Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Okuyoruz
Kader İle İlgili Soru Ve Cevaplar.
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="ademyakup" data-source="post: 242394" data-attributes="member: 1009927"><p><strong>Soru 1: Allah'ın kulun nerede ne zaman ne yapacağını bilmesi icbar edici bir faktör müdür?</strong> </p><p>Cevap 1: Hayır, değildir. Allah'ın ezeli ilmiyle bunları bilmesi sadece ihbardır ve ilminin enginliğini, ezeli oluşunu gösterir. Allah'ın bilmesi kulu öyle yapmaya zorlayan, elinden irade ve ihtiyarı alan bir mahiyet taşımaz. </p><p><strong>Soru 2: Fiili yaratan Allah ise o zaman kulun namaz kıldım/kılıyorum veya içki içtim/içiyorum demesini nasıl anlayacağız? Halbuki ayette "sizi de yaptığınız şeyleri de Allah yaratmıştır" deniyor. (37/96)</strong> </p><p>Cevap 2: Bir fiilin hayat sahnesine çıkmasında kulun irade ve ihtiyarının yani kesbinin rol oynadığını söylemiştik. Halık ise Allah. Kesb, kasd ve azim demektir. Allah'ın yaratması o kasd ve azim sonrası oluyor. İçki içmek istemeyen kişi için Allah içki içme fiilini onun namına yaratmıyor ki? Ne zaman kul içki içmeyi murad etti ve hemen peşinden sebeplerini yerine getirmeye başladı, o zaman yaratıyor. Namaz için de aynı şeyler geçerli. Sözü edilen ayet-i kerimede sizi yarattım demesi yukarıda taksimini yaptığımız birinci tür kaza ve kader, "yaptığınız şeyleri yarattım" beyanı da ikinci tür kaza-kaderi ifade eder. </p><p><strong>Soru 3: Allah neden rızasının olmadığı, yasakladığı fiilleri yaratıyor o zaman? İçki içmek isteyenin elinden içki kadehini niçin düşürmüyor veya meyhaneye gitmesine neden engel olmuyor?</strong> </p><p>Cevap 3: Dünya bir imtihan meydanı. İşin cennet ve cehennemle neticelenecek bir de ahiret boyutu var. Sevap ve günah, mükâfat ve ceza, insanın yapılan amele dolayısıyla o amelin yaratılmasına değil, insanın kasd, azim ve niyetine dayanır. Mükâfat ve mücazat işte bu azme, kasda ve bunların neticesi olan kesbe verilir. Kur'an "Lehe me kesebet ve aleyhe mektesebet" yani "kişinin kesbettiği iyilik kendi lehine, kötülük de aleyhinedir" (2/286) ayeti ile bunu anlatır. "Bugün herkese kazandığının (kesbinin) karşılığı verilir. Bugün asla zulüm yoktur." (40/17) "Başınıza ne musibet gelirse, kendi yaptıklarınız (kesbettikleriniz) yüzündendir." (42/30) "Allah, gökleri ve yeri hak ve hikmete uygun olarak, herkese kazandığının (kesbinin) karşılığı verilsin diye yaratmıştır. Onlara zulüm edilmez."(45/22) </p><p>Görüldüğü gibi Allah amellerin ceza veya mükâfatını kişinin kasdına/kesbine bağlamış. İtaat edenlere sevap ve mükâfat, isyan edenlere günah ve ceza veriyor ve verecek. Bir hatırlatma; üzerinde durduğumuz kasd, azim, niyet ve kesb diye anlattığımız meseleler Mu'tezile ve Cebriye'yi ehl-i sünnetten ayıran en temel noktadır. Cebriye'ye göre kulun iradesi yoktur, o rüzgârın önünde yuvarlanan bir yaprak gibidir. Mu'tezile'ye göre kul kendi fiilinin yaratıcısıdır. Ehl-i sünnet ise 'kesb eden kul, yaratan Allah' diyerek her iki görüşten farklı, orta noktada yerini alır.(ahmet kurucan)</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="ademyakup, post: 242394, member: 1009927"] [B]Soru 1: Allah'ın kulun nerede ne zaman ne yapacağını bilmesi icbar edici bir faktör müdür?[/B] Cevap 1: Hayır, değildir. Allah'ın ezeli ilmiyle bunları bilmesi sadece ihbardır ve ilminin enginliğini, ezeli oluşunu gösterir. Allah'ın bilmesi kulu öyle yapmaya zorlayan, elinden irade ve ihtiyarı alan bir mahiyet taşımaz. [B]Soru 2: Fiili yaratan Allah ise o zaman kulun namaz kıldım/kılıyorum veya içki içtim/içiyorum demesini nasıl anlayacağız? Halbuki ayette "sizi de yaptığınız şeyleri de Allah yaratmıştır" deniyor. (37/96)[/B] Cevap 2: Bir fiilin hayat sahnesine çıkmasında kulun irade ve ihtiyarının yani kesbinin rol oynadığını söylemiştik. Halık ise Allah. Kesb, kasd ve azim demektir. Allah'ın yaratması o kasd ve azim sonrası oluyor. İçki içmek istemeyen kişi için Allah içki içme fiilini onun namına yaratmıyor ki? Ne zaman kul içki içmeyi murad etti ve hemen peşinden sebeplerini yerine getirmeye başladı, o zaman yaratıyor. Namaz için de aynı şeyler geçerli. Sözü edilen ayet-i kerimede sizi yarattım demesi yukarıda taksimini yaptığımız birinci tür kaza ve kader, "yaptığınız şeyleri yarattım" beyanı da ikinci tür kaza-kaderi ifade eder. [B]Soru 3: Allah neden rızasının olmadığı, yasakladığı fiilleri yaratıyor o zaman? İçki içmek isteyenin elinden içki kadehini niçin düşürmüyor veya meyhaneye gitmesine neden engel olmuyor?[/B] Cevap 3: Dünya bir imtihan meydanı. İşin cennet ve cehennemle neticelenecek bir de ahiret boyutu var. Sevap ve günah, mükâfat ve ceza, insanın yapılan amele dolayısıyla o amelin yaratılmasına değil, insanın kasd, azim ve niyetine dayanır. Mükâfat ve mücazat işte bu azme, kasda ve bunların neticesi olan kesbe verilir. Kur'an "Lehe me kesebet ve aleyhe mektesebet" yani "kişinin kesbettiği iyilik kendi lehine, kötülük de aleyhinedir" (2/286) ayeti ile bunu anlatır. "Bugün herkese kazandığının (kesbinin) karşılığı verilir. Bugün asla zulüm yoktur." (40/17) "Başınıza ne musibet gelirse, kendi yaptıklarınız (kesbettikleriniz) yüzündendir." (42/30) "Allah, gökleri ve yeri hak ve hikmete uygun olarak, herkese kazandığının (kesbinin) karşılığı verilsin diye yaratmıştır. Onlara zulüm edilmez."(45/22) Görüldüğü gibi Allah amellerin ceza veya mükâfatını kişinin kasdına/kesbine bağlamış. İtaat edenlere sevap ve mükâfat, isyan edenlere günah ve ceza veriyor ve verecek. Bir hatırlatma; üzerinde durduğumuz kasd, azim, niyet ve kesb diye anlattığımız meseleler Mu'tezile ve Cebriye'yi ehl-i sünnetten ayıran en temel noktadır. Cebriye'ye göre kulun iradesi yoktur, o rüzgârın önünde yuvarlanan bir yaprak gibidir. Mu'tezile'ye göre kul kendi fiilinin yaratıcısıdır. Ehl-i sünnet ise 'kesb eden kul, yaratan Allah' diyerek her iki görüşten farklı, orta noktada yerini alır.(ahmet kurucan) [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Okuyoruz
Kader İle İlgili Soru Ve Cevaplar.
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst