Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Eğitim ve Kültür
Kütüphane
Makale - Menkıbe ve Denemeler
Okuyabildikçe Tutunduğumuz Sayfalar
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="zeyhak_" data-source="post: 141602" data-attributes="member: 22"><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Her kar tanesini bir melek mi taşır anne? </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Kar taneleriyle âyet âyet melekler mi iner üzerimize? </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Kar hep yağsın, hep yağsın anne. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Âyet âyet yağsın... </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Hayat, bu sayfadan ibâret değil. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Âyet ayet her ön yeniden yazılan, yeniden inşa olan bir hayat var hayattan içeri. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Görünenin, bilinenin ötesinde belki; belki elimizi uzatsak yakalıyoruz, yakalanıveriyoruz. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Okumaya, duymaya, görmeye açık olduğumuz ölçüde açılıyor sayfalar, önümüze hayat icre bir hayat seriliyor. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Gece gündüzün, gündüz gecenin içinden sıyrılıyor. Karanlık bir âyetle üzerimize çöküyor, gün bir âyetle doğuyor. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Gül bir âyetle açıyor, bir âyetle soluyor. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Kar taneleri, güneş hüzmeleri âyet âyet iniyor. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Yollarda, yıllarda, yıldızlarda izler var. Kimsesiz bıraktığımız bize, bizi götürecek izler var. Elimizi uzatsak izleri yakalayacak, tutacağız; izlere tutunacağız. Dirilişimize ve toprak oluşumuza tutunacağız. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Bir âyetle doğuyor bebek. Bebeğin doğuşuna, ilk ağlayışlarına, yumuk yumuk ellerine tutunacağız. Bir âyet düşüyor saçımıza aklar. Yüzümüze çizilen çizgilere, artık az gören gözlerimize, ayak seslerimize karışan baston tıktıklarına tutunacağız. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Rüzgârın bir akış içinde sürüklenişini, bulutları önüne katıp sürükleşişini, ölü toprağa yağmur damlalarıyla can gelişini izleyeceğiz. Dirilsin ve toprak oluşun izlerini hangi satırlar gizler bileceğiz. Dirilişimizi saklayan yağmur damlalarının ardına düşeceğiz. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Lâkin yağmur tıpırtıları uzak kulaklarımıza. Hayatın diğer yüzüne ait sayfalar hep kapalı. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Doğu’ya ve Batı’yı, doğumu ve batımı okumuyoruz. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Biz görünende, bilinende, duyulanda; hep, bu sayfadayken içimizde güneşler doğuyor, güneşler batıyor. Bizi ışıtmadan, bize dokunamadan, dışımızda hayat akıyor. Biz, kendimizin dışında yitiriyoruz. Bize ait olmayan satırlarda, sayfalarda, kitaplarda, kütüphanelerde yitiriyoruz. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Saatlerde zamanımız yitiyor. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Kentlerde şehrimizi yitiriyoruz. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Oysa, ne kadar kda yakınız o yuzak şehre. İçimizde bir yerlerde şehir. Lâkin şehre varmak yerine çölleri kaderimiz biliyoruz. Yağmurlarda dirilmek, arınmak yerine kurağa boyun eğiriyoruz. Aramaktansa bulunmuşlarla yetiriyoruz. Kuşların kanat çırpışları kentlerimizdeki ölü yaprakları havalandıramıyor. Yağmur damlaları toprağını yitirmiş kentlerimizi ıslatamıyor. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Elimizde okunacak ve yazılacak, ne kalıyor? </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Okyanısların ortasında kara dalgalarla boğuşsak sularda acziyetimizi okuruz. Lâkin biz, karşı kıyıları merak etmiyoruz. Dağları aşmaya kalkışsak koca dağların karşısında ufaklığımızı okuruz. Fakat biz, dağların ardıyla ilgilenmiyoruz. Yalnızca koca binalarımızın tepesinde tepeden inme bir gururumuz var. İsyanlarış ortasında kağıttan gemilerimiz sığınıyoruz. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Acziyetimizi, garipliğimizi, gurbetliğimizi yitirdikle öteleri yitirdik. Sorulu bir sayfada hep minicimleleri yazıyoruz, aynı cümleleri yeniden yeniden okuyoruz. Yolsuz kaldık, artık ne uzak ne yakın var. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Oysa, yürüyebilene ne kadar çok yol, izleyebilme ne kadar çok iz var. Bir karıncanın adımları önümüze ne yollar açar. Bir güvercin kanat çırpar da yollarımızın üstündeki örtüler kalkar. Bir örümcek ağına çizilir haritalar. Emri okur da âyet âyet dökülür yapraklar, titrer ağaç dalları. Emrin büyüklüğü titretir dalları, titretir arzı. Ve kimbilir, dökülen sarı yapraklardan biri de bize konar. Emir, sarı bir yaprakla sinemize nakşolur da kendimizi okuruz. Hep, ilk emrin telaşı, ürperişiyle... Kendimizi dağların ve dalgaların önünde buluruz. Anlarız ki aciziz </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Bakarız. Göçmen kuşlar bir iz bırakmıyor göklerde. Yerde de bir izleri yok göçenlerin. Virân bağlarda eski bağ sahiplerinin sesleri duyulmuyor. Ehrâmlardan kölelerin çığlıkları gelmiyor. Virân olmuş bağları, ehrâmları, harâbeleri okuruz. Anlarız ki löniyiz. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Gururumuzun bendi yıkılır, kâğıttan gemilerimiz birer birer erir. Ve, tufan ortasında löniliğimize, acziyetimize tutunuruz. Kendimize tutunuruz. Görünenin bilinenin ötesinde bize ait bir sayfa açılır. Okuruz ve yazarız. Cümlelerimize tutunur her an yeniden yazılan, yeniden inşâ olan hayata katılırız. Şehrimizin kapıları ardına kadar açılır ve hep kapıdan teker teker gireriz. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Kar taneleri üzerimize âyet âyet iner. </span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 15px"><span style="color: #33cc00">Gün, bir âyetle başlar...</span></span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="zeyhak_, post: 141602, member: 22"] [FONT=Times New Roman][SIZE=4][COLOR=#33cc00]Her kar tanesini bir melek mi taşır anne? Kar taneleriyle âyet âyet melekler mi iner üzerimize? Kar hep yağsın, hep yağsın anne. Âyet âyet yağsın... Hayat, bu sayfadan ibâret değil. Âyet ayet her ön yeniden yazılan, yeniden inşa olan bir hayat var hayattan içeri. Görünenin, bilinenin ötesinde belki; belki elimizi uzatsak yakalıyoruz, yakalanıveriyoruz. Okumaya, duymaya, görmeye açık olduğumuz ölçüde açılıyor sayfalar, önümüze hayat icre bir hayat seriliyor. Gece gündüzün, gündüz gecenin içinden sıyrılıyor. Karanlık bir âyetle üzerimize çöküyor, gün bir âyetle doğuyor. Gül bir âyetle açıyor, bir âyetle soluyor. Kar taneleri, güneş hüzmeleri âyet âyet iniyor. Yollarda, yıllarda, yıldızlarda izler var. Kimsesiz bıraktığımız bize, bizi götürecek izler var. Elimizi uzatsak izleri yakalayacak, tutacağız; izlere tutunacağız. Dirilişimize ve toprak oluşumuza tutunacağız. Bir âyetle doğuyor bebek. Bebeğin doğuşuna, ilk ağlayışlarına, yumuk yumuk ellerine tutunacağız. Bir âyet düşüyor saçımıza aklar. Yüzümüze çizilen çizgilere, artık az gören gözlerimize, ayak seslerimize karışan baston tıktıklarına tutunacağız. Rüzgârın bir akış içinde sürüklenişini, bulutları önüne katıp sürükleşişini, ölü toprağa yağmur damlalarıyla can gelişini izleyeceğiz. Dirilsin ve toprak oluşun izlerini hangi satırlar gizler bileceğiz. Dirilişimizi saklayan yağmur damlalarının ardına düşeceğiz. Lâkin yağmur tıpırtıları uzak kulaklarımıza. Hayatın diğer yüzüne ait sayfalar hep kapalı. Doğu’ya ve Batı’yı, doğumu ve batımı okumuyoruz. Biz görünende, bilinende, duyulanda; hep, bu sayfadayken içimizde güneşler doğuyor, güneşler batıyor. Bizi ışıtmadan, bize dokunamadan, dışımızda hayat akıyor. Biz, kendimizin dışında yitiriyoruz. Bize ait olmayan satırlarda, sayfalarda, kitaplarda, kütüphanelerde yitiriyoruz. Saatlerde zamanımız yitiyor. Kentlerde şehrimizi yitiriyoruz. Oysa, ne kadar kda yakınız o yuzak şehre. İçimizde bir yerlerde şehir. Lâkin şehre varmak yerine çölleri kaderimiz biliyoruz. Yağmurlarda dirilmek, arınmak yerine kurağa boyun eğiriyoruz. Aramaktansa bulunmuşlarla yetiriyoruz. Kuşların kanat çırpışları kentlerimizdeki ölü yaprakları havalandıramıyor. Yağmur damlaları toprağını yitirmiş kentlerimizi ıslatamıyor. Elimizde okunacak ve yazılacak, ne kalıyor? Okyanısların ortasında kara dalgalarla boğuşsak sularda acziyetimizi okuruz. Lâkin biz, karşı kıyıları merak etmiyoruz. Dağları aşmaya kalkışsak koca dağların karşısında ufaklığımızı okuruz. Fakat biz, dağların ardıyla ilgilenmiyoruz. Yalnızca koca binalarımızın tepesinde tepeden inme bir gururumuz var. İsyanlarış ortasında kağıttan gemilerimiz sığınıyoruz. Acziyetimizi, garipliğimizi, gurbetliğimizi yitirdikle öteleri yitirdik. Sorulu bir sayfada hep minicimleleri yazıyoruz, aynı cümleleri yeniden yeniden okuyoruz. Yolsuz kaldık, artık ne uzak ne yakın var. Oysa, yürüyebilene ne kadar çok yol, izleyebilme ne kadar çok iz var. Bir karıncanın adımları önümüze ne yollar açar. Bir güvercin kanat çırpar da yollarımızın üstündeki örtüler kalkar. Bir örümcek ağına çizilir haritalar. Emri okur da âyet âyet dökülür yapraklar, titrer ağaç dalları. Emrin büyüklüğü titretir dalları, titretir arzı. Ve kimbilir, dökülen sarı yapraklardan biri de bize konar. Emir, sarı bir yaprakla sinemize nakşolur da kendimizi okuruz. Hep, ilk emrin telaşı, ürperişiyle... Kendimizi dağların ve dalgaların önünde buluruz. Anlarız ki aciziz Bakarız. Göçmen kuşlar bir iz bırakmıyor göklerde. Yerde de bir izleri yok göçenlerin. Virân bağlarda eski bağ sahiplerinin sesleri duyulmuyor. Ehrâmlardan kölelerin çığlıkları gelmiyor. Virân olmuş bağları, ehrâmları, harâbeleri okuruz. Anlarız ki löniyiz. Gururumuzun bendi yıkılır, kâğıttan gemilerimiz birer birer erir. Ve, tufan ortasında löniliğimize, acziyetimize tutunuruz. Kendimize tutunuruz. Görünenin bilinenin ötesinde bize ait bir sayfa açılır. Okuruz ve yazarız. Cümlelerimize tutunur her an yeniden yazılan, yeniden inşâ olan hayata katılırız. Şehrimizin kapıları ardına kadar açılır ve hep kapıdan teker teker gireriz. Kar taneleri üzerimize âyet âyet iner. Gün, bir âyetle başlar...[/COLOR][/SIZE][/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Eğitim ve Kültür
Kütüphane
Makale - Menkıbe ve Denemeler
Okuyabildikçe Tutunduğumuz Sayfalar
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst