İnternet Nasıl Doğdu ?

Huseyni

Müdavim
İnternet nasıl doğdu?
net.jpg


Her şey 4 Ekim 1957’de Sputnik’in uzaya fırlatılması ile başladı. Hemen aklınıza “Ne alâkası var? İnternet Amerikan icadıdır. Sovyetleri bu işe neden sokuyorsun?” sorusu gelecektir.


Ben de hemen söyleyeyim. Evet, internet ABD icadıdır, lâkin bütün gelişmeler Rusların teknolojide Amerikalıları geçtiğinin fark edilmesi ile başlamıştır. Zirâ Amerikalılar ilk defa yenilmez olmadıklarını görmüşler, teknolojide kendilerini geçen bir milleti görerek rekabete girişmişlerdir.


Bunun sonucunda yeni bir çağ başlamış, dünyanın küçük bir köy haline dönüştüğü ve küreselleşmenin de en önemli etkeni olan “internet çağı” adıyla yeni bir dönem başlamıştı. İşte Sovyetlerin uzaya ilk uyduyu göndermeleri, teknolojide gelişmelerin yaşandığı büyük bir savaşın kıvılcımı olmuştu.


Bediüzzaman, Hutbe-i Şamiye adlı eserinde İslâmiyetin terakkî edeceğinin yani güçleneceğinin sebeplerini izah ederken rekabetin ne derece önemli olduğuna vurgu yapmış: “Yüksek şeylere müsabaka sûretinde beşere yüksek maksatları ders veren ve o yolda çalıştıran ve istibdadı (baskıcı yönetimleri) parça parça eden ve ulvî hisleri galeyana getiren ve gıpta ve haset ve kıskançlık ve rekabet ve tam uyanmakla ve müsabaka şevkiyle ve teceddüd meyliyle temeddün meyelânı ile teçhiz edilen üçüncü kuvvet, yalnız hürriyet-i şer’iyedir” demiştir. Gerçekten de şimdi anlatacağım gelişmeleri okuyunca Bediüzzaman’ın ne derece haklı olduğunu göreceksiniz.


Sputnik olayı, Amerikan kamuoyunda Sovyetlerin kendilerini her konuda geri bırakacağı korkusunu yaymıştı. Bu sebeple Başkan Eisenhower, Savunma Amaçlı Gelişmiş Araştırma Projeleri Kurumu’nu (Defence Advanced Research Projects Agency- DARPA) kurdu.


Bu kurum başlangıçta Savunma Bakanlığı yani Pentagon’un küçük bir bürosunu oluşturuyor ve başta üniversiteler olmak üzere bilim ve teknoloji konusunda koordinatörlük görevi yapıyordu. Fakat Başkan, bu kuruma ciddî paralar akıtmaya başlamış, bilim adamları bürokrasinin zorluklarına bulaşmadan kolaylıkla çalışmalarına fon aktarma imkânı bulmuşlardı.
Bu durum araştırmacıların sayısını çok büyük ölçüde arttırmıştı. Ülkenin her yerinde irili ufaklı birçok araştırma merkezi kurulmuş ve sağlanan destek sayesinde başta bilgisayar olmak üzere her türlü bilimsel donanım tedarik edilmişti.


Sağlanan destek o kadar büyüktü ki bazen aynı projelere ayrı ayrı fon sağlandığı tesbit edilmişti. Bu arada DARPA koordinasyonu sağlarken faks ve telefon ile bu işin çok güç olacağını keşfetmişti. Mükerrer yani tekrar tekrar aynı çalışmaları yapmamak ve edinilen bilgileri birbirlerine daha çabuk ve kolay ulaştırabilmek için bir ağ (network) kurulması kararı alınmıştı.


1972 yılında bütün bilgisayarları birbirine bağlayan ARPANET adı verilen bir ağ oluşturuluyor. Başlangıçta bu ağ içinde yazışmak mümkün değildi fakat 1973 yılında ilk e-posta başarı ile gönderilmişti.


Bilim adamları birbirlerine daha hızlı bir şekilde ulaşarak birbirlerinin birikiminden istifade etmek istiyorlardı. Bu maksatla 1982 yılında ARPANET, TCP/IP protokolü ile bünyesine diğer networkleri de almaya başladı. Artık internet fiilen doğmuştu. Fakat hâlâ ciddî bir sorun vardı ve elektronik posta dışında internet aracılığı ile veri transferi yapmak gerekiyordu.


Bu sorunu bir İngiliz bilim adamı çözdü.

Tim Berners Lee, 1989 yılında bilgisayar ağı içinde bilimsel araştırma faaliyetlerini hızlandırmak ve belge indirmeyi mümkün kılan World Wide Web (bildiğimiz www) editör programını (browser) icat etti.


Daha sonra Mark Andreason adlı bir Amerikalı, Mosaic adlı daha gelişmiş bir programı çıkarıyor ve bunu Netscape isimli bir şirket kurulması takip ediyor.


Nestcape adlı şirket hisselerinin halka açılması ile birlikte dünyanın geleceğini değiştiren “internet çağı” başlamış oluyor, vesselâm...

VEHBİ HORASANLI
30.10.2009
Elif-Yeniasya
 

ebrar172

Well-known member
benim bildiğim cern'de ki bilim adamları birbirleriyle haberleşmek için internet ağını kurmuşlar..temellerini atmışlar diyelim...

cern'un kurulu olduğu alan çok çok büyük olduğu için buldukları bir çözümmüş bu ; zamanla geliştirilmiş ve bugün kullandığımız internet ağları meydana çıkmış...:022:


 

Hersiniyen

Well-known member
İnternetin köklerini 1962 yılında J.C.R. Licklider'in Amerika'nın en büyük üniversitelerinden biri olan Massachusetts Institute of Tecnology'de (MIT) tartışmaya açtığı "Galaktik Ağ" kavramında bulabiliriz. Licklider, bu kavramla küresel olarak bağlanmış bir sistemde isteyen herkesin herhangi bir yerden veri ve programlara erişebilmesini ifade etmişti. Licklider 1962 Ekim ayında Amerikan Askeri araştırma projesi olan İleri Savunma Araştırma Projesi'nin (DARPA - Defense Advensed
Research Project Agency) bilgisayar araştırma bölümünün başına geçti. MIT'de araştırmacı olarak çalışan Lawrance Roberts ile Thomas Merrill, bilgisayarların ilk
kez birbirleri ile 'konuşmasını' ise 1965 yılında gerçekleştirdi.
 
Üst