Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Tasavvuf
Nakşıbendi ve Nakşıbendilik
Sufinin Dünyası
Ölüm nedir ve nasıl oluyor?
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="ABDULLAH4" data-source="post: 379177" data-attributes="member: 1004566"><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>1. Kabirde sorgu suâl kabre ilk girildiğinde mi veya ruh alındığında mı başlar? Günlerce ruhu alınıp da bekletilen kişiler için sorgulama nasıl olur? </strong></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"><strong></strong></span></span><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'">1- İnsan öldükten sonra, insan ruhu âlem-i berzaha gider. Berzah âleminde kişi sorgu meleklerinin sorularıyla gözünü açar. Yani kabirde sorgu ve suâl insan öldüğü anda başlar. İnsan öldüğünde cesedi her ne kadar kabre defnedilmekte geciktirilmiş olsa da, insan ruhu âlem-i berzaha girmiş olur ve cesediyle ilişkisiz olarak sorguyla muhatap olur. </span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>2. Yeni vefat etmiş kişinin ruhu bulunduğumuz şehadet âlemine gelmesi mümkün mü? Meselâ ölmüş baba geride bıraktığı çocukları, annesi... Yakınlarının üzüntüsünden haberdar olur mu? </strong></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'">2- Vefat etmiş kişinin, geride bıraktığı yakınları ile aralarında mânevî hatlar kesik olmaz. Meselâ rüya mânevî bir hattır. Kimi zaman ölmüş kişilerin ruhlarının evine geldiği, geride bıraktığı çocuklarının üzüntüsünden haberdar olduğu şeklinde yaşanmış vakalar anlatılmıyor değil. Nitekim Bediüzzaman Hazretleri de, “Ehl-i cennet ruhları berzah âleminde yeşil kuşların cevflerine girerler ve cennette gezerler” hadisinin işaret ettiği Cennet kuşlarından tâ sineklere kadar bazı hayat sahibi cisimlerin içine Allah’ın izniyle kimi ruhların girdiğini ve o cisimlerdeki göz ve kulak gibi duygularla şehâdet âlemini temâşâ ettiklerini ifade etmiştir.1 </span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"><strong> 3. Ölü için kabir ile evde Kur’ân okuma sevap fazileti açısından bir fark var mı? </strong></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"><strong></strong></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'">3- Ölü için kabirde Kur’ân okuma ile evde Kur’ân okuma arasında sevap ve fazilet bakımından fark yoktur. Fakat kabir başında Kur’ân okurken ahireti daha çok hatırlayarak aldığımız ibret sebebiyle daha fazla hüzünlenip, daha fazla ihlâs içine girebiliriz. Kur’ân’ı hüzünle ve ihlâsla okumak ise daha çok sevaptır. Peygamber Efendimiz (asm): “Hüzünlü insanlar Allah’ın himayesindedir” 2 buyurmuştur. </span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>4. Kabir başında özellikle okunması gereken duâ ve sûreler nelerdir? </strong></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'">4- Kabir başına varıldığında kabristanda yatanlara selâm verilir. Bu sünnettir. Selâm şöyle verilir: “Esselamü aleyküm ehle’d-diyari mine’l-Mü’minine ve’l-Müslimin. Ve innâ inşaallahü biküm lâhikûn. Es’elüllahe lenâ ve lekümü’l-âfiye.” (Meâli: Allah’ın selâmı burada yatan Mü’min ve Müslümanların üzerine olsun. Bizler de İnşallah size katılacağız. Allah’tan bize ve size âfiyet dilerim.” </span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'">Ölenlere selâm cümlesini dikkatle incelediğimizde ölenlerin yaşıyor olduklarını, bizimle ilgili bulunduklarını ve bizi işittiklerini anlamak hiç de zor değildir. </span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'">Ölenlere selâm verdikten sonra duâ okuyarak onların bağışlanmalarını, azapları varsa kaldırılmasını veya hafifletilmesini Cenâb-ı Allah’tan dileriz. Üç ihlâs ve bir Fatiha-i Şerife okunabileceği gibi, zamanımız kısıtlı değilse Yasin Sûresi veya Mülk Sûresi de okunarak bağışlanabilir. Peygamber Efendimiz (asm): “Yasin Kur’ân’ın kalbidir. Bir kimse Yasin’i okur ve Allah’tan ahiret saadeti dilerse, Allah onu bağışlar. Yasin Sûresini ölüleriniz üzerine okuyunuz” 3 buyurmuştur. </span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>5. Kabirde ölünün ayakucunda durup da Kur’ân-ı Kerim okurken ölü bundan haberdar olur mu?</strong></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'">5- Ölen kişinin kendisini ziyaret edenleri görebileceği ve kendisi için okunan duâlardan ve Kur’ân’dan manevî feyiz noktasında hissedâr olabileceği şeklinde rivayetler vardır. </span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>6. Ölü için yas tutanların sesli ağlamasının ölüye zararı var mı? </strong></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'">6- Ölen kişi eğer kendisi için yas tutulmasını istemişse, kendisinden sonra tutulan yasla ilgili rahatsız olur ve azap görür. Fakat böyle bir vasiyeti yok idiyse, sadece yas tutan kişi kendisi günahkâr olur. Ölü bundan zarar veya azap görmez. Çünkü ölünün bunda bir kusuru yoktur. </span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'">Ölü için isyansız ve teslimiyet içinde gözyaşı dökmekte ve gizlice ağlamakta ise bir sakınca yoktur. Çünkü Peygamber Efendimiz’in de (asm) ifadesiyle, kalp hüzünlenir, göz yaşarır. Bu ölüme karşı kalbin ve insan ruhunun fıtrî bir hâlidir. Bunda günah yoktur. Şüphesiz bu durumda da faziletli olan, bu gözyaşını ve kalp rikkatini şükre ve tefekküre çevirebilmek ve dünyanın faniliğini ve ölüm hakikatini derinliğine düşünüp ders almaktır. </span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"><strong> 7. Komşu kabirlerde bulunanlar birbirinden haberdar olurlar mı? </strong></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'">7- Âlem-i berzaha gidenler komşu kabirlerde olmasalar da salih kimseler ise birbirleriyle görüşebilirler. Kabirde salih kimselere sıkıntı veren herhangi bir zorluk veya darlık söz konusu değildir. </span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>8. Kabirde zaman nasıl işler?” </strong></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"><strong></strong></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'">8- Âlem-i berzah ebedî hayatın bir parçasıdır. Orada zaman, dünya zamanı ile ölçülmeyecek ve kıyaslanmayacak derecede farklıdır. </span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'">Konuyla ilgili âyet ve hadisleri İnşaallah yarın ele alalım. </span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'tahoma'"></span></span><strong>Dipnotlar</strong>: </p><p></p><p>1- Sözler, 29. Söz, Mukaddime, s. 466 </p><p>2- İbni Ebi’d-Dünyâ </p><p>3- Müsned, 5/256</p><p></p><p></p><p></p><p>Süleyman Kösmene</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="ABDULLAH4, post: 379177, member: 1004566"] [SIZE=3][FONT=tahoma][B]1. Kabirde sorgu suâl kabre ilk girildiğinde mi veya ruh alındığında mı başlar? Günlerce ruhu alınıp da bekletilen kişiler için sorgulama nasıl olur? [/B][/FONT][/SIZE][SIZE=3][FONT=tahoma] 1- İnsan öldükten sonra, insan ruhu âlem-i berzaha gider. Berzah âleminde kişi sorgu meleklerinin sorularıyla gözünü açar. Yani kabirde sorgu ve suâl insan öldüğü anda başlar. İnsan öldüğünde cesedi her ne kadar kabre defnedilmekte geciktirilmiş olsa da, insan ruhu âlem-i berzaha girmiş olur ve cesediyle ilişkisiz olarak sorguyla muhatap olur. [B]2. Yeni vefat etmiş kişinin ruhu bulunduğumuz şehadet âlemine gelmesi mümkün mü? Meselâ ölmüş baba geride bıraktığı çocukları, annesi... Yakınlarının üzüntüsünden haberdar olur mu? [/B] 2- Vefat etmiş kişinin, geride bıraktığı yakınları ile aralarında mânevî hatlar kesik olmaz. Meselâ rüya mânevî bir hattır. Kimi zaman ölmüş kişilerin ruhlarının evine geldiği, geride bıraktığı çocuklarının üzüntüsünden haberdar olduğu şeklinde yaşanmış vakalar anlatılmıyor değil. Nitekim Bediüzzaman Hazretleri de, “Ehl-i cennet ruhları berzah âleminde yeşil kuşların cevflerine girerler ve cennette gezerler” hadisinin işaret ettiği Cennet kuşlarından tâ sineklere kadar bazı hayat sahibi cisimlerin içine Allah’ın izniyle kimi ruhların girdiğini ve o cisimlerdeki göz ve kulak gibi duygularla şehâdet âlemini temâşâ ettiklerini ifade etmiştir.1 [B] 3. Ölü için kabir ile evde Kur’ân okuma sevap fazileti açısından bir fark var mı? [/B] 3- Ölü için kabirde Kur’ân okuma ile evde Kur’ân okuma arasında sevap ve fazilet bakımından fark yoktur. Fakat kabir başında Kur’ân okurken ahireti daha çok hatırlayarak aldığımız ibret sebebiyle daha fazla hüzünlenip, daha fazla ihlâs içine girebiliriz. Kur’ân’ı hüzünle ve ihlâsla okumak ise daha çok sevaptır. Peygamber Efendimiz (asm): “Hüzünlü insanlar Allah’ın himayesindedir” 2 buyurmuştur. [B]4. Kabir başında özellikle okunması gereken duâ ve sûreler nelerdir? [/B] 4- Kabir başına varıldığında kabristanda yatanlara selâm verilir. Bu sünnettir. Selâm şöyle verilir: “Esselamü aleyküm ehle’d-diyari mine’l-Mü’minine ve’l-Müslimin. Ve innâ inşaallahü biküm lâhikûn. Es’elüllahe lenâ ve lekümü’l-âfiye.” (Meâli: Allah’ın selâmı burada yatan Mü’min ve Müslümanların üzerine olsun. Bizler de İnşallah size katılacağız. Allah’tan bize ve size âfiyet dilerim.” Ölenlere selâm cümlesini dikkatle incelediğimizde ölenlerin yaşıyor olduklarını, bizimle ilgili bulunduklarını ve bizi işittiklerini anlamak hiç de zor değildir. Ölenlere selâm verdikten sonra duâ okuyarak onların bağışlanmalarını, azapları varsa kaldırılmasını veya hafifletilmesini Cenâb-ı Allah’tan dileriz. Üç ihlâs ve bir Fatiha-i Şerife okunabileceği gibi, zamanımız kısıtlı değilse Yasin Sûresi veya Mülk Sûresi de okunarak bağışlanabilir. Peygamber Efendimiz (asm): “Yasin Kur’ân’ın kalbidir. Bir kimse Yasin’i okur ve Allah’tan ahiret saadeti dilerse, Allah onu bağışlar. Yasin Sûresini ölüleriniz üzerine okuyunuz” 3 buyurmuştur. [B]5. Kabirde ölünün ayakucunda durup da Kur’ân-ı Kerim okurken ölü bundan haberdar olur mu?[/B] 5- Ölen kişinin kendisini ziyaret edenleri görebileceği ve kendisi için okunan duâlardan ve Kur’ân’dan manevî feyiz noktasında hissedâr olabileceği şeklinde rivayetler vardır. [B]6. Ölü için yas tutanların sesli ağlamasının ölüye zararı var mı? [/B] 6- Ölen kişi eğer kendisi için yas tutulmasını istemişse, kendisinden sonra tutulan yasla ilgili rahatsız olur ve azap görür. Fakat böyle bir vasiyeti yok idiyse, sadece yas tutan kişi kendisi günahkâr olur. Ölü bundan zarar veya azap görmez. Çünkü ölünün bunda bir kusuru yoktur. Ölü için isyansız ve teslimiyet içinde gözyaşı dökmekte ve gizlice ağlamakta ise bir sakınca yoktur. Çünkü Peygamber Efendimiz’in de (asm) ifadesiyle, kalp hüzünlenir, göz yaşarır. Bu ölüme karşı kalbin ve insan ruhunun fıtrî bir hâlidir. Bunda günah yoktur. Şüphesiz bu durumda da faziletli olan, bu gözyaşını ve kalp rikkatini şükre ve tefekküre çevirebilmek ve dünyanın faniliğini ve ölüm hakikatini derinliğine düşünüp ders almaktır. [B] 7. Komşu kabirlerde bulunanlar birbirinden haberdar olurlar mı? [/B] 7- Âlem-i berzaha gidenler komşu kabirlerde olmasalar da salih kimseler ise birbirleriyle görüşebilirler. Kabirde salih kimselere sıkıntı veren herhangi bir zorluk veya darlık söz konusu değildir. [B]8. Kabirde zaman nasıl işler?” [/B] 8- Âlem-i berzah ebedî hayatın bir parçasıdır. Orada zaman, dünya zamanı ile ölçülmeyecek ve kıyaslanmayacak derecede farklıdır. Konuyla ilgili âyet ve hadisleri İnşaallah yarın ele alalım. [/FONT][/SIZE][B]Dipnotlar[/B]: 1- Sözler, 29. Söz, Mukaddime, s. 466 2- İbni Ebi’d-Dünyâ 3- Müsned, 5/256 Süleyman Kösmene [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Tasavvuf
Nakşıbendi ve Nakşıbendilik
Sufinin Dünyası
Ölüm nedir ve nasıl oluyor?
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst