vehb, Kâ’b gibi ulema-i ehl-i kitabın İslâmiyetlerinin cihetiyle Arapların hazain-i hayalâtına bir mecrâ ve menfez bularak o efkâr-ı safiyeye karıştılar. Hem sonra da ihtiram dahi gördüler. Zira ulema-i ehl-i kitaptan İslâmiyete gelenler, İslâmiyet şerefiyle gayet celâlet ve tekemmül ettiklerinden, malûmat-ı müzahrefe-i sabıkaları makbule ve müselleme gibi oldular, reddedilmedi. Çünkü İslâmiyetin usulüne musadim olmadığından, hikâyat gibi rivayet olunurken, ehemmiyetsizliği için tenkitsiz dinlenirlerdi. </span>[/NOT]</p><p></p><p>İslamiyet dairesi diğer milletlerinde İslamiyete dahil olmasıyla genişledi. İslama dahil olanlar içinde, ehl-i kitap olan Yahudiler ve hıristiyanlar da vardı. Bunlardan Vehb ve Ka'b biri yahudi diğeri hristiyan iki alimdi. Ehli kitap olduklarından önceki malumatlarını da beraberlerinde getirdiler. İncilden, Tevrattan hikayeler, kıssaları ders mahiyetinde anlattıklarından ve müslüman olduklarından tenkid edilmediler. Söyledikleri, anlattıkları önceleri saf ve berrak olan fikirlere karıştı. Anlattıklarında İslamiyete muhalif birşey bulunmadığından hikaye ve rivayet tarzında söyledikleri herşey makbul görüldü. </p><p></p><p>Burada bu hikayelerden İsrailiyyat olarak dinlediğim birini paylaşayım yeri gelmişken.</p><p></p><p>Hazret-i Musa aleyhisselam Tur dağına giderken bir bedevi önüne çıkar ve der: Ya Musa a.s. benim için Rabbine dua et, benim derecemi yükseltsin. Hazret-i Musa kabul eder ve Tur dağına çıktığında Rabbimize dua eder. Filan kişinin şöyle bir maruzatı var, onu kabul eyle. Allahta duayı kabul ettiğini bildirir Hazret-i Musaya a.s. Hazret-i Musa bu haberi verip adamı sevindirmek ister. Bakar ki yolda bazı hayvanlar adamı parçalamış, cesedini delik deşik etmiş. Hazret-i Musa demişki "Allahım bu nasıl bir iş ben o kulun derecesi için dua ettim, adamın cesedi ne hale gelmiş." Allah cc. demiş ki Ya Musa, kendi gayretiyle istediği dereceye gelmesi imkansızdı. O yüzden ona vahşi hayvanları musallat ettim ki derecesi yükselsin.</p><p></p><p></p><p>Yine ikinci bir hikaye: </p><p></p><p>Şeytan Hazret-i Musaya demiş: Ya Musa ben insanlarla uğraşmaktan bıktım. Dua ette Allah beni bağışlasın ben insanları kandırmaktan vazgeçtim. Hazret-i Musa Allaha durumu arzeder. Allah şeytan için "gitsin Ademin toprağına secde etsin" der ve Hazret-i Musa bunu şeytana bildirir. Şeytan der ki: Ben Ademin a.s. dirisine secde etmedim, ölüsüne mi secde edeyim..?</p><p></p><p></p><p>İşte bu tür hikayeler bir maksadı anlatmak için kullanılmış. Mesela birinci hikayede duanın ve musibetlerin insanın derecesini yükselttiği, ikinci hikayede de şeytanın şeytanlıktan hiçbir zaman vazgeçmeyeceği gibi dersler verilmek istenmiş. İslama münafi bir manayı içermediklerinden kolayca fikirlerde yer etmişler. </p><p></p><p>Hikayeleri aklımda kaldığı şekilde anlattım, yanlışımız varsa affola..</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Huseyni, post: 416131, member: 27"] [b]Cevap: Muhakemat 7. Ders - İsrailiyatın, Din Süsüyle İslama Karışması[/b] [NOT][FONT=verdana]Bundan sonra kavm-i Arap, sair akvamı bel’ ettiği gibi, milel-i sairenin malûmatları dahi Müslüman olmaya başladığından, muharrefe olan İsrailiyat ise, Vehb, Kâ’b gibi ulema-i ehl-i kitabın İslâmiyetlerinin cihetiyle Arapların hazain-i hayalâtına bir mecrâ ve menfez bularak o efkâr-ı safiyeye karıştılar. Hem sonra da ihtiram dahi gördüler. Zira ulema-i ehl-i kitaptan İslâmiyete gelenler, İslâmiyet şerefiyle gayet celâlet ve tekemmül ettiklerinden, malûmat-ı müzahrefe-i sabıkaları makbule ve müselleme gibi oldular, reddedilmedi. Çünkü İslâmiyetin usulüne musadim olmadığından, hikâyat gibi rivayet olunurken, ehemmiyetsizliği için tenkitsiz dinlenirlerdi. [/FONT][/NOT] İslamiyet dairesi diğer milletlerinde İslamiyete dahil olmasıyla genişledi. İslama dahil olanlar içinde, ehl-i kitap olan Yahudiler ve hıristiyanlar da vardı. Bunlardan Vehb ve Ka'b biri yahudi diğeri hristiyan iki alimdi. Ehli kitap olduklarından önceki malumatlarını da beraberlerinde getirdiler. İncilden, Tevrattan hikayeler, kıssaları ders mahiyetinde anlattıklarından ve müslüman olduklarından tenkid edilmediler. Söyledikleri, anlattıkları önceleri saf ve berrak olan fikirlere karıştı. Anlattıklarında İslamiyete muhalif birşey bulunmadığından hikaye ve rivayet tarzında söyledikleri herşey makbul görüldü. Burada bu hikayelerden İsrailiyyat olarak dinlediğim birini paylaşayım yeri gelmişken. Hazret-i Musa aleyhisselam Tur dağına giderken bir bedevi önüne çıkar ve der: Ya Musa a.s. benim için Rabbine dua et, benim derecemi yükseltsin. Hazret-i Musa kabul eder ve Tur dağına çıktığında Rabbimize dua eder. Filan kişinin şöyle bir maruzatı var, onu kabul eyle. Allahta duayı kabul ettiğini bildirir Hazret-i Musaya a.s. Hazret-i Musa bu haberi verip adamı sevindirmek ister. Bakar ki yolda bazı hayvanlar adamı parçalamış, cesedini delik deşik etmiş. Hazret-i Musa demişki "Allahım bu nasıl bir iş ben o kulun derecesi için dua ettim, adamın cesedi ne hale gelmiş." Allah cc. demiş ki Ya Musa, kendi gayretiyle istediği dereceye gelmesi imkansızdı. O yüzden ona vahşi hayvanları musallat ettim ki derecesi yükselsin. Yine ikinci bir hikaye: Şeytan Hazret-i Musaya demiş: Ya Musa ben insanlarla uğraşmaktan bıktım. Dua ette Allah beni bağışlasın ben insanları kandırmaktan vazgeçtim. Hazret-i Musa Allaha durumu arzeder. Allah şeytan için "gitsin Ademin toprağına secde etsin" der ve Hazret-i Musa bunu şeytana bildirir. Şeytan der ki: Ben Ademin a.s. dirisine secde etmedim, ölüsüne mi secde edeyim..? İşte bu tür hikayeler bir maksadı anlatmak için kullanılmış. Mesela birinci hikayede duanın ve musibetlerin insanın derecesini yükselttiği, ikinci hikayede de şeytanın şeytanlıktan hiçbir zaman vazgeçmeyeceği gibi dersler verilmek istenmiş. İslama münafi bir manayı içermediklerinden kolayca fikirlerde yer etmişler. Hikayeleri aklımda kaldığı şekilde anlattım, yanlışımız varsa affola.. [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Risale Açıklamalı
Risale Açıklamalı 63 - İsrailiyatın, Din Süsüyle İslama Karışması
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst