Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Risale Açıklamalı
Lem'alar
Lem'alar 7. Ders - Asıl Musibet Dine Gelen Musibettir..
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="ASHAB-I BEDR" data-source="post: 398650" data-attributes="member: 1013691"><p>[NOT]<strong>İKİNCİ MESELE: Maddî musibetleri büyük gördükçe büyür, küçük gördükçe küçülür. Meselâ, gecelerde insanın gözüne bir hayal ilişir. Ona ehemmiyet verdikçe şişer, ehemmiyet verilmezse kaybolur. Hücum eden arılara iliştikçe fazla tehacüm göstermeleri, lâkayt kaldıkça dağılmaları gibi, maddî musibetlere de büyük nazarıyla, ehemmiyetle baktıkça büyür. Merak vasıtasıyla o musibet cesetten geçerek kalbde de kökleşir, bir mânevî musibeti dahi netice verir, ona istinad eder, devam eder. Ne vakit o merakı, kazâya rıza ve tevekkül vasıtasıyla izale etse, bir ağacın kökü kesilmesi gibi, maddî musibet hafifleşe hafifleşe, kökü kesilmiş ağaç gibi kurur, gider. </strong>[/NOT]</p><p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"></span></span></em></strong></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'">Maddi musibetler;kazalar,kayıplar,mal mülk makam kaybı vs olabilir.Musibetin maddi ciheti manen bizlere zarar veriyorsa o tarafı ile ilgilenmek lazım.Ustad Hazretleri musibetleri büyük görürsen büyür,küçük görürsen küçülür diye ifade etmiş.Bakışımız nasıl onu yoklamalıyız öncelikle..Neden benim başıma geldi?Neden ben?demek yerine..</span></span></em></strong></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"></span></span></em></strong></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'">Bu halde iken yine "Bizi unutmayan bir Rabbimiz var.Elhamdülillah..Sınanıyoruz veya ihtar ediliyoruz.Ne mutlu ki bize Cenab-ı Hak bizi yalnız bırakmıyor.Bizi kamil insan seviyesine getirmek için çeşitli imtihanlara tabi tutuyor." diyerek Allah'a sabır ile dua ile tevekkül etmeliyiz.Çünkü biz imanın şartlarından biri olan kadere,kazaya,hayrın ve şerrin Allah tan geldiğine iman ettik.Madem iman ettik.İman da dil ile kalp ile tasdik yani ispat ister.Musibetler de en zor anlarda nasıl davranacağımızın işaretidir.Ve sonrasında...</span></span></em></strong></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"></span></span></em></strong></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'">Ustad Hazretleri ifadesinde diyor ki;arıların hücumuna karşı senin de onlara hücum etmen onların daha da kuvvetlenerek seni zayıf düşürmesine sebebiyet verir.Manen kalbinde böyle bir hücuma karşı kalp de sıkıntı yaşar ruh alemi daralır.Oysa Allah diyor ki;</span></span></em></strong></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"></span></span></em></strong></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"></span></span></em></strong></span><span style="color: #000000">[DIKKAT]<span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"><strong>Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'ın adıyla.</strong></span></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #000000"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"><strong>1. Biz senin göğsünü açıp genişletmedik mi?</strong></span></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #000000"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"><strong>2. Yükünü senden alıp atmadık mı?</strong></span></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #000000"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"><strong>3. O senin belini büken yükü .</strong></span></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #000000"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"><strong>4. Senin şânını ve ününü yüceltmedik mi?</strong></span></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #000000"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"><strong>5. Elbette zorluğun yanında bir kolaylık vardır.</strong></span></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #000000"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"><strong>6. Gerçekten, zorlukla beraber bir kolaylık daha vardır.</strong></span></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #000000"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"><strong>7. Boş kaldın mı hemen (başka) işe koyul,</strong></span></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #000000"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"><strong>8. Yalnız Rabbine yönel.</strong></span></span></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #000000"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"><strong></strong></span></span><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"></span></span></em></strong></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #000000"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'">İnşirah Süresi..</span></span></em></strong></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #000000"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"></span></span></em></strong></span>[/DIKKAT]</span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"></span></span></em></strong></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"></span></span></em></strong></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'">Risale-i Nurlarda çok geçen sağ yolun yolcusu ve sol yolun yolcusu..Her iki yolcu da bizim manevi alemimizdeki yolculardır.Biri oraya gitmeye yeltenir biri diğer yola..Bir çekişme haliyle doğruyu bulabilen selamete çıkanlar sağ yolun yolcusu gibi bu dünyada ve ahir alemde huzuru bulur.İslamiyeti yaşamak zaten huzurdur.</span></span></em></strong></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"></span></span></em></strong></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'">Ve Yine Risale-i Nur da geçen;</span></span></em></strong></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"></span></span></em></strong></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"></span></span></em></strong></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"></span></span></em></strong></span>[DIKKAT]<span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"><strong>Evet, tevekkül etsen, dünyada istirahatin, âhirette istifaden kat’îdir. Mütevekkil ile, sözü anlamayan gayr-ı mütevekkilin misâlleri şu hikâyeye benzer ki:</strong></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"><strong></strong></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"><strong>İki adam, bellerine ve başlarına ağır yükler yükletip bir sefineye bilet alıp girdiler. Birisi, girer girmez yükünü gemiye bıraktı, üstünde oturdu, nezaret etti. Diğeri, hem ahmak, hem mağrur, yükünü yere bırakmadı.</strong></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"><strong></strong></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"><strong><strong>Ona denildi: “Şu ağır yükünü gemiye bırak, rahat et.”</strong></strong></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"><strong><strong></strong></strong></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"><strong><strong><strong>O dedi: “Yok, ben kuvvetliyim. Yükümü, hem belimde, hem başımda muhafaza ederim.”</strong></strong></strong></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"><strong><strong><strong></strong></strong></strong></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"><strong><strong><strong></strong></strong></strong></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"><strong><strong><strong><strong>Ona denildi: “Bizi ve seni kaldıran şu gemi daha kuvvetlidir; daha güzel muhafaza eder. Hem gittikçe kuvvetten düşen belin ve akılsız başın, şu gittikçe ağırlaşan yüklere takat getiremeyecek. Hem dahi, gemi kaptanı seni böyle görse, ya ‘Divanedir’ der, seni tard eder; ya ‘Haindir’ der, ‘Gemimizi itham ediyor ve bizimle istihza ediyor, hapsediniz’ der, seni hapsettirir. Hem herkese de maskara olursun. Çünkü, zaafiyetini gösteren tekebbürünle, aczini gösteren gururunla, riyayı gösteren tasannuunla kendine mudhike yaparsın. Herkes sana gülecek.”</strong></strong></strong></strong></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"><strong><strong><strong><strong></strong></strong></strong></strong></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"><strong><strong><strong><strong>O bîçarenin aklı başına geldi. Yükünü yere koydu, üstünde oturdu. “Oh! Allah senden razı olsun. Zahmetten ve hapisten ve maskaralıktan kurtuldum” dedi.</strong></strong></strong></strong></span></span>[/DIKKAT]</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="ASHAB-I BEDR, post: 398650, member: 1013691"] [NOT][B]İKİNCİ MESELE: Maddî musibetleri büyük gördükçe büyür, küçük gördükçe küçülür. Meselâ, gecelerde insanın gözüne bir hayal ilişir. Ona ehemmiyet verdikçe şişer, ehemmiyet verilmezse kaybolur. Hücum eden arılara iliştikçe fazla tehacüm göstermeleri, lâkayt kaldıkça dağılmaları gibi, maddî musibetlere de büyük nazarıyla, ehemmiyetle baktıkça büyür. Merak vasıtasıyla o musibet cesetten geçerek kalbde de kökleşir, bir mânevî musibeti dahi netice verir, ona istinad eder, devam eder. Ne vakit o merakı, kazâya rıza ve tevekkül vasıtasıyla izale etse, bir ağacın kökü kesilmesi gibi, maddî musibet hafifleşe hafifleşe, kökü kesilmiş ağaç gibi kurur, gider. [/B][/NOT] [CENTER][COLOR=#333300][B][I][SIZE=3][FONT=book antiqua] Maddi musibetler;kazalar,kayıplar,mal mülk makam kaybı vs olabilir.Musibetin maddi ciheti manen bizlere zarar veriyorsa o tarafı ile ilgilenmek lazım.Ustad Hazretleri musibetleri büyük görürsen büyür,küçük görürsen küçülür diye ifade etmiş.Bakışımız nasıl onu yoklamalıyız öncelikle..Neden benim başıma geldi?Neden ben?demek yerine.. Bu halde iken yine "Bizi unutmayan bir Rabbimiz var.Elhamdülillah..Sınanıyoruz veya ihtar ediliyoruz.Ne mutlu ki bize Cenab-ı Hak bizi yalnız bırakmıyor.Bizi kamil insan seviyesine getirmek için çeşitli imtihanlara tabi tutuyor." diyerek Allah'a sabır ile dua ile tevekkül etmeliyiz.Çünkü biz imanın şartlarından biri olan kadere,kazaya,hayrın ve şerrin Allah tan geldiğine iman ettik.Madem iman ettik.İman da dil ile kalp ile tasdik yani ispat ister.Musibetler de en zor anlarda nasıl davranacağımızın işaretidir.Ve sonrasında... Ustad Hazretleri ifadesinde diyor ki;arıların hücumuna karşı senin de onlara hücum etmen onların daha da kuvvetlenerek seni zayıf düşürmesine sebebiyet verir.Manen kalbinde böyle bir hücuma karşı kalp de sıkıntı yaşar ruh alemi daralır.Oysa Allah diyor ki; [/FONT][/SIZE][/I][/B][/COLOR][COLOR=#000000][DIKKAT][FONT=Times New Roman][SIZE=3][FONT=book antiqua][B]Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'ın adıyla.[/B][/FONT][/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3][FONT=book antiqua][B]1. Biz senin göğsünü açıp genişletmedik mi?[/B][/FONT][/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3][FONT=book antiqua][B]2. Yükünü senden alıp atmadık mı?[/B][/FONT][/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3][FONT=book antiqua][B]3. O senin belini büken yükü .[/B][/FONT][/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3][FONT=book antiqua][B]4. Senin şânını ve ününü yüceltmedik mi?[/B][/FONT][/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3][FONT=book antiqua][B]5. Elbette zorluğun yanında bir kolaylık vardır.[/B][/FONT][/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3][FONT=book antiqua][B]6. Gerçekten, zorlukla beraber bir kolaylık daha vardır.[/B][/FONT][/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3][FONT=book antiqua][B]7. Boş kaldın mı hemen (başka) işe koyul,[/B][/FONT][/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3][FONT=book antiqua][B]8. Yalnız Rabbine yönel. [/B][/FONT][/SIZE][B][I][SIZE=3][FONT=book antiqua] İnşirah Süresi.. [/FONT][/SIZE][/I][/B][/FONT][/DIKKAT][/COLOR] [COLOR=#333300][B][I][SIZE=3][FONT=book antiqua] Risale-i Nurlarda çok geçen sağ yolun yolcusu ve sol yolun yolcusu..Her iki yolcu da bizim manevi alemimizdeki yolculardır.Biri oraya gitmeye yeltenir biri diğer yola..Bir çekişme haliyle doğruyu bulabilen selamete çıkanlar sağ yolun yolcusu gibi bu dünyada ve ahir alemde huzuru bulur.İslamiyeti yaşamak zaten huzurdur. Ve Yine Risale-i Nur da geçen; [/FONT][/SIZE][/I][/B][/COLOR][DIKKAT][SIZE=3][FONT=book antiqua][B]Evet, tevekkül etsen, dünyada istirahatin, âhirette istifaden kat’îdir. Mütevekkil ile, sözü anlamayan gayr-ı mütevekkilin misâlleri şu hikâyeye benzer ki: İki adam, bellerine ve başlarına ağır yükler yükletip bir sefineye bilet alıp girdiler. Birisi, girer girmez yükünü gemiye bıraktı, üstünde oturdu, nezaret etti. Diğeri, hem ahmak, hem mağrur, yükünü yere bırakmadı. [B]Ona denildi: “Şu ağır yükünü gemiye bırak, rahat et.” [B]O dedi: “Yok, ben kuvvetliyim. Yükümü, hem belimde, hem başımda muhafaza ederim.” [B]Ona denildi: “Bizi ve seni kaldıran şu gemi daha kuvvetlidir; daha güzel muhafaza eder. Hem gittikçe kuvvetten düşen belin ve akılsız başın, şu gittikçe ağırlaşan yüklere takat getiremeyecek. Hem dahi, gemi kaptanı seni böyle görse, ya ‘Divanedir’ der, seni tard eder; ya ‘Haindir’ der, ‘Gemimizi itham ediyor ve bizimle istihza ediyor, hapsediniz’ der, seni hapsettirir. Hem herkese de maskara olursun. Çünkü, zaafiyetini gösteren tekebbürünle, aczini gösteren gururunla, riyayı gösteren tasannuunla kendine mudhike yaparsın. Herkes sana gülecek.” O bîçarenin aklı başına geldi. Yükünü yere koydu, üstünde oturdu. “Oh! Allah senden razı olsun. Zahmetten ve hapisten ve maskaralıktan kurtuldum” dedi.[/B][/B][/B][/B][/FONT][/SIZE][/DIKKAT][/CENTER] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Risale Açıklamalı
Lem'alar
Lem'alar 7. Ders - Asıl Musibet Dine Gelen Musibettir..
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst