Hür Adam filmini izleyenler konuştu

NuruAhsen

Sonsuz Temâþâ
RİSALE-İ NUR'U OKUYUNCA ÇOK ETKİLENDİM
Hur_Adam_2011-300x131.jpg


Filmde nahiye müdürünü canlandıran Halil İbrahim Kalaycı, “Bediüzzaman’ı daha önce tanımıyordum. Filme başlayınca inceleyip tanımaya çalıştım ve hayran kaldım. Özellikle Risale-i Nur'u okuduktan sonra Bediüzzaman’dan çok etkilendim” dedi.

“Hür Adam” beğenildi
Bediüzzaman Said Nursî’nin hayatını anlatan ‘Hür Adam’ filmi hakkında henüz vizyona girmeden tartışmalar başladı. Mehmet Tanrısever imzalı filmde M. Kemal ile Bediüzzaman arasında geçen bir sahneyi eleştirenler, film hakkında dâvâ bile açtı. Tartışmalar alevlenirken filmi özel gösterimde izleyenlere ‘Hür Adam’ hakkındaki görüşlerini sorduk.

Özdabak: Belgeleri ortaya çıkarmak tarihçilerin görevi
Karikatürist İbrahim Özdabak, ‘Hür Adam’a açılan soruşturmanın yeni kapılar açacağı kanaatinde. Belgeleri ortaya çıkarma işinin tarihçilere düştüğünü kaydeden Özdabak, “Böyle olaylar olmuş mu olmamış mı bunları tarihçilere bırakmamız lâzım. Bu karşılaşma 1923–24 yılında oluyor. Gizli belgeler varsa ortaya çıkması lâzım. Başbaşa görüşmenin dışında milletvekillerin önünde yapılan tartışma ve konuşmalar da var. Bunlar birer vakıa. Bazıları tarafından gizleniyor da olabilir. Ben bu tartışmalardan hakikatin çıkacağına eminim” diyor.

Herkesin mutlaka filmi izlemesi gerektiğini ifade eden Özdabak, “Film o dönemde yaşanları kısmen de olsa aktarabilmiş. Tarihî ve dönemsel bir film olmuş. Bediüzzaman Hazretlerinin hayatını çekmek çok zordur. Herkesin bu filmi izlemesini arzu ediyorum. Senin hayalinle orada gösterilen arasında ufak tefek farklar olabilir, ama bunlar teferruattır. Netice olarak filmde alkışlamak istediğim yerler oluyor, gözyaşlarımı tutamadığım yerler oluyor. İnsan duyguları iyi kullanılmış. Filmden sonra ‘Bu zat kimdir?’ diye merak uyandırıyor. Birçok insanın merakını uyandıracağını düşünüyorum” diyerek film hakkındaki düşüncelerini de dile getirdi.

Can Dündar’ın filmine soruşturma açılmalı,Bediüzzaman’ın hayatı dizi olmalı
Prodüktör Abdülkadir Özsoy ise film hakkındaki soruşturmayı eleştirerek, “Bu filmde M. Kemal’le Said Nursî arasında bir hakaret söz konusu değil. İslâm hakareti zaten doğru bulmuyor. Tarihi vak’anın olduğu gibi yansıtılmasıdır. Vak’a olmuştur, birinin görmemeye çalışması bir şey ifade etmez diye düşünüyorum. Bu filme “M. Kemal’e hakaret” dâvâsı açılacaksa Can Dündar’ın yaptığı ‘Mustafa’ filmi ele alınmalı. Bu filmde M. Kemal’in bütün zafiyetleri belgelerle gösterilmiştir. “Hür Adam”da Bediüzzaman ayak ayaküstüne attı diye eleştirildi. Artık çocuklar bile babasının yanında böyle oturuyor. Bu saygısızlık olarak algılanmamalı. Bu bir rahatlığın ifadesidir. Bacak bacak üstüne atmanın sorun olduğunu düşünmek insanları çok kutsallaştıran bir zihniyetin parçasıdır diye görüyorum.”


Özsoy, ‘Hür Adam’a 10 üzerinden 9 puan verdiğini kaydederek; “Film genel anlamıyla gayet güzel. Beni etkiledi. Teknik detaylar ve işleniş tarzıyla birlikte. İzleyiciden gerekli tepkiyi alması açısından güzel. Belki 10-15 yerinde duygulandıran yönler var. Teknik olarak elbette eksikler vardır, bu hem bütçeyle hem de altyapının yetersizliğinden olabilir. Ama filmin maksada hizmeti açısından bakılırsa güzel olmuş diyebilirim. Sahneler aklıma geldikçe tekrar duygulanıyorum. Her bir olayın kendisi başlı başına bir filmdir. Dizi film yapılmalı diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.

Bağ: Film dikkatli izlenirse mesajlar anlaşılır
Filmde Bediüzzaman Said Nursî’yi oynayan tiyatrocu Mürşit Ağa Bağ, film vesilesiyle Bediüzzaman’ı tanıdığını ve fikirlerinden çok etkilendiğini söylüyor. Bağ, “Bediüzzaman Said Nursî gibi birisini canlandırmak kolay olmadı. Her rolü oynarım. Korkmam da. Eleştiriler her halükârda olacaktır. Ben elimden gelen her şeyi yaptım. Film dikkatle izlenirse ve genel anlamda hata aramak için didiklenmezse verdiği mesajlar doğru anlaşılır.


Bediüzzaman’ın verdiği barışçıl mesaj benim de hayatımda sürekli yer alan bir şeydir. Medyanın yönlendirmesiyle sanatçıların bazı şeyleri yaptıklarına inanıyorum. Ben elimden geldiği kadar magazin dünyasından kaçtım. Biliyorsunuz bir iş yapmadan önce bir şekilde gündeme gelip oradan yola çıkabilirsiniz. Zaten bir çizgisi olan oyuncuyum. Bizim camianın genelinde olduğu gibi magazinsel bir yaşam tarzı ve gece hayatım yok. Said Nursî’yi canlandırdıktan sonra çizgimde değişiklik yapmak da doğru olmaz.

Filmde öz tercih edilmiş

Haber 7 Genel Yayın Yönetmeni Yaşar İliksiz ise filmi beğendiğini şöyle ifade etti: “Böyle büyük bir hayatı senaryo olarak yazmak çok zor. Ama ekip iyi çalışmış. Fazla teferruata girmeden özüyle anlatabilecek şekilde iyi bir senaryo oluşturmuşlar. Zor bir işin altından güzel kalkmışlar. 10 üzerinden 7.5 veririm filme. Sinematik olarak kusursuz. İçerik olarak tartışılabilir, bazılarını rahatsız edebilir, ama bu tür zor senaryoları toplamak meşakkatli iştir. Arkadaşlar güzel toparlamışlar. Filmde bir ritim düşüklüğünden söz edilebilir, ama ritm için özü terk etmemek gerekiyordu bir tercih yapmışlar özü tercih etmişler.”

Böyle yüksek bir şahsiyetin temsili zor
İlahiyatçı-Yazar İhsan Atasoy filmde muhtemel hataları azaltmak için senaryonun kendisine de geldiğini ifade ederek, “Yapılmış olan filmlerin içinde en güzeli. Bundan sonra daha mükemmeller olacaktır. Bediüzzaman’ın dâvâsını yansıtma noktasında bilmeyen insanların dikkatlerini çekecek. Türkiye’de inançlara baskı yapıldığı dönemin yaşandığını pek çok insanın zihninde yeniden uyandıracak ve bazı gerçekleri aralayacaktır diye düşünüyorum. Bediüzzaman’ın şahsiyetini temsil noktasında kim olursa olsun geri kalacaktır. Ben sanatçıya bir şey demiyorum, ama o şahsiyet yüksek olduğu için gerek söylemlerde gerekse tavırlarda eksiklik olduğunu düşünüyorum” diyor.

Ağlamaktan filmi çekemedik
Filmde, Nahiye Müdürü rolüyle beğeni toplayan Halil İbrahim Kalaycıoğlu ise film esnasında duygulu anlar yaşadıklarını söylüyor. Kalaycıoğlu, “Hür Adam yerli yapımlar arasında teknik, mekânlar, renk kalitesi açısından sanki Avrupa’da yapılmış bir film gibi oldu. Oyuncular, kadro iyi oturmuş. Benim için de böyle bir filmde rol almak onurdur. Bediüzzaman’ı daha önce tanımıyordum. Filme başlayınca ister istemez inceleyip tanımaya çalıştım ve hayran kaldım. Bu güne kadar bu tip insanların varlığına pek inanmıyorum, ama özellikle Risâle-i Nur’u okuduktan sonra Bediüzzaman’dan çok etkilendim. Filmin sonundaki “Ben insanların imanı için kendi hayatımı feda ettim, dünya zevklerinden vazgeçtim” cümlesini biz toplu okuyacaktık, ama ağlamaktan okuyamadık. En son Mürşid’e okutmuşlar.”

Kaynak:Yeni Asya
 
Üst