Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Lahika Analizi
Kelime Analizi
Kelime Analizi 61: Deniz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="kenz-i mahfi" data-source="post: 414934" data-attributes="member: 1024011"><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Havz-ı Sultan ismiyle meşhur ve Mecusilerce mukaddes sayılan Sava Gölü İran’ın başkenti Tahran’ın güneybatısında Saveh kasabasının 50 km doğusunda yer almaktadır. Küçük bir denizi andıran Sava Gölü, tarihte Mecusiler açısından mukaddes sayılmaktadır. Bu göl, Resul-i Ekrem (ASM)’in doğduğu gece, onun peygamberliğini haber veren bir çok hadiseden biri olarak, suları çekilmiş ve tamamen kurumuş ve ateşperestlerin bin senedir yanan ateşleri sönmüştür. İran Kralı Nuşirevan bu durum karşısında korkuya kapılmış ve ünlü Mecusi alimi Mubezan’a bu durumun araştırılmasını emretmiştir. Bütün bu hadiselerden sonra Nuşirevan’ın dehşete kapıldığı sırada, Mubezan (Farsçada Ateşperestlerin alimi demektir) gördüğü bir rüyayı anlattı. Rüyasında bir sürü serkeş develerin bir bölük Arap atlarını yedeğine alarak Dicle’yi geçip memleketlerine dağıldığını görmüştür. Bunun üzerine dehşeti iyice artan Kisra, rivayetlere göre bir kahin istemesi üzerine Hire meliki Nu’man bin Munzir’in tavsiyesiyle, Mubezan’ı kahinliği ile tanınan Abdulmesih’e gönderdi. O da o sırada ölüm döşeğinde bulunan dayısı Şam kahini Satih’e götürdü. Satih ise muhatapları henüz bir şey söylemeden şu sözleri söyledikten sonra vefat etti: “Ey Abdülmesih! Ne zaman okuma artar, Herave’nin (kılıç ve asa) sahibi ortaya çıkar, İran ateşi söner, Semave Vadisi taşar ve Save gölü batarsa Şam şehri artık Satih için Şam değildir. Yıkılan kubbelerin sayısında Sâsan sülalesinden ondört melik ve melike gelir ve artık olacak ne ise olur.” Bu 14 melik ise birbiri ardına tahta çıkmış ve inmiştir. Yani Peygamberimiz (ASM)’in doğumundan sadece 67 yıl sonra tarihin karanlık bir devleti olan Kisra Devleti yıkılmıştır. </span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Palatino Linotype'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Tarihi kaynaklara göre göl, uzun bir müddet sonra tekrar dolmuştur. İran’ın Müslümanlarca fethinden sonra, Sava Gölü’nün civarı ile Saveh kasabası, ilim merkezlerinden birisi olmuştur. Kasabadaki ünlü kütüphane Moğol saldırısında yakılarak tahrip edilmiştir. Sasaniye Devleti, tarihlerde Kisra Devleti olarak da geçmektedir. Devleti kuran Erdeşir bin Babek’tir. Devletin başkenti Bağdat’ın biraz güneyinde, Dicle’nin doğusunda ve batısında kurulan ve büyük bir şehir olan Medain’dir. Devlet 224-651 tarihleri arasında hüküm sürmüştür. Hazret-i Muhammed (ASM)’in doğduğu zamanda Sasaniye Devleti’nin başında adaletiyle meşhur ve 49 yıl (531-579) hükümdarlık eden Nuşirevan-ı Adil bulunmaktaydı. Mecusi olan bu adil hükümdarın adaleti dillere destan olmuştur. Peygamber Efendimiz (ASM)’in nübüvvetine yetişemeden 579 yılında vefat etmiştir. Peygamber Efendimiz (ASM)’in “Keşke Nuşirevan da benim ümmetinden olsaydı” dediği rivayet edilmiştir. Nuşirevan’dan sonra başa Hürmüz, ondan sonra da Perviz geçmiştir. Peygamber Efendimiz (ASM)’in nübüvveti zamanında Perviz hükümdar idi. İslam daveti kendisine ulaştığında kibirlendi ve İslam’ı reddetti. “Kisra” İran hükümdarlarının lakabıdır. Resul-i Ekrem (ASM) Hudeybiye Antlaşmasından sonra diğer milletlerin hükümdarlarını İslam’a davet için mektuplar gönderiyordu. İran Kisrası Hüsrev Perviz’e de Abdullah ibni Huzeyfe (RA) ile bir mektup gönderdi. Kisra bu mektubu aldı ve okutmaya başladı. Mektup şöyle başlıyordu: “Allah’ın Resulü Muhammed’den İranlıların büyük reisi Kisra’ya…” Bu cümleleri duyan Kisra, kendi isminin ikinci olarak yazılmasına tahammül edemeyerek: “O benim kölem durumundayken böyle bir mektubu nasıl yazabilir?” diye bağırdı ve mektubu yırttı. Peygamber Efendimiz (ASM)’in elçisi Medine’ye gelerek durumu anlatınca Resulullah (ASM): “Ya Rabbi, o benim mektubumu nasıl parçaladı ise sen de onu ve devletini parçala” diye beddua etti. Bu hadiseden birkaç gün sonra Kisra Perviz’in oğlu Şirviye, babasını hançerle öldürdü. (628) Sad bin Ebi Vakkas (RA) da devletini param parça etti ve ateşperest Mecusilerin devletini yıktı. (651) İşte bahsedilen 14 melikten 12’si 23 sene gibi kısa bir sürede birbiri ardına tahta çıkmış ve inmiştir. </span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="kenz-i mahfi, post: 414934, member: 1024011"] [SIZE=4][FONT=Palatino Linotype]Havz-ı Sultan ismiyle meşhur ve Mecusilerce mukaddes sayılan Sava Gölü İran’ın başkenti Tahran’ın güneybatısında Saveh kasabasının 50 km doğusunda yer almaktadır. Küçük bir denizi andıran Sava Gölü, tarihte Mecusiler açısından mukaddes sayılmaktadır. Bu göl, Resul-i Ekrem (ASM)’in doğduğu gece, onun peygamberliğini haber veren bir çok hadiseden biri olarak, suları çekilmiş ve tamamen kurumuş ve ateşperestlerin bin senedir yanan ateşleri sönmüştür. İran Kralı Nuşirevan bu durum karşısında korkuya kapılmış ve ünlü Mecusi alimi Mubezan’a bu durumun araştırılmasını emretmiştir. Bütün bu hadiselerden sonra Nuşirevan’ın dehşete kapıldığı sırada, Mubezan (Farsçada Ateşperestlerin alimi demektir) gördüğü bir rüyayı anlattı. Rüyasında bir sürü serkeş develerin bir bölük Arap atlarını yedeğine alarak Dicle’yi geçip memleketlerine dağıldığını görmüştür. Bunun üzerine dehşeti iyice artan Kisra, rivayetlere göre bir kahin istemesi üzerine Hire meliki Nu’man bin Munzir’in tavsiyesiyle, Mubezan’ı kahinliği ile tanınan Abdulmesih’e gönderdi. O da o sırada ölüm döşeğinde bulunan dayısı Şam kahini Satih’e götürdü. Satih ise muhatapları henüz bir şey söylemeden şu sözleri söyledikten sonra vefat etti: “Ey Abdülmesih! Ne zaman okuma artar, Herave’nin (kılıç ve asa) sahibi ortaya çıkar, İran ateşi söner, Semave Vadisi taşar ve Save gölü batarsa Şam şehri artık Satih için Şam değildir. Yıkılan kubbelerin sayısında Sâsan sülalesinden ondört melik ve melike gelir ve artık olacak ne ise olur.” Bu 14 melik ise birbiri ardına tahta çıkmış ve inmiştir. Yani Peygamberimiz (ASM)’in doğumundan sadece 67 yıl sonra tarihin karanlık bir devleti olan Kisra Devleti yıkılmıştır. Tarihi kaynaklara göre göl, uzun bir müddet sonra tekrar dolmuştur. İran’ın Müslümanlarca fethinden sonra, Sava Gölü’nün civarı ile Saveh kasabası, ilim merkezlerinden birisi olmuştur. Kasabadaki ünlü kütüphane Moğol saldırısında yakılarak tahrip edilmiştir. Sasaniye Devleti, tarihlerde Kisra Devleti olarak da geçmektedir. Devleti kuran Erdeşir bin Babek’tir. Devletin başkenti Bağdat’ın biraz güneyinde, Dicle’nin doğusunda ve batısında kurulan ve büyük bir şehir olan Medain’dir. Devlet 224-651 tarihleri arasında hüküm sürmüştür. Hazret-i Muhammed (ASM)’in doğduğu zamanda Sasaniye Devleti’nin başında adaletiyle meşhur ve 49 yıl (531-579) hükümdarlık eden Nuşirevan-ı Adil bulunmaktaydı. Mecusi olan bu adil hükümdarın adaleti dillere destan olmuştur. Peygamber Efendimiz (ASM)’in nübüvvetine yetişemeden 579 yılında vefat etmiştir. Peygamber Efendimiz (ASM)’in “Keşke Nuşirevan da benim ümmetinden olsaydı” dediği rivayet edilmiştir. Nuşirevan’dan sonra başa Hürmüz, ondan sonra da Perviz geçmiştir. Peygamber Efendimiz (ASM)’in nübüvveti zamanında Perviz hükümdar idi. İslam daveti kendisine ulaştığında kibirlendi ve İslam’ı reddetti. “Kisra” İran hükümdarlarının lakabıdır. Resul-i Ekrem (ASM) Hudeybiye Antlaşmasından sonra diğer milletlerin hükümdarlarını İslam’a davet için mektuplar gönderiyordu. İran Kisrası Hüsrev Perviz’e de Abdullah ibni Huzeyfe (RA) ile bir mektup gönderdi. Kisra bu mektubu aldı ve okutmaya başladı. Mektup şöyle başlıyordu: “Allah’ın Resulü Muhammed’den İranlıların büyük reisi Kisra’ya…” Bu cümleleri duyan Kisra, kendi isminin ikinci olarak yazılmasına tahammül edemeyerek: “O benim kölem durumundayken böyle bir mektubu nasıl yazabilir?” diye bağırdı ve mektubu yırttı. Peygamber Efendimiz (ASM)’in elçisi Medine’ye gelerek durumu anlatınca Resulullah (ASM): “Ya Rabbi, o benim mektubumu nasıl parçaladı ise sen de onu ve devletini parçala” diye beddua etti. Bu hadiseden birkaç gün sonra Kisra Perviz’in oğlu Şirviye, babasını hançerle öldürdü. (628) Sad bin Ebi Vakkas (RA) da devletini param parça etti ve ateşperest Mecusilerin devletini yıktı. (651) İşte bahsedilen 14 melikten 12’si 23 sene gibi kısa bir sürede birbiri ardına tahta çıkmış ve inmiştir. [/FONT][/SIZE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Lahika Analizi
Kelime Analizi
Kelime Analizi 61: Deniz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst