Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Risale Açıklamalı
Lem'alar
Lem'alar 7. Ders - Asıl Musibet Dine Gelen Musibettir..
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="ASHAB-I BEDR" data-source="post: 398544" data-attributes="member: 1013691"><p>[NOT]<span style="color: #151515">Hazret-i Eyyub Aleyhisselâm, münâcâtında, istirahat-i nefis için dua etmemiş. Belki zikr-i lisanî ve tefekkür-ü kalbîye mâni olduğu zaman, ubudiyet için şifa talep eylemiş. Biz, o münâcatla birinci maksadımız, günahlardan gelen mânevî, ruhî yaralarımızın şifasını niyet etmeliyiz. Maddî hastalıklar için, ubudiyete mâni olduğu zaman iltica edebiliriz. Fakat muterizâne, müştekiyâne bir surette değil, belki mütezellilâne ve istimdatkârâne iltica edilmeli. Madem Onun rububiyetine razıyız; o rububiyeti noktasında verdiği şeye rıza lâzım. Kazâ ve kaderine itirazı işmam eder bir tarzda ah, of edip şekvâ etmek, bir nevi kaderi tenkittir, rahîmiyetini ittihamdır. Kaderi tenkit eden, başını örse vurur, kırar. Rahmeti ittiham eden, rahmetten mahrum kalır. Kırılmış elle intikam almak için o eli istimal etmek nasıl kırılmasını tezyid ediyor; öyle de, musibete giriftar olan adam, itirazkârâne şekvâ ve merakla onu karşılamak, musibeti ikileştiriyor.</span>[/NOT]</p><p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'">Hazret-i Eyyub Aleyhisselâm,Cenab-ı Hakka duasında nefsinin istirahati için niyazda bulunmamış.Lisan-i olarak zikrine,ibadetlerine,kalb-i tefekkürlerinde o deryadan çıkmamak için,zarar gelmemesi için şifa dilemiş.Burada çok hassas bir ayrıntı var ki;Onda içteki alem tertemiz berrak ve zahirde yaralar almış lisan-i zikrini engellemeye kadar giderken şükür ve dua var..Bizler ise zahiren dış alemimiz sıhhatli gibi gözükse de ruh alemimiz yaralar bereler içinde..Bu yüzdendir ki en çok da bu noktada iman hakikatlerine sarılmamız daha da elzem olmuştur.</span></span></em></strong></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"></span></span></em></strong></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'">Bizler manevi yaralarımız için Allah'a iltica edip dualar ile yakınlaşarak şifa dilemeliyiz.Maddi hastalıklar ise ancak ubudiyetimize yani kulluğumuza zarar verdiği zaman Hakkın huzurunda yine edeb ile durularak şifa talebinde bulunmamız icap eder.</span></span></em></strong></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"></span></span></em></strong></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'">Her ne olursa olsun.Allah'a karşı bir sorgulama içerisinde edebsizliğinde bulunmadan kadere iman eden kederden emin olur dusturunca O'nun rububiyetine teslim etmek en eminidir.Zira Allah en emindir.Ustad Hazretleri de demiş;</span></span></em></strong></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"></span></span></em></strong></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'"></span></span></em></strong></span><span style="font-size: 18px"><span style="color: #daa520"><strong><em><span style="font-family: 'book antiqua'">Kaderi tenkit eden, başını örse vurur, kırar.</span></em></strong></span></span><span style="color: #333300"><strong><em><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'book antiqua'">Kader örse benzetilmiş yani demirin şeklini aldığı zemin.Demir örsün üzerinde defalarca vurulmasına rağmen örse bir zarar gelmez.Aynen kaderi tenkid ederek musibetlerin ardındaki batıni,gaybi alemi de tefekkür edemeyen aynen o örse demir gibi başını vurur.</span></span></em></strong></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="ASHAB-I BEDR, post: 398544, member: 1013691"] [NOT][COLOR=#151515]Hazret-i Eyyub Aleyhisselâm, münâcâtında, istirahat-i nefis için dua etmemiş. Belki zikr-i lisanî ve tefekkür-ü kalbîye mâni olduğu zaman, ubudiyet için şifa talep eylemiş. Biz, o münâcatla birinci maksadımız, günahlardan gelen mânevî, ruhî yaralarımızın şifasını niyet etmeliyiz. Maddî hastalıklar için, ubudiyete mâni olduğu zaman iltica edebiliriz. Fakat muterizâne, müştekiyâne bir surette değil, belki mütezellilâne ve istimdatkârâne iltica edilmeli. Madem Onun rububiyetine razıyız; o rububiyeti noktasında verdiği şeye rıza lâzım. Kazâ ve kaderine itirazı işmam eder bir tarzda ah, of edip şekvâ etmek, bir nevi kaderi tenkittir, rahîmiyetini ittihamdır. Kaderi tenkit eden, başını örse vurur, kırar. Rahmeti ittiham eden, rahmetten mahrum kalır. Kırılmış elle intikam almak için o eli istimal etmek nasıl kırılmasını tezyid ediyor; öyle de, musibete giriftar olan adam, itirazkârâne şekvâ ve merakla onu karşılamak, musibeti ikileştiriyor.[/COLOR][/NOT] [CENTER][COLOR=#333300][B][I][SIZE=3][FONT=book antiqua]Hazret-i Eyyub Aleyhisselâm,Cenab-ı Hakka duasında nefsinin istirahati için niyazda bulunmamış.Lisan-i olarak zikrine,ibadetlerine,kalb-i tefekkürlerinde o deryadan çıkmamak için,zarar gelmemesi için şifa dilemiş.Burada çok hassas bir ayrıntı var ki;Onda içteki alem tertemiz berrak ve zahirde yaralar almış lisan-i zikrini engellemeye kadar giderken şükür ve dua var..Bizler ise zahiren dış alemimiz sıhhatli gibi gözükse de ruh alemimiz yaralar bereler içinde..Bu yüzdendir ki en çok da bu noktada iman hakikatlerine sarılmamız daha da elzem olmuştur. Bizler manevi yaralarımız için Allah'a iltica edip dualar ile yakınlaşarak şifa dilemeliyiz.Maddi hastalıklar ise ancak ubudiyetimize yani kulluğumuza zarar verdiği zaman Hakkın huzurunda yine edeb ile durularak şifa talebinde bulunmamız icap eder. Her ne olursa olsun.Allah'a karşı bir sorgulama içerisinde edebsizliğinde bulunmadan kadere iman eden kederden emin olur dusturunca O'nun rububiyetine teslim etmek en eminidir.Zira Allah en emindir.Ustad Hazretleri de demiş; [/FONT][/SIZE][/I][/B][/COLOR][SIZE=5][COLOR=#daa520][B][I][FONT=book antiqua]Kaderi tenkit eden, başını örse vurur, kırar.[/FONT][/I][/B][/COLOR][/SIZE][COLOR=#333300][B][I][SIZE=3][FONT=book antiqua]Kader örse benzetilmiş yani demirin şeklini aldığı zemin.Demir örsün üzerinde defalarca vurulmasına rağmen örse bir zarar gelmez.Aynen kaderi tenkid ederek musibetlerin ardındaki batıni,gaybi alemi de tefekkür edemeyen aynen o örse demir gibi başını vurur.[/FONT][/SIZE][/I][/B][/COLOR][/CENTER] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Risale Açıklamalı
Lem'alar
Lem'alar 7. Ders - Asıl Musibet Dine Gelen Musibettir..
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst