Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Eğitim ve Kültür
Kütüphane
İslami Kütüphane
İhyau Ulumid-din -- GAZALİ--
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="genc_kalem" data-source="post: 175611" data-attributes="member: 15919"><p><strong><span style="color: red">Fetvalarından Bazıları</span></strong></p><p> </p><p> </p><p>Soru: Kâfir bir kimse hakkinda giybet yapmak helâl midir, haram midir? Zimmi olan kâfir ile Harbi olan kâfir arasinda bu meselede bir fark var midir? Bir bid'atciyi bid'atmdan dolayi değil de başka hususiyetlerinden dolayi giybet etme hakkindaki hüküm neÂdir?</p><p> </p><p>Cevap: Allah'tan bizi başarili kilmasini niyaz eder ve söze başlariz.</p><p> </p><p>Kur'an'da yasaklanan giybet, kişiyi, dinlediği takdirde kirilacaği bir tarzda zikretmektir. Velev ki bu söyledikleri doğru olÂsun...</p><p> </p><p>Giybet, müslüman kişinin hakkinda üc illetten dolayi mahÂzurlu ve haramdir.</p><p> </p><p>1. İşittiği zaman eziyet görür ve rahatsiz olur. İşitmediği takÂdirde de giybet sebebiyle darliğa düşer, işleri bozulur.</p><p>2. Giybette, Allah'in yaptiği eksik olarak görülür. Zira halkin yaraticisi Allah olduğu gibi onlarin sifatlarinin, fiillerinin ve ahlÂâklarinin yaraticisi da Allah'dir. Hatta bu illet ve sebepten ötürü, basit yemeklerin aleyhinde konuşmak ve onlari eksik görmek, sâri tarafindan yasaklanmiştir.</p><p>3. Giybet, insanin vaktini malayani ile zayi eder ve boşa gecirir. İnsani sahih ve doğru bir hedefi olmayan konuşmaya daldirir.</p><p> </p><p>Birinci illet ve sebep, giybetin harara olmasini gerektirir. Çünkü müslümana eziyet haramdir.</p><p> </p><p>İkinci illet ve sebep, keraheti gerektirir. Mekruh olan giybet hayvanlar ve yemekler hakkinda da gecerlidir.</p><p> </p><p>Ücüncü illet ve sebep ise, giybeti terketmesinin daha evlâ olmasini gerektirir.</p><p> </p><p>Bu mânâ Hz. Peygamberin şu hadisinden alinmiştir:</p><p>Kişinin mâlâyâniyi terketmesi, iyi bir müslüman olduğuna işaret eder.</p><p> </p><p>Müslüman hakkindaki giybetin ne olduğu anlaşildiktan sonra deriz ki, eğer kâfir harbi ise ona eziyet vermek haram değildir. Çünkü onun hak ve hukukunun gözetilmesi sözkonusu değildir. Çünkü ona eziyet edilmesini haram eden illet ve sebep ortadan kalkmiştir. Ancak ortada Allah'in yaratma sifatinin tenkisi bahis konusudur. Bu bakimdan giybetle o kâfirin yaratilişi değil, onun kötü ahlâklarini zemmedip, ancak küfürden dolayi ona bu eziyetler yapilmiştir kanaatini izhar ederse; yani 'şu kötülükleri, küfür ve dalâlet icinde olmasi ona kazandirmiştir' deyip, küfürden sakindirmak ve korkutmak maksadi güderse, böyle bir giybetin keÂraheti yoktur. Eğer bu gaye ile olmazsa ve bu gayeyi gösteren ibarenin ilâvesi bulunmazsa, küfrün tahzir ve küfrün tahkiri gibi ifadeler de mevcut değilse, o zaman hafif bir kerahet vardir.</p><p> </p><p>Nefsin burada keraheti hissetmemesi, bu giybetin küfrün zemmedilmesi zannindan olsa gerek! Nitekim buna işaret de edildi. Bu bakimdan böyle bir giybette bir sakinca yoktur. Hatta böyle bir giybetin mendûb olmasi, mekruh olmasindan ana prenÂsiplere daha uygundur.</p><p> </p><p>Kâfirin yaratilişini giybet etmekte kerahet varsa da, yemekler ve hayvanlari giybet etmekten daha hayirlidir. Çünkü kâfir eziyete müstahaktir. Kâfirin cezaya ve ezaya müstehak olmasi ve dolayisi ile giybetinin yapilabilmesi, bazen de dalâletin cirkinliğinden doğup küfründen ötürü hak ettiği bir azap olmuş olur.</p><p> </p><p>İslâm bayraği altinda yaşayan gayr-i müslim vatandaşlara zimmi denir. O müslüman fertlere benzer. Onun icin ona eziyet etmek şer'an yasaktir. Kanlari ve mallari şeriat tarafindan temiÂnat altinda olduğu gibi, haysiyetleri de teminat altindadir.</p><p> </p><p>Bid'atciya gelince onun giybetini yaparak eziyet vermek iki kisimda incelenebilir:</p><p> </p><p>1. Bid'ati ileküfür ehlinden olur. Böyle olunca müslümanlarla harbeden kâfirler gibidir. Eziyet edilmesi ve giybeti yapilmasi tipki harbi kâfire tatbik edilen hüküm gibidir.</p><p> </p><p>2. Bid'atiyla dinden cikmamiştir, ancak günahkâr olmuştur. Böyle bir müslüman hakkinda giybet etmek, normal bir müslüman hakkinda giybet etmek gibidir. Fakat sadece bid'atmi halka anlatip, halki ikaz etmek mekruh değildir. Bid'atdan dolayi kötüleşen diğer huylarini da konuşmakta bir salanca yoktur. Fakat her tarafiyla kötülenmesine de cevaz yoktur.</p><p> </p><p>En doğrusunu Allah bilir!</p><p> </p><p>Soru: Şehir dişinda bayram namazgahi olarak yapilan yer. cami hükmünde olur mu? Eğer değilse neden olmasin? Oysa orasi da namaz icin yapilan bir yerdir.</p><p> </p><p>Cevap: Doğruyu bulup söylemek ancak Allah'in yardimiyla olur. Bayram namazgahi, itikâfa girmek, cünüp bir kimsenin oradan gecmesi, durmasi ve buna benzer durumlarda cami hükmünde değildir. Çünkü cami, namazlarin beş vaktine tahsis edilen ve onun dişinda herhangi bir maksat icin kullanilmayan mabede denir. Oysa bayram namazgahlari ayni zamanda toplanti yeri ve kervanlarin konağidir. Orada yarişlar yapilir, cocuklar böylesi yerlerde oynarlar.</p><p>Seleften hic kimse bayram namazgahlarinin bu işlerde kulÂlanilmasini yasaklamamiştir. Eğer mescid olarak kabul etseydiler, muhakkak boyle şeyleri orada yaptirmazlardi. </p><p> </p><p>Ayrica orada bayram namazindan başka namazlari da kilarlardi.</p><p> </p><p>Bayram namazi (İmam Şafii'ye göre) sünnettir, senede iki kere kilinir. O halde orasi namaz icin değil, toplanma icin yapilmiştir. Bu bakimdan orada namaz kilmak tâli derecede kalir.</p><p> </p><p>En doğrusunu Allah bilir!</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="genc_kalem, post: 175611, member: 15919"] [B][COLOR=red]Fetvalarından Bazıları[/COLOR][/B] Soru: Kâfir bir kimse hakkinda giybet yapmak helâl midir, haram midir? Zimmi olan kâfir ile Harbi olan kâfir arasinda bu meselede bir fark var midir? Bir bid'atciyi bid'atmdan dolayi değil de başka hususiyetlerinden dolayi giybet etme hakkindaki hüküm neÂdir? Cevap: Allah'tan bizi başarili kilmasini niyaz eder ve söze başlariz. Kur'an'da yasaklanan giybet, kişiyi, dinlediği takdirde kirilacaği bir tarzda zikretmektir. Velev ki bu söyledikleri doğru olÂsun... Giybet, müslüman kişinin hakkinda üc illetten dolayi mahÂzurlu ve haramdir. 1. İşittiği zaman eziyet görür ve rahatsiz olur. İşitmediği takÂdirde de giybet sebebiyle darliğa düşer, işleri bozulur. 2. Giybette, Allah'in yaptiği eksik olarak görülür. Zira halkin yaraticisi Allah olduğu gibi onlarin sifatlarinin, fiillerinin ve ahlÂâklarinin yaraticisi da Allah'dir. Hatta bu illet ve sebepten ötürü, basit yemeklerin aleyhinde konuşmak ve onlari eksik görmek, sâri tarafindan yasaklanmiştir. 3. Giybet, insanin vaktini malayani ile zayi eder ve boşa gecirir. İnsani sahih ve doğru bir hedefi olmayan konuşmaya daldirir. Birinci illet ve sebep, giybetin harara olmasini gerektirir. Çünkü müslümana eziyet haramdir. İkinci illet ve sebep, keraheti gerektirir. Mekruh olan giybet hayvanlar ve yemekler hakkinda da gecerlidir. Ücüncü illet ve sebep ise, giybeti terketmesinin daha evlâ olmasini gerektirir. Bu mânâ Hz. Peygamberin şu hadisinden alinmiştir: Kişinin mâlâyâniyi terketmesi, iyi bir müslüman olduğuna işaret eder. Müslüman hakkindaki giybetin ne olduğu anlaşildiktan sonra deriz ki, eğer kâfir harbi ise ona eziyet vermek haram değildir. Çünkü onun hak ve hukukunun gözetilmesi sözkonusu değildir. Çünkü ona eziyet edilmesini haram eden illet ve sebep ortadan kalkmiştir. Ancak ortada Allah'in yaratma sifatinin tenkisi bahis konusudur. Bu bakimdan giybetle o kâfirin yaratilişi değil, onun kötü ahlâklarini zemmedip, ancak küfürden dolayi ona bu eziyetler yapilmiştir kanaatini izhar ederse; yani 'şu kötülükleri, küfür ve dalâlet icinde olmasi ona kazandirmiştir' deyip, küfürden sakindirmak ve korkutmak maksadi güderse, böyle bir giybetin keÂraheti yoktur. Eğer bu gaye ile olmazsa ve bu gayeyi gösteren ibarenin ilâvesi bulunmazsa, küfrün tahzir ve küfrün tahkiri gibi ifadeler de mevcut değilse, o zaman hafif bir kerahet vardir. Nefsin burada keraheti hissetmemesi, bu giybetin küfrün zemmedilmesi zannindan olsa gerek! Nitekim buna işaret de edildi. Bu bakimdan böyle bir giybette bir sakinca yoktur. Hatta böyle bir giybetin mendûb olmasi, mekruh olmasindan ana prenÂsiplere daha uygundur. Kâfirin yaratilişini giybet etmekte kerahet varsa da, yemekler ve hayvanlari giybet etmekten daha hayirlidir. Çünkü kâfir eziyete müstahaktir. Kâfirin cezaya ve ezaya müstehak olmasi ve dolayisi ile giybetinin yapilabilmesi, bazen de dalâletin cirkinliğinden doğup küfründen ötürü hak ettiği bir azap olmuş olur. İslâm bayraği altinda yaşayan gayr-i müslim vatandaşlara zimmi denir. O müslüman fertlere benzer. Onun icin ona eziyet etmek şer'an yasaktir. Kanlari ve mallari şeriat tarafindan temiÂnat altinda olduğu gibi, haysiyetleri de teminat altindadir. Bid'atciya gelince onun giybetini yaparak eziyet vermek iki kisimda incelenebilir: 1. Bid'ati ileküfür ehlinden olur. Böyle olunca müslümanlarla harbeden kâfirler gibidir. Eziyet edilmesi ve giybeti yapilmasi tipki harbi kâfire tatbik edilen hüküm gibidir. 2. Bid'atiyla dinden cikmamiştir, ancak günahkâr olmuştur. Böyle bir müslüman hakkinda giybet etmek, normal bir müslüman hakkinda giybet etmek gibidir. Fakat sadece bid'atmi halka anlatip, halki ikaz etmek mekruh değildir. Bid'atdan dolayi kötüleşen diğer huylarini da konuşmakta bir salanca yoktur. Fakat her tarafiyla kötülenmesine de cevaz yoktur. En doğrusunu Allah bilir! Soru: Şehir dişinda bayram namazgahi olarak yapilan yer. cami hükmünde olur mu? Eğer değilse neden olmasin? Oysa orasi da namaz icin yapilan bir yerdir. Cevap: Doğruyu bulup söylemek ancak Allah'in yardimiyla olur. Bayram namazgahi, itikâfa girmek, cünüp bir kimsenin oradan gecmesi, durmasi ve buna benzer durumlarda cami hükmünde değildir. Çünkü cami, namazlarin beş vaktine tahsis edilen ve onun dişinda herhangi bir maksat icin kullanilmayan mabede denir. Oysa bayram namazgahlari ayni zamanda toplanti yeri ve kervanlarin konağidir. Orada yarişlar yapilir, cocuklar böylesi yerlerde oynarlar. Seleften hic kimse bayram namazgahlarinin bu işlerde kulÂlanilmasini yasaklamamiştir. Eğer mescid olarak kabul etseydiler, muhakkak boyle şeyleri orada yaptirmazlardi. Ayrica orada bayram namazindan başka namazlari da kilarlardi. Bayram namazi (İmam Şafii'ye göre) sünnettir, senede iki kere kilinir. O halde orasi namaz icin değil, toplanma icin yapilmiştir. Bu bakimdan orada namaz kilmak tâli derecede kalir. En doğrusunu Allah bilir! [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Eğitim ve Kültür
Kütüphane
İslami Kütüphane
İhyau Ulumid-din -- GAZALİ--
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst