Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Lahika Analizi
Lahika Analizi 6 : Ey ehl-i hakikat ve tarikat!...
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Huseyni" data-source="post: 253742" data-attributes="member: 27"><p><strong>Cevap: Lahika Analizi - Ey ehl-i hakikat ve tarikat!...</strong></p><p></p><p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center"></p><p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px">Ilk sorularimiz:</span></p></p> <p style="text-align: center"> <strong><span style="font-size: 12px">1.Hakka hizmet etmek büyük ve ağır bir defineyi taşımak ve muhafaza etmekten kasıt nedir?</span></strong></p> <p style="text-align: center"></p><p style="text-align: left">Ve aleyküm selam ve rahmetullahi ve berakatühü ebeden daimen.</p> <p style="text-align: left"> </p> <p style="text-align: left">Yirminci Lem'a'nın hemen akabinde, Yirmi Birinci Lem'a'nın başında, bu ağır, büyük, umumi ve kudsî definenin, iman vazifesi ve Kur'an hizmeti olduğunu öğreniyoruz. </p> <p style="text-align: left"></p></p> <p style="text-align: center"></p><p style="text-align: left">"Madem ihlâsta mezkûr hassalar gibi çok nurlar var ve çok kuvvetler var. Ve madem bu müthiş zamanda ve dehşetli düşmanlar mukabilinde ve şiddetli tazyikat karşısında ve savletli bid’alar, dalâletler içerisinde bizler gayet az ve zayıf ve fakir ve kuvvetsiz olduğumuz halde, <span style="font-size: 12px"><strong>gayet ağır ve büyük ve umumî ve kudsî bir <span style="color: red">vazife-i imaniye ve hizmet-i Kur’âniye</span> omuzumuza ihsan-ı İlâhî tarafından konulmuş. </strong></span>Elbette, herkesten ziyade, bütün kuvvetimizle ihlâsı kazanmaya mecbur ve mükellefiz. Ve ihlâsın sırrını kendimizde yerleştirmek için gayet derecede muhtacız." </p> <p style="text-align: left"></p></p> <p style="text-align: center"></p><p style="text-align: left">İman bir insan için en kıymetli hazinesidir. Bütün dünyevi meşgalelerden ve kıymetlerden üstündür. Çünkü dünya hayatı, ona göre bir an-ı seyyale bile olmayan ahiret hayatını kazanmanın, iman etmekten başka bir yolu yoktur. İman ise dünyanın geçirdiği tüm asırlara baktığımızda asrımızdaki kadar tahribata uğramış değildir. Zira asrımızda felsefi ve dalalet akımlarının, sapkın medyanın teknolojik imkanlardan da faydalanması ile karıştırmadığı kafa, bulandırmadığı zihin, girmediği ev, tahrik etmediği insan neredeyse yok gibidir. Bu nedenle de imanı bu zamanda muhafaza edebilmek kor ateşi elde tutmak kadar zordur. Durum bu kadar vahim iken bu kudsî vazifeyi üstlenenlerin, bırakın birbirini kıskanmalarını, kendi nefislerinden tamamen teberri edip, kardeşlerinin nefislerini kendi nefislerinden üstün tutmalılar ki, karşılarındaki ehl-i dalaletin cesaret kaynakları kurusun. Bu vazifeyi üstlenenlerin en küçük hataları bile ehli dalalet için cesaret kaynağıdır. Kendi aramızdaki kıskançlıklar onların bizim aramızı daha da çok açmasına, hatta birbirimize düşman bile edebilmesine sebebtir. Bu tür kıskançlıklar, böyle ehemmiyetli bir vazifede, cephede, düşmana kendi mermisini vermek gibidir. Allah muhafaza...</p> <p style="text-align: left"></p></p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center"><strong></strong></p> <p style="text-align: center"><strong> <span style="font-size: 12px">2.Bu zamanda defineyi omuzlarında taşıyanlar kimlerdir?</span></strong></p> <p style="text-align: center"></p><p style="text-align: left">Bu defineyi bu zamanda omuzunda taşıyanlar iman hizmetini kendine vazife edinmiş kimselerdir. İmanın tamiri ve temini için en çok kim tasarrufta bulunuyorsa, defineyi taşıyanlarda elbet onlardır. Mümkün mertebe herkesin bu mühim vazifeye el atması lazım ki yük hafiflesin. Burda ince bir ayrıntı da var o da şudur: </p> <p style="text-align: left"></p> <p style="text-align: left">İnsanın omuzundaki yük onun için yorgunluk sebebidir. Bu taşıdığı yükün değerine göre değişir. Mesela akşama kadar bir yevmiye karşılığı yük taşıyan insan için sadece yorgunluğa sebebtir taşıdığı. Halbuki burda bir defineden bahsediliyor. Ve bu define hem kendini iki cihanda saadete erdirecek bir yük, hem de ne kadar kişiyi bu definenin altına sokarsa o kadar da saadetini artıran bir yük. Dünyevi bir defineyi başkalarının omuzlaması maddiyatta onun payını düşürüyor. Aynı zamanda kıymetine göre de taşımadaki keyfiyet değişiyor. Aynı ağırlıkta bir define ile farklı bir yükü taşımak, ağırlık olarak aynı olsa da keyfiyet olarak çok farklıdır. Allahın hazinesini taşımakla insan, ne kadar kişiyi ondan hissedar ederse o kadar da o hazineden payı artıyor. Yani burda yük derken yükün define olduğunu da iyi idrak etmek lazım ve yükün altına girenlerin çoğalmasının bizim hissemizi daha da arttıracağını (tek gaye edinmemek şartıyla) unutmamak lazım.</p> <p style="text-align: left"></p></p> <p style="text-align: center"> </p> <p style="text-align: center"></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Huseyni, post: 253742, member: 27"] [b]Cevap: Lahika Analizi - Ey ehl-i hakikat ve tarikat!...[/b] [CENTER] [CENTER][SIZE=3]Ilk sorularimiz:[/SIZE][/CENTER] [B][SIZE=3]1.Hakka hizmet etmek büyük ve ağır bir defineyi taşımak ve muhafaza etmekten kasıt nedir?[/SIZE][/B] [LEFT]Ve aleyküm selam ve rahmetullahi ve berakatühü ebeden daimen. Yirminci Lem'a'nın hemen akabinde, Yirmi Birinci Lem'a'nın başında, bu ağır, büyük, umumi ve kudsî definenin, iman vazifesi ve Kur'an hizmeti olduğunu öğreniyoruz. [/LEFT] [LEFT]"Madem ihlâsta mezkûr hassalar gibi çok nurlar var ve çok kuvvetler var. Ve madem bu müthiş zamanda ve dehşetli düşmanlar mukabilinde ve şiddetli tazyikat karşısında ve savletli bid’alar, dalâletler içerisinde bizler gayet az ve zayıf ve fakir ve kuvvetsiz olduğumuz halde, [SIZE=3][B]gayet ağır ve büyük ve umumî ve kudsî bir [COLOR=red]vazife-i imaniye ve hizmet-i Kur’âniye[/COLOR] omuzumuza ihsan-ı İlâhî tarafından konulmuş. [/B][/SIZE]Elbette, herkesten ziyade, bütün kuvvetimizle ihlâsı kazanmaya mecbur ve mükellefiz. Ve ihlâsın sırrını kendimizde yerleştirmek için gayet derecede muhtacız." [/LEFT] [LEFT]İman bir insan için en kıymetli hazinesidir. Bütün dünyevi meşgalelerden ve kıymetlerden üstündür. Çünkü dünya hayatı, ona göre bir an-ı seyyale bile olmayan ahiret hayatını kazanmanın, iman etmekten başka bir yolu yoktur. İman ise dünyanın geçirdiği tüm asırlara baktığımızda asrımızdaki kadar tahribata uğramış değildir. Zira asrımızda felsefi ve dalalet akımlarının, sapkın medyanın teknolojik imkanlardan da faydalanması ile karıştırmadığı kafa, bulandırmadığı zihin, girmediği ev, tahrik etmediği insan neredeyse yok gibidir. Bu nedenle de imanı bu zamanda muhafaza edebilmek kor ateşi elde tutmak kadar zordur. Durum bu kadar vahim iken bu kudsî vazifeyi üstlenenlerin, bırakın birbirini kıskanmalarını, kendi nefislerinden tamamen teberri edip, kardeşlerinin nefislerini kendi nefislerinden üstün tutmalılar ki, karşılarındaki ehl-i dalaletin cesaret kaynakları kurusun. Bu vazifeyi üstlenenlerin en küçük hataları bile ehli dalalet için cesaret kaynağıdır. Kendi aramızdaki kıskançlıklar onların bizim aramızı daha da çok açmasına, hatta birbirimize düşman bile edebilmesine sebebtir. Bu tür kıskançlıklar, böyle ehemmiyetli bir vazifede, cephede, düşmana kendi mermisini vermek gibidir. Allah muhafaza... [/LEFT] [B] [SIZE=3]2.Bu zamanda defineyi omuzlarında taşıyanlar kimlerdir?[/SIZE][/B] [LEFT]Bu defineyi bu zamanda omuzunda taşıyanlar iman hizmetini kendine vazife edinmiş kimselerdir. İmanın tamiri ve temini için en çok kim tasarrufta bulunuyorsa, defineyi taşıyanlarda elbet onlardır. Mümkün mertebe herkesin bu mühim vazifeye el atması lazım ki yük hafiflesin. Burda ince bir ayrıntı da var o da şudur: İnsanın omuzundaki yük onun için yorgunluk sebebidir. Bu taşıdığı yükün değerine göre değişir. Mesela akşama kadar bir yevmiye karşılığı yük taşıyan insan için sadece yorgunluğa sebebtir taşıdığı. Halbuki burda bir defineden bahsediliyor. Ve bu define hem kendini iki cihanda saadete erdirecek bir yük, hem de ne kadar kişiyi bu definenin altına sokarsa o kadar da saadetini artıran bir yük. Dünyevi bir defineyi başkalarının omuzlaması maddiyatta onun payını düşürüyor. Aynı zamanda kıymetine göre de taşımadaki keyfiyet değişiyor. Aynı ağırlıkta bir define ile farklı bir yükü taşımak, ağırlık olarak aynı olsa da keyfiyet olarak çok farklıdır. Allahın hazinesini taşımakla insan, ne kadar kişiyi ondan hissedar ederse o kadar da o hazineden payı artıyor. Yani burda yük derken yükün define olduğunu da iyi idrak etmek lazım ve yükün altına girenlerin çoğalmasının bizim hissemizi daha da arttıracağını (tek gaye edinmemek şartıyla) unutmamak lazım. [/LEFT] [/CENTER] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Lahika Analizi
Lahika Analizi 6 : Ey ehl-i hakikat ve tarikat!...
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst